Kiyo ile olan ilişkim iyi yönde ilerliyor, hayatım düzene giriyordu. Sasaki ile olan mektuplaşmam da bir nevi tedavi gibi benim için. Kaç senedir kendimi sınırlamış, evime kapanmıştım. insanlara güvenmemem, erkeklere karşı garip duygular hissetmem gibi özelliklerimi fark ettiğim anda kendimden nefret etmiştim ve kendimi soyutlamıştım. Bilmediğim bir nedenden dolayı kimse ile iletişime geçmemeye çalışsam bile, herkes benim hayatıma girmek istiyordu. Bu da beni daha paranoyak bir hale getirmişti. Kiyo olayı da beni iyileşmeye yaklaştıran bir adım sanırım. Çünkü Kiyo'yu senelerdir tanıyorum, bir sürü kere birlikte göreve çıkmışlığımız var. Zaten biraz rahat bir insan olduğu için üstüme çok düşmüyor falan. Yani anlayacağınız bana zaman tanımış durumda. Bu da beni mutlu ediyor. Paranoyaklığımı insanların arasına girerek çözebilir miyim bilmiyorum ama eşcinsel duygularımı Kiyo'ya bağlanarak dizginleyebileceğimi düşünüyorum. Bu yüzden şu andan itibaren kendim ile savaşacağım. Sasaki'ye verdiğim sözü tutup ilerlediğim yolun en iyi, en hayırlı olması için çaba harcayacağım. Hızlı adımlar ile Daichou binasına ilerliyorum.
En son çıktığım görevde, hastanedeki bir hırsızlık vakası için koşuşmamız gerekiyordu. Hırsızı bulduğumuzda adamın bonzai yapımı için alet edevat çaldığını görmüştük. Chuunin'in teki de yardım etmiş herife. Tiplerine baktığımda cidden üzülmüştüm. Ben ölmemek, güven içinde yaşamaya çalışırken millet kendini ne hallere sokuyor diye düşünüp durdum. Geçen gün ise... Cidden üzücü bir olay oldu. Benim başıma gelmese de, benim için çok değerli bir kişi olan Kiyo'nun başına geldi. Kiyo'mun bir kız kardeşi vardı, bir yaş küçük falandı bu. Nedense Kiyo hiç sevmezdi kızı. Tabi ki sıradan bir abi-kardeş tokuşması olduğuna emindim ama geçen hafta... Kız uyuşturucu bağımlısıymış, Kiyo'nun evinde yüksek doz uyuşturucudan yitip gitti. Anlayacağınız, Ishigakure'de feci bir uyuşturucu olayı dönüyor. Kiyo'nun o üzüntüsünü, engelleyemediği için kendisini sorgulamasını falan gördüğümde çocuğu sakinleştirmek için ne yapacağımı şaşırmıştım. Pek duygusal bi herif değilim ama sanırım o olayın etkisi ile istemsizce sevgimi gösterdim çocuğa. Bu da bir gelişmedir benim açımdan. Ama konumuz bu değil. Konumuz uyuşturucu! Benim de bir kız kardeşim var ve abimin bir çocuğu olacak. Gençleri bilinçlendirmek, uyuşturucuyu yok etmek lazım. Üstelik kafamı meşgul eden bir şey, psikolojim için en iyisi olacaktır! Demek istediğim, uyuşturucuya karşı bir hareketlenme başlatmak istiyorum. Hodri meydan!
Daichou binasına ulaşıp içeri girdim. Artık kim ilgileniyorsa, yetkili biri falan, ona gidip Ishi-chou'nun meşgul olup olmadını sormak istiyordum. Eğer bir hareket başlatıyorsanız, tabi ki Daichou'nun haberi olması gerekiyor. Üstelik kim bilir? Belki de böyle bir hareket vardır ve öğrenince katılabilirim yardım için. Hatta çok daha iyisi, belki de operasyonlar bile vardır bu konuda! O zaman cidden katılmak için yalvarabilirim. Bu kadar duyarlı bir piç olduğumu düşünmüyordunuz değil mi? Evet, belki güvensiz bir pislik olabilirim ama bu zamana kadar beni yetiştiren Ishi'yi ve onu daha iyi yere getirecek gençliğine yardım etmek boynumun borcudur.