İsim: Kon Ko
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Boy: 192
Kilo: 87
Köy: Kusagakure
Element: Doton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Portre
Görünüm:
Ko’ya ilk bakıldığında göze çarpan ilk şey… aslında her şey göze çarpar. Yaşıtlarına göre oldukça iri yarı, neredeyse tüm vücudu kapalı, suratında vücuduyla tezat içinde olan aptal maskesiyle sokakta görüp de dikkat etmemeniz elde değildir. Gerçek yüzünü merak edip de yakınına girerseniz ise daha da ilginç bir şeyle karşılaşırsınız. Maskenin oldukça geniş olan ağız kısmından içeriye sallayacağınız bir bakışla teni çok “şirin” bir şekilde mavi olan gencin suratını yarım yamalak görebilirsiniz. Tövbe bismillah.
Gelelim maskenin altında saklanan yüze. Aslında öyle çok çirkin bir şey de değildir. Kahverengi saçları geriye taranmış, saçlarıyla aynı renk gözleri olan civan gibi bir delikanlıdır Ko! Tabi teninin mavi olması tüm karizmayı dibe çeker.
Kişilik: Ko, pek parlak bir çocuk değildir. Bunu zaten yarım yamalak olan aklını da şakalar yapmak için salağa yatarak gösterir. Eğlenmek, Ko’nun yaşama amacıdır. Şaka yapmak, insanları gıcık etmek hobileri arasındadır. Saçma kelime oyunları yapmayı sever. Anı yaşar. Gelecek hakkında plan yapması pek nadirdir. Ayrıca oldukça heyecanlı biridir. Her şeye, anında heyecanlanabilir. Tam tersi olarak da sinirleri alınmış gibi biridir. Şu ana kadar hiç sinirlenmemiştir. Kendisini sinir etmek isteyenleri de sinirlenmeyerek sinir eder.
Ailesini, her şeye rağmen sever. Onun hakkında ne düşündüklerini bilir ama onu doğurup, besleyip büyüten aileyi sevmemek ve minnet duymamak gibi bir şansı yoktur. Bu yüzden hala babasının sözünden çıkmayarak bu kıyafetlerle dolaşmaktadır. Ayrıca mavi bir tenle, sıradan insanlar gibi dolaşamayacağının da farkındadır. O yüzden bu kararı desteklemektedir.
Davranışları biraz ölçüsüzdür. Mesela birisine sevgisini göstermek isterken ona boğarcasına sarılabilir. İnsanlara olumlu yaklaşmaya çalışır ama insanlar ona pek yaklaşmak istemez. Bu durumu da yadırgamaz. Kendisini olduğu gibi kabul etmiştir.
Köyüne bağlıdır ama bu bağ hiç kopmayacak bir bağ değildir. Doğruları değişmesi durumunda bağlı olduğu köy de değişebilir. Ama eğer iklimi kötüyse o köyde durmak Ko’yu sıkar. Ko, doğayı ve hayvanları çok sever. Bu yüzden iklim ve çevre de onun için önemli bir etmendir.
Özgeçmiş: 12 kız evlattan sonra, karısı bu sefer de erkek doğurmazsa karısını öldürmeyi düşünen bir babanın ve bir erkek doğursam da rahat rahat yaşasam diye düşünen bir ailenin 13. ve tek erkek çocuğu olarak dünyaya gelmiştir Ko. 6 kilo doğarak annesine oldukça zorlu anlar yaşatmıştır. Erkek evlat bekleyen babası, 6 kilo olarak doğan güçlü kuvvetli bir veliaht sahibi olmanın mutluluğunu yaşarken annesi ise ölümden dönen birinin rahatlığını yaşıyordu. İsmi anında konuldu. Çiftçi ailenin, güçlü kuvvetli oğluna saban anlamındaki Ko adı konuldu. Aile böylece 4 yıl sürecek bir refah dönemine girdi. Veliaht sahibi baba mutlu, ölmeyecek anne mutlu, ablalar da anne ölüp işler onlara kalmadığı için mutlu. Tam bir refah ortamı. Hatta baba oğluna, veliahdına, gümüş bir de emzik alır!
Hayat devam eder. Ko, emziğiyle oldukça iyi bir ikili olur, hiç yanından ayırmaz. Aile mutludur. Ama Ko 4 yaşına gelmesine rağmen doğru düzgün konuşamaz. Aile kendisini “Dahi insanlar da çocukken böyle sorunlu oluyorlarmış zaten.” diyerek avutur. Bu yıllarda yaşanan tek garip olay bu değildir tabi. Sıradan bir günün ardından Ko, ağzında gümüş emziğiyle uyumuştur. Sabah olduğunda ise yepyeni bir Ko olarak güne gözlerini açmıştır. Artık ten rengi mavidir! Aile bir telaş doktora gider. Baba tek erkek çocuğunu kaybetme korkusu içinde, anne suçun yine kendisinde bulunacağından korkulu… Hastalığa teşhis konulduğunda ise herkes çok daha karışık duygular içine girer. Ko’nun bir sağlık sorunu yoktur ama hayatının geri kalanını teni mavi bir şekilde geçirecektir. Anne, eşinin korkusu içinde, baba ise Ko’nun kendisine yakışmayan bir evlat olduğunu ve artık ona iyice yük olmaya başlayacağını düşünmeye başlar. Hatta Ko’ya sinir olur ve ondan bir an önce kurtulmak ister. Ama Ko bu konuda oldukça inatçı çıkar.
Yıllar geçer, Ko tarlada çok iyi bir amele haline gelir. Birkaç kişilik işi tek başına yapar. Ama baba hala memnun değildir. Akşam vakti yine tüm aile bir odada toplanmış sohbet etmektedir. Daha doğrusu herkes otururken baba ve dede sohbet eder, arada bir anne lafa dalıp ağzının payını alarak tekrar sessizliğe gömülür ve bu döngü devam eder. Konuşma şu şekilde gelişir, baba “Ne olacak bu Ko’nun hali. Güçlü kuvvetli amma hiç kafa yok. Bir de hayta hiç sorma. İşten kaçıp oyun oynamaya gidiyor. Büyükleriyle maytap geçiyor. Düşman başına. Teni de mavi! Buna bir çare bulmak lazım.” diyerek klasik muhabbetlerden birine girer. Dede ise aile tarafından dahiyane olarak karşılanan fikri ortaya atar. “Beygir gibi çocuk. Bunu aslında yük beygiri gibi kullanın derdim ama beygirlikle de harcanır bu kuvvet. Siz bunu en iyisi akademiye yollayın. Hem bir şeyler öğrenir hem de vatanına milletine hizmet eder.” Babanın ağzı kulaklarına varır. Ko’yu akademiye yollayıp shinobi olmasını sağlayacaktır. Eğer başına bir iş gelirse de “Vatanı için her şeyi yaptı!” diyerek geçiştirecektir. Plan aklına yatan baba hemen gider Ko’yu akademiye yazdırır. Ardından Ko’nun insan içine çıkınca babasının kendi olacağının herkes tarafından duyulacağı gelir. Bunun için de bir çözümü vardır. Gider Ko için tüm vücudu kapatan bir kıyafet alır. Tabi bu kıyafetten 5-6 tane alır. Bir de festival zamanı satılan maskelerden alır. Gerisi ortada zaten. Eve gidince Ko’yu yanına çağırır ve “Bak sana ne güzel kıyafetler aldım. Bundan sonra hep bunları giy. Maskeni de tak e mi? Uğur getirsin diye aldım. Hadi talebeliğin hayırlı olsun.” diye saf Ko’yu kandırır. Ko, bu jeste oldukça mutlu olur ve babasının dediğinin dışına çıkmaz.
Ardından da akademiye başlar. Akademide bir başka sorunu ortaya çıkar: disleksi. Ko, zar zor okuma yazmayı öğrenir. Doğru düzgün yazıp okuyamaz. Yine de bu açığını fiziksel gücüyle kapatmayı bilir. Yaşıtlarına göre oldukça güçlüdür. Yine de bu güç akademiyi iyi bir puanla bitirmeye yeterli olmaz. Akademiyi oldukça düşük bir puanla bitirir. Ardından da bir takıma atanır. Takım, Ko’nun hayatını olumlu yönde etkileyen gelişmelerden biridir. Takımıyla beraber mutlu zamanlar geçirmiştir. Ardından da neden olduğunu anlamadan Chuunin olmuştur. Ko, bu durumu “Herhalde ihtiyaç vardı.” diye kendince açıklayarak geçiştirmiştir. Chuunin olduktan sonra da görevlere çıkarak hayatına devam etmiş, ölmeyerek de ailesini üzmüştür. Sosyal olarak pek sıradan olmasa da kariyer bakımından sıradan, hatta vasat hayatına devam etmektedir.
Amaç: Eğlenebildiği kadar eğlenmek.
Eksiklikler:
Disleksi(25 GP): Ko, pek parlak bir çocuk olmamasının üstünde bir de harf ve sayılarla arası bozuktur. Yazılar onun için bir karınca sürüsü gibidir.
Kötü Dış Görünüm(45GP): Gümüşle fazla ilişki içinde olmaktan Arjiri hastalığına yakalanan Ko’nun ten rengi mavidir. Bu ten rengi doğal olarak onu halk arasında bir ucube yapar.
Profil
Güç: 8
Çeviklik: 6
Kondisyon: 7
Potansiyel: 3
Varlık: 3
Zeka: 3
