Shunji'nin evine vardığında kapıyı güzel bir bayan açmıştı. Salak tipli Shunji'yi görmeyi beklerken böylesi güzel bir bayanı görmesi sayesinde afallamıştı Kasumikage. Genç kız da onu görünce şaşırmış olacaktı ki Kasumikage'nin alın bandını fark edene kadar irkilmişti. Kendini tanıtıp gelme amacını açıkladıktan sonra kızdan gelen ''Shunji evde değil ancak ben geldiğinde ona haber veririm.'' cevabı Kasumikage'yi üzmüştü. Kızın haber vermemesinden korkuyor değildi. Aksine Shunji'ye kendisi haber veremediği için üzülmüştü. Onunla konuşmak istediği ayrıca bir kaç konu daha vardı ve bu durum biraz planlarını sekteye uğratmıştı...
Genç kız ile vedalaştıktan sonra boş boş yürümeye başlamıştı Kasumikage. Tam olarak nereye gittiğini bilmiyordu. Adımları onu evine yönlendirmişti ancak evine gitmek istemiyordu. Shunji'yi bulmak ve ona birinci elden yarınki planı anlatmak istiyordu. Ayrıca Mitsunari-kun'a dışarıda yapmaması gerekenleri tembihlemek ve işin ciddiyetini kavramasını sağlamak zorundaydı. Gerilmişti tekrardan. Aklında aniden kötü düşünceler kol gezmeye başlamıştı adeta. Aynı öğlen vakti yatağında uzanırken olduğu gibi...
Karanlıkta kaybolmuş zihnini ani ve çabuk bir şekilde ışıklar saçarak aydınlık bir tarafa çekmişti birisi. Derin bir nefes alarak düşüncelerinden koptuğunda çabucak çevresine bakınmıştı. Ne zamandır köyde ablak ablak geziyordu farkında bile değildi. Tek bildiği bir süredir umutsuzca düşüncelere daldığı ve ayaklarının onu öylesine bir yerlere götürdüğü idi. O an anladı kimin onu düşüncelerinden uzaklaştırdığı. Takım Kasumikage'nin ilk buluştuğu yere gelmişti istemsiz bir şekilde. Yaşlı dangocu teyzenin ona seslenmesi ile düşüncelerinden kurtulmuştu. O an neden burayı çok sevdiğini bir kez daha anlamıştı. Kadın çok kötü gözüktüğü ve gelip bir şeyler yemek isteyip istemediğini sormuştu Kasumikage'ye. Pek aç olmadığı için teklifini uygun bir dille reddetmiş ve çok teşekkür ederek evinin yolunu tutmuştu. Enteresan bir şekilde kötü düşüncelerin hepsinden kurtulmuştu. Çünkü bir şey anlamıştı. Bir takımı takım yapan en önemli etken karşılıklı güven duygusu idi. Mitsunari'ye de Shunji'ye de güveniyordu. İkisi de aklı başında başarılı Kusagakure shinobileri olacaktı ve Kasumikage zamanı geldiğinde bununla gurur duyacaktı...
Tekrar evine doğru ilerlerken beyninde dolaşan tek duygu bir şeyden emin olma duygusu idi. Yarın köy kapısında Shunji ve Mitsunari ile buluşacak ve serüvenlerine başlayacaktı. Şimdi en büyük deri çantasını hazırlamak idi. Eşya seçimi ona hep zor geliyordu...