En son çıktığım görevde oldukça stres altına girmiştim. Önemli seçimler ve zorla yapılan planlardan sonra kafam davul gibi şişmişti resmen. Görevde tabi ki tüm takım arkadaşlarımı siktir etmek zorunda kalmıştım ve bu şekilde bir çok kişiye kendimden nefret ettirmiştim. Artık benim için o kadar basit bir şey ki bu. Hiç bir şekilde insanlardan güven beklemeyecek durumdayım. Doğru düzgün arkadaşlık duramayıp, insanlara rahatsızlık verdiğimin farkındayım. Fakat hepsi bunu hak ediyor. Aslında insanları rahatsız etmek hoşuma bile gidiyor. Çünkü onlar da beni rahatsız ediyorlar. Beni delice düşünmeye, plan kurmaya itiyorlar. Bu yüzden beni tehlike olarak algılamalarını seviyorum. Eğer algılamamalarını istersem de bunu genjutsumu kullanarak yapabilirim. Bu yüzden insanların beni sevmemesinden memnunum.
İşte böyle bir kafa ile yollarda ilerliyordum. Kaşlarım çatılmış dümdüz yoluma bakıyordum. Tabi her zamanki gibi tetikteydim. Her an bir yerden birileri gelip bana saldırabilir gibi sürekli sesleri dinliyordum. Çok geçmeden sapa salim bir şekilde Ishıgakure'nin kaplıcalarına varmıştım. Evet, bu görevden sonra kendime bir kaplıca molasını layık görmüştüm. İlk başta girdiğimde resepsiyondaki kadın ile muhattap olmam gerekiyordu. Tabi ki kadına şirin gözükmeye çalışıp kendimi sevdirmeyi planlamıyorum. Hem ne gerek var, hem uğraşamam. Bu yüzden resepsiyona gidip oldukça donuk bir yüz ile işlemlerimi hallettim. Sonra da aldım anahtarlarını dolabımın ve gittim içeriye. Kafamı dağıtmak için geldiğimden etraftaki kimse ile muhattap olmama kararı almıştım. Şansıma kalabalık değildi. Düşünceli düşünceli kabinlerden birinde soyundum. Belime de şu verilen havlulardan sardım. Kabinde duran aynada vücuduma baktım bir süre. Kaslarım çok rahatsız bir şekilde kasılmış gibi duruyordu. Bu rahatsız kişiliğim vücudumun da gerilmesine neden oluyor demek ki. Rahatlamam, gevşemem gerekiyordu. Tabi havluyu sarmadan önce benim takım taklavata ve bir de kıçıma da baktım ama oranın ayrıntılarına girmem.
Eşyalarımı alıp dolaba kapatacaktım ki. Kunai almak zorunda hissettim kendimi korumak için. Her ne kadar kendimi engellemek istesem de, kunaim olmadan çok savunmasız hissedecektim kendimi. Rahatlamam için gerekli bir şeydi. İşte bu şekilde gidip kendime boş ve huzurlu bir yer buldum. Şansıma kimse yoktu etrafta. Şimdi milletin vücudunu görüp saçma sapan şeyler hissetmekle uğraşamam. İşte bir yer bulup havluyu çıkardım kenara koydum. Suya girdim sonra da. Sıcak su gerilmiş kaslarıma gerçekten çok iyi geldi. Üstelik buhar da vücudumun git gide gevşemesine sebep olunca ben baya bir keyiflendim. Öyle ki, elimdeki kunaiyi kenara koyabildim. İyice yayılıp kollarımı kenardaki taşlara koyup gözlerimi kapattım. Kendim bile inanamıyordum bu duruma ama koyvermiş bir şekilde şöyle 20 saniye falan kaldım bu şekilde. Sonra da tekrar bu durumumdan yararlanabilecek suikastçiler geldi aklıma ve hızla kunaiyi aldım elime. Kalbim de korkudan küt küt atmaya başlamıştı. Kunaiyi aldığım için kendimden nefret etsem de daha rahat hissettim. Sonra da direk tüm vücudumla suya daldım. Sıcak su tüm vücudumda iken düşündüğüm şey, acaba ölene kadar böyle rahatsız mı hissedeceğim sorusuydu.
Resmen şu son bir haftada ayık olduğum tek saatler mesai saatlerimdi. Arkadaş bir insan nasıl mesai biter bitmez sarhoş olabilir? Hayır, şansıma hep köy içi basit görevler gelmiş olabilir ama, nasıl başarıyorum en yakın içkili mekana olan 15 dakikalık mesafede sarhoş olabilmeyi, çakramı sakeye falan mı dönüştürüyorum acaba? Babam sarhoş sarhoş gezerken "dertliyken daha çok vurur" demişti, kodumun şoparı ne derdi vardıysa, annemin üstünden indiği vardı sanki hala dert diyor bir de, 7 çocuk yap, üç kuruş maaşını içkiye yatır sonra da gel "bu meret de dertliyken vuriye" de, paçoz seni. Neyse sinirlenmeyeceğim o su bidonu yüzünden. Zaten artık arkadaşım mıdır, gördükçe kalbimi pır pır ettiren akademi aşkım mıdır ne olduğunu çözemediğim Shiki yüzünden kafam allak bullak, bir de sarhoş karga kılıklı babamı dert edinemem.
Efenim ben bu adamı son ziyaret ettiğimde evini başına yıktım ve kovuldum, ama kovulma sebebim yıkmam değil, kafamı takma sebebim de kovulmam değil! Diyorum ya, tesadüfen Shiki etrafımdayken kötüleşen bir kalp ritmi bozukluğum olmadığı sürece, yakınlarında sebepsiz heyecanlanma gibi bir sorunum var. Ve hiç olmadığı kadar içtim bu hafta, öyle ki bu sorunumu canım arkadaşım sakız kafalı çim kokulu Megumi'me mektupla anlatıp akıl istedikten sonra iyice ipler koptu bende. Bir ara tenha bir barda birinin kulağını ısırıyordum kafasını da kasıklarımda sıkıştırmıştım güreşiyorduk, arkadaki insanlar da tezahürat yapıp bahis topluyorlardı. Sonra hatırladığım şey ise yaka paça köyün en iğrenç kaplıcasına bırakılmam oldu "yıkan da ayıl ulan ayı, yarın da borcunu getir!" nidalarıyla.
Resepsiyondaki kadın beni havuza sokmakta bir süre kararsız kalmış, söylediğine göre ilk geldiğimde hala "işiiiiiiceeeem...." diye inliyormuşum yarı baygın vaziyette. Bana kahve içiremeyince kahveyi başımdan aşağı dökmek zorunda kalmış! Neyse ki yüzde yüz sağlıklı bir şekilde olmasam da, düz çizgide yaylanmadan yürüyemesem de kadının ne dediğini tekrar ettirmeden anlayacak kıvama çabucak geldim de havlularımı ve kaplıca sonrası giyebileceğim kimonomu verdi. "Sağol bacım" dedim; "Kalmayacağım gece, banyo yapıp giderim" dedim bütün efendiliğimle. Kadınlara karşı saygılıyımdır canım. Ayağa kalkıp sırtımı kütürdettim ve boş kabinlere yönelip havlumu belime sardım.
Havuzun bulunduğu arka bahçenin kapısını kaydırarak açtım, açmaz olsaydım, elimde kalıyordu kapı. "Lan gene mi başlıyor sakarlık nöbetim" diye panikliyordum ki bu kaplıcanın bizim evden bile kalitesiz olduğu aklıma geldi. En azından havuzu temizdi ve "Gel içime atla Kiyo-kuuuuun" dercesine boştu. Havlumu tek bir hamlede çıkardım, iki üç adım geri gidip bütün hızımla havuza koşturup atladım, her ne kadar başım ağrıyor olsa da. Hem düşünecek olursak sarhoşluğun psikolojik olmasa da fizyolojik etkisinden kurtulmak için gayet iyi bir yöntemdi vücudu kaynar suya aniden sokmak.
Bütün vücuduma iğnelerin battığını hissettim suya tamamen girdiğimde, elimi kolumu deli gibi çırpıyordum, sanki birini hareket ettirirsem daha az yanacakmış gibi bir sağ bir sol bacağımı salladım durdum suyun sıcaklığına alışana kadar. Gözlerimi açtım, ilk göz kırpışım acı verici oldu. İkinci göz kırpışım daha da acı verici oldu ama suyun sıcaklığından değildi bu, kodumun uzaylı çingenesi burada da karşıma çıkmıştı. Kaplıcada, hem de suyun altında, hem de çıplak. Hem de götümü gördü, ve büyük ihtimalle şimdi ikimizi birden suda elektrik akımına kaptırıp öldürecek bu manyak.
Künye İsim Shiomiya Kiyo Yaş16 CinsiyetErkek Element Suiton SeviyeC-Rank RütbeChuunin Alım Gücü2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2 Kullanılabilir GP 32
Eksiklikler/Özürler Yok
Ekipman Matara, "Gama" (蜍) İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az. Geyikotu Özü, 50gr. Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir. Koku Bombası (屁), İkili paket Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.
Suiton Jousui Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir. Suiben Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir. Kizame no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır. Niji no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz. Suijinheki Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir. Takonagi no Jutsu Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Bousen no Jutsu Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer. Ninpou Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil. Jinteki Mayu no Jutsu Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar. Doubutsuhen no Jutsu Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.
Shinshouki Stili, C-Rank Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur. Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Suyun içinde iki büklüm olmuş, vücudumun biraz daha gevşemesi için uğraşıyordum. Tek istediğim görevimin olmadığı bir zamanı rahatlamak için geçirmekti. Kafamı dinleyecektim. Kendimden bile uzaklaşacaktım. Sanırım bunu yapmak için kafayı bulmam gerekiyor ama ben içki içip kendimden geçemeyecek kadar kontrol manyağıyım. Bu yüzden içki içerken de kendimi tutuyorum elbette. Neyse, kaplıcaya gelmemin tek masum nedeni buydu. RAHATLIK İSTİYORDUM! Tabi ki gene başarılı olamamıştım. Aslında o kadar yakındım ki rahatlığa! Çok... Çok aşırı yakındım! Her şeyi koyvermiş bir şekilde çıkacaktım sudan ama ben sudan çıkmadan içeri biri atladı!
Kafamı çevirdim oraya aniden ama su balonlarından hiç bir şey gözükmüyordu! Aha suikastçi! "SİKTİM BELANI ŞİMDİ!" diyerek elimdeki kunaiyi attım balonların içine direkt! Kunainin gidişini gözlerimle takip edebilsem bile, balonların içine girince yok oldu. Bu sırada da beyaz tenli, çıplak çocuğunu farkettim. Gözlerini alıştırmaya çalışıyordu ki beni görünce kocaman açıldı gözleri. Kiyo'ydu bu. Ananı satayım ya! Gene mi bu çocuk diye düşünürken kunaim de oldukça rahat bir şekilde bebenin omzuna giriverdi!
Lan bu herif her zaman benim karşıma aniden çıkmak zorunda mı? Sürekli zarar veriyorum bebeye! Götü de karpuz gibi ortada! Filizlenmeyecem diyorum diyorum... Neyse! Acayip şekilde kendimi(özel yerlerimi) saklayarak suyun üstüne çıktım. "Kiyo-kun" diye bağırdım çocuğa direkt! Şimdi ne için ve nasıl kızacağımı bilmiyorum çocuğa. Çünkü isteyerek yapmadı ama acayip düşüncesizce hareketlerinden biri yani. İkincisi panik yapıp herife kunai fırlattım amına koyayım ya! Gene bunun medic-nin'liğini yapmam gerekmez umarım çünkü en son seferinde her yerine alkol döküp kusturmuştum. Öpücüğü hatırlayan varsa, siktirsin gitsin okumasın konuyu! Gözüm görmesin sizin gibi piçleri!
Ulan... Aldım benim demin belime bağladığım havluyu. Soktum suyun içine. Sonra da çıkarıp iyice bir sıktım. Belime kadar suyun içinde kalacak şekilde ilerledim buna doğru. O sırada da elim kolumla takım taklavatı kapatıyordum suyun içinde de dışında da görmesin kodumun haylazı diye. Kunai saplamadığım kolundan tutup kendime çektim bunu. Yanlış anlamayın herife sarılmıyorum amına koyayım. Yanıma oturtuyorum sadece. Sikine taşağına götüne bakmamaya çalışarak boş boş kunaiyi kavrayıp çıkardım bebenin kolundan. Ben sinirli bir şekilde söyleyecektim ama biraz kısık ve utangaç gibi çıktı sesim "Ö-özür dilerim." diye. Kunainin girdiği yer kanamaya başlamadan direkt havluyu kapattım üstüne ve çocuğun omzundan diğer tarafındaki koltuk altına kadar sarıp bağladım. Koltuk altından geçirirken sarılmış gibi olmuştum. Göğüsüm koluna falan değmişti. Düşünmemeye çalışıyordum ama bu durumu, yoksa çadır is coming olur yani. Her neyse işimi halledince kunaimi aldım ve bakışlarımı kaçırıp uzaklaştım çocuktan. Hem yaptığım bu hareket cidden benim tehlikeli bir insan olduğumun kanıtıydı. Hem de çıplağım amına koyayım ya!
Abi noluyo ya... Abi noluyo, noluyo abi, noluyo... "LAN NOLUYO?!" Demeye kalmadan dünyanın en saçma şeklinde yaralanmıştım, hem de su altında, hem de kunai ile, hem de Shiki denen mendebur tarafından. Abi bu adamla her karşılaşmamızda hep böyle rahatsız edici şeyler olmak zorunda mı? Hadi kunaiyi siktir edin. Evet siktir edin o kunaiyi çünkü burda benim lanet olasıca romantik mi desem ibnemsi mi desem hislerim beni daha çok rahatsız ediyor omzumdaki acıdan. Ninjayız biz kardeşşş, dayanırız bu acıya, hele de kafa bu denli bi milyonken... Zaten hemen hatasını fark edip kendince pansumanını yaptı, bana kalırsa çok pansumanlık bir yanı da yoktu aslında ama, neyse...
Yahu ben nereden bilebilirim bu herifin su altında olduğunu? Bilsem siktir olup görünmeden gitmez miydim? Geçen ki olaydan beri denk gelmemeye çalışmışım kıçımı yırtarcasına, sanki denk gelirsem kıçımı o yırtacakmış gibi bir korkuyla. Ulan kaçtığım adam beni su altında kıstırıyor! Aslında ben onu kıstırmış oluyorum ama o ayrı mesele de, yahu ya Daichou atlamış olsaydı benim yerime, ona da mı bıçak sallayacaktın be?! Saldırmaktan başka bir şey bilmiyor yemin ederim. Saldırdın bari bırak be adam, bir de cıscıbıl geliyor beni kendine falan çekiyor, yarama bakıyor. Hayır, "La yürü siktir git kodumun manyağı" diye atarlanıp ittiricem, bir yanım delicesine beni tutmaya devam etmesini, bana dokunmasını istiyor, bir de üstüne beni hıçkırık tutmasın mi!! Hey yavrum hey. Bu sefer elektrik de olmadan benim devreler gitti iyi mi? Hem yaralıyım, hem ibne, hem sarhoş, hem de hıçkırıyorum!
"Önemli bir şey yok, alkollü olmasam belki biraz bağırabilirdim." çıktı ağzımdan sadece, evet olay olduğundan beri içimde ana avrat sövüyorum resmen, ama dediğim şeye bak; "inimli diğil şiki-kin ilkilliyim zitin..." vidi vidi vidi! Bu kodumun linkin parkı da kız gibi kekeleye kekeleye özür dilemesin mi?! Şeytan diyor git ağzından öp! Normalde şeytan bana pek bir şey demez efenim, genellikle kendisine ihtiyacım olmadan gerekli kaosu yarattığım için. Ama ilk sarhoşluğumdan beri bildiğim bir şey varsa o da alkollüyken ben, ben değilim, resmen arabeskin tekiyim, resmen haşin bir belalıyım. Belki normal durumda "Ne oluyor lan bana, böyle mal mal şeyler neden aklıma geliyo benim?!" deyip depresyona girmeme sebep olacak ağzından öpme fikri şu an oha süper bir fikirdi.
Çok yakın olmasa da kolumun uzanabileceği mesafedeydi ve önüne bakarak oturuyordu, belli ki o da benim gibi sayıp sövüp söyleyememişti ve durumdan rahatsızdı. Sarhoş zihnimi iyice ele geçiren çılgın fikirle suya belime kadar girip karşısına geçtim, ama yavaş ve ürkütmeden. Belki bu nezaketi en başında gösterseydim şu an sıcak havuzda bira yudumlayıp konuşuyo olcaktık, veya belki de şu an gittiğim yol daha güzel bir yoldu bilemiyorum, su gittiği yolu bilmez derler. Hem ben nereden bileyim su altında olduğunu dimi, gene başlamayalım bu konuya! Sinirleniyorum yoksa!
Havuzun kenarındaki taşların üstünde oturduğu için benden zaten uzun olan adam daha uzun görünüyordu,kafamı bayağı bir kaldırmak zorunda kalıyordum suratına bakmak için. Bir elimle bacağından destek alıp diğer elime nazikçe çenesini tuttum ve suratını suratıma yaklaştırdım. Bundan sonrası kısa süreli uğultu senfonisiydi benim için, bir şey duymuyordum, görüşüm suratına yaklaştıkça bulanıklaşıyor; hayali pembe baloncuklar çiçekler böcekler sahneme giriyordu, tam iyice yaklaşmıştım ki....
HIJK!
Hıçkırdım.
Hıçkırdım ve bütün ambiyansın içine sıçtım. Ambiyansı bozmakla kalmadım, hıçkırık sanki benim alkolden büzüşmüş şapşal beynime bir sinyal göndermiş ve yapmak üzere olduğum şeyin ne denli saçma olduğunu fark ettirmişti. Suratım Shiki'nin suratının dibinde gözlerim faltaşı gibi kocamandı ve her şeyi daha net duyuyordum, bir iki saniye şaşırmış gözlerle kaldıktan sonra kendimi hızlıca çeneme kadar suya sokup arkamı döndüm
Künye İsim Shiomiya Kiyo Yaş16 CinsiyetErkek Element Suiton SeviyeC-Rank RütbeChuunin Alım Gücü2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2 Kullanılabilir GP 32
Eksiklikler/Özürler Yok
Ekipman Matara, "Gama" (蜍) İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az. Geyikotu Özü, 50gr. Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir. Koku Bombası (屁), İkili paket Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.
Suiton Jousui Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir. Suiben Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir. Kizame no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır. Niji no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz. Suijinheki Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir. Takonagi no Jutsu Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Bousen no Jutsu Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer. Ninpou Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil. Jinteki Mayu no Jutsu Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar. Doubutsuhen no Jutsu Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.
Shinshouki Stili, C-Rank Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur. Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Özür diledikten sonra kendimi bir kenara çekmiş ve rahatlamaya çalışıyordum tekrardan. Şimdi tabi ki daha zor olacak. Neden derseniz, bu bebe en son benim evime geldiydi. Geldiğinde delice mallık yapmıştı ama onu geç, ben niyeyse mal mal hallenmeye başladım velete yokluktan. O da gerizekalı mıdır nedir, resmen beni ateşliyor! Böyle kaçmaya çalışıyorum, üstüme çıkıyor. Mutfağa kaçıyorum geliyor değdiriyor falan derken yani o gün nasıl kurtardım ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Sanırım düşündüğümden daha kontrollüyüm. İşte böyle gerizekalı bir ziyaretten sonra ben bu manyağı hatırladıkça çadırı dikiyordum. Yalnız bu aralar baya kendi kendimi tatmin ettiğimden biraz boş takılıyorum. Bu gün hallenmem velete diye düşünüyorum. Yani, düşünüyordum diyelim.
Kenara gidip oturdum ben. Gözlerimi kapatmak istiyorum, etrafta insan var diye kapatamıyorum. Yani Kiyo'ya güvenmediğimden değil de, gözlerimi açtığımda saçma bir hareketini görürsem suya elektrik vermekten korkuyorum. İkimizi de yakarım Kami korusun. İşte bu yüzden öylesine oturmuş mal mal karşıya bakarak sıcağın tadını çıkarıyordum. Kiyo ile de konuşmayı düşünmüyordum çünkü demin yaptığım hareketten sonra yüzüm varmıyor diyelim. İşte böyle boş boş karşıya bakarken bizim bebe ayaklandı birden. Ben de onda hareketlenme gördüğüm an şöyle bir dönüp bakmak zorunda hissettim kendimi. Hareketli şeylere karşı kedimsi tepkiler verdiğimi fark etmişsinizdir. Neyse işte bu kalktı oturduğu yerden yürüdü tam önümde durdu. Ben de izliyorum ne yapıyor bu amına kodumun koniçivası diye. Bu arada bu manyak alkol almış buraya gelmeden önce sanırım. Deminki saldırımı hissetmedi neyse ki ama sıcak su ayıltmadı sanırım hala gözleri kıpkırmızı. İşte bu böyle dik dik bana bakıyor. Ben de çattım kaşlarımı bunu izliyorum. Neyse yani en azından üstüme atlayıp beni tekrar bir şoka sokmadı diye düşünürken bu daha mal bir hareket yaptı. Ne yapacak diye beklerken bu yavaş ve sakin hareketlerle dizimi tuttu bir eli ile. Çocuk artık beni ürkütmemeyi öğrenmiş herhalde amına koyayım da amacı ne lan bunun derken diğer elini de çeneme getirip yüzünü yaklaştırmaya başladı. Etraf sıcak, ortam sıcak ve bu hareketinden sonra benim vücudum da bir ısı vermeye başladı. Bildiğin, vücudum yavaş yavaş bana batmaya başladı. Bunaldım baya. Kiyo'nun yüzü ise hala bana doğru geliyordu.
Artı on altı izleyici kitlesi için olan bir paragraf. Bu bebenin yüzü bana yaklaştıkça yaklaştı. Herhalde mal değiliz burada topluca, anladım ki bu bebe olan yarım aklını alkol ile kaybetmiş. Beni öpmeye kalkıyor. Karşılık versem mi? Kafamı mı kaçırsam? Öpüşsek bu çocuk istismarı mı olur? İkimiz de erkeğiz? Gerçekten istiyor muyum? Kafamda deli sorular derken bunla aramızda 3-4 santim ya var ya yok durumuna geldik. Şaşkın şaşkın bakıyordum bunun yüzüne. Çocuğun gözleri de hafif kapanmıştı. Yani anlayacağınız resmen öpecekti beni. Sonra da hıçkırdı. Evet, pıt diye hıçkırdı ve herhalde kendine geliverdi. Hemen kafasını kaçırıp elini de çenemden çekti. Beni böyle kıpkırmızı olmuş yanaklarım ile mal mal ona bakarken bıraktı ve arkasını döndü. Duygularım acayip saçmalamış durumdaydı ve çocuk resmen tek hareketi ile ağzıma sıçmayı becermişti. Kendimi dinlemek için her şeyi siktir edip gözlerimi kapattım sıkıca. Kalbimin hızlı hızlı çarpmasından düşüncelerimi duyamayacak bir durumda olduğumu fark ettim. Sonra da kendimden hiç beklemeyeceğim bir şey yaptım...
Aniden ayağa kalktım. Bu hareketi kendi karşımda yapsam götümden elektrik yerdim herhalde. Zaten Kiyo gerizekalısı o kadar uzakta değildi, bir kaç adım attıktan sonra sağ kolumu uzatınca sol kolunu tutabildim. Sol kolunu çektiğim gibi kendime döndürdüm çocuğu. Sonra da sol elim ile demin bana yaptığı gibi tuttum çenesinden. Pek narince değildi onun yaptığı gibi. Bir hırşımla tuttum. Üstelik benim amacım hem kafasını yukarı kaldırmak, hem de dudaklarını aralamasını sağlamaktı. Göt kadar boyu olduğundan biraz eğilmem gerekti ama onun yaptığı gibi uzun uzun bekleyecek bir kişiliğim olmadığından koy verdim her şeyi ve dudaklarımı onunkiler ile birleştirdim. Yanaklarım, kulaklarım ve en önemlisi beynim sıcaktan zonkluyordu. Kiyo'yu öptüğüme inanamamakla birlikte, bunun normal bir öpücük olmadığını da tahmin ediyorsunuzdur. İçinde uzun zamandır hissedilen duyguları barındıran bir öpüşmeydi bu. Uzun bir süre dudaklarını emdim diyebiliriz. Dudaklarımı ayırdığımda da çenesini ve kolunu bırakmadım. Şöyle bir durup gözlerine baktım ne düşündüğünü anlamak için. Yüzünü de inceledim bir kaç saniye... Kendimi zor tutuyordum daha da ilerlememek için çocuğa ama dediğim gibi, herhalde kontrolcülüğümden verebileceğim tolerans sadece bu kadardı.
Shiki'nin suratı ne ara dibimde belirdi, yine götümde ampül mü patlatacak, karnımı mı deşecek diye düşünmeye vakit kalmadan eli çenemde bitivermiş, beni yukarı doğru çekmiş, dudaklarını dudaklarıma yapıştırmıştı... Dünyanın en karmakarışık duygusal durumu ödülü benim olabilirdi şu an. Daha önce öpüşmüştüm elbette. İlk öpücüğüm... 12 yaşındaydım sanırım, benimle yaşıt bir kızdı, bebelerin sınav kağıtlarına meme göt çizen bir kızdı, düşünün artık ilişkimizin nasıl ilerlediğini. Kendisi öpmüştü beni. Nasıl desem, karnımda mısır patlatıyorlar gibiydi. Uzun bir diyet sonrası ilk defa çikolata yiyen kadınlar nasıl hissediyorsa öyleydi. Orman meyveli sakız gibi. Annen çikolatalı sufle yapmış gibi. İshigakure'ye yağmur yağmış gibi. Kıpır kıpır. Sonra ailesi aldı başka köye götürdü kevaşeyi. Ondan sonra öpen taraf hep ben oldum. Karşılık alamadan öpen, öptükten sonra tokat yiyen, öptükten sonra "aşkısı biz şimdi neyööz" diyen kızları başına bela eden, hep ben olmuştum.
Öte yandan, şu an tekrar ansızın öpülendim. Hem de bir erkek, hem de köyün en psikopatlarından, hem de Shiki'ydi beni öpen. Lan ben de erkeğim? Lan ben de erkeğim evet ama, su koyuvermek üzereyim. Dudaklarının ne kadar yumuşak ve eğlenceli olduğunu söylememe gerek var mı? Tıpkı... Orman meyveli sakız gibi. Farklı bir tür sakız ama, çiğnerken hem eğlendiren hem de gereksiz huzursuzluk yaratan. Velhasıl kelam, ben ilk öpücüğümü ve "ikinci ilk" öpücüğümü bütün sevdiğim yiyeceklere benzete dururken epey de vakit geçmişti, hala dudaklarımız birbirindeydi. O an anladım ve üzülerek söylüyorum ki yenilgiyi kabul etmiştim, kendi fikirlerime karşı, son bir haftadır yoğunlaşan ve "hayır lan olmaz öyle şey! arkadaşlık sadece bu!" iddialarıma karşı kaybetmiştim. Kaybetmemiş olsaydım çoktan Shiki'yi ittirip götüne Suiben sokardım, bundan eminim.
Beni öpmeyi bıraktığında eli hala çenemdeydi, diğer eliyle de kolumu tutuyordu. Dokunduğu yerler yanıyordu sanki ama çekmesini de istemiyordum. Vay anasını ibnelik böyle romantik bir şey demek ki. Gözleri gözlerimin içinre bakıyordu. Hızlı hızlı hızlı nefesalıyorduk, hem heyecandan hem de nefessiz kalmış olmaktan. Titriyordum da. Bir haftadır kafamın içinde girdap gibi dönüp dolaşıp biriken fikirler sanki artık yer bırakmamıştı da şu saniyeden sonra düşünmemi yasaklamıştı bana; gözlerimi kapattım ve ben de ona yumuldum! Bir elim boynunu yalayarak saçlarına girdi ve onları okşamaya başladı, diğer elim ise adamı belinden tutup kendime çekti, ama elimi belinden indirme zahmeti de duymadım. Karnım karnına yapışmıştı, bütün vücudunu hissedebiliyordum. Şaşırabilirsiniz ama inanılmaz bir güven duygusu vermişti bana bu. Deminkinden daha hızlı bir şekilde öpüyordum. Kimseler görmüyordu öpüştüğümüzü, havuzdan başka. Yani sanırım öyle. Öyle olmasa da şu an umrumda olur muydu, bilmiyorum...
Künye İsim Shiomiya Kiyo Yaş16 CinsiyetErkek Element Suiton SeviyeC-Rank RütbeChuunin Alım Gücü2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2 Kullanılabilir GP 32
Eksiklikler/Özürler Yok
Ekipman Matara, "Gama" (蜍) İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az. Geyikotu Özü, 50gr. Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir. Koku Bombası (屁), İkili paket Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.
Suiton Jousui Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir. Suiben Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir. Kizame no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır. Niji no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz. Suijinheki Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir. Takonagi no Jutsu Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Bousen no Jutsu Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer. Ninpou Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil. Jinteki Mayu no Jutsu Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar. Doubutsuhen no Jutsu Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.
Shinshouki Stili, C-Rank Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur. Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Gözlerimi kısmış bir şekilde gözlerine baktım çocuğun. Duygularını, amacını, verdiği tepkiyi falan anlamaya çalıştım. Kiyo'nun tepkiler herhalde inanılmaz kolay okunabilinenlerdendi. Şuan karşımda kırmızı yanakları ile bana bakıyordu. Kaç gündür aklımdan çıkmıştı bu çocuğun üstümde bıraktığı etki. Kendimi kötülemek ile o kadar meşguldüm ki beni heyecanlandırıp mutlu eden şeyleri unutmuştum. Bu şekilde biraz bakıştık. Kiyo derin derin nefes alıp veriyordu. Utanmış olmalıydı ama olup bitmişti işte. Bana kalsa böyle bir hareketi yapamazdım. Bu bebenin deminki beni öpmeye kalkışmasından cesaret almıştım işte.
Kiyo ile bir süre bakıştıktan sonra çocuk tutmadığım elini omzuma koydu. Ordan da saçlarıma doğru okşadı. İstemsiz bir şekilde ürperdim bu duruma. Vücudumdaki tüyler diken diken oldu. Sıcacık suda sanki buzların içinde yatıyor etkisi yaratmıştı bu temas. Kiyo parmak ucuna çıkıp tekrar dudaklarımızı birleştirince ben de hareketini tamamlamak adına kollarımla sardım onu. Bıraktığım kolunu belime dolayıp kendine çekti vücudumu. Ellerimi sırtında dolaştırdım sevgimi yansıtırmışcasına. İlk öpüşmemiz biraz taciz gibi olmuştu. O pek karşılık vermemişti. Fakat şimdi ikimiz de aynı isteklilikle öpüşüyorduk. Ne kadar zaman oldu bilmiyorum. Belki de Kiyo'nun beynindeki tüm alkol etkisi dudaklarından benim içime akmıştı o anlar. Kendimi kaybetmiştim.
Aklım başıma geldiğinde çocuğu kucaklamıştım. Kollarımı da sıkıca beline sarılmış vaziyetteydim. Dudaklarımı onunkilerden ayırırken nazikçe bıraktım suyun içine kendisini sonra da geri geri adım atmaya başladım. Yaptığımız şeye inanamıyordum. Yani, biliyorsunuz içimde erkeklere karşı bir şeyler var ama bunu daha önce hiç bir zaman gün yüzüne çıkarmadım bilerek. İçten içe yaşıyordum bu içimdeki farklılığı ama Kiyo, sıçıp batırmıştı tüm bu duygularımı. Tekrar kalktığım taşa oturdum. Yüzümde pek bir ifade yoktu, düşündüklerimi o kadar dışarı vurabilen biri değilim çünkü. Kiyo'yu bu tür durumlarda aşırı kıskanıyorum. Hatta başka bir kıskandığım yönü de deminki hareketi. Benim gibi buz bir herifi öpmeye cesaret edebiliyor. Kiyo'nun duyguları aşırı belli olmasına rağmen ilk olarak tam bir işaret bekleyen benim aksime, insan ilişkilerinde çok daha girişken ve rahat. Belki de bu yüzden kendine çekiyordur beni. Her zaman imrendiğim bir kişiliğe ve temizliğe sahip. Temizlik dediğim, bazı konularda oldukça açık olmasından bahsediyorum. Yoksa yani kaplıcaya geldiğine şaşırmamı sağlayacak kadar pis bir insan.
En korktuğum konuya gelelim. Erkeklerden hoşlanma duygumdan nefret ediyorum. Çünkü zaten insanlara güvenmediğim için zor ilişki kurabilen bir insanım. Bir de anlaştığım kişilere hallenince yapa yalnız kalacağımı hissediyorum. Hatta şuan Kiyo ile olan ilişkimin battığına eminim. Bir daha eskisi gibi olmayacak. Her zaman yanımda tedirgin olacağına eminim. Ben ne güzel kendimi tutmuştum aslında, ne diye saldım ki? Peki ya Kiyo? Neden beni tekrar öptü? Benim gibi bir adama böyle mal düşünceler yakışıyor mu peki? Karı gibi oturmuş Kiyo'ya boş boş bakarak şimdi biz neyiz muhabbeti yapıyorum içten içe. Bizim köyün saçmalığı da bu işte amına koyayım. Etrafta bıyıklı bıyıklı delikanlı kızlar gezinince sonunda kendini kaybedip kezbanlaşıyorsun. Daha da delikanlı olurlarsa sanırım beni tekrar karşı cinse çekebilirler. Her neyse, acaba Kiyo'nun omzuna bağladığım havluyu çekip çıkarsam da buradan çekip gitsem mi? Bilmiyorum, deminki hareketin sonucunu öğrenmek ister miyim? Hayır, bu kez cesur olup Kiyo'nun tepkisini görmem gerek. Belki de öz güvenimi tekrardan kazanmama yardımcı olur?
Shiki'nin beni serbest bırakmasıyla yavaşça suya batmaya başladım ve su yüzüne çıkmaya çalışmadım. Çeneme kadar battım, Shiki de taşa tekrar oturmuş, bön bön bakıyordu kızarmış bir suratla. Ben de aynı bönlükte olmasaydım "taşa oturma salak, cırcır olursun tuvalete yetişemeden havuza sıçarsın bak" derdim.
Kendimi tamamen suya soktum ama sokmadan önce arkamı döndüm ki Shiki'ye ait alet ve edevatı görmeyeyim. Henüz bayağı bayağı erkendi bu tip aksiyonlar için. Öpücüğe gelecek olursak, öpücük hakkında denecek çok şey var. En büyük sorun ikimizin erkek olması olsa da dünyada böyle örnekleri vardı tabiki de, ama ben buna hazır mıydım? Zaten köy tarafından baş belası olarak görülürken bir de kendinden büyük erkeklere dibini dövdüren biri olarak tanınmak ister miydim? Aileler çocuklarını benden iyicene kaçırıp onlarla dalga geçmeme engel olur muydu acaba? Ya bizim Daichou beni shinobilikten men ederse? Yok canım, erkeklerle öpüşüyorum diye shinobilikten kovulmam sanırım. Öğrenmeseler diyim, saklayabilir miyim böyle bir şeyi? Hadi böyle bir şeyin bir daha olmayacağını farz etsem, buradan şimdi çekip gitmem ve bir daha Shiki ile konuşmamam gerekir. Ben bunu istiyor muyum peki? Hayır. Fark ettim ki, uzun zamandır, özellikle şu son bir haftadır, "olmaz olmaz bu iş olamaz" nidalarıyla iç çatışma yaşayıp psikolojimi sikip atmamın sebebi, bir felakete yol açacağımı düşünüyor olmamdı zaten. Olası bir yakınlaşmada, duygusal travma geçirip kendimden veya Shiki'den nefret etmekten, onu kaybetmekten korkuyordum aslında. Ve o olay şu an gerçekleştiğine, benim de böyle bir felakete maruz kalmamış olduğuma göre, bir yanım bu tarz bir ilişkiyi istiyordu aslında. O yanıma izin verip beni kontrol edip etmeyeceğine Shiki ile konuşmadan karar veremezdim, ve o adamı zorla da olsa bu olay hakkında benimle konuşturmalıydım!
Suyun altında hala kendimi boğmaya çalışırcasına sabit dururken, ufacık tefecik olmanın getirdiği düşük akciğer kapasitesi kendini belli etmeye başlamıştı. Hızla kendimi yukarı iterek "HUAAAAAAA!" diye nefes aldım. Tekrar nefes almanın etkisiyle göğsümün yandığını ve nefesimi hırıldadığını hissettim. Ellerime baktım, moraran parmak uçlarım hızla tekrar pembeleşiyordu. Kendime gelmem çok uzun sürmedi, düşük akciğer kapasitesi aynı zamanda hızlı iyileşme de sağlıyordu, oksijene olan açlığımı hızlıca kapatmıştım. Arkamı döndüm, Shiki hala aynı bönlükte oturuyordu. "As-aslında.. iyiydi... gibi." diye saçma bir cümle çıktı ağzımdan. Bakın gene yaptım görüyor musunuz, o kadar şey geçti aklımdan ama sadece bu çıkıyor ağzımdan? İyiydi ne demek lan. Bir de teşekkür edeyim hatta "Shiki iyi ki beni öptün Kami de seni öpsün canım amin" diyerek? Kızdım kendime.
Adamın yanına oturdum, ama öyle göt göte değil. Kafamı ona doğru çevirdim, hala önüne bakıyordu bön bön. Saçlarının ucu yüzünün önündeki perçemi ıslanmıştı, sanırsam beni öperken olmuştu. Bazı saç telleri suratına yapışmış, ama düzeltmeye tenezzül etmiyordu, anlayacağınız saçı başı dağılmış seksi seksi oturuyordu kodumun metalikası. Kafam ona dönük vaziyette demin ki saçmalamamdan daha yüksek ve kararlı bir sesle konuşmaya başladım. "Hişt! Shiki, kendine gel! Önemli bu konu! Konuşmak gerek."
Sanki iş görüşmesi yapıyoruz da maaşı belirlemeye çalışıyoruz, İki taraf da erkek olunca böyle öküz olunuyomuş demek ki. Tepki yoktu hala heriften pek ama seslenmemle hafiften ürperdiğini saklayamadı. Tekrar konuşmaya başladım, çok kararlıydım öyle böyle değil. "Aslında ikimiz de böyle bir şeyin yaklaştığını biliyorduk. Kendimize karşı dürüst olarak adam gibi bir şekilde konuşmalıyız bu konuyu. Mesela misafir kimonolarımızı giyip içeri geçersek çırılçıplak konuşup durumu daha da rahatsızlaştırmak zorunda kalmayız hı, ne dersin?" dedim. Umarım içeri geçelim dememle "geçelim geçelim hem birbirimizi tokmaklayıp resmi olarak gay oluruz" u kastettim sanmamıştır. Herhangi bir şey söylemesini, bir tepki vermesini bekledim, mesela bir kafa sallama falan, suratıma bakmasa da olurdu. Zaten baksa ben de bönleşirim sanırım. Ama konuşmak zorundaydı benimle, istemiyor olsa bile söylemeliydi en azından ki işkenceden kurtulmalıydık ikimiz de. Ne kadar heyecanlı olursa olsun, heyecanı benden ne eksik ne fazla olabilirdi. Benim kadar kolay atlayamadığı için bazı şeylere, "Hı, hı?" diye seslenip durdum teşvik edici bir şekilde.
Künye İsim Shiomiya Kiyo Yaş16 CinsiyetErkek Element Suiton SeviyeC-Rank RütbeChuunin Alım Gücü2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2 Kullanılabilir GP 32
Eksiklikler/Özürler Yok
Ekipman Matara, "Gama" (蜍) İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az. Geyikotu Özü, 50gr. Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir. Koku Bombası (屁), İkili paket Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.
Suiton Jousui Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir. Suiben Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir. Kizame no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır. Niji no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz. Suijinheki Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir. Takonagi no Jutsu Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Bousen no Jutsu Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer. Ninpou Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil. Jinteki Mayu no Jutsu Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar. Doubutsuhen no Jutsu Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.
Shinshouki Stili, C-Rank Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur. Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Çekip gitmek ile burada oturup çocuğun tepkisini beklemek arasında gidip geliyordum. Her an kalkıp gidebilecek durumdaydım ama havlum Kiyo'nun üstündeydi. O da biz öpüştükten sonra kendini boğmaya karar vermişti sanırım. Suyun altına bir girmiş, daha da çıkmamıştı. Nefes alıp verişim düzelmişti artık ama gene de sanki iğne üstünde gibi gerilmişti tüm kaslarım. Anlayacağınız rahatlık ararken köyün en rahatsız adamlığına geri dönmüştüm. Kafamdan sürekli kendim ile ilgili şeyler geçiyordu. Yani Kiyo'nun beni kendine çekmesini falan hayal ediyordum demin yaptığı gibi. Sırtını okşamam ve onu kollarımla sarmam falan. Hepsi ona gösterdiğim sevgidendi. İşte beni korkutan şey de buydu. Ben ki dünyadaki kimseye güvenmeyen, herkesten şüphelenen bir adamım. İçimde kesinlikle etrafa saçamadığım bir sevgi birikintisi olduğunu biliyorum. O öpüşme sırasında çok minik bir kısmını Kiyo'ya yansıtmış olabilirim. O benim evime geldiği gece, hastalandığında falan. Yanımda kalmasını ve ona bakmayı çok istemiştim. Sarılmayı, ateşini hissetmeyi. Kısacası içimde onu iyileştirecek bir sevgi yaratmak ve bunu ona yansıtmak istemiştim. Fakat yapamamıştım. Bir şeyler... Beni engellemişti.
Kiyo sonunda boğulmaktan vazgeçmiş olacak ki öküzce bir ses çıkararak su yüzüne çıktı. Ben bir şey demesini beklemiyordum şahsen ama bana dönüp seviştikten sonra pişman mısın der gibi bir şey söylemişti. Aslında iyiydi gibi mi? Bundan ne çıkarmam gerekiyor? Boş ve kısık gözlerle izlemeyi devam ettim çocuğu. Duygularını okumaya, yapacaklarını anlamaya çalışıyordum. Fazla da gerek yoktu aslında çünkü zaten Kiyo birazdan tüm düşüncelerini ve hislerini bana açıklayacaktı. Yanıma doğru gelip oturduğunda kafamı çevirip yüzüne bakmamıştım bile. Kendime gelmemi, konunun önemli olduğunu ve konuşmamız gerektiğini söyledi ilk olarak. Sonrasını dinleme gereksimi bile duymadım. Konu önemliydi bunu biliyordum ama konuşacak durumda olduğuma emin miydim? Hayır kesinlikle emin değildim. Hala bile dönüp çocuğa bakmıyordum.
Ne konuşmamızı planlıyor ki? Birlikte olmamız gerekip gerekmediğine mi karar vereceğiz? 16 yaşında olduğunu hatırlatmam mı gerekiyor yoksa? Ailesi ile yaşadığını? Daha reşit bile değil. Üstelik gay bir ilişki... İnsanların kötü tepkisi kesinlikle cepte. Peki ya bizim ne düşüneceğimiz? Bu yönümle barışık olmadığıma eminim. Barışmaya niyetim var mı bunu bile bilmiyorum. Kiyo'yu öperkenki zevki hiç bir kadından almayacağıma eminim. Belki hiç bir erkekten de almam... Peki bu zevki almalı mıyım? Hayır. Yoldan sapmış bir kişiliğim var bunu biliyorum ama Kiyo'yu yanıma çekemem. Ona sevgimi vermek istiyorum evet ama bunu yaparsam çevrenin onu dışlamasına sebebiyet veririm. Bu ona iyilik olmaz. Peki ne yapmalıyım? İşte bunu:
Tanımda durup beni dürten Kiyo'ya döndüm çok ifadesiz bir şekilde. Islanıp önüne amele gibi yapışmış saçlarını elim ile dağıttıktan sonra çok minik bir şekilde dalga geçer gibi gülümsedim. Sonra da elimi saçından başlayıp çenesine doğru kaydırarak yanağını okşadım. "Sadece bir öpücüktü Kiyo-kun." dedim sanki alay eder gibi. "Fazla bir şey değildi. Yani konuşmamıza gerek yok." dedikten sonra çenesindeki elimi kaldırıp omzuna bağladığım havluyu çözdüm. O kadar suya girip çıkmıştı ki havlunun üstünde kan bile kalmamıştı. Ayağa kalkmadan önce belime bağladım bunu. Önemli olan kurutması değil, önemli yerleri kapatmasıydı. Sonra da kalkıp çıktım sudan. Tam olarak çıkıp dışarıya iki ayağımı bastıktan sonra da dönüp Kiyo'ya baktım. Bir şeyler demek istiyordum. Beni unutmasını ve ya kendini fazla kaptırmamasını sağlamak ama aklımdan hiç bir cümle geçmiyordu. Bu yüzden sadece "Görüşürüz." dedim ve kararlı bir şekilde Kiyo'yu arkada bırakarak kapıya yöneldim.
"Fazla bir şey değildi. Yani konuşmamıza gerek yok." "Fazla bir şey değildi. Yani konuşmamıza gerek yok." "Fazla bir şey değildi. Yani konuşmamıza gerek yok."
Ne demek fazla bir şey değil? Adam resmen dudaklarını benimkilerle değiş tokuş etti, ve bunu yaparken oldukça da istekliydi, ve bu fazla bir şey değil öyle mi? Görüşürüz diyerek kalktı bu sonra, ben arkada elim havada sik gibi kaldım, şimdi bön bön bakan bendim. Kapıya doğru giderken arkasından bakakaldım, hayır poposuna bakmıyordum, başka vakit olsa belki inceleyebilirdim, ıslak ıslak ohş. Kapıya iyice yaklaşırken, havuza atlamadan önce çıkarıp attığım havlunun yanına geçti, o an kendime geldim ve ani bir öfke ile kalkarak koşmaya başladım. Kapıdan o sırada çıkmıştı, o yüzden ani hareketimi görmediğine ve içerde raiton hazırlamadığına inanıyorum. Çabucak yerdeki havluyu aldım ve peşinden koştum.
İçeri girdiğimde boş olan soyunma odasını yarılamıştı, "Dur, Nishiyama! DUR!" dedim sesimi yükselterek. Şimdi direkt bağırırsam tavandaki floresanları söküp ilginç olaylar yaratabilir, o yüzden ilk normal sesimle söyledim. Kendimi önüne attım ve ellerimde durması için göğsüne bastırdım. Sinirli sinirli asi ergenler gibi bakıyordum suratına. "Fazla bir şey değil miydi?" dedim ve parmak uçlarımda yükselerek onu öptüm. Aslında öptüm denemez, sinirle dudağımı dudağına nanosaniyeliğine tokuşturdum denilebilir çünkü bir şeyleri kanıtlamaya ve onu ikna etmeye çalışıyordum. Geri indiğimde ellerimi baş hizamda iki yana açıp kafamı ileri geri oynatarak "sen hayırdır?" hareketi yaptım. "Nasıl bir şey peki bu? Nasıl fazla bir şey olamaz yahu? Bunu yaptığımda patlayan şeker yiyor gibi hissetmediğini söyleme bana, hele demin havuzda olanları gayet normal şeylermiş gibi farzetmeye kalkışma!" dedim, son kısmı söylerken sol ayağımı sinirle yere vurdum.
"Kafamı siken düşünceler tam da yeni yeni dağılmış ve neler hissettiğimi anlamaya başlamışken, çekip giderek beni tekrar kaosa sürüklemene izin veremem, Shiki! Acı çekiyorum, hiç içmediğim kadar içtim bu hafta, cebimde para kalmadı ulan! Sarhoş olup gene milleti dövmeye kalkıştım diye yaka paça getirdiler beni buraya attılar temizleneyim de kendime geleyim diye. Gene bunların olmasına izi veremezsin. En önemlisi, biliyorum ki bu kapıdan çıktığın vakit sadece hoşlandığım kişiyi değil, arkadaşımı da kaybedeceğim ben! Evet, hoşlanıyorum senden artık biliyorum! Ve seni kaybedemem!" dedim, başlarda sesim oldukça yüksekti, ama sonlarda sesimin titreyerek alçalmasını engelleyememiştim. Çünkü iki elimle iki kolundan tutmuş, kafamı öne eğmiş, ağlamama engel olamamıştım.
Şimdi bu olay bitince eve gidip ağladığım için kendimden tiksinmek ve kendimi cezalandırmak yapacağım ilk şey olacaktı, biliyorum. Ama şu an Shiki'nin çıkıp gitmemesi için her şeyi yapabilirmişim geliyordu o yüzden önemsememeye çalıştım. Kendimi ona daha da yaklaştırdım; "Biliyorum, zaten huzursuz bir insansın ve şu an çok rahatsız hissediyorsun. Buna ben sebep oldum, ama sanki aynı zamanda sana mutluluk da verebilecekmişim gibi hissediyorum, istiyorum. Shiki, kendine yalan söyleyip köşeye daha fazla çekilmeni seyretmek istemiyorum ben..." dedim ve kafamı göğsüne yasladım. Daha doğrusu alnımı. Sarılmak istiyordum ama tırsıyordum da "lan siktir git alt tarafı bi an hallenip öptük bela mısın nesin" diye terslemesinden.
Künye İsim Shiomiya Kiyo Yaş16 CinsiyetErkek Element Suiton SeviyeC-Rank RütbeChuunin Alım Gücü2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2 Kullanılabilir GP 32
Eksiklikler/Özürler Yok
Ekipman Matara, "Gama" (蜍) İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az. Geyikotu Özü, 50gr. Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir. Koku Bombası (屁), İkili paket Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.
Suiton Jousui Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir. Suiben Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir. Kizame no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır. Niji no Jutsu Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz. Suijinheki Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir. Takonagi no Jutsu Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Bousen no Jutsu Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer. Ninpou Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil. Jinteki Mayu no Jutsu Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar. Doubutsuhen no Jutsu Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.
Shinshouki Stili, C-Rank Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur. Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.