gönderen Kokuryu Taoreta tarih 16 Eki 2014, 01:29
Uzun zaman önce kulaklarının aşinalığını kaybettiği sesler arasında buldu kendisini. Sınıfın bir parçası olmayınca gerçekten ne kadar gürültülü çıktığının anlaşılmadığını fark etti. Yıllar önce hiç böyle gelmiyordu kendisine.
Sınıf ile öğretmen koltuğu arasındaki mesafenin yarısını almıştı ki gürültü kesildi.
Tüm gözlerin tek bir noktaya, yani kendisine kaydığını fark etti. Bir şey demeden sınıfa döndü.
Önce sınıfı şöyle bir süzdü; her sınıfta görebileceğiniz klasik tipler burada da vardı. Hayatını haylazlığa adamış ve gözleri fıldır fıldır oynayan tipler, cafcaflı kızlar, havalı, kenarda köşede oturan yaşından çok daha olgun davranan 1-2 tip , bakışları Kokuryu'ya kayana kadar sessiz ve havalı çocukları kesip dedikodu yapan kızlar. Farklı bir şey görememişti sınıfta.
Durumu açıklamak için söze girdi "Takashinobi-Sensei'nin işi çıktığı için dersinize ben gireceğim." dedi ve ekledi "Adım Kokuryu Taoreta." Sınıfın gözündeki merak sönmüştü, bazıları hala dikkatle izliyordu bazıları ise daha önce yaptığı işe geri dönmüştü. Özellikle Sağdan 3. sıradaki kız gözüne takılmıştı Kokuryu'nun. Bir insan ancak bu kadar hızlı dikkatini dağıtabilirdi, kız bakışlarını Kokuryu'dan alıp arkadaşına dönmüş ve dedikodu yapmaya devam etmişti.. Yavaş yavaş masaya doğru yürümeye başladı.
"Takashinobi-Sensei bu gün ki konunuzun ne olduğundan bahsetti. Çok fazla geniş bir konu olmasa da çok önemli bir konu. Anlatımı basit, işlevi büyük. " dedikten sonra yavaş yavaş belindeki birkaç ekipmanı çıkartıp masanın üstüne koymaya başladı. Takılmadan konuşmasına başlamıştı, az çok ne diyeceğini kararlaştırmıştı ancak yürürken olduğu gibi yine 3. sıradaki pembeli kız gözüne takılıyordu. Dersle neredeyse hiç alakası yoktu. Eline aldığı bir shuriken ile sakince oynamaya başladı ve konuşmaya devam etti " Bu derste size shinobilerin temel ekipmanlarını anlatmam gerekiyor. Shinobi ekipmanlarının pek çok kullanım çeşidi vardır, size burada ne kadar anlatsam da sahada kullanmadan tam anlamıyla onlarla neler yapabileceğinizi kavrayamazsınız. Ama önce şunu anlamalısınız ki bir shinobi'nin en temel ekipmanı zekasıdır. " konuşurken gözünün ucuyla epey dikkatlice nişan alıyordu, suikast görevlerinde bile ancak bu kadar dikkatli nişan almıştı belkide. "Shuriken ile başlayacağım sanırım. Dediğim gibi, ekipmanlarınız ile yapabileceklerinizin sınırı size bağlı. Bununla bir hayat kurtarabilirsiniz. Yada... " birden konuşmasını bölüp shurikeni 3. sıradaki pembeli kızın sırasına sapladı. "Derste dikkati dağılan bir öğrencinizin dikkatini geri kazanabilirsiniz."
Sınıfa bir sessizlik hakim olmuştu, ıskalamadığı için Kokuryu memnundu. Iskalasa tahmin edilemeyecek şekilde elinde patlayabilirdi bu olay. Tüm ekipmanını masanın üstüne çıkartmıştı bu sırada. Sıralar arasında yürümeye başladı sakince ve hiç bir şey olmamış gibi konuşmaya devam etti. "Yanlış bir hata veya kullanım sizi kötü sonuçlara götürür. Kendinizi bunlardan korumak için lütfen dikkatli dinleyin. Shuriken; sahip olduğumuz en etkili fırlatma bıçağı. Kunai'nin aksine avucumuzun içine saklayabileceğimiz kadar küçük olması onu etkili bir suikast aracı yapıyor. Küçüklüğü ve hafifliği daha etkili bir kullanım sağlıyor. Hassas hedefler için ideal; nişan alması basit, fırlatması kolay. Saplanma dışında kesmek içinde birebirdir, amacınız öldürmek değil sadece yaralamak ise iyi bir tercih olacaktır. "
Fırlattığı shuriken'i saplandığı yerden çekip aldı ve masasına geri döndü. Shurikeni bırakıp eline bir kunai aldı ve çevirmeye başladı. "Kunai; Sanırım en çok kullandığımız ekipman bu. Bir kunai'yi saplamak için, kesmek için, fırlatmak için, kazımak için kullanabilirsiniz. Fırlattığınız zaman bir shurikenden daha çok hasar vereceği kesin. Ancak onun kadar etkili olması pek mümkün değil. Çünkü daha yavaş olduğu gibi daha kolay göze çarpan bir şey." dedi bıçağı çevirmeyi bıraktı ve boştaki elini cebine daldırdı. "Şimdi size kullanımın sınırlarını ne kadar esnetebileceğinizin örneğini vereceğim. Katon'a veya kuru dalları yakabilecek bir şeye sahip olmadığınızı varsayalım. Gecenin bir yarısı dövüşten yeni çıkmış bir şekilde üşüyorsunuz. Ne yapabilirsiniz ?" Zipposunu çıkartıp açtı ve masanın üstüne koydu, ancak çakmadı. Başka bir kunai daha aldı ve iki kunaiyi olanca gücüyle birbirine vurmaya başlayıp çıkan kıvılcımla gazı yakmaya çalıştı. İlk 1-2 deneme başarısızlıkla sonuçlansa da 3.de istediğini almıştı. Boşu boşuna yakmış olmak istemediği için hazır yanıyorken sigarasını da yakıp kapağını kapattı.
Kunai'yi de bırakıp eline misinayı aldı. "Misina, basit bir ip parçası gelebilir. Tek başına bir şey ifade etmez evet. Ancak zekanız ve diğer ekipmanlarınızla birleştirdiğinde epey bir işinize yarayacaktır. Aranızda Ayatsuito No Jutsu'yu bilen var mı ? Misinaları etkin bir şekilde kullanmanızı sağlar. Onunla 10 saniye boyunca istediğinizi yapabilirsiniz. Bu jutsu sayesinde tek seferde 5 hırsızın etkisizleştirildiğini gördüm. Hemde hiç çaba harcamadan." dedi.
Bu sırada misinayı kunaiyle bağlamakla meşguldü. Sigarasından bir nefes alıp sonucunu sınıfa gösterdi. Misinanın ucundan tutarak kunaiyi çeviriyordu. Ciğerlerindeki dumanı özgürlüğüne kavuşturduktan sonra konuşmaya devam etti. "Misina ile bağlanmış bir kunai. Fırlatın ve bilerek ıskalayın. Rakibiniz şeffaflığı yüzünden misinayı fark etmeyecek bile. Bir kere arkasına geçirdikten sonra Ayatsuito ile istediğinizi yapabilirsiniz. Aynı zamanda bu şekilde bir yerlere saplayıp bir tuzak hazırlayabilirsiniz. Daha da etkili bir şey istiyorsanız bir üçüncü etmeni de dahil edin. Bir ucunu ağaca diğer ucunu sabitlediğiniz bir gaz bombasına bağlayın.Veya bir patlayıcı kağıdı aktif hale getirmek için kullanın. Size kalmış. Her şey asıl ekipmanınızı; yani zekanızı ne derece kullanabildiğiniz ile alakalı." Bununla da işi bitmişti.
Sıra sis bombasındaydı. Masanın üstünde öylece duruyordu, elini üstüne koyup parmakları ile bir kaç kez üstüne hafifçe vurarak anlatmaya devam etti "Sis bombası; Erkekliğin 10'da dokuzu kaçmaktır derler. İşte bu tam olarak o işe yarıyor. Etrafınız onlarca düşmanla çevrili iken bir sis bombası atıp sisin içinde kaybolabilirsiniz. Tabi ki sensör ninjaları da unutmayın. Daha önce de defalarca dediğim gibi, kullanımında bir sınır bulunmamaktadır. Savunma için olduğu kadar süpriz saldırı sırasında rakibinizi şaşırtmak için kullanabilirsiniz. Yada baskın yaparken yeterince uzak bir yerde kullanıp şaşırtmaca verebilirsiniz. Düşmanlarınız sis bombasının olduğu tarafa doğru ilerlerken siz almak istediğiniz şeyi alıp kolayca çıkarsınız. Yapmanız gereken tek şey pimi çekip fırlatmak. "
Son bir şey kalmıştı artık. Sözlerinin etkisini ölçmek amacıyla şöyle bir sınıfa baktı. Oldukça sessiz ve pür dikkat dinleyen bir sınıf vardı karşısında. Tuhaf bir şekilde etkilendi bu görüntü karşısında. Ciğerlerinin tekrar hayat bulmasına izin verip bir nefes daha çekti sigaradan.
Patlayıcı kağıda baktı göz ucuyla. Sıra bundaydı. Olanca ciddiyle eline aldı ve sanki tuhaf bir şey varmış gibi incelemeye başladı. "İşte bu benim en kullanışlı bulduğum şey. Kullanış şekilleri yine size kalmış. Ancak alacağınız sonuç hiç bir zaman değişmez bunu sakın unutmayın. Bir patlama. Gerçekten dikkatli kullanmanız gereken bir şey. İçlerinde şakaya gelmeyecek tek şey bu." dedi kafasını kaldırıp sınıfa bakarak. Ve devam etti konuşmaya "Sağanak yağmur esnasında bile kullanılabilir, patlayıcı kağıdı elinizde tutup chakranızı ona aktarırsınız ardından hedefe yollarsınız ve BAM! Bir süre sonra patlar. Kunai'nin etrafına sarabilirsiniz, yada misinayla bağlayabilirsiniz. Dikkat dağıtmak için kullanılabilir yada rakibinizi uzaklaştırmak için rakibiniz ile aranızda patlatabilirsiniz. Sadece elinizde tutup chakra vermeniz ve fırlatmanız gerekiyor. Sanırım anlamışsınızdır." dedi ve kağıdı aldığı yere, masanın üstüne bıraktı.
Hala ders için vakit var gibi gözüküyordu. Sigarasının ömrünün tükendiğini fark etti. Söndürüp, köşedeki çöpün içine attarken "Önce sorularınızı alacağım, bu sırada herhangi bir ekipmanı kullanmanın yaratıcı bir yolunu düşünün. Dersten bitmeden en yaratıcı yolu söyleyene ramen ısmarlayacağım. Yeterince vaktimiz kalırsa bahçede uygulamalı olarak da bir şeyler yapabiliriz. Şimdi, sorusu olan?" dedi ve çocukların sorularını tahtaya yazmak için eline tebeşiri aldı, hepsini topluca cevaplayacaktı.
İmza :
Sorry, i'm a ginger... I have no soul. Profil :
İsim: Kokuryu Taoreta
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 1. Seviye 10/1
Gelişim Puanı : 2
Stat :
Güç: 4
Çeviklik: 4
Kondisyon: 7
Potansiyel: 7
Varlık: 4
Zeka: 4
Ninjutsu : Ninpou ;
Shunshin ♦ D-RankFuuton ;Shinkuutai ♦ D-RankReppushou ♦ C-RankFuujin no Jutsu ♦ B-RankZanshuu no Jutsu ♦ B-RankKouha: Reppuken ♦ A-Rank Taijutsu :
Ayatsu Stili ♦ C-Rank
Genjutsu :
XxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxXxX
Beceriler :
Vokal ♦ Seviye 2
Eşyalar :
Zippo Çakmak
Lejant : Görevler Ve Ödüller ;♦Yılbaşı hediyesi - 30 GP
♦Lejant Deposu - 10 GP
Diğer Konular ;(Konular evrende olma sırasına göre sıralanmıştır.)
Rüzgar ve Yağmur
Kokuryu'nun çıktığı S-Rank görevi ve neden göz bandı taktığını anlatan free rp (Devam ediyor)
Görevden Sonra
Shiki ve Kokuryu'nun çıktıkları görev sonrası bir şeyler yemeğe gitmesini anlatan free rp (Tamamlandı)
Kırmızı ve Uzaylı
Shiki ve Kokuryu'nun baya sarhoş olup Kiyo'nun evine gittikleri free rp (Devam ediyor)
Evden Kaçmak
Kokuryu'nun gecenin bir yarısı yeni insanlarla tanışmasını anlatan free rp (Devam ediyor)
Ishigakure Havuz Partisi
Ishigakure chuuninlerinin katıldığı bir havuz partisi free rpsi (Devam ediyor) İlişkili Karakterler ; Uchiageru Sarubia
Shiki Nishiyama
Daichirō Nai
Shiranui Kanaye
Shiomiya Kiyo