Elindeki asayı duvara dayadıktan sonra yavaşça kaldırımın köşesine oturdu ve beklemeye devam etti. Bir şekilde üzerindeki stresi uzaklaştırmayı başarmıştı. Kalp atışlarının normale dönmesi ile birlikte nefes alıp vermesi de düzene girmiş gibi gözüküyordu. Ayakları ile bağdaş kurarak çevreyi bakınmaya başladı. Önceden karar verdiği gibi beş, on dakika daha bekleyip diğerlerini aramak için onları son gördüğü yere doğru ilerlemeye başlayacaktı. Tabi ki de en son istediği şey fazladan yürümekti ama her ne kadar sakin davranmaya çalışsa da diğerlerinin tehlikede olduğu ile ilgili endişeleri hala dipte bir yerde onu dürtüyordu. Abisinin yeteneklerine olan güveni tamdı. Haze tam anlamıyla gerçek bir Kusa shinobisiydi ve neredeyse her konuda ondan çok daha iyi sayılırdı. Yanındaki kız konusunda bir şey söyleyemiyordu. Kızı en son gördüğünde ki davranışları aklına geldiğinde onun biraz fazla stres altında olduğunu hatırladı. Duydukları uğultuya doğru ilerler iken fazla tetikte ve ciddiydi. Belki de böyle olması gerekiyordu diye düşündü. Sonuç olarak köyün içinde bile ne ile karşılaşabilecekleri belli olmuyordu. Demin ki haydutları göz önünde bulundurduğunda bunun gerçekten de doğru olduğu kanaatine vardı.
Kız büyük ihtimal Haze'ye ayak bağı olmaktan çok ona yardım edecek bir seviyedeydi. Endişe edilecek bir durum yoktu. Zaten o ikilinin de kendisi için pek kaygılandığını düşünmüyordu. Aralarında en zayıf ve cılız gözüken görevi tamamlarken diğerlerinin yoldan sapması zaten biraz ilginç olmuştu. Eğer boş boş gezdiklerini öğrenirse ikisini de bir güzel paylayacaktı. Belki kendisine bir çay ısmarlattırırdı..
Kolundaki yaraya göz gezdirdi. Ciddi bir şey değildi ama kimonosunda bir kesik izi bırakmıştı. Üstelik bazı yerleri de hafiften kana bulamış gözüküyordu. Kan çoktan kurumuş olduğundan dolayı pek üzerine düşmedi. Belki kardeşine gösterirse tekrardan kesik yeri dikebilirlerdi? En azından kan lekesini çıkarırlarsa kol kısımlarını komple keserek kıyafeti yaza uyarlardı. Aklına gelen bu garip fikirle birlikte hafifçe gülümsemeye başladı, kardeşi de şuan başka bir görevdeydi ve Fuka onunda ne yaptığını oldukça merak ediyordu.
Uzaktan ona doğru yaklaşan iki silüet'i fark ettiğinde sırıtması ikiye katlanmıştı. Etrafta koşturmaktan o kadar nefret ediyordu ki gidip onları kucaklayası geldi. Sonunda! Benim gibi bir kaplumbağayı bile bekletmeyi başardınız. Ahahaha... Fazlasıyla dinç gözüktüğünüzü de hesaba katarak uğultulardan bir şey çıkmadığını tahmin ediyorum. Yoksa tüm görevi bana yıkıp aylaklık mı ediyordunuz?.. Kaşları hafifçe havaya kalkarken alaylı bakışlarıyla ikiliyi süzmeye başladı. Haze'nin tam bir görev manyağı olduğunu bilmese gerçekten de böyle düşünmeye başlayacaktı.
Rp Out: Uehara Megumi ile Kyogi Haze için özel olarak açılmıştır, GM dahil kimse girmesin tokatlarım. ):