Savrulan Bir Hayat

Moderatör: Game Master

Savrulan Bir Hayat

Mesajgönderen Yui Yuichi tarih 07 Şub 2015, 23:48

Takım kaptanlığı demek bir aileye sahip olmak seninle yaşıt olmasa bile arkadaş edinebileceğim anlamına geliyordu. Yaptığım başvuru reddedilmiş ve umutlarım iyice kaybolmuştu. Amaçsız bir şekilde etrafta dolanıp duruyordum, kimseye yararım olmadan. İstesem bile birileri ile arkadaşlık kuramıyor elimde olmayan şeylerden dolayı engellerle karşılaşıyordum. Komik ama uğraştıkça batmaya devam etmek garipti. Hayatın düşman edindiği kişilerden birisi olmuştum. Etrafıma kimseyi toplayamıyor, güçlenmeye çalıştıkça başarısız oluyordum. Belki de shinobilik yanlış bir seçimdi. Bildiğim işi yapmalıydım. Hayvanların peşinde dağ, tepe dolaşmam iyi olabilirdi. Ancak onun için oldukça geç kalmış gibi bir halim vardı.

Köyden uzaklaşmak gibi bir düşüncem vardı. Kafama göre dolaşmak belki açlıktan ölmek belki de zenginliğe kavuşmak. Maddi anlamda bir zenginlik ilgimi çekmiyordu aslında. Toplumun dışladığı birkaç manyak bulabilirsem ve onlarla anlaşıp bir şeylerin peşine düşebilirsem benden mutlusu olacağını sanmıyordum.

Pek başarılı bir shinobi olduğum söylenemezdi ve bu yüzden kapıya gidip çıkmak istediğimi söylediğimde umursanmayabilir veya çıkarılmayabilirdim. İşleri şansa bırakmanın zamanı çoktan geçmişti. Etrafta dolaşan potansiyel bir cenazeydim ve köy için zararlı birisi olarak dahi görülüyordum belki de. Bir görev, köyden uzak bir yere gidebileceğim bir görev. Yalnız başıma aynı o zamanki gibi. Gidip yetkili birisi ile bunu konuşacaktım.

Görevlerin kutsiyeti önemliydi ancak tüm görevlerden yegane bir görev edinmiştim kendime. Uzaklaşmak... Sürekli zarar gören kişi ben oluyordum ve zarar görmek artık dayanılmaz bir noktaya ulaşmıştı.

Ame-chou binası... Küçük anılarımın olduğu bir yerdi. Karşısına dikildiğimde daha önce yaşadıklarımı umursamadan görevliye yaklaşarak ''Bir görev istiyorum. Sadece benim içinde bulunacağım ve biraz da yağmurdan uzak...''diyecektim.

Göreve çıkıyormuş gibi köyün sınırlarından uzaklaştığımda gerisini önemsememe gerek kalmayacaktı.
Çok az kişi kınından çıkardığı kılıcını tekrar kınına sokmayı başarır.

İsim:Yui Yuichi
Yaş:20
Cinsiyet:Erkek
Element: Fuuton
Seviye:C-Rank
Rütbe:Chuunin

Alım Gücü:3. Seviye/ 2 Puan
Kullanılabilir Gp:2

Güç: 8
Çeviklik: 7
Kondisyon: 6
Potansiyel: 3
Varlık: 1
Zeka: 5

Eksiklikler:

Şizofreni:
Yaşadığı yalnızlık, ailesi ve sevdikleri tarafından dışlanmış olması ve ormanda geçirdiği zor günler onun akli dengesinde bozulmaya neden olmuştur.

Eksik Kol:
Vahşi hayvanların sonucunda sağ kolunu dirseğinin altından itibaren kaybetmiştir.

Steril:
Küçük yaşta bu şekilde olduğunu öğrenmiş ve artık bununla yaşamak zorunda olduğunun farkındadır.

Sensör Yeteneği:

Meishou-dou/D-Rank

Taijutsu:
Kendou- A Rank

Tsukikage no Mai, B Rank


Beceri Listesi:
Kendou- 10 / Katana Kullanımı-6

Eşyalar:
5. Seviye Özel Yapım Katana/ 4. SeviyeKatana
Kullanıcı avatarı
Yui Yuichi
 
Mesajlar: 40
Kayıt: 14 Eyl 2014, 12:00

Re: Savrulan Bir Hayat

Mesajgönderen GM - Naruto tarih 04 Mar 2015, 00:19

Kapalı konu
Öğle vakti olarak kabul ediyorum zamanı. Ayrıca kusura bakma, arada kaynadı senin konu. Özürlerimle.


Yağmurlu göğün altında, Daichou binasına doğru yürümektesin, öğle vakti olsa da hava her zamanki gibi loş. Işıksız. Dar. Nemli. Ciğerlerin bu neme alışsa da kafan bir türlü alışamıyor. Gitmek istiyorsun buralardan, yaş sokaklardan, yosun bile tutmasına izin vermeyen yağmurundan. Diğer kapüşonlu insanların yanından geçerken kat ve kat artıyor midendeki iğrençlik hissi.

Fakat bir sonraki an, ayağını yere bastığında, o "çıp" sesini duymamaya başlıyorsun. Yağmur kesiliyor, toprak kuruyor, çevrendeki insanlar kayboluyor.

Gök açılıyor birden, ışıkla doluyor sokaklar, Amegakure siyahtan altına dönüyor. Evet. Herşey böyleydi zaten, sadece görmek önemli. Yağmura git dedin mi giden bir şey zaten, öylece Daichou binasına yürümeye devam ediyorsun, lâkin biraz daha yolun var gibi.

Güneşin tadını çıkarmaktasın.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Kullanıcı avatarı
GM - Naruto
Game Master
Game Master
 
Mesajlar: 2208
Kayıt: 09 Tem 2014, 22:21

Re: Savrulan Bir Hayat

Mesajgönderen Yui Yuichi tarih 16 Mar 2015, 11:39

Güneşin doğmadığı, insanları yalayıp yutmadığı ve bunalıma sürüklenmiş hayatların bulunduğu Ame. İnsanları garip, hayatları garip kendisi daha garip bir yerleşim birimi veya yeri. Her ne demek isterseniz bu size kalmış bir şey. Bu köy için güneş bir efsane haline gelmiş durumda adeta. İnsanların gün batımı diye tepelere çıkıp, aşık olanların yanak yanağa verdiği bir ortam veya yaşlı amcaların mangallarını yakarak semaverlerini tüttürdüğü bir mekan bulmak olabildiğince imkansız. Elbette kendine has güzellikleri var. Sabah erken kalkıp çılgınca güneşin doğuşunu izlemek için koşuşturan insanlardan uzak bir hayat. İstediğin kadar uyuyabileceğin ama mutlu olmanın zor olabileceği bir yer. Güneş ışınlarının içine sakladığı gizli formül bizlere hediye olarak sunulmuş şeylerden yoksun. Mutlu olmanın sırrının içinde barındıran veya daha doğrusu mutluluğumuzu arttıran veya mutlu olduğumuza inanmamızı sağlayan seratonin. Bahşedilmiş hediye, insanların mutluluk kaynağı.

Ancak, Ame. Ame' nin nemli sokakları, şapkaların altına gizlenmiş çeşitli hayatlar. Nemin insanı rahatsız eden bunaltıcılığı ve kokusu. İnsan vücudunun alışabileceği ama ruhsal olarak bazı şeylerin mümkün olmadığı bir hayat. Sadece havasıyla değil, yaşattıklarıyla da barındırdıklarını hüzne iten bir yaşam. Ne kadar anlamlı... Elbette anlayabilene. İnsanların seçtiği bir yerin, insanlara ev sahipliği yapmaya başlamış olması kadar saçma bir hayat. Islanırım korkusuyla kafasını bir bez parçasının içine gömmüş olan insanların birbirine çok yakın olması kadar saçma. Yanımdan geçenlerin yağmur tarafından boyunduruk altına alınmış hayatları ve onları simgeleyen kapüşonlarımız. Ağlamak içten bile değil. Ağlasam ne fark eder? Yağmur damlarının dalga geçeceği birkaç parça göz yaşı. Ne kadar anlamı olabilir ki! Göz yaşlarının anlamsız olduğu bir hayat yaşamak ne kadar sıkıcı. Bunun farkına varmak için yaşanılanlar, ve yaşanmışlıklar önemli elbette.

Sokakların saçmalığı eşliğinde kulaklarımın alıştığı bir sesin kaybolması, durmama neden olmuştu. İstemsizce, bastığım yeri incelememe sebep olan bir olaydı bu. Nadirdi, yaşanılması mümkün müydü? Şimdi ağlasam o alıştığım sesi duyabilecek miydim? Bunları düşünmek az önce yaşadıklarım kadar saçmaydı. İstediğim hayata bir adım olsa bile yaklaşmıştım. Ciğerlerimin alıştığı yağmur kokusunun biraz dağılması için derin bir nefes aldım. Toprağın kokusunu içime çektikten sonra aklıma yine karmaşık şeyler gelmişti. Ölenlerin bırakıldığı, yaşayanların kanlarının üzerinde kuruduğu ve ayak sesleri ile birlikte her şeye ev sahipliği yapan toprağın kokusu bu muydu? İçinde çeşitli gizemler barındıran toprak. Üzerine basıp destek aldığımız zemin ve yine kanımızın aktığı yer. Toprak dost muydu, düşman mıydı? Erkendi, bazı sorular için erkendi.

Derin bir nefesten sonra yeniden harekete geçmiştim alışmadığım bir ortamda olmanın verdiği rahatsızlık ile. Yağmurun yok olması hüzünlü vücudumun biraz ağırlaşmasına neden olmuştu. Uzun zamandır alıştığım bir şeyi kaybetmiştim ne de olsa. Ama insan kaybedilenlere alışmıyor muydu zaten! Alışmak zorundaydı, yaşadığı sürece. Toprağa bırakılanlar, geride bırakılanlar hep bir yerlere doğru gitmemiz gerekiyordu ve kafama koyduğumu yapmam lazımdı. Sürekli itilip, hor görülen bir adam olmak pek hoş değildi ve bunu bir yere kadar kaldırabilmiştim. Artık ne olacağını bilmediğim bir hayata doğru adım atmak istiyordum. Tüm iyi niyetlerime rağmen hor görülmek buna mecbur etmişti beni. Bazı yetiler kazanmıştım ve bunlar doğrultusunda birkaç şeyi başarabileceğime inanıyordum.

Siyah altını geride bırakmak için bir yapıya ulaşmam gerekiyordu. Her ne kadar altın gibi olabileceğini görmüş olsam da Ame' den ayrılmak konusunda emindim. Arkama dönüp bakmıştım istemsizce. Hani değer verdiğiniz ama ayrılmak zorunda olduğunuz birisine son kez bakarsınız ya. İşte öyle olmuştu bu. Belki bu veda için erkendi ama en azından bir prova olurdu hem O' nun için hem benim için. Kafamdakiler ve söyleyeceklerim belliydi. Sessizce haykırarak ''Elveda, yağmurun sahibi Ame.''...
Çok az kişi kınından çıkardığı kılıcını tekrar kınına sokmayı başarır.

İsim:Yui Yuichi
Yaş:20
Cinsiyet:Erkek
Element: Fuuton
Seviye:C-Rank
Rütbe:Chuunin

Alım Gücü:3. Seviye/ 2 Puan
Kullanılabilir Gp:2

Güç: 8
Çeviklik: 7
Kondisyon: 6
Potansiyel: 3
Varlık: 1
Zeka: 5

Eksiklikler:

Şizofreni:
Yaşadığı yalnızlık, ailesi ve sevdikleri tarafından dışlanmış olması ve ormanda geçirdiği zor günler onun akli dengesinde bozulmaya neden olmuştur.

Eksik Kol:
Vahşi hayvanların sonucunda sağ kolunu dirseğinin altından itibaren kaybetmiştir.

Steril:
Küçük yaşta bu şekilde olduğunu öğrenmiş ve artık bununla yaşamak zorunda olduğunun farkındadır.

Sensör Yeteneği:

Meishou-dou/D-Rank

Taijutsu:
Kendou- A Rank

Tsukikage no Mai, B Rank


Beceri Listesi:
Kendou- 10 / Katana Kullanımı-6

Eşyalar:
5. Seviye Özel Yapım Katana/ 4. SeviyeKatana
Kullanıcı avatarı
Yui Yuichi
 
Mesajlar: 40
Kayıt: 14 Eyl 2014, 12:00

Re: Savrulan Bir Hayat

Mesajgönderen GM - Naruto tarih 16 Mar 2015, 18:41

Düşüncelerinden kopuyor ve kendine geliyorsun, yağmurluğunun nemli ağırlığını üzerinde hissetmeye başlıyor, ellerinden kayıp giden suyu izliyorsun. Gökyüzü hala siyah, yağan yağmur şiddetini git gide arttırıyor. Şimşekler çakıyor, gök gürlüyor. İnsanlar adımlarını hızlandırıyor, sokaklarda daha fazla vakit geçirmek istemiyorlar. Pencereler kapanmaya başlıyor, kararan havaya inat ışıklar açılıyor, kandiller yakılıyor.

Daichou binasının önündeki alanda olduğunu farkediyorsun ardından. Çevredeki, devriyelerinden dönen diğer shinobiler ters ters sana bakıyor yanından geçerken. Sevilmiyorsun burada, orası kesin.

Binanın ön kapısı açık, herkes içeri girip devriye salonuna ilerliyor. Sen ise dışarıda öylece bekliyorsun. Çevredeki devriye platformlarına zıplayarak çıkan shinobilere gözün takılıyor, oradan kalın bir kablo buketinin altında, bir evin çatısının üzerinde konuşlanmış bir kaç kuş farkediyorsun.

Herşey normal, evet, herşey olması gerektiği gibi.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Kullanıcı avatarı
GM - Naruto
Game Master
Game Master
 
Mesajlar: 2208
Kayıt: 09 Tem 2014, 22:21

Re: Savrulan Bir Hayat

Mesajgönderen Yui Yuichi tarih 20 Mar 2015, 11:26

Gün içinde yazacağım.
Çok az kişi kınından çıkardığı kılıcını tekrar kınına sokmayı başarır.

İsim:Yui Yuichi
Yaş:20
Cinsiyet:Erkek
Element: Fuuton
Seviye:C-Rank
Rütbe:Chuunin

Alım Gücü:3. Seviye/ 2 Puan
Kullanılabilir Gp:2

Güç: 8
Çeviklik: 7
Kondisyon: 6
Potansiyel: 3
Varlık: 1
Zeka: 5

Eksiklikler:

Şizofreni:
Yaşadığı yalnızlık, ailesi ve sevdikleri tarafından dışlanmış olması ve ormanda geçirdiği zor günler onun akli dengesinde bozulmaya neden olmuştur.

Eksik Kol:
Vahşi hayvanların sonucunda sağ kolunu dirseğinin altından itibaren kaybetmiştir.

Steril:
Küçük yaşta bu şekilde olduğunu öğrenmiş ve artık bununla yaşamak zorunda olduğunun farkındadır.

Sensör Yeteneği:

Meishou-dou/D-Rank

Taijutsu:
Kendou- A Rank

Tsukikage no Mai, B Rank


Beceri Listesi:
Kendou- 10 / Katana Kullanımı-6

Eşyalar:
5. Seviye Özel Yapım Katana/ 4. SeviyeKatana
Kullanıcı avatarı
Yui Yuichi
 
Mesajlar: 40
Kayıt: 14 Eyl 2014, 12:00


Dön Role Play Arşivleri

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron