Kazuki Yamato
Babam, belki de hayatımdaki en önemli insan. Onun ne kadar güçlü bir shinobi olduğuna hep anlatılan hikayelerden ve çevremdekilerin konuşmalarını dinleyerek karar vermiştim. Ancak ne kadar iyi yürekli bir insan olduğuna bizzat şahit olmuştum. Çocukluğum onun himayesinde geçti. "Aile reisi" adı altında bir figür oluşturacak olursam kafamda bu babamın ta kendisidir. Benim gibi değil, benden farklıdır. Güven ve sadakat onda birleşmiş terimlerdir kanımca. Çok sır tutar, bunları çoğu zaman kendinden saklar. Sürekli eski shinobi anılarını anlatır fakat görevini bırakmasına neden olan o vakayı her soruşumda geçiştirir, susar. Bu konuda üstüne hiç gitmek istemiyorum. Annem o günden sonra babamın hep farklı biri olduğunu söylüyor. Ancak ne kadar değişse de gözümde dünyadaki en güvenilir baba olarak kalacak.
Kazuki Michiro
Sevgi, şefkat, sıcaklık.. Bir annenin yüreğinde ne varsa annemde de onlardan var. Fakat fazlası da yok değil. Asi, tutucu ve korkutucu... Bana olan sevgisini her fırsatta gösterir annem. Çocukken bana okuduğu masalların sonunda uykuya dalmış gibi yapardım. O zaman alnımdan öpüp "Seni seviyorum biricik oğlum, zeka küpüm." derdi. O sözleri duymak benim için her şeyden, her andan önemliydi. Bu şefkatli yanının haricinde çocukken yaptığımız antremanların hemen hepsinde beni yere seren ve gözümde korkunç güçlü bir imaj oluşturan babamı bile dize getirmişti. Kızdığı zamanlar korkunç bir aura yayar evin içine. Hiç birimiz konuşamayız bile. Ailemizi aile yapan, bizi biz yapan belki de annem. Onu her şeyden çok seviyorum. Müthiş bir insan. Sırf yemeklerini özlediğim için bile tekrar onların yanına taşınasım var...
Kazuki Hyorou
Beni ben yapan, her şeyinden bir parça da bana veren, eğiten ve dünyayı öğreten adamdır dedem. Küçükken babamın gücünü hep kıskanmıştım. Ancak dedemin bilgeliğine olan kıskançlığım daha fazlaydı. Her şeyi bilirdi. Sorduğum her şeyi. Uzun yıllar köye hizmet etmişti ve hala hizmet etmeye devam ediyordu. Müthiş bir shinobiydi. Bana hep "Bu dünyada çok bilenler daima öndedirler" diyerek çocukluğumdan bu yana kitapları en iyi dostum haline getirmişti. Köyümü bana sevdirmiş, anlattıklarıyla shinobi karakterimin bilincine varmamı sağlamıştı. Bir gün bu köy için iyi bir şeyler yaparsam ve köy içinde iyi bir yere gelebilirsem bunun yegane kaynağı dedem olacaktır.
Kazuki Hari
Biricik kardeşim. Onu hep yavru kediye benzetirim. Narin ve duygusaldır. Bir şey istediği zaman dakikalarca "abiiii" diye seslenerek kulaklarımı götürebilir. Onu mutlu etmek çok kolaydır. Onu mutlu ettiğim zamanlarda bana koskocaman sarılması ve beni sevdiğini söylemesi beni de dünyanın en mutlu insanı yapıyor. O yüzden moralim bozuk olduğunda hep onunla vakit geçiririm. Mutluluk kaynağımdır. Migrenim tuttuğunda bile kardeşimle vakit geçirmek, gülüp eğlenmek, onu kızdırmak bana bir şeyler anlatışını izlemek beni keyiflendiriyor. Umarım daha fazla büyümez, hep çocuk kalır.
Mofune Miyako
Senden hiç bir zaman nefret edemedim. Etmeliydim, acıyla kaplı bir dünya verdin bana hayatımdan çekip gittiğin zaman. Seninle geçirdiğim günlerin boşa gitmesini hiç sindiremedim. Güzel anılarımın teker teker yok olmasını ve hepsinin kin ile kaplanmasını diledim. Olmadı. 2 senedir görmüyorum seni. Nasıl gidebildin? Kimse izine rastlayamadı. Seni hep aradık, her yere sorduk ama bulamadık. Vazgeçtik sonra. Umarım bir kanunsuz olmamışsındır. Umarım missing-nin olmamışsındır. Bu köye olan bağlılığım ile senin aranda bir seçime gidecek olursam, köyümü seçeceğim. Bunu çok iyi biliyorsun. Bu bana acı verecek olsa da eğer bu köye ihanet ettiysen karşında ilk ben duracağım. Neredesin ne yapıyorsun bilmiyorum. Acaba hiç beni düşünüyor musun? Tanışmamızı, ilk buluşmamızı. Bunların senin için bir önemi kaldı mı? Sadece merak ettiğimden. Bir gün karşıma çıkarsan sana karşı çok acımasız davranmak zorundayım. Buna mecburum. Ama bir parçam seni hayatımın sonuna kadar sevecek, hep olacaksın. Ben ne kadar nefret etmek istesem de senden asla nefret edemeyeceğim. Çünkü sen benim ilk aşkımsın...
Rinku Matsuda
Hayatta sahip olduğum en iyi dost sensin galiba. Birlikte omuz omuza savaştığımız günler, birbirimizin hayatını sayısız kez kurtarışımız. Çok şey kattık birbirimize. Salağın önde gideniydin. Dikkatsiz ve beceriksizdin. Ayrıca esprilerin iğrenç. Ama gördüğüm en cesur shinobi sensin. Bir parşömeni kurtarmak uğruna kılıcını çekip 10 kişinin arasına daldığın anı hiç unutmayacağım. O gün sana yardımcı olabildiğim için çok mutluyum. Bu köyü benim kadar sevebilen biri varsa o da sensin kuşkusuz. Kendimizi köy için feda edeceğimiz günlerden konuşurduk hep. Şu sıralar çok sık görevlere gidiyorsun, görüşemiyoruz eskisi gibi. Çok güçlendin, sana imreniyorum. Umarım aramız açılmaz ve hep dost olarak kalırız.
