Ruta
Tsuta
5-6 dakikalık bekleyişin sonunda bir jounin hızla odaya dalarak söze giriyor. Hasuki Misuto adlı bir kaçağın geçmişinden bahsediyor. Son 3-4 yıldır, Joushou kentini mesken belirleyerek, köyün bazı hamlelerine engel olduğunu anlatıyor. Ancak bu eylemler çoğunlukla provokasyondan ileriye gitmemiş. Üç kardeşiyle birlikte, kent yakınlarından geçen shinobilerin yolunu kesip, köye mesaj yollamaları gibi aslında göz ardı edilebilecek şeyler. Birkaç maddi zayiata sebep olduğu da söyleniyor fakat, sonuçta ufak bir kaçak grubu. İşler ciddiye binmediği için köy, Joushua kentine dadanmayı tercih etmemiş. Fakat son yaşanan olay köyün net bir cevap vermesini gerektirmiş durumda. Joushua'yı gözlemlemek üzere yollanmış bir shinobinin esir alındığı ve salınması için köyden fidye talep edildiğini söylüyor jounin. Bu fidye paradan ziyade, Misuto'nun köyden istediği bir parşomen. Bu parşomenin içeriğinden bahsedilmese de, bizzat Daimyou'nun arşivinden olduğu söyleniyor.
Bilgilendirmelerin ardından jounin size üç adet parşomen veriyor. Parşomenlerin içini açtığınızda çözümleyemediğiniz yazılar görüyorsunuz. Jounin sizlere, bu parşomenlerin içeriğinin, Misuto'nun istediği ile alakası olmadığını, sahte olduğunu söylüyor. Parşomenler güncel olmayan bir dilde yazılmış ve kısa sürede çözülemeyecek kadar karmaşık. Köy ile Misuto arasında yapılan anlaşma ise fazlasıyla basit. Kent sınırlarında, farklı noktalarda iki parşomen teslim edilecek, ardından grupların buluştuğu farklı bir noktada, esir alınan shinobi teslim alınırken, parşomenin son parçası da kaçak shinobilere verilecek.
Alınan son istihbaratlara göre, Misuto'nun kentten ayrıldığı, bu takasın Misuto'nun kardeşleriyle yapılacağı biliniyor. Asıl göreviniz ise, bu takasın başarıyla gerçekleşmesinden öte, esir alınan shinobiyi sağ bir şekilde kurtararak Misuto'nun üç kardeşini saf dışı bırakıp gerekli mesajı vermek oluyor. Jounin odadan çıkmadan önce, görev boyunca yetkinin Ruta'da olduğunu belirtiyor.
Aldığınız telkinlerden sonra vakit kaybetmeden yola çıkıyorsunuz. Sabahın ilk ışıkları çevreyi aydınlatırken, Joushua kentinin sınırlarına birkaç saatlik mesafeniz kalıyor. Bu uzaklığa rağmen, ara ara zemine gömülü kalıntılar görüyorsunuz. İşlenmiş taş parçaları, bir ağaca dayanmış, toza dönmemek için direnen kolonlar. Aslında hoş bir hava değişimi oluyor. Köyün keskin sınırlarından ziyade, ilerlediğin her saniyede adeta mistik bir ilizyona giriş yapıyorsun. "Misuto'nun adını ilk kez duymuyorum." En önde ilerleyen, sürekli 2-3 ağaç önde olan Ruta'ya bakıyorsun. Hemen hemen seninle aynı boylarda, hareketlerinde gözle görülür bir serilik var. "Köyün pasif tutumundan fazlasıyla rahatsız olarak ayrılmayı seçmiş. Toparlanma sürecimizdeki sessizliğimizin, bir nevi zayıflık belirtisi olduğunu düşünüyor. Pek haksız sayılmaz.." Tsuta ekip liderini pür dikkat dinlese de cevap vermemeyi seçiyor, seninle aynı hizada çevreyi tarayarak ilerlemeye devam ediyor.