gönderen Yakkai Umaru tarih 29 Haz 2016, 03:39
Yüzüm soğuk zemine değdiğinde yaptığım hatanın farkına varmıştım. Farkına vardığımı söylemek yanlış olurdu gerçi. Bunu zaten biliyordum. Böyle olacağını zaten biliyordum! Her resmine güneş çizen bir çocuktan farksızdım. Her seferinde, sonucun aynı olacağını bile bile abime yakınlık göstermeye çalışıyordum; fakat ben abimin kalbine dokunmaya çalıştıkça, abim benden daha da uzaklaşıyordu. İkiz kardeşim öldüğünden beri bu durum böyleydi.
İkiz kardeşimin öldüğü gün, gülümsemesini kaybetti abim. Sahte gülümsemelerinin altında, gam yükünün kervanları yürümeye başladı. İçindeki suyu boşaltmasından dolayı kızaran gözlerinin altında, mor çocuklar oluşmuştu o gün. Ertesi gün, yüzüne bir mutluluk maskesi geçirip yoluna devam etti abim. Garip... Kim bir şairi kırsa, şair gidip uzun bir dizeyi kırar. Kim bir alkoliği kırsa, alkolik gidip alkolden bir denize bırakır kendini. Ben de, ikiz kardeşim öldüğünde yağmurun beni ayıplayacağı kadar ağlamıştım; fakat abim bunları yapmak yerine aramıza bir duvar örmekle yetinmişti. Neden bana soğuk davranıyordu ki? Çektiği acıları görmemi mi istemiyordu? Yoksa o gün ondan habersiz yaptıklarımızdan dolayı, kardeşimizin ölümünden beni mi sorumlu tutuyordu? Ya da güçlü biri olmamı istediğinden dolayı mı benden uzaklaşıyordu? Bunun cevabını asla öğrenemeyeceğim sanırım. Yine de, ben abim olmadan; sivri olmayan bir kunaiden,kapısız bir evden, çikolata sossuz bir dondurmadan,yaz sıcağında erimiş bir çikolatadan farksızım. Bana böyle davranmaya devam ederse nasıl ilerleyebilirim ki?
Gözlerimin dolduğu sırada yerden kaldırdı beni abim. Kendisine güvenip kendimi boşluğa bırakamayacağımı söyledi pek de samimi olmayan bir gülümseme ile. Ardından da bana sarılıp, ne kadar düşersem düşeyim her zaman beni kaldıracağını söyledi. ''Aptal abi! Aptal abi! Aptal abi! Aptal abi! Düştüğüm zaman beni kaldırmak için yanıma gelme. Hep yanımda ol ve beni düşmekten koru. Hem... sen yanımda olursan ben zaten hiç düşmem ki. Yeter ki sen benim yanımda ol.'' diye bağırmak istesem de yapamadım. Eğer bu şekilde bağırsaydım, her yönüyle mükemmel olan abimi kendimden daha da uzaklaştırabilirdim.
Peki şu an umutsuz bir durumun içinde miyim? Kesinlikle hayır! Ben, Umaru-sama, ne yapıp ne edip eski abimi geri getireceğim. Bunun için çok çalışacak ve abimin, beni eski günlerdeki gibi sevmesini sağlayacağım. Bu yüzden de az önce beni bırakıp dışarı çıkan abimin peşinden gidecek ve evin etrafında on değil yirmi tur atacağım! Nihihihi! Belki hemen abimin peşinden gitmek yerine önce üzerimdeki pijamaları çıkartmalıyım. Aman, sabahın köründe kimle karşılaşabiliriz ki? Hem pijamalarımı çıkartmazsam evin içine girdiğim gibi uyuyabilirim! Tamam o zaman, karar verilmiştir!
