Adını bilen son kişi öldüğünde,hiç doğmamış sayılacaksınKanaye kan revan içerisinde uyanmıştı.Yatakta bir süre saniyelerin önemini düşündü.Uyanması gereken saatten bayağı önce uyandığını farketti.Bu ona binlerce saniye vermişti,peki binlerce saniye daha hareket etmek mi yoksa uyumak mı daha mantıklıydı ? Karar vermesi pek zor olmadı ve ayağa kalktı,aynada dağılmış saçlarını ve bönbön bakan gözlerini gördü.İstemsiz safça bir gülümseme oluştu suratında.Tıpkı küçükken,babası ne zaman görevden dönse yüzünde oluşan gülümseme gibi.Geçmişi düşünmenin anlamsız olduğunu düşünüyor fakat yine de kendisine engel olamıyordu zaman zaman.Babasının evde sigara içişi ve annesinin ''Çocuğun yanında ne yaptığını sanıyosun Shigekazu'' diyerek onu azarlayışı.Sanki babası değil abisiydi ve anneleri onlara bağırıp çağırıyordu.Oysa şimdi sigara içmek serbestti,gidip elini yüzünü yıkadı Kanaye.Bir sigara çıkardı ve çakmağını çaktı,bu sırada ateşi gördü.Düşüncelerine engel olamıyor gibi hissetmeye başlamıştı,oturdu yere.Babasının öğrettiği gibi.Bağdaş kurdu ve odaklanmaya başladı,zihninin içini düşündü,her odaya tek tek baktı.Küçük bir oda gördü,kapısını açtı ve girdi.Kapı gıcırdamıştı,yani buraya girmeyeli uzun zaman olmuştu.İçeride ise,sevdiği insanları gördü,hepsi sıraya girmiş ve onu görmüyor gibilerdi.Sonra annesini gördü,diğerlerinin aksine tam gözlerinin içine bakıyor ve gülümsüyordu.Kanaye de gülümsemişti.Tam bu sırada aklına bir şey geldi,bir sorgu suali.Sevdiği birisini öldürecek olsaydı,bu kim olurdu ? Babası ve abisi olarak gördüğü Taoreta olamazdı,peki kim olabilirdi ? Ishi-chou-sama ? Hayır o köye değer veriyordu,Kanaye de köye değer verenlere.O da olamazdı.Bir de şu gözüne sıcak gelen sensei vardı,Akiya Takashi,fakat onu da ilk gördüğü an sevmişti.Kendisi olabilir miydi ? Kendisini seviyor muydu ? Ya da en önemlisi,bir insanın kendisini öldürmesi de cinayete girer miydi ? Cinayet,başkasının yaşamına son vermekti ona göre.İnsan,durduk yere intihar etmezdi,yaşadığı olaylar olurdu,bir şeye kafasını çok takardı veya onun ölümüne engel olacak bir sebebi olmazdı.Yani intihar kişinin kendi kendini öldürmesi değildi Kanaye için,şartların zattı öldürmesiydi.Kanaye sorusunu kendi kendisine sormayı bırakmıştı ve daha önce pek de yapmadığı bir şeyi düşünmeye başlamıştı.Sevdiği insanlara kendisini sevdirmek.Bu konuda Taoreta'dan başlayacaktı,eee,ne severdi ki Taoreta ?! Düşündü,düşündü,eski günleri düşündü ve birden sesli bir şekilde
''ELMA''diye bağırdı.Taoreta kadar boş birisinin bile sevdiği bir şeyler olması hayret vericiydi,sözlerine
''Aaaaah,Taoreta-chan kırmızı güzel bir elmayı hakettin sanırım'' diyerek devam etti,sonra siyah hakamasını üstüne geçirdi,hakama giymeyi seviyordu,içerisinde rahat hareket ediyor ve rahat hissediyordu.Wakizashi'sini aldı,bir sigara daha yaktı,dolaba gitti ve gördüğü en kırmızı en büyük elmayı kaptığı gibi bir beze sardı ve evden dışarıya çıktı.Henüz güneş kendini göstermemişti,gecenin karanlığında sokağı geziyor,sessizliği dinliyordu.Gece sessizliğini severdi.Dışarıda kimsenin olmaması ona kendini daha özgür hissettiriyordu.Sokağın ortasında ölü gibi gezinirken Taoreta'nın evine elmayı bırakmak üzere geldi,kapıya bir şekilde bağlayıp çaktırmadan tüyecekti,fakat pencere açıktı.Bu pencere onun odasının penceresiydi,daha önce bir çok kez gelmişti.Pencereye yakınlaştı ve onun duyabileceği bir şekilde
''Taoreta-chan,in aşağı.Bak sana ne getirdim'' dedi.
Rp-out = Şöyle bir konuya atlayayım dedim,köy ahalisini tanımak isterim
