- Kapalı konu
- Şimdi şöyle bir durumda var. Amegakure'de bahsettiğin türden geniş bir alan bulunmuyor. Köyün genel açıklamasını okursan anlayabilirsin bunu. Öte yandan köy içinde ağaç falan da pek yok. Dolayısıyla ben bu antrenmanı şu şekilde değiştiriyorum:
Ağaç olarak tasvir ettiğin şeyi, bir binanın su borusu; Sashiki için planladığın antrenmanda baş aşağı durması gereken yer ise aynı binanın çatısından sarkan bir parça olacak.
Antrenman yerini hazırlayıp antrenmanı öğrencilerine açıkladığın anda, iki öğrencinin de yüzünde hoşnutsuz bir ifade olduğunu görebiliyorsun. Daha yeni tanıştığın öğrencilerini, daha tanışmayı neredeyse tamamlamadan bu denli bir antrenmana tabi tutmanın verdiği hoşnutsuzluk olan bu ifadeyi net bir biçimde anlayabiliyorsun. Tam bu noktada Kodai ağırlıkları ayağına geçirmeye başlarken Sashiki biraz yanına gelerek "Shirou-sensei, amacım söylediklerinizi yargılamak değil. Ancak daha birbirimizi tanıyalı bir saat bile olmamışken böyle bir antrenmana başlamak sizce de doğru mu? Öte yandan, Kodai özel ders aldığımı öğrendiğinde her ne kadar bana karşı olmasa da tepkisini dile getirdi. Şimdi de siz antrenmanımızı ikiye bölerek ikimiz arasındaki ilişkiyi açıyorsunuz. Hele ki şu zeka olayından sonra, Kodai'nin gerçekten bu durumla sorunları olacağını düşünüyorum." diyor. Söylediği sözlerden dolayı yüzünde belli olan utanma ifadesi Sashiki'nin mahcup tavrını net bir şekilde ortaya koyarken, bir de bu mahcubiyetine "Haddimi aştıysam özür dilerim." diyerek gönlünü almaya çalışması onun içtenliğinin kanıtı oluyor.
Sashiki ile aranızda bu konuşma geçerken Kodai de ağırlıkları takmış bir durumda beklemeye koyuluyor. Ancak Sashiki'nin cümleleri biter bitmez "Sensei, eğer fısırdaşmanız bittiyse ben başlıyorum! Tabi şu an Sashiki'ye zeki olmasından dolayı satranç oynamaya hemen başlayacaksanız, ben tek de takılırım, sıkıntı değil yani." diyor iğneli konuşmasında. Kaşlarının çatık hali de belli olan Kodai'nin, tıpkı Sashiki'nin söylediği gibi epey bir hoşnutsuz olduğunu net bir şekilde görebiliyorsun.