gönderen GM - Naruto tarih 21 Oca 2016, 22:39
Giin ve Hachiman: Birininiz Aki'nin, diğeriniz chuuninlerin peşinden ilerleyerek birbirinize iyice yaklaşıyorsunuz. Aki ve elemanlar arasındaki mesafe 3-4 metreye düştüğünde, chuuninlerden biri "Aki abi-" demek istiyor ama Aki resmen çocukların üstüne yürüyerek "BAŞLATMA ULAN ABİNE!" diye böğürüyor. Bir elini de kaldırıyor bağırırken ve bu hareketi çocuklardan birinin "Anam!" efektiyle Hachiman'a doğru kaçmasına sebep oluyor. Hachiman'ı bir metre geride bırakan çocuk, yaptığının farkına varıp duruyor ve geride bıraktığı insanlara bakıyor. Bir kaç saniyelik rahatsız bir sessizlik oluyor ve siz de bu süre içinde çocuğa bakıyorsunuz, neden kaçtığına anlam vermeye çalışarak. Sadece bir adım geri çekilmeyi tercih etmiş olan eleman ise çocuğa bakıp "Oğlum niye kaçıyo'n lan?" diye kaş göz hareketi yapıyor. Mimiklerini sadece Hachiman görüyor olsa da, ses tonu da bu mimiklere uyduğu için Giin'in pek kaçırdığı bir şey yok aslında. Çocuk "Abi aniden bağırınca ben şey.. falan.. işte." diye mırıldana mırıldana geri yerine dönüyor. Ardından diğer eleman tekrar konuşmaya başlıyor. "Abi gene nerelerdesin sen?" diye soruyor ilk. Aki ise "Ne neredesin lan? Kil toplamaya geldim işte. Gene ne peşimde dolanıp duruyo'sunuz?" diye gene belinden çıkardığı torbayı çocuğun gözünün önünde sallıyor. Asabiyetini ses tonuna yansıtmakta hala oldukça başarılı. Bu hareketinden sonra aynı çocuk büyük bir isyanla yere çömeliyor ve bağırarak konuşmaya başlıyor. Öyle ki, sesi bir kaç ton incelmiş durumda. "ABİ GÖZÜNÜ SEVEYİM KÖY İKİ GÜNLÜK MESAFEDE." diyor ilk ve ellerini kafasına kapatıp saçlarını hafiften çekmeye başlıyor. "SEN ON GÜNDÜR ORTALARDA YOKSUN. KUM MU TOPLUYO'N TAŞ MI DOLDURUYO'N N'APIYOSAN YAP DA GİDELİM N'OLURSUN!" diye isyanını noktalıyor. Aki ise nehrin üstünden uzaklara bakmayı tercih ederek "Oha lan..." diye mırıldanıyor. "Yolda kaybolduydum bir ara amma... O kadar olmuş mu cidden?" demesi, hala yerde çömelik olan elemandan ufak bir ağlama sesi gelmesine sebep oluyor.
"Tamam be, hallederiz. Siz önden dönün köye." diyor Aki, Hachiman ve elemanlarla sırasıyla göz kontağı kurarak. Muhtemelen Hachiman'ı da chuuninlerle beraber sanıyor, elinde tuttuğu çuvala rağmen. "Ben işimi bitirdikten sonra Giin-san ile dönerim. O da benimle aynı görevi yapıyor." diyip arkasına doğru bir kafa işareti yaparak Giin'i gösteriyor. Çömelik eleman kalkıp toparlandıktan sonra Giin'e kafalarıyla selam veriyorlar. "Yok abi gidin dediler Aki'yi dediler bulun bulmadan dönmeyin dediler. Sizle dönelim biz." diyor başta kaçıp gitmeye kalkışmış olan çocuk. Aki ise "İyi n'apıyorsanız yapın." diye söylenerek nehre ilerliyor, koca elleriyle kil toplamaya başlıyor.
Riku: Yuvarlanan elemanlar sağolsun cidden düşündüğün gibi sana dikkat eden olmuyor ve fark edilmiyorsun. Saklanacak daha iyi yer arasan da, hem milleti dikizleyip hem de saklanabileceğin sağlıklı bir yer ne yazık ki bulamıyorsun. Hani, uzaklarda seni gizleyebilecek büyüklükte kayalar veya kamufle olmana yarayacak ağaç dizileri falan var ama, ne yazık ki senin çevren açıklık. Çuvalının sana ihanet ettiği ilk noktaya yakınsın ve milletin seni hala fark etmiyor oluşundan gaza gelip, çömelerek gıdım gıdım yaklaşmaya başlıyorsun. Daha fazla ilerlemenin pek hayırlı olmayacağını anladığın bir noktada ise durup gözlemine devam ediyorsun. Hala net duyamasan da figürlerin arasında, sizle yolun başında ayrılan elemanın da olduğunu fark ediyorsun. Tehlikeli veya ilgi çekiciden ziyade, anlam veremediğin olaylar dönüyor sadece. Takım arkadaşların dikildikleri yerden diğerlerini izlerken, diğerleri arasında bir tartışma dönüyor gibi. Duyabildiğin kelimeler arasında "Kil, taş, köy." var, gerisini seçemiyorsun. Elemanlardan biri yere çökerken, büyük figür belinden bir şey çıkarıp sallıyor, bir kaç laf edip nehre ilerleyip bir şeyler yapmaya başlıyor. Dikkatini ona yoğunlaştırdığında adamın senin de en başta niyetlendiğin gibi kil topladığını, salladığı şeyin de bir çuval olduğunu fark ediyorsun.
Bir çuval...
Ah... Senin de bir zamanlar bir çuvalın vardı. Seni yarı yolda bırakmasaydı şimdiye işini bitirmiş olacaktın. Görevini emanet etmiştin ona resmen, şu ikiliden ziyade oydu senin yegane takım arkadaşın ama adi çuval yırtılmayı tercih etmişti işte. Sana emanet edilirken bir şey dememişlerdi köyde ama sen emindin adeta onun en kaliteli malzemeden yapılan bir babayiğit çuval olduğuna. Ah, killeri ilk tıkışında nasıl bir özgüvenle kabul etmişti senin yükünü, ta ki "CAAART!" diye yırtılana kadar. Hatta "CAAART!" bile dememişti, sessiz sessiz kazığını atmıştı sinsi şey. Şu tanımadığın iri adam bile gururla işini yapıyorken sen burada nehir kenarında saklanmaya çalışıyor milleti gözetliyorsun. Hepsi o... Salak çuval yüzünden!
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.