Hancı yine istediğim cevabı vermemisti. Burada ne zaman bir şey sorsam hep olumsuz bir yanıt alıyordum. Belki de birlik olup beni delirtmeye calisitorlardi. Gezecek bir yer olmaması vaktini nasıl geçireceğim konusunda düşünmeme neden luyordu. Ondan önce yapmam gereken bir işim vardı.
Elbise dükkanina uğrayıp kendime normal elbiseler almalı ve rahatça dolasmaliydim. Dükkâna girip normal bir kıyafet almış ve üzerime giyinmiştim. Siyah bir hakama oldukça sıradan ve dikkat çekmeyen bir secimdi. Dükkan daki işim bittikten sonra etrafı incelemeye başlamıştım. İnsanlar oldukça mutlu ve huzurlu gorunutorlardi. Burada her şey yerindeymis gibi duruyordu. Normal birisi olsaydım buraya yerleşir ve Ame ye donmezdim. Ama sıradan birisi değildim içimdeki ateş her gecen gün büyüyordu. Bunu durdurmanın da bir yolu yoktu. Artık geri dönüşü olmayan bir yola girmişti. O kadını bulmak zorundaydım.
Madem dışarıda gezecek yer yok ben de kasabanın etrafını turlayip kendi şansımı kendim olusturmaliydim. Kasabanın dört bir tarafını didik didik edecek ve herhangi bir ipucu arayacaktim. Bos bos oturmak bana vakit kaybettirecekti. Bakalım bu kasaba gerçekten bu kadar mükemmel miydi.
out: telefondan yazdım kusura bakmayin.