Direkt giriş katında bulunan bu oda oldukça küçük. İki kişinin oturduğu masa arkasındaki genişçe camlar olmasa, içerisinin epeyce havasız olacağından eminsin. Masanın üzerinde parşömenler ve çeşitli belgeler var ancak kesinlikle bir dağınıklık yok. Oturan kişiler ise simaen tanıdığın bir Chuunin ile Jounin. Jounin olanın yaşça epey büyük ve genelde sürekli görev dağıtımı yapmak için bu odada takıldığını biliyorsun, Chuunin olan ise sürekli değişiyor rotasyon amacıyla, görev dağıtımında dişe dokunur bir etkisi yok. Daha çok yaşlı Jounin'e destek olması için oturtululuyor buraya. Sabahın erken saatleri olduğu için lambaları açma gereği duymamışlar, zaten geniş camlardan gelen ışık fazlasıyla dolduruyor odayı. İçeriye senden önce girmiş olan bir kaç kişinin çıkmasını bekleyip çıktıklarında sen giriyorsun odaya ve masaya yaklaşıyorsun. Görevler için hazır olduğunu ancak mümkünse daha yüksek öncelikle bir göreve katılmak istediğini belirtiyorsun. Chuunin olan kolaylıkla fark edilir bir şekilde "Vay be." dercesine dudağını kıvırıp Jounin'e bakarken yaşlı adamın suratında herhangi bir ifade değişikliği olmuyor. Aile adını ve ismini alıp bu konusunda bir gelişme olursa sana haber verileceğini belirtiyor. Sesi o kadar monoton ki, herkese aynı şekilde cevap verdiğini açık bir şekilde hissedebiliyorsun.
Ardından adam sana 6. caddedeki devriye timinde eksiklik olduğunu ve bugün orada görev yapacağını söylüyor ve önündeki kağıtlardan birine bir şeyler karalayıp yanındaki çocuğa veriyor. Yaapabileceğin bir şey yok, itiraz hakkın da yok biliyorsun. Kim bilir isteğin konusunda haber sana ne zaman gelecek? 3 gün? Bir hafta? Belki de hiç gelmeyecek, sonuçta köy her kafasına estiği ciddi operasyon ayarlamıyor. Büyük bir bıkkınlıkla bugün ki devriye noktana gitmek niyetiyle ardına dönüyorsun ve dalgın bir kaç adım atıyorsun. Öyle ki, kapıda durmakta olan kişinin kim olduğuna bakma gereği duymuyorsun bile, senin gibi görev almaya gelen normal bir shinobidir diye düşünüyorsun. Ta ki karşındakinden gelen tok bir "Gitmesine gerek yok Satou-san." sesiyle irkilip kapıdakinin kim olduğuna dikkat edene kadar. Gittiği her yerde dikkatleri kolaylıkla çekebilen Jounin Daichi Yamada olduğunu fark ediyorsun bu kişinin.

Jounin Daichi Yamada
Senden bahsetmesine rağmen sana değil yaşlı adama odaklanmış durumda. "Benim takımıma katılabilir Satou-san, sıkıntı yok." diyor ilk. Yaşlı adam "Önce sana soracaktım ama... Madem öyle diyorsun" diye cevap veriyor yaşlı adam düşünceli bir sesle. Bir kaç kağıdı çektiğini ve çiziktire çiziktire bir şeyler yazmaya başladığını duyabiliyorsun. Ardından Daichi hala sana bakmadan kendisinde sırıtan bir kibarlıkla tekrar yaşlı adamla konuşmaya başlıyor. "Torunun dünyaya gelmiş, tebrik ederim." diye konuşmaya başlıyor ve sen olduğun yerde dikilip onların teşekkürleşip hal hatır soruşup laflaşmalarını dinliyorsun. Pek uzun sürmüyor bu konuşma, ardından Daichi en sonunda sana dönüp "Beni takip et." diyor sesindeki kibarlığı yok edip senin tanıdığın tonuna kavuşurken. İkiniz birlikte bir üst kata, toplantı odasına yöneliyorsunuz.
Jouninlere ait odaları geçip güneşin parlattığı uzun koridorun sonundaki toplantı odasına ulaşıyorsunuz. Daichi'nin pantolonunun arka cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açmasını bekleyip boş olan odaya giriyorsunuz ikiniz de. Biraz genişçe ama çok da büyük bir oda değil. Koridorun ve görev dağıtım odasının aksine biraz daha loş ama sıkıntı yaratmıyor. Tam karşı duvarda pek de dolu olmayan ince bir kitaplık var, onun dışında duvarlar boş ve yavan. Ortada dikdörtgen şeklindeki uzun masa ise aşağıdaki masanın aksine darma dağınık, sandalyeler de düzensiz. Belli ki odayı sizden önce kullanmış olanlar ortalığı toparlama zahmetine katlanmamış. Daichi yanından geçerken yüksek olmayan ama duyulur bir sesle "İstediğin bir yere oturabilirsin." diyerek karşıdaki kitaplığa yöneliyor ve zaten az olan kitaplarla belgeler arasından bir kaç dosya çıkarıyor. "Seninle sanırım daha önce pek çalışmadık. Çalıştıysak da hatırlamıyorum." diye laf atıyor ortaya tekrar yanına gelirken, muhabbet açmak çabasıyla. "Ama bir aydır cezalı olduğunu biliyorum. Saeki ile atışmıştın sanırım?" diyerek dosyalardan birini sana uzatıyor. İnce, pek sayfası olmayan bir dosya bu. "Miura Kantou Bayırı'nda görülmüş. Onu ele geçirmek için bir takım kurdum ama bir kişi daha ekleyip eklememek konusunda kararsızdım." diyor ve gözleriyle elindeki dosyayı işaret ederek "İçerisinde operasyonun detayları var." diye ekliyor. Sen daha farkedemeden de senin elindeki dosyayı üstten iki parmağıyla tutarak açmanı engelliyor, "Fakat şimdi okuma. Diğerlerinin gelmesine bir yarım saat daha var." diyor, ağzının kenarında kendisine yakışmayan bir gülümseme fark edebiliyorsun.
Ardından masaya yönelip kendisine bir sandalye çekiyor adam. Yavaşça yerleşiyor buna ve ardından kendisini masaya yaklaştırarak iki elini suratının önünde birleştiriyor. "Sen de..." diye başlıyor lafına, ardından birleştirdiği ellerini çenesine yaslayarak kafasını biraz daha kaldırıyor, oturduğu yerden seni izlemeye başlıyor. Lafına "Diğerlerini beklerken Saeki ile olanları anlatabilirsin mesela bana. Tabi, sana kalmış."diye devam ederken sen de bulunduğun noktadan adamın suratındaki metallere, onu köyde son gördüğünden beri yenilerinin eklenmiş olduğunu görebiliyorsun. Çenesindekine ek olarak dudak altına da simetrik iki adet metal eklemiş, ayrıca kulağındaki küpeler de hatrı sayılacak miktarda artmış.
- Kapalı konu
- Anlatıp anlatmamak, oturup oturmamak sana kalmış ancak Daichi ile bu boş toplantı odasında yarım saat kalmak zorundasın.
Bu arada pasiflik süren 48 saat. İlerleyen turlarda 24 olarak tekrar ayarlanabilir.