
Büyükbabam, Himiya Satoshi. Kendisi savaş gazisi. Yıllar önce yapılan Büyük Savaş'a katılmış. Bütün çocukluğum savaş hikayelerini dinlemekle geçti diyebilirim. Savaşta bir bacağını feda etmiş, şuanda takma bir tahtadan bacakla günlük ihtiyaçlarını görebiliyor. Ninja olmamda etkisi büyüktür. Anne ve babamın yokluğunda büyükannem ile birlikte benimle ilgilendiler, onların hakkını ödeyemem.

Bu da büyükannem Himiya Akeno. O da büyükbabam gibi savaş gazisi. Savaşta bir gözünü ve işitme duyusunu kaybetmiş. Hal böyle olunca savaş sonrası malulen emekliye ayrılmış. Sıkıntıdan da kendini ev işlerine vermiş. Yemek konusunda üzerine tanımam. Çok lezzetli yiyecekler hazırlar. Vaktinin çoğunu mutfakta geçirir. Bir de arka bahçedeki küçük tarlada çeşitli sebze ve meyve yetiştirir. Belki de yemeklerin bu kadar lezzetli olmasının sırrı da budur.

Babam, Himiya Kanda. İyi bir ninja, iyi bir baba. Sık sık görevlere çıksa da eve uğradığında birlikte vakit geçiririz. İşi hakkında kesinlikle birşey anlatmaz. Bu zaten ninja olmanın gerektirdiği bir kural. Beraber balığa çıkarız, ormanda kamp yapar, çeşit türlü şeylerden konuşuruz. Ninja statüsünde değilken eğlenceli adamdır. Ancak iş başındayken asla taviz vermez. Bir kaç kez görev üzerindeyken onu görmüştüm, bu benim babam olamazdı. O matrak adamdan eser yok tamamiyle ciddiyete bürünmüş bir adamdı karşımdaki. Velhasıl, o böyle biriydi sonuçta. İyi bir ninja, iyi bir baba.

Annem, Himiya Tsubaki. Annem ise babamın tam tersi. Evdeyken bile ciddidir. Katı kuralcıdır. Her şeyin düzenli tertipli olmasına dikkat eder. Annem benim ninja olmama hep karşı çıkmıştır. Bu yüzden büyükbabamla iyi geçinemezler. Buna rağmen, ninja olmaya karar verip akademiye yazıldığımda da, derslerime epey yardımcı olmuştur. Bir ninja olacaksam eğer, bunu en iyi şekilde yapmam gerektiğini söyler. Mezun olduğumda ise ilk tebrik eden kişi tabii ki annemdir.