Diriliş

Moderatör: Game Master

Diriliş

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 07 Mar 2015, 22:41

Ninja lisansımı vereli bayağı olmuştu. Ne yapsam bilmiyordum önceleri. Çalışırım diye kendimi avutuyordum öylece. Niye çalışırım diye avutuyordum, bilmiyordum. Ama shinobilik lisansımı, ninjalıktan sıkıldığım için vermemiştim. Ishigakure'den sıkıldığım için vermiştim. Bunu daha sonra anladım. O yüzden çalışma fikri artık bana pek samimi gelmiyordu.

Benim amacım artık bu köyden, Ishigakure'den uzaklaşmaktı. Belki ileri de tekrar gelirdim. Ama şu an tek düşüncem bir an önce buradan uzaklaşmaktı. Evet, kesinlikle oydu. Nereye gideceğim muallak. Hala düşünmekteyim. Hareketli bir yeri tercih edeceğim sanırım. Belki gezgin olurum, oradan oraya dolaşırım. Ama ne olacağım da belirsiz. Amacım yok. Hedefim yok. Gideceğim yer belli değil. Şu an kendimi boşlukta hissediyorum. Ama en yakın zamanda bir karara varacağıma eminim. En kötü doğaçlama akarım. Akmak zaten benim işim. Fena akarım. Öyle böyle değil. Hani su gibi de değil. Çok pis bir şekilde. Ama o kadar da önemli değil akmak. Önemli olan allahın takdiri.

Neyse ya. Cidden canım sıkkın. Bu konuyu anneme çat pat açtım. Bir şey demedi. Beni hep desteklemişti zaten. Şimdi de destekliyor. Ne yapsın kadıncağız. Elinden ne geliyorsa onu yapıyor. En azından yalnız değil. Ben gidince yalnız kalacağını sanmıyorum. Akrabalar bol. Ama ben annemi bırakmak istiyor muyum? İstemiyorum tabii ki de! Gönül isterdi ki, o da benimle gelsin. Ama yaşlı başlı kadının oralarda ne işi var. Hiçbir şeye dayanamaz bir. Birde ben onu asla ağır bir şey yaparken görmek istemem iki. Zaten öyle bir şeyin olma ihtimali ben hayattayken olma ihtimali sıfır, bu da üç etti. Öyle işte. Sanırım hazırım. Birkaç eşya aldım, çantaya doldurdum. Giysi, yiyecek, içecek işte. O tarz şeyler. Birkaç güne ayrılacağım köyden. Bunu kesin kez yapacağım. Orası sabit yani. Ama nasıl ve hangi şartlar altında yapacağım ise meçhul. Artık bir shinobi değilim. Ve bir yere de bağlı değilim. Bağlı olsam belki sıkıntı olabilirdi. Ama değilim yani. O yüzden bir sorun ile karşılaşacağımı aklımın ucundan geçirmek istemiyorum. Ama eminim ki, karşılaşacağım. Çünkü ben de şans yok. Şans olsa Ishigakure'de mi doğardık aq? Konoha gibi büyük bir köyde, ninjalığa değer verilen bir yerde doğardık. Burada herkes elizabeth ya. Ninjaya değer veren mi var? Baksana yüksek kesimdekiler koduğumun ameleleri başka bir şey değiller. Bu ne saçma sistem abi. Bu ne salak bir sistem. Benim gibi geleceği parlak shinobileri soğutun, ondan sonra götünüze sıkılan katonlar ile şiş kebap olun. Geberin ulan, geberin. Koca götlüler. Bu kadar sikiş sokuş muhabbeti yeter. Bu muhabbette sıktı. O değil de Konoha gibi bir yere gidebilirim. Orada belki shinobi olabilirim. Kim bilebilir ki, kader ne çıkaracak insanın karşısına?

Gitmeden önce şöyle bir köyü turlayayım. Etrafa bakınayım, son demlerini yaşayayım köyün. Bir sürü zamanım burada geçti. Her şeye rağmen sevdim. Annem ve babam burada doğdu. Ben de burada doğdum. Ben Ishigakure'liyim. Ama artık tam bir Ishigakure'li değilim. Ben, ben... sanırım artık bir yere ait değilim. Kendimi bir yere ait hissetmiyorum sanırım.

Ne yapalım bir yere ait değilsek. Bu da kaderimizde varmış, yakayım bir cugara. Ama cugara içmiyorum. Niye yakıyorum amk? Yakmıyorum o yüzden. Şimdi neredeyim? EVin kapısındayım. Kapıyı çekmiş vaziyetteyim. Ellerim cebimde. Saçlarım rüzgar ile arkaya doğru savruluyor. Güzel his. Öğle ve akşamı birleştiren bir zamandayız. Güneş batmak üzere. Ama hala ışığı kendini belli ediyor. Evlerin çatılarının arasından birkaç ışık huzmesi suratıma bile vuruyor. Güzel bir his. Cidden güzel bir his. Tabii gözlerimi kamaştırdığı, benim de içten içten çok fena küfürler savurduğum doğrudur. Ama bu ortam, bu hava, bu sıcaklık pek dengede olup, bir araya gelmesi zor olan şeyler. Bu yüzden şimdi bu zamanın tadını çıkarmam lazım. Köyü son bir kere böyle turlamak iyi hissetirecek. Terk ettiğim zaman, hep bu anı hatırlayacağım.

Şimdi bu ortamın tadını çıkararak, köyü gözle kontrolde geçirme zamanı. Her yere dikkatli bakacaktım. İyi zamanları ile hatırlayacaktım burayı. En azından kendimi buna endeksleyecektim. Bakalım rüzgar beni nereye savuracak...
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

Re: Diriliş

Mesajgönderen Kouichi Shiba tarih 07 Mar 2015, 23:38

İtiraf ediyorum bazen boş bir insanım, evet boş. Ama boş derken, öyle içim falan boş değil. Kalbim var Allahıma şükürler olsun ki, böbreklerim falanda yerinde. Ama boşum! Neden mi? Çünkü boşum. Evet ben bazen boş bir insan olabiliyorum, hatta bazen değil genel olarak boş bir insanım. Çünkü boşum! Evet evet... Boş bir insanım ben. Mesela bugünü ele alırsak, bugün kahvaltı yapmadım. Çünkü merak ettim, eğer bugün kahvaltı yapmasam ne olur? Hiçbir şey olmadı. Biraz acıktım tabii; ama öğlen yemek yeyince doydum. Yani öyle diyetisyenler diyor ya hani öğün öğün yiyin yalan usta o, para tuzağı.

Hafiften gözlerimi kamaştırıp, gökyüzüne bakıyorum şuan. Kitabı andıran bir bulut gördüm, evet bir kitap. Hemen sağında pofuduk bir şekle sahip bir bulut var. Ardından koyun, yılan ve ejderha! Çok ilginç bulutlar silisesi bunlar, acaba benim hayal gücüm mü? Yoksa herhangi biri benim gördüğüm bu bulutları bu şekilde görür mü? Yoksa ben hayal mi görüyorum, hayır hayır hayır! Annem yalan söyleme diye uyardı beni insanlara, hayal görüyorsam gerçekte ejderha şeklinde bulut görmedim demektir ve görmediğim halde gördüm diyorsam bunun anlamı yalan söylüyorum demektir. Yalan söylemiyorum ki, orada amına koyim. Küfür de etme demişti! Aman görmez. Eee küfür ettiğimi göremiyorsa, yalan söylediğimi de göremez. Boşa telaş! boşa telaş iyi değildir, kalbe zarar.

Gözlerimi gökyüzünden çekip, bir süre etrafıma baktıktan sonra ayaklandım uzandığım çatı zemininden ve bir süre daha etrafıma bakıp, ellerimi ceketimin ceplerine sokuşturup, son bir kez daha etrafıma baktım. Her zaman ki gibi mide bulandırıcı bir havası vardı bu dağ yerleşkesinin. Şu sıralar düzgün bir görevde yok ki, amına koduğumun köyünden uzaklaşmak için bahanem olsun.

Bir kaç adım attıktan sonra aniden duraksayıp yoldan geçen birine takıldı gözüm, tanıdık birine. Çok tanıdık hemde! Amcamın oğlu! "Yo! Amcamın oğlu, görmeyeli ne ettin? Nasılsın? Vay sikini yediğim!" Aniden çatıdan atlayıp önüne çıktıktan sonra, bir elim ceketimin cebinde diğer elimle de Natsume'ye el salladım. Çünkü el sallamak, önemli bir şey. Öyle iki elim cebimde konuşunca cool falan olmuyorsun, el sallayacaksın giden birine yada gelen birine. Aslında normalde her işe ayrı bir şey uydurmuş atalarımız ama nedense iki farklı iş içinde el sallıyoruz, neyse önemli değil o şimdi. Kaç yıldır görmüyorum amcamın oğlunu, önemli olan o. Bu detaya odaklandığım ise, amcamın oğlunun yüzünü şöyle bir süzüyorum. Adam üzüntülü zamanlar geçiriyor ve haliyle yüzünde Natsume'ye yakışmayan bir burukluk var, yüzünde değil de gözünde hissediyorum. Kaç yıllık amcamın oğlu sonuçta, amca oğulları hisseder birbirlerini. Amca oğullu çok farklıdır, herkese nasip olmaz! Bazen babanızın kardeşi olmaz yada olan kardeşi kadın olur. İşte o zaman bir amca oğlun olmuyor, amca oğlu ne demek bilir misiniz? Bilmezsiniz tabii. Amca oğulları kardeş gibidir, eğer amcalar baba yarısı ise amca oğulları da kardeş yarısıdır. Birbirlerini hiç yarıda bırakmazlar. Amca oğlu anlatılmaz, yaşanır!. Vay sikini yediğim ya, oç karı yüzünden bu hale düşmüş. Dırdır edenlerden! Ne vardı amca oğlum bir kere sikse seni, ne olurdu yani? Oç karı! Çocuk senin yüzünden ne hallere düştü. Vay amca oğlum benim ya seni ben böyle mi görecektim... Yazık..
Resim

Künye
İsim: Kouichi Shiba
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 12
Kondisyon: 6
Potansiyel: 1
Varlık: 3
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler
Hemofili
Steril: Kadınlara karşı nasıl davranacağını hiç bilmez. Ve bu durum çoğu zaman ona sıkıntı oluşturur.

Ninjutsu
-

Taijutsu

Stil:
Suiseiki Stili A-Rank

Teknik:
Shoushiken, A rank
Gekiha, B Rank

Genjutsu
-

Beceri Listesi


Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kullanıcı avatarı
Kouichi Shiba
 
Mesajlar: 7
Kayıt: 06 Mar 2015, 16:30

Re: Diriliş

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 08 Mar 2015, 00:46

İşin aslı, şu an karşıma birinin çıkmamasını isterdim. Yani kayıp olan Tatsuya vardı, bir ara onu aramaya gidecektim. Vazgeçtim sonra. Niye vazgeçtim bilmiyorum, ama şu an karşıma çıksın istemem. Çıkma birader, niye çıkıyorsun? Önüme, ayaklarıma sıçacak yine. Sonra ben sinirleneceğim. Ve onu yakalamaya çalışacağım. Bunun peşine takılacağım. Ve sonra? Sonrası mı? Orası sıkıntı. Muhtemelen ters koşarak, benimle taşak geçerdi. Bundan adım gibi eminim. Öyle yapardı kesinlikle. Tatsuya'yı geçtim. Orospu çocuğu Ganta vardı. Onu hiç çekemezdim. Zaten onu yakaladım mı sikerdim. Ki o da benim önüme çıkmazdı. Zaten Kiyo ile de pek karşılaşmıyorum öyle. Çok yoğun o. Başka arkadaşım da yok sanırım. Tanıdığım pek shinobi yok. Birkaç arkadaşım var yakın olduğum. Onlarla bir süredir konuşmuyorum zaten. Ninjayım, işler yoğun. Daha doğrusu ninjaydım... Yine ninja olmak isterim. Seviyorum ninja olmayı, güçlenmeyi. Güçlenirken kendimi izlemeyi. Sonra o güç ile bir şeyler başarmayı...

Tam olarak istediğim şey bu işte.

Ama artık geçti o günler. Geride kaldı. En azından şimdilik, Ishi için demek de doğru olabilir. Belki ileri de başka bir yerde, başka bir şekilde ninjalık görevini üstlenebilirim. Aslında çok ileride de değil, yakın bir zaman da bile olabilir. Ama tabii şu an bunu düşünmenin sırası değil. Son demlerimi yaşıyorum dedim. Dolanıyordum öyle işte, avare gibi. Hatta gezgin havasını veriyordum sanki biraz. Hayalet gibi duruyormuşum gibi hissediyordum. Sanki kendimi buranın kültüründen, insanlarından soyutlamış sadece hava soluyan ve kalbi bir atan canlıymış misali. Tam olarak düşündüğüm şey buydu sanırım. Güzel düşünce. Hoşuma gitti. Bu da demek oluyor ki, köyden ayrılmaya zihnen de hazırım. Bu iyiye işaret benim açımdan. Mental olarak hazır olmak da önemli sonuçta. Bir şeye karar vermişsem, bunun arkasında sonuna kadar durmalıyım. Karı gibi kıvırtıp, kaçmamalıyım! Evet, bunu yapmamalıyım. Zamanında düşüncelerimden çokça kaçtım. Artık o düşünceleri dizginleme ve de evcilleştirme sırası. Bunu da şimdiden yapmaya başlıyorum. Kendimi, zihnimi ve kalbimi veriyorum bu işe tüm benliğimle.

Derken, sonra yo diye bir şey duyuyorum. Bu sesin sahibi, sonra birden önümde beliriyordu. Kim olduğunu bırakın, sesi bile tüylerimi diken diken etmeye yetiyordu. Bu ses, yanılıyor olamam. Ona aitti. Bu benim baba tarafından aşırı derece de yakın olan akrabam Shiba. Çok değişik bir çocuk. Tehlikeli, ama kıl olduğumu söyleyemeyeceğim. Pek görüşmüyoruz. Pek muhabbetimiz yok, ama samimiyiz. Amca oğluyuz sonuçta aq. Kırk yıl görüşmesek bile yine aynı samimiyet aramızda oluşur. Birbirimize sarılıp, özlem gideriz yani. Hem şimdi onun çıkması da iyi oldu. Beni zahmetten kurtarmış oldu gibi bir şey. Zaten onların evine gidip, ben köyden ayrılıyorum amca demeyecektim. O yüzden ayağıma gelmiş ve kendimi bu kadar hazır hissediyorken, köyden ayrılacağımı söyleyecektim. Kararım kesindi. Bunu şimdi, şu an dile getirecektim. Sonra saçlarımı rüzgarda savurup, dertli adımlarımla oradan uzaklaşacaktım. Amacım buydu. Kesinlikle amacım buydu. Bir an önce oradan uzaklaşmak... Ama istediğim gibi olacak mıydı? Bunun cevabını, Shiba'nın tavrı belirleyecekti. Ama ben söylüyorum yine de.

"Shiba, bak... Bana abi de lan!" diyecektim. Sonra birkaç adım atıp arkasına geçecektim. Ve sırtlarımız birbirine bakarken, sağ kolumu, onun sol omzuna atıp: "Ben köyden ayrılıyorum, bu son görüşmemiz olabilir. Haydi kaçtım, kib." diyecek ve konuşmamı bitirecektim.
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

Re: Diriliş

Mesajgönderen Kouichi Shiba tarih 08 Mar 2015, 01:16

Duyguların kesinliğini hissediyorum bazen. Genel olarak bir insanın yalan söylediğini anlayabilirim mesela ama yalan söylediğini bildiğim halde ilginç bir şekilde onun söylediği o yalana inanırım; lakin güvenmem. Ebediyete gitmek istercesine arkamdan esen bu rüzgarın meltemi belkide yüzünde böyle bir duygu oluşumuna sebebiyet vermişti Natsume'nin, belkide gerçekten de öyle hissediyordu amcamın oğlu. Sıkıntılı dönemler geçirdiği belliydi ama işin ilginç tarafı oda benim gibi hiçbir zaman sevmemişti bu dağ yerleşkesini ve içinde yaşayanları. Şimdi ise oldukça gerçekçi bir şekilde gideceğim diyordu bana, onun öncesine ise her zaman ki gibi 2 yaşın hesabını yapıyordu. Amcamın oğlu nereye gidiyordu? Köyü mü terk ediyordu. Olabilir...

"Beyin; düşündüğümüzü düşündüğümüz aparat." Natsume'nin sözlerinin ardından düşünüyordum bu sözü, alakasız gibi görünüyordu. Ama oldukça alakadar bir derinliği vardı bu sözün. Beyin... Başlı başına düşünülmesi gereken bir konuydu. "Amcamın oğlu..." her zaman ki ciddiyetsiz tavrım yerinde bir şekilde girdim söze. "Amca oğulları kardeş yarısıdır ve kardeşler ayrılmaz. O yüzden bende seninle geliyorum. Zaten hiç sevmiyorum bu dağ yerleşkesini, bende bir kaç aydır kaçam gidem diyordum kendime de tek başıma sıkılırım diyordum. Beraber gidek işte, eee nereye gidiyoruz?" ardından devam ettim bir kaç nefes alış verişi sonrası, ciddiyetsiz bir insan olarak ses tonumda her zaman ki tebessüm vardı. Tatlı bir gülümseme, dokunuş...

Vay be köyden kaçmak! Ne hoş bir düşünce...

Ardından arkamı döndüm. Amcamın oğlunun yanına iliştim ve baktığı yöne doğru baktım, meltem yüzüme vuruyordu bu sefer. Meltemi sevmezdim, rahatsız edici bir his bırakırdı yüzümde. Çoğu insan ise bu rahatsız edici hissi oldukça özümsemekte. İşin ilginç tarafı burada çoğulcu bir bakış açısına göre farklı olan ben oluyorum; ama gerçekte yüzüne vuran rüzgardan zevk duyanlar değil midir farklı olan? Elbette onlardır. Ben çoğulcu bir bakış açısına sahip değilim maalesef, yani kendi doğrularıma inanan biri olarak elbette onlar farklıdır. Ben doğru olanım, sıradanım ben. Sıradan ve boş! Evet evet boş ve sıradan bir insanım, az önce boş olduğumu söyledim ama sıradan bir insan olduğumu söylemedim.

"Natsume Oni-san, Lisansı vermem gerekiyor mu?" O an göt cebimden lisansımı çıkarttım ve elimde tutmaya başladım. Amcamın oğlu abi diye hitap et dediydi, kızar mızar şimdi. Tersi pistir, gerçi bana vuramıyor. Niye korkuyorum ki o zaman tersinden? Saygıdan herhalde. Ama saygı duymak, korkmak değildir. Korkmak ayrı bir şeydir, yanlış kelime kullandım. Sikerim! Yanlış kelime kullanmayı sevmem, korkmakla saygı duymak farklıdır. Evet! Farklı şeyler bunlar. Ben Natsume Oni-san'a saygı duyuyorum!

Köyden kaçıyok hüloğğğğ!
Resim

Künye
İsim: Kouichi Shiba
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 12
Kondisyon: 6
Potansiyel: 1
Varlık: 3
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler
Hemofili
Steril: Kadınlara karşı nasıl davranacağını hiç bilmez. Ve bu durum çoğu zaman ona sıkıntı oluşturur.

Ninjutsu
-

Taijutsu

Stil:
Suiseiki Stili A-Rank

Teknik:
Shoushiken, A rank
Gekiha, B Rank

Genjutsu
-

Beceri Listesi


Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kullanıcı avatarı
Kouichi Shiba
 
Mesajlar: 7
Kayıt: 06 Mar 2015, 16:30

Re: Diriliş

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 08 Mar 2015, 01:57

Amına koyduğum delisi ya. Nereden gördün de, buldun lan beni? Kozmosun delisi misin nesin anlamadım ki? Bu çocuk sanırım benimle gelmek istiyordu. Ulan tamam, samimiyiz. Ama bu samimiyet de fazla amına koyim. O kada geçen yılın ardından edilecek söz mü bu? Yani mantıklı bir şekilde baktığımızda, böyle bir şey çok aptalca gelirdi. Hani aptal bir adamı görsek, önünü çevirsek ve bu soruyu sorsak, o bile mantıksız amına koyim der. Amına koyim de der. Valla billa. Hani bu kadar açık ve de netti bu olay. Ama sorun bende. Benim etrafımda düzgün insan yok ki. Ne kadar değişik, ilginç, akıl hastanesinden fırlamış kişiler varsa hepsi benim etrafımda toplanmış. Şu zamana kadar düzgün bir tip ile karşılaşmadım diyebilecek kadar vahim durum.

İşin komiği de ne biliyor musunuz? Ben de değişim amına koyim. Hani kendim de normal bir insan değilim. Farklıyım, hem de bazı konularda dağlar kadar fark var, normal adı altında adlandırılan insanlar ile. Ama ben değişik ya da ilginç değilim. Kişilik meselesi yani bu. Belki de Shiba'nın olayı da budur. Mantıklı fikir. Kendimi yanıltan, yine kendim olmuştum. Ne harika bir adamım lan ben böyle. Valla kendime puan verecek olsam, muhtemelen on üstünden on verirdim. Hatta on bir bile verebilirdim de, o girmiyor oralar. Anlayacağınız gibi, beni normal insanlardan ayıran şey, üstün kılıyor. Bu yüzden Natsume var. Normal bir insan ya da silik bir insan olmayan, her şeyi kendine göre yapan biriyim. Ya da bir insanım mı demeliyim? Ne fark ederse artık. Shiba'da benim sınıfıma girebilir. Sonuçta akrabayız amına koyim. En iyi, en beklenilen tahmin bu olurdu. Çünkü kanımız aynı. Zekalarımız da ve de diğer üstün özelliklerimiz de benzer olabilir. Elbette bir olamazdı, benden bir tık aşağıda olduğundan eminim en azından. Bu konuda gayet eminim hatta. Ben her şeyimle öyle gözüküyorum. Yaş, aktif shinobilik yaşamı falan. Her şeyiyle. Muhtemelen yaptığım görev sayısı bile onu en az ikiye katlar. En az demeyeyim de, en fazla ikiye katlar. Yine de her halükarda ben üstünümdür görev yapma konusunda. Çünkü eşek gibi görevden göreve koştum amına koyim. Bazen götümden aşağı akan terler, acayip hissettirdi. Tüylerimi diken diken etti. Leş gibi koktum. Ölüm ile burun buruna geldim. Zombi bile gördüm yani. Daha ne yapayım, öyle değil mi? Dünyayı mı kurtarayım? Çünkü yapmadığım bir o kaldı eksik. Onu da yapsam tam olacak işte. Tabii bu işin şakası. Ama çok çabaladım. Shiba'dan da çok. Bundan eminim de, niye bu konuyu bu kadar uzattım ben amına koyim?

Siktir ettim artık Ishi'yi ve de görevi. Bu çocuğun söyledikleri garipti. Benimle gelmek istiyormuş. Sıkılmış bu dağlık yerden. Harbiden de ben de öyleyim. Yav bu çocuk beni andırıyor. Bana benziyor cidden. Ama buna rağmen, öylece gel diyemem benimle. Direkt köyü terk ederse kaçak konumuna geçer. Sonra fişini çekerler. Öyle yaparlar. Bu yüzden benim gibi lisansını vermeli. Ayrıca ailesi ile konuşmalı. Nasıl kabullendirecek lan bunu? Ben onun ebeveynleri olsam, sike sike yola getirirdim Shiba'yı. Ama ben onun ebeveyni değilim. O yüzden öyle bir şey yapma hakkım yok. Şu an zaten gidiyordum. Kendi çocuğum olsa bile ileri de, böyle bir davranışı yaparsa, ona bir şey deme hakkım yok. Çünkü geçmişte, yani şimdi ben bu hareketi yapıyorum. Bu yüzden hakkım yok işte.

Her neyse. Shiba'da durmuyor, konuşuyordu hala. Lisanstan falan bahsediyordu. Sonra lisansını çıkarıyordu. Bu çocuk zihnimi falan mı okudu acaba? Ne yaptı lan? Nasıl tahmin etti bilemedim. Ama doğru hamle yaptı. Onun için ayrı bir tebrik ediyorum kendisini. Ama bundan emin miydi? Yani gelmek konusunda. En fazla iki gün daha burada olacaktım. Ondan sonra artık Kouichi Natsume diye biri olmayacaktı Ishigakure'de. En azından bir süreliğine. Sonradan burayı elbette tekrar gelecektim. Hatta kesinlikle gelecektim. Annem buradaydı. Annemi görmeye gelmeliydim. En azından sene de bir kere. Ki bu minimum miktar. Maksimum olarak, ne kadar gelebilirsem o kadar olacaktı. Tabii bu uğrama kısmı, en fazla bir günlük falan olacaktı. Temelli ayrılıyorum çünkü. Artık Shiba'ya cevap verme zamanı.

"Ne dediğinin farkında mısın amına koyim? Ben buradan gidiyorum, hani bir daha belki gelmem. Annen ve babanı görmeyebilirsin. Hem de bundan sonra hiçbir zaman. Emin misin? Sana gelme demiyorum, ama bundan emin misin? Kafama göre takılacağım, gezeceğim. Keyfim ne isterse onu yapacağım. Bazen aç kalacağım, bazen de susuz. Ama değişik şeyler tadacağıma ve de bir o kadar değişik şeyler yaşayacağıma eminim. Kesinlikle zevkli olacak bu maceram." diyecektim gözlerim istemsizce parlarken ve yine istemsizce gülümserken. Sonrasında da: "Eğer eminsen, o lisansı köye iade et. Ve artık bir shinobi olmadığını kanıtla. Sonrasında yolculuk başlar. Ama bunu canı gönülden istiyorsan yap. Yoksa hiç buluşma. Sana her zaman iyi davranacağımın bir garantisi yok. Ya da her zaman sana güleceğimin. Bazen yemek ve su bile paylaşmayabilirim, ama korkma elimde ne varsa, o ikimizindir. Şimdi, tüm bunlara rağmen geliyor musun?"
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

Re: Diriliş

Mesajgönderen Kouichi Shiba tarih 08 Mar 2015, 02:44

Shiba her zaman ki gibi gülümseyerek bekledi amcasının oğlunu. Aslında bu gülümseyerek bekleme faslı amcasına özel bir davranış biçimi değildi, genel olarak yüzünde eksik olmayan bir tebessüm vardı Shiba'nın. Amcasının oğlu ise bir süre sessiz kaldı, düşündü. O an Shiba ise aval aval bir amcasının oğlunun yüzüne baktı birde etrafına, olanların ciddiyetinin farkında değildi, farkında olsa bile doğrusu vereceği tepki şuan ki tepkisinden pek farklı olmazdı, o yüzden aslında doğal davranıyordu Shiba. Yani amcasının oğlundan gelecek cevabı beklerken, etrafında olan olayları inceliyordu. Doğrusu pek bir şey yoktu, perdeleri çekilen evler vardı sağında ve solunda. Kendisi ise sokağın tam ortasında amcasının oğlu ile sohbet ediyordu.

"Ne düşündün aq, cevap versene amıha koduğum."

Amansız bir düşünce belirdi o an aklında, Natsume kaçmayı düşünüyor olabilirdi. Tabii hafiften endişeli bir şekilde bakmaya başladı Natsume'ye, aklında bin türlü senaryo belirdi. Ama şimşek gibi çaktı Natsume'nin söze giriş cümlesi, o an "Sonunda konuştun be amına koduğum" demek istese de kendini tutup, dinledi amcasının oğlunu dikkatli bir şekilde. Düşünceleri bir buhar gibi çabucak dağıldı ve yerini boşluğa bıraktı, şuan Shiba'nın kafası gereğinden boştu. Aslında genel olarak olması gereken buydu, aksi olan ise Shiba'nın bir şeylere kafa yormasıydı. Çünkü genel olarak Shiba düşünmekten bile aciz genelde düşünmek yerine uygulamayı tercih eden bir tipti. Tepkisiz bir şekilde, aynı ciddiyetsiz gülümseme ile dinlemeye devam etti Natsume'yi, sözlerini anlamak için biraz düşünmeye çalıştı ama hemen ardından gelen devam konuşması üzerine düşünemeden devem etti dinlemeye. Natsume'nin gereksiz detaylara indiğini düşünüyordu, sonuçta karşısında çocuk yoktu. Kouichi Shiba vardı ve Kouichi Shiba demek, tehlike ile burun buruna yaşamak demekti. Sonuçta Shiba için köy dışında yaşantı alışa gelmiş basit bir şeydi. Zira genel olarak seçtiği görevlerin çoğu onu köy dışına götürüyordu ve bunların yarısından fazlasının kervan görevi olduğunu düşünürsek, kervanı beklerken geçirdiği uykusuz günler... Alışıktı kısaca Shiba.

"Asıl sen ne dediğinin farkında mısın amıha goyam. Karşında Kouichi Shiba var! Çocuk değil. O yüzden takma kafana Natsume Oni-San, başımın çaresine bakarım ben. Alışığım zaten, koy göte yani."

Ciddiyetsizliği bir kaç adım daha öteye gidip, hafif kahkaha kıvamına geldi. Fazla sesli olmayan ama meltemi delip geçen bir kahkaha ile kendinden oldukça emin bir tonda konuştu. Ardından lisansını şöyle bir süzüp göt cebine tekrardan yerleştirdi. Doğrusu Shiba, hiçbir zaman bir shinobi olmayı ciddiye almamıştı yada gerçekten de istememişti, Natsume ile rekabet içerisinde olduğu için o zamanlar oda bu işe bulaşmıştı ve şimdi rekabet ettiği adam shinobiliği bırakmıştı ve kendisinin de bırakmasından doğal bir şey yoktu. Ayrıca İshi'yi genel olarak hiç sevmezdi, en boktan en iyi özelliğine kadar, havasından suyuna kadar nefret ederdi. Sebebi bilmiyordu, dağın arasında ki yaşamı sevmiyordu sadece. Küçüklüğünden beri hep gitmek istemişti, ormanın ötesine. Şimdi ise gidecekti, koca bir fırsat duruyordu önünde Shiba'nın.

"Şimdi, sen git evine. Ben lisans işimi halledip gelecem, beni bekle ha! Geliyorum hemen."

Ardından hızlı bir şekilde amcasının oğlundan gelecek cevabı beklemeden fırladı. Evine doğru koştu ve evine varınca açık olan camdan içeri dalıp, eve camdan giren oğluna tip tip bakan annesini umursamadan odasına girdi. Önce boş bir zarfı eline aldı, ardından masasına koydu. Sonra bir kağıt ve kalem...

Kouichi Shiba yazdı:Sayın saygı değer İshili meslektaşlarıma,

Shiba Kouichi olarak köye shinobi olarak sunduğum hizmetin sonuna gelmiş bulunmaktayız. Başta hemofili adlı hastalığa sahip olmam ardındansa bir kaç özel sebepten dolayı shinobi olarak devam etmek istemiyorum yaşantıma. Kalıcı olarak lisansımı ve diğer vermem gereken şeyleri sizlere postalıyor, Allah'a emanet olmanızı diliyorum.

Kouichi Shiba...


Ardından mektubu hiç alışık olmadığı bir özenle zarfa yerleştirdi ve beraberinde lisansını da aynı zarfın içine koydu. Ve postaladı. Evet postaladı, ninja olarak bu kadardı. Ardından aynı hızla evden çıktı, ailesine veda etmedi çünkü buna gerek duymadı. Yanına hiçbir şey almadı, ninja eşyalarını da genel olarak lisansın verdiği yetkilerden haberdar olarak yanına almadı. Zaten onların çoğu pek kullanmıyordu. 2 gün sonra İshi yoktu artık Shina için ve bu güzel bir şeydi.

Şimdi 2 gün beklemesi gerekiyordu. Ardından amcasının oğlunun evine gidecek ve beraber çekip gideceklerdi, en azından düşünürde plan buydu.

OUT: Sayın anlatıcı konuyu okuduğunda, ulan ben bu konuya girip de ne yapacağım? Tepkisi verecektir. Doğaldır, sizden ricamız iki gün sonrasını baz alarak konuya dalmanız ve dilerseniz Shiba'ya gelen cevabı yazmanız. Genel olarak köyü terk edeceğiz dilerseniz direk oradan bağlarsınız dilerseniz kafanıza göre bir şeyler yaparsanız, size kalmış.
Resim

Künye
İsim: Kouichi Shiba
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 12
Kondisyon: 6
Potansiyel: 1
Varlık: 3
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler
Hemofili
Steril: Kadınlara karşı nasıl davranacağını hiç bilmez. Ve bu durum çoğu zaman ona sıkıntı oluşturur.

Ninjutsu
-

Taijutsu

Stil:
Suiseiki Stili A-Rank

Teknik:
Shoushiken, A rank
Gekiha, B Rank

Genjutsu
-

Beceri Listesi


Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kullanıcı avatarı
Kouichi Shiba
 
Mesajlar: 7
Kayıt: 06 Mar 2015, 16:30

Re: Diriliş

Mesajgönderen GM - Naruto tarih 08 Mar 2015, 21:27

Kapalı konu
Benim burada gerçekten konuya dalmalık bir durumum yok. O yüzden Shiba'ya gelen cevabı yazıp konuyu tekrar sizlere bırakıp Free formata döndüreceğim, ötesine karışmayacağım.

Ayrıca, inancınızı sorgulamıyorum lâkin evren içerisinde Allah kavramını ya Tanrı, ya da Kami-sama söylemiyle kullanırsanız evren içi bir tutarlılık yaratırız. Teşekkürler.


1 Gün sonra Shiba'nın evine yetkililer geliyor. Bir kaç chuunin ve bir jounin. Shiba'nın ekipmanlarını ve yedek lisansını alıyorlar. Kısa bir bilgilendirme seansı da yapıp gidiyorlar. Ziyaret toplam 10 dakika kadar sürüyor.

Shiba bir ninja değildir artık, bu bağlamda;

  • Köy içerisinde açık olarak silah taşıması yasak.

  • Ninja ekipmanlarına el konulacak ve yenilerini alamayacak.

  • Jutsu kullanması yasak, yakalanırsa cezası var.

  • Ayrıca köyden bir kaç aylığına çıkması da yasaklanıyor.

Bu bağlamda Shiba'nın 1 GM'li konu bitirmeden köyden çıkması halinde suçlu konumuna düşeceğini belirtmek isterim. Aynı durum Kouichi için geçerli, onun süresi de hala bitmedi.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Kullanıcı avatarı
GM - Naruto
Game Master
Game Master
 
Mesajlar: 2208
Kayıt: 09 Tem 2014, 22:21


Dön Role Play Arşivleri

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron