gönderen Kouichi Natsume tarih 25 Eyl 2014, 19:13
Aptal kafanın tekiyim sanırım. Niye işler böyle bir hal aldı bilemiyorum. Fakat hatalı olan kişinin ben olduğunu biliyordum. Zaten başka kim vardı ki ya da başka kim karıştı ki hata onlarda olsun? Sadece ben ve kozmosun ayısı vardı. Ve bu ikimiz arasında olan dövüştü. Yani düşman safı ve benim safım vardı. Bu durumda benim safımda olan kişiler veya kişi sorumlu olurdu yenilgiden. Benim safımda, tek ben olduğum için, suçlu bendim. Bu yüzden kafamı sikeyim. Durumum şu an kötüydü, onu kabul ediyorum. Hatamı biliyorum. Fakat yenilgiyi kabullenmiyorum! Henüz bitmedim, henüz pes etmedim. Hala yapabilirim bir şeyler. Başarabilirim, buna inanıyorum. Kendime inanıyorum. Ulan tam velet gibi düşünmeye başladım ha. Sikeceğim, ben bu adamı yenmeliyim. Yenmezsem adam değilim amına koyim. O kadar da ağır konuşuyorum kendim için. Ulan var ya, çok ağır oldu cidden bu. Son dediğimi unut.
Her neyse, şimdi... Aslında şimdi fasulyenin faydalarını düşünmek isterdim. Çünkü kendimi çok boktan bir duruma sokmuştum. O kadar boktandı ki, kokusunu algılar gibi oluyordum. Burnumun içinden geçip, beynimin onu sinirler aracığıyla algılıyordum. Çok gerçekçiydi valla da billa da. Korkutucu derece de hem de. Bu durum iyi değildi. Amma ve lakin önceden dediğim gibi pes etmedim. Birkaç kaburga kemiğim kırılmıştı sadece. Ne çıkardı ki onlardan. Sadece kaburga kemiğiydi, kolay iyileşirdi. Ve fazla bir tahribata da yol açmıyordu zaten. Sadece nefes almakta büyük zorluklar yaşıyordum. Hahahha, kendimi kandırmaya bayılıyorum. O kadar bayılıyorum ki şu sikik kafamı sürekli karıştırıyordum. Bazı şeylere kendimi inandırıyordum. Sorunumun ciddi olmadığı da bunlardan biriydi. Aslında çok ciddiydi. Hem de aşırı ciddiydi. Nefes alamıyordum bildiğin. Nefes alamamak çok ciddi bir sorundu benim için. Sadece benim için değil. Çoğu için nefes alamamak çok ciddi bir sorun olurdu. Çünkü nefes demek, vücuda oksijen girmesi demek. Eğer bu olay olmazsa, vücut oksijensiz kalırdı. Sonra kaslarıma ve beynime gelen oksijen kesilirdi. Sadece bir saniye oksijensiz kalan beyin, kendi fişini çekerdi. Ve insan bilincini kaybederdi. Sonrasında da bir müdahale olmazsa, o kişi oksijen yetersizliğinden ölürdü. Tabii geç müdahale edilip, kurtulma olasılığı da var. Ama beyin ölümü diye bir şey vardı. Oksijen eksikliğinden beyin, düşünme kabiliyetini kaybederse, insan bitkisel hayata geçerdi. Sadece nefes alırdı. Destek olmadan yemek bile yiyemez olurdu. Şu an bunu düşünmesi bile aşırı derece sıkıntı verici AQ. Sinirlendim, sinirlendim. Sövmek istiyorum bu adama. Ama şu an bunun sırası değil. Dövüşmeliyim, savaşmalıyım. Kendi hayatım için yani. Başka kimse sikimde değil. Hatta görev bile sikimde değil. Tabii artık değil, çünkü götümden nefes alıyorum artık. Götümden yani, götümden nefes alırken nasıl görevi yapmam gerektiğini söyleyebilir insanlar? Eğer utanmadan böyle düşünenler varsa, hepsinin götünü sikeyim. Onlar olsa olsa orospu çocuğu olur en fazla.
Derin bir nefes almalıyım, sinirimi atmalıyım. Ama nefes almakta sıkıntılarım var. Sinirimi nasıl atacağım şimdi. Ulan evren bana karşı. Neden amına koyduğum kozmosu bana karşı? Ayısını daha mı çok seviyor? Al ayıyı götüne sok orospu çocu. Amk kozmosun ayısı boşuna demiyoruz. Neyse, saçmalamadan oturaklı şeyler düşünmeliyim şimdi. Götümü kurtaracak güzel ve zekice şeyler. O çok güvendiğim Fuujin no Jutsu'yu kullanabilirim yine. Çok sevdiğim bir tekniktir kendisi. Ulan iyi ki öğrenmişim derim, her kullandığım zaman. Onu şimdilik cebe atıyorum. Adamın bana yavaşça gelmesi de bir avantaj zaten. Aptal herif, özgüveni var. Ama götü de kalkık. Bu durumdan yararlanmalıyım. Şimdi hamleme gelirsek; Planım iki tane shuriken ve bir tane de kunai çıkarmak. Çıkardığım kunai'ye, patlayıcı parşömen saracağım. Tabii adamın görmediği bir şekilde. Sonra iki tane shuriken'i adama doğru fırlatacağım. Ama adamın eliyle tutabileceği hızda. Yani bir yere kıpırdamasını engellemek amaçlı kullanacağım. Sonrasında shurikenleri fırlatır fırlatmaz, arkasından Fuujin no Jutsu'mu uygulayacağım. Böylece shurikenlerin gücüne güç katılmış olacak. Sonrasında onların arkasından önceden üzerine patlayıcı parşömen yerleştirdiğim kunai'yi fırlatacaktım. Planım buydu işin temelinde. Tabii Fuujin no Jutsu'yu bir süre aktif tutacaktım. İşin temeli, şaşırtma stratejisine dayanıyordu. Bir shinobi'nin en büyük silahı olan, şaşırtma stratejisine.
