Out: Karakter gelişim içindir.Giriş hakkı sadece kendi aileme ait.
Havayı içine çekti,soğuktu.Göğsü delicesine şişerken tam ortadaki,boğazına tıkalı yumru biraz daha çırpındı.Bağırabilirdi,ruhu bedeninden sökülüyormuşçasına haykırabilirdi.Yuttu Haze.Salmak istediği haykırışıda,düğümlü o yumruyuda iradesiyle yuttu.İsyanını sindirdi.Görüşü bulanıktı ama tüm tüylerinin dikenleştiğiden emindi.Üstüne üşümüştü.Havadan dolayı olduğunu düşünmüyordu.Çiseleyen yağmurunda gram etkisi yoktu.Aksine,gururunu biraz daha ezebilse damlalara dua edecekti..Onu dünyaya sabitleyen şey,suyun tenine yaptığı dokunuşlardı çünkü.Yüzündeki somutluğa bahane olarak sunabileceği tek dayanaktı yağmur.Başka biri çıkagelse göz yaşlarını nasıl açıklayacaktı ? Gökyüzü gürledi, rüzgarı tüm vücudunda hissetti.Gözlerini ne zamandır kırpmadığını düşündü,tahminden öteye gidemedi.Zaman olgusuna tutunmaya,geri dönmeye çalıştı,kayıp gideceğini bile bile çabaladı.Sonuç vermedi,zihnindeki o boşlukta sallanıp durmaya devam etti Haze.Parmakları dizlerine iyice kenetleniyordu,tırnaklarının altına nüfuz eden sıcak kanı hissetti.
Dayanamadı Haze.İlk hıçkırığını dışarı saldığında gözyaşları bunu fırsat bilircesine boşaldı.İnsanlardan soyutlandığını hissettiğinde çökmüştü yaşlı,sağlıksız ağacın dibine.Hisleri,zihninde kurduğu duvarı aşana dek sanki biri çıkıp onu öldürecekmiş gibi kuşkuyla oturmuştu.Yoktu kimse.Dolunayla,ağaçla,önündeki nesnelerle bir başınaydı.Yaşla dolmuş kısık gözleriyle gövdeye astığı fotoğrafa baktı....Haze,Fuka ve güzeller güzeli kız kardeşi..Mitsuko birlikte fotoğrafımız yok diye başının etini yemiş ve sonunda bu kareyi çektirmişti yıllar önce.Hıçkırıklarını keserek güldü Haze,gözyaşları hızlandı.Babaları.O da vardı.Yapmıştı işte Mitsuko.Babalarının fotoğrafını üçününkine yapıştırmıştı.Kız kardeşinin bunu hatırladığından bile şüpheliydi ama Haze,o günden beri saklıyordu bunu.Herşeyden çok sevdiği insanlar.Sevmeye fırsatı olmadığı insanlar.Vücudundan taşıp giden o sevgiyi göstermekten çekindiği insanlar.Omuzları çöktü,kendine olan öfkesi parmaklarına iyice yansıdı.Biri kolunu çekse,bacağıda onunla birlikte kopar gelirdi.Kıstı gözlerini.Yaşlar gözünü kapatmasını engeliyordu.Durdurmadı kendini.Sözcüğe,eyleme dökemediği şeyler gözlerinden akıp gidiyordu.
"Böyle mi yapardın ? Benim gibi mi olurdun ? " Çarpık dudaklarından yayıldı fısıltısı.Fotoğrafa kilitlendi.Gözleri kardeşlerinin üzerinde dolandı,babasının gülen yüzünde donakaldı. "Doğru mu yaptım baba ? Olmam gereken bu muydu ? " Kayış koptu,hıçkırıkları onu ele geçirirken sağ kolunu suratına gömdü.Yağmurdan ıslanmış kolları gözyaşlarını reddetti.Ne yapıyorsun Haze,ne yapıyorsun ? Abiydi o,hem kardeşlerinin hemde kendisinin babasıydı bir yandan.Ağlayamazdı,zayıf düşemezdi.Tabuları sert olmalıydı,aşılamayacak kadar katı olmalıydı.Ama yapamadı Haze.Şekilden şekile girdi bu yaşına dek,tutarsız oldu.Herşey içinde patladı genç bedenin.Güç aldığı sevgi dahi onu yere yığdı ama o kendisini yere yıkamadı.Ne belirlediği kuralları aşabildi ne de üstüne geçirdiği sert insan kostümünü.Nereden bilecekti ki ? Bir babanın ne yapması gerektiğini,ne söylemesi gerektiğini nereden bilecekti.Yapmacıktı,kendisinden tiksinecek kadar yapmacıktı.Kendi kendini o kadar çok şeyden yoksun bırakmıştı ki bu yüzden.Kaç kez sarıldın kardeşlerine Haze ? Hiç.Dayattığı sert kimlik alıkoymuştu onu.Ve zamanla o kadar çok kaptırmıştı ki kendini artık elinden gelmiyordu.Taşıp giden sevgisini 'gösteremiyordu.' Korkuyordu Haze.Soğukla birlikte titredi.Bu gelişimi,içindeki hisleri tamamen alıp götürse ne yapacaktı.Daha ne denli boşluğa sürüklenebilirdi.Kapaklandı yere.Zemine serili alınbandına çöktü.Kendini adadığı köy,Kusa'nın sembolu.Bu adanmışlıktan da emin değildi.Her göreve koşuşturduğu günleri hatırladı,ilk zamanları.Kusa için mi yapmıştı yoksa örnek karakter olabilmek için mi ? Kaçmıştı işte.Kardeşlerinden olabildiğince uzağa.Biliyordu,onlarla yakın olsa dayanamayacaktı.Tüm o sertliği,abi portresini yırtıp atacaktı.Haykırdı bu sefer.Gözyaşlarına,hıçkırıklarına acı bir inilti eklendi,gökyüzü memnuniyetle ona eşlik etti.Alınbandını yumruğunun arasına alarak dizlerine emanet etti yine kendini.Fotoğraf karşısındaydı,özlemi mesafelerce öteden okunabilirdi.
Değişmeyi isterdi,her şeyden çok hemde.Koşup kardeşlerine sarılabilmeyi,köyde gördüğü normal aileler gibi cıvımayı dilerdi.Haykırışları kahkahaya dönüştü.Aklı yerindeydi ama bu ani değişimi durduramadı.Sonrası ise durgunluk.Sesi kesildi,yüzü ifadesizleşti.Yağmur sağnak bir hal alırken olduğu yerde durdu.Fotoğrafı süzüyor,yaşlarının özgürce akmasına izin veriyordu. "İyiler baba,ikiside iyi." Nefesi hızlandı.Dudakları bir sonraki cümleyi ondan bağımsız çıkarmıştı adeta. "İyi gözüküyorlar." Zihnine sancı girdi.İyi gözüküyorlar. Kardeşleriyle arasındaki mesafeyi özetleyebilecek en iyi cümle.Parmakları gevşedi,alınbandı kayarak yere serildi tekrar. "Bilmiyorum.Sanırım öyleler.Bilmiyorum." Küfürler etti kendine.Varlığından nefret ettiği kelimelerle sıfatlandırdı benliğini. "Bana rağmen...Başarısızlığıma rağmen..İyi görünüyorlar." Sağnak yağmur,fotoğraf ve Haze.