Kütüphane

[Shiranui Kanaye]

Tch, lakayt bahçıvan seni. İleride mutlaka ama mutlaka görüşmek dileğiyle, son sözlerinin anlam ve önemini sikeyim.

Şu köyde, tamam biliyorum shinobi eksiğimiz var dağdaki adamları alıp tekrardan shinobi yapıyoruz biliyorum ama, bir tane bile mi jounin olmaz lan! Biz ne bok yemeye chuuninsek, basın bize B-A rank görevleri, Jounin yapın en azından köy adına bir şeyler yapma fırsatı bulalım. Köyde birçok chuunin var ve benim gördüğüm kadarıyla hepimiz boş boş sağda solda dağda bayırda geziyoruz. Hoş, göreve de hep beraber çıkmadığımız için birbirimiz sadece dağda bayırda gezerken görüyoruz ama neyse.

Çekilin bebeler, çekilin bebelebler. Köyün geleceği sizsiniz biliyoruz ama şimdilik benim hiç mi hiç işime yaramazsınız. İşim gücüm var benim, kitap okuyacağım daha.

Lan şu bebelerden iki üç tanesini alıp takım falan mı yapsam ne yapsam, çok sıkılıyorum. Şu kitaplardan bir şey çıkmazsa Yontulmaz'ın yanına kimseye şekil şukul yapmadan gidip çocuk isteyeceğim ya. Veriyorlardı galiba, öyle bir şeyler gelmişti kulağıma ama doğruluğunu bilemem. Neyse aylaklık etmeden kütüphaneye!

Aa bak burada da benim gibi araştırmaya yapmaya gelmiş bilinçli köy insanları var, helal olsun hepinize. Neyse, sessizce raflara bakınayım. Aslında onlara mı soraydım lan, belki okumuşlardır bir şeyler. Ya da yok lan, ne okuyacaklar. Onlar anca kendi problemleriyle ilgili şeyler araştırsınlar, hiç diğer konular hakkında az da olsa bilgi edinelim derdi yok tabi.

Rafları iyice hatmettikten sonra ANBUlarla ilgili hiçbir şeyle karşılaşmamak beni epeyce üzdü ama. Taşak geçeceğin insan ben olmayayım felek, siktir git şu süs çiçeğiyle alay et biraz anladın mı! Hay ben böyle gizli organizasyonun daa, örgütün de, maskelerinin de, şeklini şemalini logosunu üniformasını kılıcını bıçağını yöneticileriniiiiiiiii- seveydim ulan! Geldi, valla aksakallı dede geldi. Özür dilerim felek kardeş, durduk yere sövdüm ama haklıydım.

Asası da var lan, valla sakalını okşayasım var. Böyle kedi gibi sevesim var lan. Yemin ediyorum adamın gözlerinden tecrübe akıyor, bilgi akıyor lan! Akmak demişken, adam da akıyor gibi. Azraile çelme takmış, köyün kuruluşundan itibaren burada yemin ediyorum. Belki önemli biridir de, zamanında babamın köy tarihi hakkında bahsettiklerini elimdeki shogi taşlarıyla birbirini vurmasaydım bu adam hakkında da bir şeyler biliyor olabilirdim.

Usulca adamın yanına gidecek ve kibar bir şekilde ''Merhabalar.'' diyecektim. Kibar bir giriş her zaman iyidir. Kibar giriş karşılığında bilgi almak çok daha iyidir. Umarım hafıza kaybı falan yaşamamıştır. Malum beyin bir süre sonra kendini sıfırlıyor olabilir. Amaan, sorduk artık, umarım bir şeyler çıkar bu adamdan. Son ümidimsin yaşlı amca, son!

[GM - Naruto]

Yaşlı adamın yanına vardığında onu daha yakından inceleyebilme fırsatı yakalıyorsun. Yüzünde belki bir milyon tane çizgi olan adamın kaşları birer ok gibi yerlerinden fırlamış duruyor. Her bir kaş teli bağımsızlığını ilan edecek şekilde sağa sola gitmişken, adamın burnundaki siyah lekeleri görebiliyorsun. Sanki bu lekeler Azrail'in birer dokunuşu gibi geliyor gözüne. Göz demişken, adamın göz kapakların yılların getirdiği ağırlığa dayanamamış ve neredeyse gözlerini tamamen kapatacak gibi duruyor. Adam biraz hırıltılı nefes alırken, bu nefesi ağzından alabildiğini fark ediyorsun. Dolayısıyla da biraz açık olan ağzında hiçbir diş göremiyorsun. Dudakları neredeyse yok olmuş ve yerlerine ölü derilerin mesken tuttuğu bir şekle bürünmüş bir ağzı şükür ki sakalları sebebiyle çok net görünmüyor. Yani bir ayağı değil, tüm vücudu toprağa bakan bu adamın yaşaması o an büyük bir mucize gibi görünüyor sana. Ancak bir diğer durum daha var ki, bu da şaşkınlığının artmasına sebep oluyor. Her ne kadar tüm yaşlı insanların kendilerine özgü bir çekiciliği, sevimliliği veya tatlılığı olsa da, tüm çirkinliğine rağmen bu adamdan da adeta nur fışkırıyor. İnsanı sakinleştiren, ehlileştiren ve daha bir sürü şey yapan bir yüzü olduğunu görüyorsun.

Adamın yanına gidip kibar bir şekilde selam verdiğinde, adam seni umursamadan yanından geçip gidiyor. Geçip gidiyor dediysek lafın gelişi, zira adamı 5 dakika kendi halinde bıraksan, en fazla 10 metre yol kat edebilecek gibi görünüyor. Zar zor attığın birkaç adım sonra aynı yavaşlıkta kafasını sana çeviriyor ve "NEEY?" diye bağırıyor kütüphanenin içinde. Bağırtı dediysek, elbette ihtiyardan da öte olan bu adamın ciğerinin yettiği kadar bir bağırış oluyor bu. Belki de tek sen bunun bir bağırış olduğunu fark edebiliyorsun, çünkü odadaki kimse dönüp bakmıyor yaşlı adama.

[Shiranui Kanaye]

Oha! İlk insan bizim köyde yaşıyormuş lan! Cidden bu yaşına hürmeten ağzımı bile bozamadığım kişi ilk insan olabilir, şüpheleniyorum. Göz kapakları çökmüş, gözaltı torbaları gözaltı çuvallarına dönüşmüş, beli zaten iki büklüm olan bu abi-amca-dede-büyük dede-büyük büyük dedemiz beni gram siklememişti. Belki de duymamıştı.

Yavaş yavaş yürüyüp en sondaki raflardan bir tanesine doğru yol almıştı. Bu yaşa gelmesine rağmen hala bir şeyler okuyarak iki buçuk milyar yıllık hafızasını iyice geliştirmesi takdire şayan. Belki de bir melektir, keza yüzüne de nur düşmüş. Yürümeye devam ederse birazdan adamın düşeceği gibi.

Tekrardan denemiş, yanına gitmiş ve isteğimi beyan etmeyi denemiştim ki, bağırmış ve belki de ona zarar verebileceğimi düşünmüştü. Bir yandan düşünüyorum da, bizim köyü kim kurmuştu ki? Bu adam kurmuş olabilir, hakikaten olabilir.

Adamın bağırışının ardından ''Merhabalar!'' diyerek sesimi biraz daha yükseltecek ve hemen ardından bu sesi koruyarak ''Sizden istediğim bir bilgi var.'' diyeceğim. Eh, Shinigamiler gelip ilk amcamızın kulakları aldıysa demek.

[GM - Naruto]

Fosil dedeye biraz bağırarak söylemek istediklerini iletiyorsun. Ancak buranın kütüphane olduğunu sen bağırdığın anda ortaya çıkan cık cıklardan anlıyorsun. Kafanı içerideki insanlara çevirdiğinde, hepsinin koro halinde cıkladığını, ama sonra fosil dedeyi gördüklerinde hemen kafalarını önlerine çevirdiklerini görüyorsun. Bu davranışları da senin bağırmanı mazur, hatta gerekli, gördüklerini gösteriyor sana. Artık istediğin kadar bağırarak konuşabileceğini bilmek seni rahatlatıyor, zira fosil dede cümlelerine gülerek tepki veriyor.

Dedenin gülüşünden seni anladığını fark ettiğinde seviniyor sebepsiz bir şekilde. Damarlarında kan yerine petrol dolanan fosil dede "Seni dinliyorum evlat. Verebileceğim bir bilgi ise seve seve sana yardımcı olurum." diyor sonuna iliştirdiği "Meh Meh." şeklindeki yaşlı gülmesiyle. Ancak adam öyle bir gülüyor ki, her bir gülüşü ayrı bir kalp krizi gibi görünüyor dışarıdan. Adamın suratındaki gülümseme olmasa şu an acı içinde öldüğünü bile söylemek mümkün görünüyor. Tabi adam sonunda ölecek olmanın verdiği mutlulukla da gülüyor olabilir. İşin mübalağası olsa da bu, fosil dede şu an can kulağıyla seni dinliyor. Tabi ne kadar canı ve de kulağı kaldıysa...

[Shiranui Kanaye]

Huh, demek bağırmayla anlıyormuş dede. Ayrıca şu arkadaki sığırların o cık cık ses çıkaran tükürük bezlerinin amına koyarım. Şurada siz ve sizin gibilerin hayatının çok daha güvenli olması ve benim hayatımın da dönüm noktalarından biri olması muhtemel bir konuşma içerisindeyim. Adamın yaşına hürmet edin en azından, hiç mi anlamadınız lan yaşlı olduğunu! Oh, döndüler. İç sesimi duyabiliyorlarsa demek.

Eheh, dinazorlarla ilgili birkaç soru sorarak ortamı yumuşatırım da alınır falan. Şimdi dede diye hitap edeceğim, ben yaşlı mıyım falan diye tepki verecek diye korkuyorum. Hayır siz hiç yaşlı olur musunuz, yıllar önce ölmüşsünüz, gömmeyi unutmuşuz.

Aa öldü galiba? Ölmüş gibi ama, ölmemiş mi lan? Gülümsüyor da bir yandan da öldü gibi görünüyor ama bilemedim. Neyse, ölmeden önce son sözleri bana yardım etmek için olsun, vefakar dedem benim!

Duyabildiği sesi koruyarak ''Teşekkürler efendim. Köyümüzün bir shinobisi olarak, ANBU'lar hakkında bilgi istiyorum, mahsuru yoksa.'' diyeceğim. Bu sefer niyetimi baştan söyleceğim. En fazla ne olabilir ki? İhtiyar birden Daichou çıkmaz umarım, utancımdan yerin dibine girerim lan. Neyse.

Aa dede bu sefer öldü galiba! Ölmemiş, ölmemiş!

[GM - Naruto]

Yaşlı amca... Pardon, yaşlılığı yenerek fosil olarak yaşamaya karar veren dedelerin dedesi, senin sorunu sorman ile ölümcül gülümsemesini yitiriyor. Yüzü ciddileşen fosil dede sana doğru yaklaşırken, ömründen beş dakika falan çalıyor. Yavaşça kulağına eğilen dede aradaki mesafeyi tam ayarlamaması nedeniyle kulağının içine buruşuk dudaklarını yapıştırırken "Bu öylece öğrenebilinecek bir bilgi değil evlat!" diyor fısıltı ile. Kulak zarında adamın dilinin ıslaklığı, geri kalan kısımlarda ise fosil dedenin tükürükleri kalırken, dedelerin dedesi kendini geriye çekiyor. Şu an için ANBU hakkında bilgi alamayışına mı yoksa fosil bir dede tarafından kulağının dillenmiş olmasına mı üzüleceğini bilemiyorsun elbette.

[Shiranui Kanaye]

Hö? Adamın suratı neden birden bire çöktü ki lan, soyun komutu falan da vermedim neden böyle olduysa artık. Kütüphanedeyiz hani bana söyleyeceklerini hafızasına kazıyıp köyüne götürecek casuslar vesaire de yoktur, yani öyledir diye umuyorum. Şurada oturan bebeleblerden bir tanesini hiç gözüm tutmadı ama neyse, konumuz bu değil. Aaa ölüyor gibi bak, dede ağır çekimde bana doğru ölüyor sanırım.

Geeldi, geeeeeldiiiiii, yaaaaaaklaaaaaaştıııııı. Ağır çekimde gelmekte olan dedemiz, bir buçuk saat gibi kısa bir zaman dilimi içerisinde bana geldi. Evet, kulağımın dibinde, laaaaağn! Öğ, öğk, öhü. Lan, bildiğin dilledi yaladı yuttu, şlap şlap ses çıkardı lan adam. Kulak gitti cidden gitti.

Sikeydim ANBUnuzu da, meraklarımı da, kulak gitti lan olan kulağa oldu. Dede geri çekildi ve sanırım bir cevap bekliyor. Hayır dedeciğim, beni tenhaya çekemeyeceksin, yedirmem sana kendimi.

Şansımı zorlamak istiyorum, beni duyabileceği o ses tonuyla ''Peki öğrenebilmemin bir yolu var mı?'' diyecek ve hemen ardından kıyafetimle kulağımın cilasını tamamlayacağım.

Ulan dede, kulağı kaptın bari bir işe yara. Kimse benim vücudumu karşılıksız kullanamaz! Gerçi benim vücudumu kimse kullanamaz, kim niye kullanıyormuş ki lan? Sinirlendirmeyin adamı.

[GM - Naruto]

Fosil dede senin söylediklerini kafasında tartıyor gibi bir görüntü çiziyor. Sen kulaklarındaki ıslaklığı kıyafetlerinle yok ederken, dede giderek dünyadan ayrılıyor gibi görünüyor. Sanki cümlende kullandığın her bir harfin kökenine iniyor ve en sonunda "ANBU olursan öğrenirsin." diyor. Bu cümlesinden sonra ise sana karşı tüm ilgisini kaybetmiş gibi oluyor ve kitaplara doğru ilerlemeye başlıyor. Gerçi biliyorsun, bu ilerleme bir kaplumbağayı bile ağlatacak kadar yavaş olduğu için hala seni duyabilmesi muhtemel. Ancak son yüz ifadesine bakılırsa cevap verip vermeyeceği şüpheli.

[GM - Naruto]

Kapalı konu

Ooooooooooooo! Oley! Oley! PASİFLİK!

[Shiranui Kanaye]

Huh. Öl yaşlı adam, bana yardım edemeyeceksen ölmen gerekir. Bak şimdi, bana yardım etmemek demek, benim parlak geleceğimin önünü kesmek demektir. Benim parlak geleceğimin önünü kesmekse, güzelim köyümüzün gelecekteki olası bir tehlikede köyde yaşayan masum insanlar uğruna kendini hiçe sayabilecek shinobiler yetişmesini engellemek demektir.

Tamam belki kendimi altından yapılmış kadar değerli görüyor olabilirim fakat inan bana bunu sadece köyün iyiliği için istiyorum. Benim o mevkide bulunmamam demek, köyden Hayabusa gibi bir orospu çocuğunun daha bir yerlere zarar vererek uzaklaşıp kayıplara karışması demek. Hoş, gerçi peşine düşebilecek kadar yetkim var mı yok mu onu da bilmiyorum ama bu şu an için pek de umurumda değil. Köyün güvenliğinin ve shinobi seviyesinin düştüğünü düşünüyorum. Öyle ki, senin gibilerin benim gibilerinin önünü kapatması, emekli olmuş insanları zoraki bir şekilde tekrardan göreve getirmek demek.

Bu da işlerin en başta verdiğim örnekteki gibi olması demek. Kushina'nın yanında bir de Iya Vadisi'nin kundaklanıp köyden bazı şerefsizlerin kaçması demek. Neyse, şimdi söylenme değil faaliyet zamanı.

''HOI HOI! Yardım etmeyeceksen siktir git Hibiki Akiyama gibi benim yerime sen shinobi ol ! Bakarsın bir orman daha yanar da içinde fırtınalar kopsa da fiili bir şey yapamamanın acısını tadarsın!'' diye bağırıp biraz bekleyecektim.

Dönerse konuşmaya devam edecek, dönmezse siktir olup gidecektim. Bir hiç uğruna verebileceğim zaman azalıyor ne yazık ki!

Kapalı konu

Pasif yemeden konu bitireceğim sandım, ck krktm ck .s