Hikari ve Ikegawa.

Moderatör: Game Master

Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Aoi Hikari tarih 02 Eki 2014, 01:58

"Yağmur ve çamur. Buralarda yetişmiş bir shinobiyi asla ama asla yıldıracak bir etken değil. Her ne kadar adımlarında dizlerine kadar çamura batsalar, her ne kadar yağmur balyoz gibi enselerine darbelerini vursa Amegakure shinobileri bunu avantaj olarak görürler. Bulutlar bizim çatımız, bulutlar bizim sonsuza dek başımızı bekleyen gardiyanlarımız. Bizler shinobilerin en tehlikelisiyiz. Bizler şimşeğin vücut bulmuş haliyiz ve zamanı gelince başınıza yıldırım olarak ineceğiz."

Kargalar her yerdeydi. Hikari onları bir ninja tekniği ile çağırmıştı. Bu tekniği yıllar önce genin iken öğrenmişti. Hayatını borçluydu kargalarına. Kargacıklarına.

"Alınmak olmasın." dedi kargalara. "Sadece çalışmam gerekiyor..."

Sırıl sıklam vücudunda sadece avuç içleri kuruydu. Kunaisini öyle sıkı tutuyordu ki parmaklarının arasına taş koysanız parçalanacaktı. Dizlerini yavaşça kırarak eğildi. Postalının topukları çamurun daha derinlerine battı. Hikari hazırdı. Karşısında onlarca karga komutunu bekliyordu. Geleceklerini bildiği için antrenmanın ne kadar yararı olacağından kuşkuluydu. Ve kız seslendi kargalara, "Saldırın!". Kargalar ileriye atıldılar. Kara bir bulut adeta Simurg'un tasvirindeki gibi tek bir vücut olarak üzerine geliyordu. Bir anda bulut açıldı. Hikari altında ezilmiş çamuru iterek sıçradı. Sadece gözünü kırpışınla onlarcasını paramparça etti. Yere indiğinde bulut çoktan yanına varmıştı. Çantasından çektiği dört adet senbonu savurdu kuşlara doğru. Birini bile kaçırmadan halletti dördünü de. Yeniden bulutun içerisine daldı. Kunaisini savururken zarif ve dairesel hamleler yapıyordu. Bir kaç kargayı daha hakladı. Aniden karnında bir acı hissetti. Kargalardan birisi midesine adeta bir ok gibi saplanmıştı. Gagasını kenetlemiş kumaşla beraber derisini çimdikliyordu. Kız tereddüt etti. Sol dirseğinde başka bir gaga hissetti. Havada belini çevirip bacaklarını savurarak kendi etrafında güzel bir salto attı. Kargalar etrafa savruldular. Hikari ayaklarının üzerine düştüğü gibi el mühürlerine başladı. Vücudu bir anlığına kurudu, ayaklarından sırtına doğru zemindeki su hücum etti. Çok kısa bir sürede sırtında dört adet kol belirdi. Kollar refleksif bir şekilde önüne bariyer oldu. Bir kaç karga hızlarını alamayıp kollarına çarparak paramparça oldular. Kız kolları açıp ileri doğru koşmaya başladı. Kendi etrafında dönerek kollarını savurdu. Artık ortada hiç karga kalmamıştı.

Nefes nefese kalmıştı Hikari. Karnının acıktığını farketti. Daha önemlisi susamıştı. Kolları artık ona ağır geliyordu. Tekniği bozup avcunu açtı. Ve suyu kana kana içti. Saçları sırılsıklam olmuştu. Duş almam gerek, diye düşündü. Ne zaman dışarı çıksa veya ıslansa saçları çok fazla yağlanıyordu. Saatlerce çalışmıştı, yağmur damlaları yüzünden teni buz gibi ve kızarıktı. Bir ağacın dalına astığı mavi yağmurluğuna koştu. Koşarken kasları sanki zorlanıyormuş gibi hissediyordu. Kız için bu rahatlatıcı bir histi. Aynı soğuk gibi, yaşadığını hissediyordu. Ağacın dibindeki kayanın üzerine oturdu. Postalını çıkardı, sırılsıklam olmuş çoraplarını sıyırdı bileklerinden. Onları da çıkartıp ayaklarını gökyüzüne uzattı ve kayaya uzandı. Minik ayak parmaklarını izledi. Her zaman pembe ve minik kalacaklardı. Yağmur ara sıra gözlerinin üzerine damlalarını bırakıyordu. Ayak parmaklarını izledi. Onları hareket ettirdi. Soğuktan hissetmemeye başlayana kadar. Yağmurluğunun altından çantasını aldı. Kuru çoraplarını giydi, ve ıslak olanları postalların içine koyup bir naylon torbaya sarıp çantasına yerleştirdi. Islak giysilerine yapacak bir şeyi yoktu. Zaten üzerindekiler de pek giysi sayılamazdı. Göbeği açık bir tank top ve kısa şortu vardı sadece. Yağmurluğunu üzerine aldı. Gülümsedi. Kedi gibi hissediyordu. Zaten kimse onu görmezken istediği her şey olabilirdi. Botlarını çıkardı bu sefer. Bunları gündelik giyiyordu ve kesinlikle bir kez bile ayakları ıslanmamıştı botlarını giyerken. Önce kollarını yağmurluğun kollarına geçirdi, sonra çantasını sırtına asıp kayanın üzerinden kalktı. Yemek yemeliydi karnının kendi kendini sindirdiğini hissediyordu.

Yolu mezarlıktan geçecekti. Oradan geçmeyi fazla sevmiyordu. Köyüne hizmet etmiş ya da etmemiş de olsa en azından bir zamanlar yaşamış olan herkes buradaydı. Toprağın altında bedenleri sonsuz uykularına yatmıştı. Ölülerden korkmuyordu kız, onların anılarından korkuyordu. Şimdiye kadar hiç bir yakınını kaybetmemişti. Aslında pek çevresi de yoktu. Aklında bir zamanlar çok yakın olduğu bir arkadaşı geldi. Kendini en çok onun yanında güvende hissederdi. Kıza sarılmak bile Hikari'nin huzur içinde hissetmesini sağlıyordu. Ne güzel arkadaştı o.

Mezarlığın kıyısında yağmurluğuna sarılmış yürürken birinin bağırtılarını duydu. Kulakları sesi bir yerden tanıyordu sanki. Dikkat kesildi. Ben bir kediyim, diye düşündü. Kedilerin kulakları sesin geldiği yere doğru dönerdi ama Hikari'nin komple bedeni döndü. Orada birisi vardı. Beyaz saçlı bir genç bağırıyordu. Acı çeken bir ziyaretçi miydi yoksa? Hikari olduğu yerde donup kalmıştı. Empati kurmaya çalıştı başarısız oldu. Genç adam sustuğunda kendine geldi. Oradaki kişiye baktıkça beyninin bir köşesinde bir şeyler olmaya çalışıyordu. Sanki.. Sanki bu adamı tanıyordu. Parmağını şaklattı. Bu Ikegawa'ydı. Akademideki çocuk, bir dönem Hikari'nin ilgisini çok çekmişti. Eskiden yakışıklıydı Hikari için. Ama şu an gördüğü Ikegawa pek çekici gelmiyordu ona. Tarzı değişmişti. Duruşu farklıydı. Ergenlik herhalde, diye geçirdi içinden. Ergenliğin insanlara neler yaptığını biliyordu. Evet onların saflıklarını ellerinden alıp birer azgın keçiye dönüştürüyordu onları. Artık büyüdükleri için hayatın acımasızlığına kalleşlikle cevap veren insanlara. Üremek için can atan insanlara. Ama Ikegawa farklıydı bir zamanlar. Ve herkes kötü olacak değildi ya. Onunla konuşmak istedi. Tedirgin bir şekilde onu izliyordu bunları düşünürken. Etrafına bakındı, kimse yoktu. Hem bu zamana kadar yolda bile karşılaşmamışlardı. Eğer manyağın tekiyse evine dönerdi ve biterdi. İşte bu kadar basit. Hikari olduğu yerde karar vermek için çırpınıyordu. Ne yapmalıydı? Yani eski bir arkadaşı görünce insan ne yapardı ki?
Resim

Künye
İsim: Aoi Hikari
Yaş: 19
Cinsiyet: Dişi
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. Seviye - 10 puan

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 5
Potansiyel: 7
Varlık: 1
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler

Takıntılık
-Hikari prensiplerinin resmen kölesi olmuş durumdadır. Onun için kurallar hayatın sorunsuz devam edebilmesinde büyük rol oynar. Sırf bu konudaki takıntıları yüzünden kendini bazen içinden çıkmayacağı kadar ağır durumlara sürükleyebilir.
Paranoyak
-Hikari'nin takıntılarının ana sebebidir. İnsanların onu sadece eğlenmek için kullanacağından şüphelenir. İnsanlara bu yüzden asla güvenerek konuşamaz. Bu yüzden zamanının çoğunu yalnız geçirir
Eşcinsel
-Hikari kendi cinsine henüz kendisinin de kabul etmediği bazı hisler hissediyor.

Ninjutsu

Bousen no Jutsu (A-Rank)
Takonagi no Jutsu (B-Rank)
Suijinheki (B-Rank)

Sanzengarasu (C-Rank)
Karasu Bunshin no Jutsu (C-Rank)
Mizuame Nabara (C-Rank)
Keishuu no Jutsu (C-Rank)

Suiben (D-Rank)
Heisashiki (D-Rank)
Shunshin (D-Rank)

Taijutsu

Shinshouki (C-Rank)

Genjutsu
Beceri Listesi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Tantou (seviye.2)
Wakizashi (seviye.3)
20'li Senbon Paketi
Kullanıcı avatarı
Aoi Hikari
 
Mesajlar: 22
Kayıt: 19 Eyl 2014, 16:15

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Hiroki Ikegawa tarih 02 Eki 2014, 01:59

"Hiroki Aimi"

"İsmin kadar güzeldin. Sevgi kadar güzeldin, benim dünyalar tatlısı biricik kardeşim. Sen gittiğinden beri birçok şey değişti. Ben değiştim. Annemiz değişti. Babamız değişti. Evimizin içerisinde hep bir karamsar hava var artık. Hep bir eksiklik var. Sen yoksun, sen eksiksin. Korktuğum halde alışmaya başlıyorum sensizliğe. Annemiz ve babamız bunu başaramayacak belki ama, ben yapacağım. Bunu istediğini biliyorum çünkü. Üzülmemizi istemeyeceğini, bencillik yapmayacağını. Sensizliğe alışmak demek, seni unutacağım anlamına gelmez, hayır. Seni unutabilmek mümkün mü ki? O iç ısıtan gülüşünü, neşe veren ses tonunu, her sabah ördüğüm o yumuşak saçlarını, bana seslenişini, etrafta anlamsızca koşuşturmalarını... Güçlü kalmaya çalışıyorum. Güçlüyüm ben, biliyorsun tabii. Yoksa seni havalarda uçurduğum zamanları unuttun mu? Ahah! Nasıl da korkuyordun ama... Yüz ifadelerin aklımdan çıkmıyor hiçbir zaman. Ama eğleniyordun korkarken. Güveniyordun çünkü bana. AHAH. Hah..."

Gülüyordu genç adam. Dizleri çamurla kaplanmış, bedeni yağmur sularıyla bir bütün haline gelmişti. Ellerinde tuttuğu çiçeği, yağmurun gazabına uğramış diğer çiçekleri köşeye iterken toprağın üzerine bırakıyordu. Gözleri mezar taşı üzerindeki isimden ayrılmıyordu bir an için bile. Ağladığının kendisi bile farkında değildi, kahkahalarla bastırıyordu göz yaşlarını çaresizce. Mutlu gözükmek istiyordu kardeşine. İzlendiğini biliyordu. Baş ucunda durduğunu düşünüyordu. Arkasını döndüğünde onu göreceğini hayal ediyordu. Hiçbir şey yaşanmamış gibi. Gülerek, koşuşturarak buradan çıkacaklarını. Anlık şeylerdi ama bunlar. Kendini kaptırırsa, içinden çıkılamayacak bir hal alacağını biliyordu. Kısmen engelliyordu bu yüzden düşüncelerini, gerçekleşemeyecek hayallerini.

Ayağa kalktı genç adam bu sırada. Dizlerinden aşağıya akan çamuru sezdi. Bacaklarındaki uyuşukluğu, ellerinin sıcaklığını. Üzerinde durmak istemiyordu bu konunun ama, o kadar yorgundu ki... Tek bir gece, bir saatliğine bile olsa uyumayı başaramamıştı o günden beri. Kıyafetleri bol geliyordu üzerine artık. Teninin gözüktüğü her bölgesinde kemikleri sayılabiliyordu. Göz bebekleri kanlı, göz çevresi mor ve şişkin bir haldeydi. Yüzü incelmiş, kemikleri belirginleşmişti. Adımlarını atarken sendeliyordu kimi zaman. Yürümeye başlamıştı evet. Çok fazla vakit geçiriyordu mezarlıkta. Ona, kardeşinin yanındaymış gibi hissettiriyordu. Hayallerini istemsizce gerçek gibi algılayıp, kısa bir süreliğine de olsa gerçeklikten kurtulup mutlu hissedebiliyordu tekrardan. Kendine soyut bir uyuşturucu bulmuştu. Psikolojisini kullanmayı ve şekillendirmeyi o kadar iyi beceriyordu ki, maddelere ihtiyacı olmamıştı hiçbir zaman. Ancak işin içine maddeler karıştığı zaman, bambaşka bir hal aldığını da kabullenmekten çekinmiyordu.

Islak toprağın üzerinde düzensiz ayak izlerini bırakırken, cebindeki paketten çıkardığı son sigara dalını ateşe verdi. Ağzına gelen iğrenç bir tat ve gözlerinde parlayan normalden daha büyük bir alevi sezdiğinde, sigarasını tersten yaktığını fark etti. O an... İçerisinde öyle bir burukluk yaşadı ki. Öylesine kötü hissetti ki genç adam. Tükürdü ağzındaki dalı. Bağırışı yankılarda mezar taşlarından sekerek mezarlık içerisinde. Sigara dalı yere düştüğü anda, sert bir tekme vurdu zemine. Sigara dalı çamurlar eşliğinde sekti bir köşeye. Elindeki çakmağı da fırlattı olabildiğince güçlü bir şekilde. Başı hizasında havada duran ellerini o kadar sert bir şekilde sıkıyordu ki. Gözleri kapanmış, beynine alevler sıçramıştı resmen. Derin bir nefes aldı. Birkaç saniye tuttu. Ardından sakince bir şekilde bırakırken nefesini indirdi ellerini aşağıya. Bir umut ile, cebindeki pakete baktı tekrar. Karşılaşacağı manzarayı zaten bildiğinden, boş paketin görüntü pek şaşırtmadı onu. Adımları sert bir şekilde devam etti. Gülmüyordu artık, yüzünde sigara paketinde gördüğü boşluktan daha boş bir ifade vardı. Bilmiyordu ne yapacağını. İyi hissetmek istiyordu ancak koşullar olabilecek en ağır şekilde zorluklar çıkartıyordu ona. Yıkıp dökmek istiyordu etrafı. Yalnız olsaydı eğer, mezarlarında yatanları bile uyandıracak kadar bağıracaktı biliyordu. Ama birileri vardı çevrede. Birisi. Bir kişi saymıştı gözleri. Yeterliydi ancak bu sayı onun için. Dikkat çekmekten kaçınmıştı her zaman. Sadece adımlarını sürdürmekti istiyordu ve yapıyordu da.
if your soul is free will it ever find a home?Resim
Künye
İsim: Hiroki Ikegawa
Yaş: 19
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. seviye, 10 puan

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 7
Varlık: 4
Zeka: 8

Eksiklikler/Özürler
Insomnia - 40GP
Kardeşinin ölümü, ailesinin ve hayatının almış olduğu son nokta kişisel sorunlara yol açmıştır Ikegawa'nın beyninde. Zaten sahip olduğu uyku problemleri, yaşadıklarının da vermiş olduğu etkilerle en üst düzeye ulaşmıştır. Ve bu problemler, zihinsel ve fiziksel olarak belirgin bir şekilde etkilemiştir Ikegawa'yı.
Yalnız - 25GP
Zaten hayatı boyunca tek tük kişiler harici insanlarla iletişim kurmaktan kaçınmış olan Ikegawa, yaşadığı son olaylar ardından kendini iyice dış dünyaya kapatmıştır. Sıradan arkadaşlık ilişkileri, formalite icabı diyaloglar ve belli başlı durumlar harici, kişilerle yakınlaşmayı ya da bir bağ kurmayı silmiştir aklından.
Kötü İmgeler ve Görüntüler - 20GP
Kardeşinin beklenmedik ölümünün ardından, zaten uyku düzeni sıfıra inmiş olan Ikegawa, her uyumayı kısmen de olsa başardığı zaman, pek de uzak olmayan geçmişine ait acı verici görüntülerle karşılaşır. Yanmış bir beden, acı verici bir çığlık, çelimsiz bir yansıma ve niceleri.


Ninjutsu
Jutsu;
Otonaku Ashi Jutsu (D-Rank)
Yusubi no Jutsu (D-Rank)
Kangehika (C-Rank)
Ikadzuchi no Kiba (C-Rank)

Taijutsu
-

Genjutsu
Jutsu;
Kininaru Kimochi (D-Rank)
Magen: Henge (D-Rank)
Teishi no Jutsu (C-Rank)
Mugen Onsa (B-Rank)

Disiplin;
Ryuhoubo (D-Rank), (C-Rank)
Houkibo (D-Rank, C-Rank)

Beceri Listesi
Odaklanma 3
Pratik Zeka 3

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-

Resim
Kullanıcı avatarı
Hiroki Ikegawa
 
Mesajlar: 27
Kayıt: 21 Eyl 2014, 23:17

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Aoi Hikari tarih 02 Eki 2014, 02:26

"Normal bir insan tabiiki de eski dostuna bir selam verir! Aralarında elli metre olsa da. Ve yıllardır görüşmemiş olsalar da. Ve tabii ki kirlenmiş bir zihne sahip manyak insanlar olsalar da."

Hikari "pıt pıt" diye Ikegawa'ya doğru yürümeye başladı. Uzun zamandır annesi dışında bir insanla sohbet etmemişti. Tabii akademideyken bir süre azıcık falan hoşlanmış gibi olduğu bir çocukla da. Tedirginliği suratında gayet belli bir ifade olarak dışarı taşarken gülümsemeye çalıştı. Arada artık çok da bir mesafe yoktu. Sadece otuz metre falan. Ikegawa'nın yanına yaklaştıkça beynini daha daha fazla düşünce doldurdu. Sanki biri düşünce musluğunu açıp kaçmıştı uzaklara. Ikegawa neden bu kadar kısa, diye düşündü. Daha çok gelecek vadediyordu. En azından asırlar önceki hayallerinde. Bir insanın saç rengi nasıl beyaz olabilir, bir insan neden yağmurluğu olmadan dışarı çıkar, BİR İNSAN NASIL YAĞMURLUKSUZ ÇIKAR DIŞARI? Ayrıca acaba Hikari'yi kandırıp tavlamaya çalışacak mıydı, sonuçta yıllardır görüşmüyorlardı ve bu hareket bayağı görgüsüzce olurdu. Hikari yağmurluğunun sol omzunu avcunun içine aldı ve sıkıca sıktı. İçi kıpır kıpırdı ve bu kesinlikle eski dostu ile karşılaşmanın sevincinden değildi. Yanına yaklaştığında dehşete düştü. Bir deri kemik olmuştu. Gözleri. Gözleri çok farklı bakıyordu, boynunun etrafında mor bir halka vardı. Çok halsiz duruyordu. Ayakta nasıl durduğuna hayret etti Hikari. Bir sorun olmalıydı, evet bir sorun vardı.

Geri dönüp gitmek istedi kız. Beklediği şey bu değildi. Özellikle o çocuğu, Ikegawa'yı bu halde görmek onu perişan etmişti. Bütün keyfi kaçmıştı artık. Korkmaya başlamıştı. Artık bir psikopat olduğundan emindi karşısındakinin. Bütün o gücü, teknikleri ve savaşçı ruhu artık yoktu. Savunmasız bir kız gibi hissediyordu kendini. Geri dönüp kaçmak istedi. Ama asıl görgüsüzlük bu olurdu. Ya da arkasından koşabilirdi adam. Ama çok geçti. Çoktan yüz yüzeydiler.

Gözlerine bakamadı. Belki yardım edebilirdi sorunu neyse. Belki yalnızdı, belki de geçmiş anılarında karanlık bir şeyler vardı ve anlatırsa rahatlayabilirdi. Kendim hakkında bir şey söylememeliyim, dedi içinden. Aralarında sadece bir kaç adım vardı. Ve ağzını açtı;

"Merhaba Ikegawa.."

Bir anlığına duraksadı, sesi kırık çıkmamıştı ve tedirginliği az önce yaşadığı korku yüzünden yüzünden silinmişti. İfadesiz suratıyla ona bakıyordu. Kesinlikle gözlerine değil.

"Hatırlamadın mı? Ben Hikari, akademiden.."

Kırık bir gülümseme ile dudakları gerildi. İçinde merak vardı ve gidermeliydi. Gidermek zorundaydı.
Resim

Künye
İsim: Aoi Hikari
Yaş: 19
Cinsiyet: Dişi
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. Seviye - 10 puan

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 5
Potansiyel: 7
Varlık: 1
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler

Takıntılık
-Hikari prensiplerinin resmen kölesi olmuş durumdadır. Onun için kurallar hayatın sorunsuz devam edebilmesinde büyük rol oynar. Sırf bu konudaki takıntıları yüzünden kendini bazen içinden çıkmayacağı kadar ağır durumlara sürükleyebilir.
Paranoyak
-Hikari'nin takıntılarının ana sebebidir. İnsanların onu sadece eğlenmek için kullanacağından şüphelenir. İnsanlara bu yüzden asla güvenerek konuşamaz. Bu yüzden zamanının çoğunu yalnız geçirir
Eşcinsel
-Hikari kendi cinsine henüz kendisinin de kabul etmediği bazı hisler hissediyor.

Ninjutsu

Bousen no Jutsu (A-Rank)
Takonagi no Jutsu (B-Rank)
Suijinheki (B-Rank)

Sanzengarasu (C-Rank)
Karasu Bunshin no Jutsu (C-Rank)
Mizuame Nabara (C-Rank)
Keishuu no Jutsu (C-Rank)

Suiben (D-Rank)
Heisashiki (D-Rank)
Shunshin (D-Rank)

Taijutsu

Shinshouki (C-Rank)

Genjutsu
Beceri Listesi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Tantou (seviye.2)
Wakizashi (seviye.3)
20'li Senbon Paketi
Kullanıcı avatarı
Aoi Hikari
 
Mesajlar: 22
Kayıt: 19 Eyl 2014, 16:15

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Hiroki Ikegawa tarih 02 Eki 2014, 02:58

Sert adımları, ıslak toprakta izlerini bırakalı birkaç adım olmuştu sadece. Varlığını hissettiği birisi, onun hizasında bulunuyordu. Attığı her bir adımda, o birisine daha da yaklaşıyordu. Bir kız. Klasik bir Amegakure insanı gibi yağmurluğunu üstüne geçirmiş, tepeden düşen su damlalarından korunduğunu sanan sıradan birisiydi o da. Çevredeki tek insan olması olacaktı dikkatini çekmiş olan. İster istemez göz ucuyla süzmüştü onu. Kaküllü saçlarını, mavi gözlerini takip etmişti gözleri. Ardından çekmişti üzerinden, yürümeye devam etmişti ayakları. Birkaç saniye içinde, birkaç adım ardından sadece yanından geçip gidecekti, biliyordu. Son zamanlarda sosyallikten o kadar uzak kalmıştı ki... Konuşmayı hatırlıyordu. Sadece, kelimeleri ağzından normal bir şekilde nasıl dökeceği konusunda tereddüt sahibi bir hale gelmişti. Uzaktı insanlara. Boş muhabbetlerine, sıradanlıklarına ayak uyduramayacağını, katlanamayacağını düşünüyordu. Ancak şanssız bir gün olacaktı ki, onun tersine gidiyordu yaşanan her şey. Ayakları durmuştu bir anda. Birkaç adım ardından yanından geçip gideceğini düşündüğü kişinin karşısında duruvermişti, etkiye tepki misali. Anlam verememiş olsa da bu kızın onunla iletişime geçişine, çekinmemişti eşlik etmekten.

Sesini işittiği sırada, gözleri ile kızın yüzünü takip etti. Kaçırdığı bakışlarını, gergin ve hafif titrek dudaklarını. Alnına yapışmış ıslak saçlarını, kızarmış yüzünü. Bakışları yorgun ve tedirgindi kızın. Aynaya bakmayı fazla mı ihmal ettim diye düşündü genç adam o anda. Kendini bu kadar fazla mı kaptırmıştı yaşadığı kayba? Gerçekten, çelimsiz bir insana mı dönüşmüştü? Bir insanın onunla iletişim kurmasına ihtiyacı vardı belki de bunca zaman. Bilemiyordu. Kötü hissetmişti. Kaçırılan bakışlardan rahatsız olmuştu. Ancak, gördüğü bu yüzü, duyduğu bu ismi kısmen hatırlıyordu. İçini kısmen rahatlatan, aynı zamanda daha da kötü hissetmesini sağlayan şey bu olmuştu. Farklı bir kimse hale geldiğini anlamaması için salak olması gerekirdi bir insanın. Kötü birisine dönüşmeyeceğine dair söz vermişti kardeşine. Ve bu sözünü tutmakta kararlıydı. Kötü birisi değildi. Sadece... Yorgun düşmüştü biraz. Karşısında duran kıza ince bir tebessüm atmaya çalıştı anlık bir karar ile. Ne kadar başarılı olduğunu sorgulamadı. Sağ eli havaya kalktı hafifçe, el sallar gibi. Ancak sabit bir şekilde kalkıp indi eli, bir selam niyetine.

"Ah, merhaba. Hika.. ri?" şeklinde karşılık verdi boğuk bir sesle. Tanıdık yüzlerle karşılaşmayı beklemiyordu son dönemlerde. Karşılaşsa bile, en azından herhangi bir iletişime geçeceğini. Sadece anı bozmak istemedi bu seferlik. Çekip gidebilirdi, hatırlamadığını söyleyebilirdi. "Akademiden sonra pek görüşemedik sanırım." dedi kısık ve boğuk ses tonuyla. Sesinin yorgunluğu oldukça belirgindi. Elleri pantolonunun cebine girdi bu sırada. Omuzları düştü hafifçe. Ve... Boynundaki izler geldi aklına bir anda. Tanıdık yüzler, eğer onu hatırlıyorlarsa farkına da varabilirlerdi. Pişmanlığı devreye girdi bu sırada kısmen. Utanmış sayılabilirdi kendince. Her ne kadar dışa belli etmese de, içinde ufak çaplı bir çatışma geçiriyordu genç adam. Bir açıklaması yoktu aklında çünkü. Belki de olabilecek en kısa şekilde, karşısındaki bu kızı kırmadan diyaloğu bitirmeli ve yoluna devam etmeliydi. Bilmiyordu... Şuan tek yapabildiği şey, hafif bir tebessüm eşliğinde kızın yüzüne boş bir ifade ile bakmaktı. Kaçırılan bakışların rahatsızlığı sürerek üzerinde.
if your soul is free will it ever find a home?Resim
Künye
İsim: Hiroki Ikegawa
Yaş: 19
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. seviye, 10 puan

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 7
Varlık: 4
Zeka: 8

Eksiklikler/Özürler
Insomnia - 40GP
Kardeşinin ölümü, ailesinin ve hayatının almış olduğu son nokta kişisel sorunlara yol açmıştır Ikegawa'nın beyninde. Zaten sahip olduğu uyku problemleri, yaşadıklarının da vermiş olduğu etkilerle en üst düzeye ulaşmıştır. Ve bu problemler, zihinsel ve fiziksel olarak belirgin bir şekilde etkilemiştir Ikegawa'yı.
Yalnız - 25GP
Zaten hayatı boyunca tek tük kişiler harici insanlarla iletişim kurmaktan kaçınmış olan Ikegawa, yaşadığı son olaylar ardından kendini iyice dış dünyaya kapatmıştır. Sıradan arkadaşlık ilişkileri, formalite icabı diyaloglar ve belli başlı durumlar harici, kişilerle yakınlaşmayı ya da bir bağ kurmayı silmiştir aklından.
Kötü İmgeler ve Görüntüler - 20GP
Kardeşinin beklenmedik ölümünün ardından, zaten uyku düzeni sıfıra inmiş olan Ikegawa, her uyumayı kısmen de olsa başardığı zaman, pek de uzak olmayan geçmişine ait acı verici görüntülerle karşılaşır. Yanmış bir beden, acı verici bir çığlık, çelimsiz bir yansıma ve niceleri.


Ninjutsu
Jutsu;
Otonaku Ashi Jutsu (D-Rank)
Yusubi no Jutsu (D-Rank)
Kangehika (C-Rank)
Ikadzuchi no Kiba (C-Rank)

Taijutsu
-

Genjutsu
Jutsu;
Kininaru Kimochi (D-Rank)
Magen: Henge (D-Rank)
Teishi no Jutsu (C-Rank)
Mugen Onsa (B-Rank)

Disiplin;
Ryuhoubo (D-Rank), (C-Rank)
Houkibo (D-Rank, C-Rank)

Beceri Listesi
Odaklanma 3
Pratik Zeka 3

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-

Resim
Kullanıcı avatarı
Hiroki Ikegawa
 
Mesajlar: 27
Kayıt: 21 Eyl 2014, 23:17

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Aoi Hikari tarih 02 Eki 2014, 03:19

"Ah ah ah! Hiç görüşmedik."

Diye cevapladıktan sonra elini kafasının arkasına attı kız. Kapşonu sıyrılıp kafasından sırtına düştü. Kafasına çarpan yağmur damlaları yüzünden istemsizce kafasını salladı. Sağa ve sola.. Saçlarının taşıdığı su yükünü düşünmeden. Ciddi bir şekilde saçlarını sallamaya devam etti. Bir an için gözlerine baktı Ikegawa'nın. Evet evet evet. Şimdi ne diyeceğim, diye düşündü. Hiçbir zaman muhabbetleri bunun ötesine geçmemişti. Tabii, annesiyle bile. Aptal kızlar gibi sağa sola döndü. Sonra durdu. Sonra devam etti. Sonra yine durdu. Bir şey sorabilirdi evet. Mesela ninja işleri. Hayır çok klişe olurdu böyle bir şey sorarsa. Hem güzel gitmiyor gibi duruyordu. Sonuçta bakınca adamın haline gayet acı çekmiş gibi duruyordu. Hikari'nin karar vermek için yaklaşık bir kaç saniyesi vardı. Okuduğu bir kitaba göre beş saniyeden uzun süren sessizlikler insanları tedirgin ediyor ve muhabbeti çıkmaza sokuyordu.

Keşke, dedi içinden. Keşke biraz olsun insan içine çıksaydım. Yalnız oluşunun sebepleri geldi aklına. İnsanlara güvenemiyordu. Ikegawa'ya neden güveneyim, dedi içinden yeniden. Belli ki yardıma ihtiyacı vardı. Belli ki o da yalnızdı. Belki bir şey hissetse eskisi gibi konuşmak için can atabilirdi. Gerçi akademideyken bile aynı sınıfta bulunmak dışında bir şey yaşamamışlardı. Belki bir kez falan antrenmanda eşleşmiş olabilirlerdi. Ama Hikari gerçekten akademiye dair bir şey hatırlayamıyordu. Doğru ya, dedi. Onun bir kız kardeşi vardı. Küçücük sevimli bir şeydi. Acaba ne güzel ne cici bir kız olmuştur, diye geçirdi içinden. İstemeden bir anlığına kızı biraz değişik bir seviyede hayal etti. Hrr.. ne düşünüyorum ben. Hikari karar vermişti. Aileden konuşabilirdi. Güzel bir muhabbet başlangıcı olabilirdi.

Aklına Ikegawa'nın işi gücü olabileceği ihtimali geldi. Eğer bir yere yetişmesi gerekiyorsa konuyu en başından keserdi. Böylece Hikari eve gider, antrenmanın yorgunluğunu güzel sıcak bir duş ve yemekle üzerinden atardı. Ağzını açtı. Yeniden konuşmak için tabii ki.

"Şeyy.. kız kardeşin Aimi-chan ne yapıyor? Eminim çok cici bir kız olmuştur." dedi ve gülümsedi.
Resim

Künye
İsim: Aoi Hikari
Yaş: 19
Cinsiyet: Dişi
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. Seviye - 10 puan

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 5
Potansiyel: 7
Varlık: 1
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler

Takıntılık
-Hikari prensiplerinin resmen kölesi olmuş durumdadır. Onun için kurallar hayatın sorunsuz devam edebilmesinde büyük rol oynar. Sırf bu konudaki takıntıları yüzünden kendini bazen içinden çıkmayacağı kadar ağır durumlara sürükleyebilir.
Paranoyak
-Hikari'nin takıntılarının ana sebebidir. İnsanların onu sadece eğlenmek için kullanacağından şüphelenir. İnsanlara bu yüzden asla güvenerek konuşamaz. Bu yüzden zamanının çoğunu yalnız geçirir
Eşcinsel
-Hikari kendi cinsine henüz kendisinin de kabul etmediği bazı hisler hissediyor.

Ninjutsu

Bousen no Jutsu (A-Rank)
Takonagi no Jutsu (B-Rank)
Suijinheki (B-Rank)

Sanzengarasu (C-Rank)
Karasu Bunshin no Jutsu (C-Rank)
Mizuame Nabara (C-Rank)
Keishuu no Jutsu (C-Rank)

Suiben (D-Rank)
Heisashiki (D-Rank)
Shunshin (D-Rank)

Taijutsu

Shinshouki (C-Rank)

Genjutsu
Beceri Listesi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Tantou (seviye.2)
Wakizashi (seviye.3)
20'li Senbon Paketi
Kullanıcı avatarı
Aoi Hikari
 
Mesajlar: 22
Kayıt: 19 Eyl 2014, 16:15

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Hiroki Ikegawa tarih 02 Eki 2014, 03:37

Doğru ya. Her zaman zor olmalıydı. Her zaman en gereksiz, en saçma olan konu seçilmeliydi. Kurallar bunu gerektiriyordu. Her zaman, yaranın üzerine bir tuz basılması gerekiyordu. Tahmin edilmesi pek de güç değildi aslında. Yine de, tepkilerine engel olamamıştı genç adam. Hafif aralık duran gözleri, açılmıştı olabildiğince. Başından aşağıya doğru inen soğukluğu hissetmişti. Kardeşinin ismini bir başkasından duyalı oldukça uzun zaman geçmişti. Düşünceleri harici, kardeşinin varlığını hatırlayan birini göreli... Karşısındaki kızın iyi niyetli olduğunu biliyordu. Her ne kadar acısını hatırlatmış olsa da sözleri ona, taşınan amacın niyeti iyiydi. Önemsediği şey niyet olmuştu her zaman Ikegawa'nın. Farkında olduğu yalanları görmezden gelmişti. Sahte davranışları önemsememişti. Eğer niyet iyiyse, yapılanlar önemsizdi onun için. Sürmekte olan tebessümü, tedirginlikle birlikte acı bir hal almıştı. Titremişti dudakları ama korumuştu tebessümünü. Zor bir deneyim yaşıyordu, inkar edemezdi. "Evet." dedi içinden. Ne diyeceğini bilmiyordu. Konuşmak istemiyordu, çekip gitmek istiyordu. Ama, bu kızın hayat tarafından ona sunulmuş bir fırsat olduğunu düşünmeden de edemiyordu. Belki, rahatlamasına bir nebze yardımcı olabilirdi? Belki... Belki düşüncelerini, hissettiklerini birine aktarsa... Belki iyi hissetmesinde ufak da olsa bir katkı sağlayabilirdi bu klişe senaryo.

Elleri yüzüne gitti genç adamın. Islanmış tenini sildi birkaç saniye içerisinde tekrar ıslak bir hal alacağını bilse de. Saçlarından ilerlemeye devam ederek tekrar eski yerlerine döndü elleri. Kafasını salladı hafifçe, Hikari'ye eşlik edermişcesine. Tebessümü sürdü, "Eminim." dedi. Arkasına baktı bu sırada, bedeni döndü ardından. "Yürüyelim mi biraz, Hikari-san?" şeklinde yöneltti isteğini. Neler olup bittiğini delilercesine anlatmak, içini dökmek ve üzerindeki yükü azaltmak istiyordu. Ama aynı zamanda kendisini bu kadar acınası bir hale sokmak istemediğini de hissediyordu. Birkaç adım ardından görülen manzara eşliğinde anlaması gerekliydi zaten Hikari'nin olanları. Anlayışlı, yardımsever birisi olarak kalmıştı Ikegawa'nın aklında. Her ne kadar önemli bir kısmını işgal etmese de zihninin, derinliklerde bir yerde biriken deposu arasındaydı. Eşlik edeceğini bildiğinden, sorusunu yönelttiği anda tekrar mezarlığa doğru ilerlemeye başladı genç adam. Bıraktığı ayak izlerini takip ederek, tekme attığı zeminde kalan ize küfür ederek içinden. Yaklaşık kırk saniye kadar sonra, birkaç adım eşliğinde. Cici kardeşinin bedeninin yattığı toprağın önüne geleceklerdi. Tekrar isminin yazılı olduğu mezar taşına gözlerini gidip, düşüncelere dalacağını biliyordu genç adam. Ancak bu sefer bir misafir getirmişti yanında. Eğer kardeşi onları izliyorsa, belki mutlu olurdu bir misafir görmekten kim bilir?
if your soul is free will it ever find a home?Resim
Künye
İsim: Hiroki Ikegawa
Yaş: 19
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. seviye, 10 puan

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 7
Varlık: 4
Zeka: 8

Eksiklikler/Özürler
Insomnia - 40GP
Kardeşinin ölümü, ailesinin ve hayatının almış olduğu son nokta kişisel sorunlara yol açmıştır Ikegawa'nın beyninde. Zaten sahip olduğu uyku problemleri, yaşadıklarının da vermiş olduğu etkilerle en üst düzeye ulaşmıştır. Ve bu problemler, zihinsel ve fiziksel olarak belirgin bir şekilde etkilemiştir Ikegawa'yı.
Yalnız - 25GP
Zaten hayatı boyunca tek tük kişiler harici insanlarla iletişim kurmaktan kaçınmış olan Ikegawa, yaşadığı son olaylar ardından kendini iyice dış dünyaya kapatmıştır. Sıradan arkadaşlık ilişkileri, formalite icabı diyaloglar ve belli başlı durumlar harici, kişilerle yakınlaşmayı ya da bir bağ kurmayı silmiştir aklından.
Kötü İmgeler ve Görüntüler - 20GP
Kardeşinin beklenmedik ölümünün ardından, zaten uyku düzeni sıfıra inmiş olan Ikegawa, her uyumayı kısmen de olsa başardığı zaman, pek de uzak olmayan geçmişine ait acı verici görüntülerle karşılaşır. Yanmış bir beden, acı verici bir çığlık, çelimsiz bir yansıma ve niceleri.


Ninjutsu
Jutsu;
Otonaku Ashi Jutsu (D-Rank)
Yusubi no Jutsu (D-Rank)
Kangehika (C-Rank)
Ikadzuchi no Kiba (C-Rank)

Taijutsu
-

Genjutsu
Jutsu;
Kininaru Kimochi (D-Rank)
Magen: Henge (D-Rank)
Teishi no Jutsu (C-Rank)
Mugen Onsa (B-Rank)

Disiplin;
Ryuhoubo (D-Rank), (C-Rank)
Houkibo (D-Rank, C-Rank)

Beceri Listesi
Odaklanma 3
Pratik Zeka 3

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-

Resim
Kullanıcı avatarı
Hiroki Ikegawa
 
Mesajlar: 27
Kayıt: 21 Eyl 2014, 23:17

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Aoi Hikari tarih 02 Eki 2014, 03:56

"Tabii tabii..."

Hikari peşine düştü gencin. Mezarlığın içine doğru yürüyorlardı. Yürürken bir yandan da mezarlıktaki isimleri okuyordu. Aklındaki düşünceler yine aynıydı. Öldürülmek fazlasıyla korkunçtu zaten. Ama etrafta kimsecikler yokken sanki.. sanki tecavüz... Önce bir güzel titredi. Sonra da kafasını salladı yeniden. Kaküllerini parmaklarıyla sola doğru taradı. Arkasından yürümeye devam etti. Ikegawa öyle bir şey yapmazdı. Sonuçta öyle biri gibi durmuyordu. En fazla Hikari'yi öldürür sonra ölüsüne tecavüz ederdi. Hikari gözlerini kapadı bir anlığına. Bu düşüncelerden beynini arındırmalıydı. Yoksa bütün gün kendi kendini yiyecekti böyle. Saçlarının arasında büyüyen beyaz saç telini hissetti resmen. Evet bu stres kız için çok fazlaydı. Karnı da çekilmez hale gelmişti. Keşke yemeğin hepsini antrenmandan önce yemeseydim, diye geçirdi yine içinden. Antrenman sırasında enerji vereceğine karar verirken ne düşünüyordum ki ben? Zaten Hikari kilosuna dikkat etmeliydi. Fazlasıyla zayıflamıştı. Kilo almaya çalışıyordu son zamanlarda.

Kısa bir süre yürüdükten sonra oğlan durdu. Hikari de onunla beraber yürümeyi bıraktı. Genç bir yere bakıyordu. Tanıdık bir isim mi acaba, dedi. Etrafına bakındı kız kardeşi burada değildi. Hala farkına varmamış genç kız bütün her şeyden habersiz etrafına bakınıyordu. Ardından her şey yerli yerine oturdu. Kafasını istemeyerek mezar taşına çevirdi. Yazan ismi okumak istemedi. Reddetti ama çok barizdi neler döndüğü. Mezar taşına baktı ve ismi okudu.

Hiroki Aimi
Gözlerini kaçırdı. Az önce aklına gelenler yüzünden utandı. İçini kaplayan üzüntü gözlerinden dışarı akmaya başladı. Sıkıca yumdu gözlerini. Kafasını geriye attı ve gökyüzünün yüzünü yıkamasını bekledi. Neyseki gözyaşlarını son anda durdurmayı başarmıştı. Bütün o salak düşüncelerden arındı zihni bir anda. Artık daha berraktı düşünceleri. Daha düzgün düşünebiliyordu. Ama bir şey söylemek istemedi. Sadece üzüldü. Ama istemeden de olsa o kelime ağzından çıktı. Ve artık gözyaşları serbest kalmıştı.

"Üzgünüm."
Resim

Künye
İsim: Aoi Hikari
Yaş: 19
Cinsiyet: Dişi
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. Seviye - 10 puan

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 5
Potansiyel: 7
Varlık: 1
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler

Takıntılık
-Hikari prensiplerinin resmen kölesi olmuş durumdadır. Onun için kurallar hayatın sorunsuz devam edebilmesinde büyük rol oynar. Sırf bu konudaki takıntıları yüzünden kendini bazen içinden çıkmayacağı kadar ağır durumlara sürükleyebilir.
Paranoyak
-Hikari'nin takıntılarının ana sebebidir. İnsanların onu sadece eğlenmek için kullanacağından şüphelenir. İnsanlara bu yüzden asla güvenerek konuşamaz. Bu yüzden zamanının çoğunu yalnız geçirir
Eşcinsel
-Hikari kendi cinsine henüz kendisinin de kabul etmediği bazı hisler hissediyor.

Ninjutsu

Bousen no Jutsu (A-Rank)
Takonagi no Jutsu (B-Rank)
Suijinheki (B-Rank)

Sanzengarasu (C-Rank)
Karasu Bunshin no Jutsu (C-Rank)
Mizuame Nabara (C-Rank)
Keishuu no Jutsu (C-Rank)

Suiben (D-Rank)
Heisashiki (D-Rank)
Shunshin (D-Rank)

Taijutsu

Shinshouki (C-Rank)

Genjutsu
Beceri Listesi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Tantou (seviye.2)
Wakizashi (seviye.3)
20'li Senbon Paketi
Kullanıcı avatarı
Aoi Hikari
 
Mesajlar: 22
Kayıt: 19 Eyl 2014, 16:15

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Hiroki Ikegawa tarih 02 Eki 2014, 04:21

Gözlerini mezar taşından ayırmadı bir an bile. Birkaç dakika, durdu öylece. Yanında kızın hislerini sezdi. Dönmedi ona, seyretmedi onu belki ama. Hissetti. Ses tonunu duymadı, gördü adeta. Kendi düşüncelerini umursamadı bir an için. Geçen onca süreden sonra, ilk defa zihninin boşaldığını fark etti. Biraz bencilce olabilirdi bu yaptığı ancak, pek umursadığı söylenemezdi. Ağır gelebilirdi yanındaki genç kıza bunlar. Zaten yorgun gözüken bu iyi niyetli insana bunu yapmak istemezdi ancak... Sadece biraz rahatlamak istemişti. İşe yarıyor muydu, muamma idi. Yine, bir şeyler oluyordu sadece. Sessiz birkaç dakika daha geçti. Ortamda kötü olarak nitelendirilen bir hava var ise, sessizlik devreye girmek zorundaydı ardından. Ve genelde bu sessizlik, fırtına öncesi yaşanan sessizlik ile eş değer kılınıyordu. Fırtınalardan korkmamıştı hiçbir zaman genç adam. Aksine, becerebildiği her fırsatta izlemişti onları. Yüksek şiddetli gök gürültülerini dinlemişti, gözlerini kamaştıran şimşeklerin ışıklarını seyretmişti. Tüm aile bireyleri uyurken, ona engel olan bir şeyler vardı sürekli. Tüm hayatı boyunca onu takip edip bir lanet gibi. Sadece, etkilerini yeni göstermeye başlamıştı.

Sol tarafta Hikari, sağ tarafta ise Ikegawa duruyordu. Yağmur şiddetini azaltmış olsa da, dinmesi imkansız bir olay olarak nitelendirilebilirdi. Rüzgar yoktu. Hava koşulları adeta eşlik ediyordu bu ikili arasındaki duygu ve his karışıklığına. Sessizliğe, sessizlik ile karşılık veriyordu. Bugün için yeterince zaman geçirmişti zaten burada genç adam. Sözlerini tüketmişti. Yapmak zorunda hissettiği şeyleri yapmıştı. Daha fazlasının bir anlamı yoktu. Hele ki yanındaki misafiri üzmenin... Eğer kardeşi izliyorsa onları, kızmış olmalıydı abisine. Bir bayanı üzmenin, hele ki ağlatmanın ne kadar kötü bir şey olduğundan bahsederdi elinde olsaydı. Küçük kardeşinin kuracağı cümlelerden bile bir bir emindi genç adam. Sol tarafa döndürdü başını, anın sona ermesini amaçlayarak. Tahmin ettiği ifadeyi gördü Hikari'nin yüzünde. Yağmur damlaları arasına karışan gözyaşlarını süzdü. Bir şeyler... İçinde değişik bir şeyler vardı. Bu klişe bir hoşlanma muhabbeti ya da karşı cinsle alakalı bir durum değildi. Saçlarına gitti gözleri, alnından aşağıya, gözlerine ve burnuna devam etti. Ardından dudaklarına. Kendini sorguladı, hayal gördüğünü sandı hatta. Zihninin ona oyun oynadığını düşünürken, kaşları çatıldı. Fark etmemişti ilk gördüğünde ancak... Bu kız, kardeşini andırıyordu görüntüsü ile. Haddinden daha fazla bir şekilde.

"Üç ay kadar oldu..." dedi titrek bir ses tonuyla. "Onu o kadar özlüyorum ki Hikari-san. O kadar... kötüyüm ki." şeklinde devam etti. Ardından geriye doğru bir adım attı. Bekledi tekrardan. Başı eğikti, saçları alnından aşağı düşerek yüzünü kaplıyordu. Ağlamıyordu ancak. Dayanabilmeyi öğrenmişti. Herhangi bir tepki beklemiyordu genç kızdan ise. Olabilecekleri tahmin edebiliyordu. Sadece, şaşırtılmak isteği vardı içerisinde. Acıklı cümleler duymak istemiyordu. Üzüntü belirtileri ya da avutma amaçlı hareketler beklemiyordu. Yeterince görmüştü bunları zaten. Onun ihtiyacı olan şey... Farklıydı. Ne olduğunu kendisi de bilmiyordu ancak, içerisindeki eksikliği sıradan şeylerin tamamlayamayacağından emindi.
if your soul is free will it ever find a home?Resim
Künye
İsim: Hiroki Ikegawa
Yaş: 19
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. seviye, 10 puan

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 7
Varlık: 4
Zeka: 8

Eksiklikler/Özürler
Insomnia - 40GP
Kardeşinin ölümü, ailesinin ve hayatının almış olduğu son nokta kişisel sorunlara yol açmıştır Ikegawa'nın beyninde. Zaten sahip olduğu uyku problemleri, yaşadıklarının da vermiş olduğu etkilerle en üst düzeye ulaşmıştır. Ve bu problemler, zihinsel ve fiziksel olarak belirgin bir şekilde etkilemiştir Ikegawa'yı.
Yalnız - 25GP
Zaten hayatı boyunca tek tük kişiler harici insanlarla iletişim kurmaktan kaçınmış olan Ikegawa, yaşadığı son olaylar ardından kendini iyice dış dünyaya kapatmıştır. Sıradan arkadaşlık ilişkileri, formalite icabı diyaloglar ve belli başlı durumlar harici, kişilerle yakınlaşmayı ya da bir bağ kurmayı silmiştir aklından.
Kötü İmgeler ve Görüntüler - 20GP
Kardeşinin beklenmedik ölümünün ardından, zaten uyku düzeni sıfıra inmiş olan Ikegawa, her uyumayı kısmen de olsa başardığı zaman, pek de uzak olmayan geçmişine ait acı verici görüntülerle karşılaşır. Yanmış bir beden, acı verici bir çığlık, çelimsiz bir yansıma ve niceleri.


Ninjutsu
Jutsu;
Otonaku Ashi Jutsu (D-Rank)
Yusubi no Jutsu (D-Rank)
Kangehika (C-Rank)
Ikadzuchi no Kiba (C-Rank)

Taijutsu
-

Genjutsu
Jutsu;
Kininaru Kimochi (D-Rank)
Magen: Henge (D-Rank)
Teishi no Jutsu (C-Rank)
Mugen Onsa (B-Rank)

Disiplin;
Ryuhoubo (D-Rank), (C-Rank)
Houkibo (D-Rank, C-Rank)

Beceri Listesi
Odaklanma 3
Pratik Zeka 3

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-

Resim
Kullanıcı avatarı
Hiroki Ikegawa
 
Mesajlar: 27
Kayıt: 21 Eyl 2014, 23:17

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Aoi Hikari tarih 02 Eki 2014, 04:40

Normal bir kız büyük ihtimalle hemen yanındaki gence sarılırdı ve romantik bir an yaşarlardı. Belki de arkadaşlıkları için güçlü bir anı olurdu. Hikari sadece durdu. Sadece mezar taşına bakmaya devam etti bir süre. Ne dönmüş olabilirdi bu adamın hayatında. Ne olmuş olabilirdi ki? Kendini toparlayabilmek için kendinden biraz müddet istedi. Kendini toparlayacak ve bu adama iyi bir ders verecekti. Yumruğunu sıktı ve gözyaşlarını sildi. Her ne kadar yağmur onları suratından temizlese de gözyaşları daha sıcaktı ve hala suratında hissediyordu. Saçlarını yine salladı. Yalnız bir insan, neredeyse hayatı boyunca yalnız olmuş bir insan ne yapabilirdi. Kafasını öbür tarafa çevirdi. Önce uzağı izledi. Yağmurun buğusundan belli bir mesafeden sonra görüş düşüyordu. Sanki bir hiçliğin ortasında sadece bu mezarın başında Ikegawa ile dikiliyorlardı. Durumu düşündü. Ne olabilirdi. Ne yaşamış olabilirdi bu çocuk. Gözlerinin altı halkalarla doluydu. Demek ki uyumuyordu uzun süredir. Peki ya kilosuna ne demeli? Yemek de yemiyor olmalıydı. Peki ya boynundaki? O ne anlama geliyor olmalıydı?

Suratını gence döndü. Boynuna dikkatlice baktı. Karşında olsanız utançtan gözlerini kaçırmanızı sağlayacak kadar güçlü. Gerçeği görüyordu, o izin tek anlamı olabilirdi. Bir insanın boynunda neden çevreleyen bir morluk olabilir ki zaten. Yaklaşıp çenesini sert ve güçlü bir hareketle tuttu Ikegawa'nın. Yukarıya doğru kaldırıp boynundaki izi inceledi. Elini uzatıp dokundu. Uzun zaman olmuş olmalıydı ama iz hala boynunda bir damga gibi kalmıştı. Kafasını çevirdi yeniden. Suratı iyice bozuldu ama görmesini istemiyordu. Bu kadar duygusallık onun için fazlaydı. Çenesini bırakıp gözlerini ovuşturdu. Burnunu çekip yeniden döndü çocuğa ve sordu;

"Sen ne yaptın?"
Resim

Künye
İsim: Aoi Hikari
Yaş: 19
Cinsiyet: Dişi
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. Seviye - 10 puan

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 5
Potansiyel: 7
Varlık: 1
Zeka: 3

Eksiklikler/Özürler

Takıntılık
-Hikari prensiplerinin resmen kölesi olmuş durumdadır. Onun için kurallar hayatın sorunsuz devam edebilmesinde büyük rol oynar. Sırf bu konudaki takıntıları yüzünden kendini bazen içinden çıkmayacağı kadar ağır durumlara sürükleyebilir.
Paranoyak
-Hikari'nin takıntılarının ana sebebidir. İnsanların onu sadece eğlenmek için kullanacağından şüphelenir. İnsanlara bu yüzden asla güvenerek konuşamaz. Bu yüzden zamanının çoğunu yalnız geçirir
Eşcinsel
-Hikari kendi cinsine henüz kendisinin de kabul etmediği bazı hisler hissediyor.

Ninjutsu

Bousen no Jutsu (A-Rank)
Takonagi no Jutsu (B-Rank)
Suijinheki (B-Rank)

Sanzengarasu (C-Rank)
Karasu Bunshin no Jutsu (C-Rank)
Mizuame Nabara (C-Rank)
Keishuu no Jutsu (C-Rank)

Suiben (D-Rank)
Heisashiki (D-Rank)
Shunshin (D-Rank)

Taijutsu

Shinshouki (C-Rank)

Genjutsu
Beceri Listesi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Tantou (seviye.2)
Wakizashi (seviye.3)
20'li Senbon Paketi
Kullanıcı avatarı
Aoi Hikari
 
Mesajlar: 22
Kayıt: 19 Eyl 2014, 16:15

Re: Hikari ve Ikegawa.

Mesajgönderen Hiroki Ikegawa tarih 02 Eki 2014, 05:06

Aklınıza gelen şeylerin başınıza gelmesi pek şaşırılacak bir olay değildi aslında. Bu soruyu en başından beri bekliyordu. Sadece bu kızdan değil, karşılaşabileceği her insandan. Pişmanlığının sebebi başarısız olması ya da böyle bir girişimde bulunması değildi. Asıl sebep, acizliğini kanıtlayan bir damga kalmış olmasıydı bedeninde. Kapatmalıydı belki de gereksiz açıklamalardan kaçınmak için bu damgayı. Gizlemeliydi bilinçsiz kişiliklerden. Ancak, meraklı ve bir o kadar da tedirgin olan bu kıza açıklamada bulunma zorunluluğu hissediyor gibiydi. Nadir olan şeyler yaşanıyordu genç adamın zihninde. Kaçınmıyordu bazı formalitelerden, gereksinimlerden. Arada bir, sıradanmış gibi hissetmek ve öyle davranmak, daha nötr bir hal almasını sağlayarak iyi geliyordu ona. Nötr. Ne kadar iyi tasvir ediyordu onun gerçek kişiliğini bu kelime. Söylemesi de bir o kadar zordu. Tebessüm ediyordu anlamsızca aklından geçirdikleri eşliğinde. Hissettikleri ve dışa yansıtma şekli hiçbir zaman aynı olmamıştı zaten. Bastırıyordu böylece içindekileri, bastırdığını sanıyordu.

Sorunun ne amaçla geldiğini fark ettiği an kulaklarında vurulan kapının sesini işitti. Anımsadı. Ellerini seyrettiği sahne canlandı gözünde. Ve tahmin ettiği gibi, uyandığında parmaklarının arasında ip parçacıkları görmüştü. Derisinden kopan ince parçaları görmüştü. Bilinçsizdi belki ama, bünyesi son bir umut olarak kendini kurtarmaya çalışmıştı. Başarısız olmuştu ancak, kurtulmuştu yine de. Bir şekilde hissedilmişti böyle bir şey yapabileceği. Bir şekilde engel olunmuştu ona. Boynuna gitti sağ eli. Parmak uçları gezindi teninde. Sızı ya da bir acı kalmamıştı artık. Sadece, damgalanmıştı. Kafası sabitti ancak gözleri gökyüzünü izliyordu. Hava olabildiğine ıslak olsa da, dudakları kuruydu. Yapışmışlardı birbirlerine. Karşısında ise ovalanan kızarmış gözler onu izliyordu. Baskı hissediyordu üzerinde. Açıklama yapmak içinse fazla yorgundu genç adam. Gözleri kaçındı genç kızın üzerinden. "Cevabını bildiğin soruları hep sorar mısın Hikari-san? Öyle olmadığını hatırlıyorum sanki." dedi aynı kısık ve boğuk ses tonuyla. "Başarısız bir girişimdi sadece. Pek de önemi olmayan." şeklinde devam etti. Kızın sol tarafına geçerek birkaç adım attı. Duraksadı tekrardan. Gökyüzüne baktı. Düşüncelere daldı bir anda yüklenerek. Cevaplarını bulamadığı neden soruları beyninde dönmeye başladı. Biliyordu, hiçbir zaman bulamayacaktı aradığı cevapları. Elde edemeyecekti istediği sonuçları. Ancak düşüncelerine hakim olamayacak kadar yorgundu. Nefes almaktan yorulmuştu. Sadece nefes almaktan yorulmuştu.
if your soul is free will it ever find a home?Resim
Künye
İsim: Hiroki Ikegawa
Yaş: 19
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü: 4. seviye, 10 puan

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 7
Varlık: 4
Zeka: 8

Eksiklikler/Özürler
Insomnia - 40GP
Kardeşinin ölümü, ailesinin ve hayatının almış olduğu son nokta kişisel sorunlara yol açmıştır Ikegawa'nın beyninde. Zaten sahip olduğu uyku problemleri, yaşadıklarının da vermiş olduğu etkilerle en üst düzeye ulaşmıştır. Ve bu problemler, zihinsel ve fiziksel olarak belirgin bir şekilde etkilemiştir Ikegawa'yı.
Yalnız - 25GP
Zaten hayatı boyunca tek tük kişiler harici insanlarla iletişim kurmaktan kaçınmış olan Ikegawa, yaşadığı son olaylar ardından kendini iyice dış dünyaya kapatmıştır. Sıradan arkadaşlık ilişkileri, formalite icabı diyaloglar ve belli başlı durumlar harici, kişilerle yakınlaşmayı ya da bir bağ kurmayı silmiştir aklından.
Kötü İmgeler ve Görüntüler - 20GP
Kardeşinin beklenmedik ölümünün ardından, zaten uyku düzeni sıfıra inmiş olan Ikegawa, her uyumayı kısmen de olsa başardığı zaman, pek de uzak olmayan geçmişine ait acı verici görüntülerle karşılaşır. Yanmış bir beden, acı verici bir çığlık, çelimsiz bir yansıma ve niceleri.


Ninjutsu
Jutsu;
Otonaku Ashi Jutsu (D-Rank)
Yusubi no Jutsu (D-Rank)
Kangehika (C-Rank)
Ikadzuchi no Kiba (C-Rank)

Taijutsu
-

Genjutsu
Jutsu;
Kininaru Kimochi (D-Rank)
Magen: Henge (D-Rank)
Teishi no Jutsu (C-Rank)
Mugen Onsa (B-Rank)

Disiplin;
Ryuhoubo (D-Rank), (C-Rank)
Houkibo (D-Rank, C-Rank)

Beceri Listesi
Odaklanma 3
Pratik Zeka 3

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-

Resim
Kullanıcı avatarı
Hiroki Ikegawa
 
Mesajlar: 27
Kayıt: 21 Eyl 2014, 23:17

Sonraki

Dön Role Play Arşivleri

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron