
Hastanede yatıyordu Osui. Temiz çarşafların üzerinde Temiz temiz yatıyordu. Osui ve temiz Kelimeleri pek yanyanyana gelmeyen kelimelerdir ancak bu sefer çok istisnai bir durum vardı. Yaanıklarını önce soğuk suyla yıkamışlardı Osui'nin. Haliyle banyo yapmış gibi de olmuştu. Yavaş kendine gelirken ise İlk fark ettiği şey temizlikti Osui'nin. Sanki bir kilo hafiflemiş gibiydi. Elbette ki her yerini temizlememişlerdi. Sadece yüzünün ve vucudunun bazı görünen yerleriydi temiz olan.
Fark ettiği diğer şey ise yatağının baş ucunda beklerken uyuya kalmış olan annesiydi. Ne kadar endişelendiğini tahmin ediyordu az çok. Aslında uyandırıp onu sevindirecekti ama kıyamamıştı uyandırmaya. Hem kendisi de henüz tam olarak uyanamamıştı. Bir süre daha yatağa uzanıp gözlerini kapatacaktı. Gözlerini kapatacak ve onu buraya getiren olayı düşünecekti.
Basit bir görevdeydiler. En yakın ve tek arkadaşıyla birlikte. Bakuhatsu Taiyou. Aslında görevde 3. bir kişi daha vardı fakat O tıpkı diğerleri gibi çok soğuk davranmıştı. Osui ve arkadaşına. Zaten olaybaşlamadan hemen öncesinde de kaçmıştı görevden. Şimdi düşünüyordu da acaba onu da kaçıran Bakuhatsu olabilirmiydi.
Ve tabiki olayı başlatan o kaka. Çok güzel bir şekli vardı. Gerçekten hayran kalınacak birşeydi. En azından Osui İçin öyleydi. Şeklini aklına kazımıştı. Ne olursa olsun bir gün öyle mükemmel şekilli bir kaka yapacaktı.
Fakat onla oynamak pek iyi sonuçlar doğurmamıştı. Onla eğlencesini artırmak için mıncıklaması yetmiyormuş gibi elini arkadaşına sürmmeye çalışmıştı. Sadece basit, komik bir şaka yapmaktı tek isteği. Tıpkı her zaman yaptıkları gibi. Fakat bu sefer Bakuhatsu'nun tepkisi tahmin ettiğinden daha zor olmuştu. Vucuduna bir ateş topu göndermek. Böyle basit bir şaka için biraz fazla bir tepkiydi. Üstüne birde ondan sonra yetmemiş Ve Osui'yi öldürmeye çalışmıştı Bakuhatsu. Eğer Jounin Daichi Yamada yetişmeseydi şimdi ölü olduğunu biliyordu. Büyük ihtimalle onu hastaneye götüren de oydu. Zira onun son sözlerinden sonrasını hatırlamıyordu.
Osui bunları düşünürken uyuyamıyor ve gözlerini sürekli kırpıştırıyordu. bir süre sonra da gerçekten içten bir şekilde mutlu ve şevkat dolu bir bir ses ile gözlerini tamamen açmıştı.
"Nihayet uyandın mı oğlum!" bu sözü söyleyen elbetteki annesiydi. Ve lafı bitince ona sıkıca sarılmış ve yine konuşmaya başlamıştı. "Çok endişelendim... Sana kaç kere söyledim ama değil mi? 'O çocuk tekin değil onla arkadaş olma'... Hazır temizken sana biraz sarılıyım normal zamanda çok kokuyorsun" Son cümle biraz alaycı bit tondaydı ved o cümleden sonra Osui de annesi de gülüyorlardı.