
Görev bitti bizim işte. Giriş cümleme sokayım. Neyse köy meydanına doğru yürümeye başladım ben. Kokuryu da benle geliyor falan. İşte amacımız birlikte bir şeylere gidip bir şeyler içmek, bu arada herifi tanımaya çalışacam. Bakalım neyin nesiymiş. Şimdi bilen bilir, bu gün bir göreve çıktık bunla birlikte. Ben tabi bir sürü mal mal teori ürettim kafamda. Dedim bu Kokuryu kesin bonzaicilerle çalışıyor. Keşin teki falan ama yanılmışım. Adam oldukça normal davranışlar sergileyerek beni utandırdı. Üstelik görev sonunda da yanımda bulunarak vefalı bir insan olduğunu gösterdi. Anlayacağınız kayarım ben buna.
Yavaş yavaş şöyle bir şeyler zıkkımlanırken aynı zamanda bir şeyler de yiyebileceğimiz bir yere gideyim diyorum. Etrafıma bakınınca da tabi bu hastane tarafında bisikim yok. Kitli kapılar var. Ishigakure'nin bok gibi çevre planlaması sayesinde aralara saparak kısa yollar da üretemiyoruz. Bir süre ilerledikten sonra sıkılıp "Sokarım böyle işe." diyerek nefret ettiğim yerlere, çatılara çıktım. Bir de çatılardan ilerliyoruz ya, millet ne kızıyor amına koyayım. Sanırım patır patır ses çıkıyor. Zaten horon tepmiyoruz lan, şöyle bir basıp geçiyoruz. Ona bile laf ediyor köylü fakirler.
Köy meydanına kadar çatıdan çatıya nanay nanay, varınca da durdum. Şöyle bir dönüp Kokuryu'yu kestim demin kurduğum nanaylı cümlenin çekiciliği ile. Tabi Kokuryu nanaylı cümle kadar çekici değildi. Adam gibi döndüm önüme ve sağıma soluma bakmaya başladım. Hoş güzel bir yer olsa, yemek de yesem... Bir süre hiçbir yerin tipini beğenmediğim için mal mal gezinmiş olabiliriz ama sonunda "Ehh, sikerim." diyerek bir yere girdim. Kenarda köşede bir yere oturup ilgilenen kişiye de masayı donat falan gibi saçma bir şey söyledim. Hafif atarlı, hafif sakin saçma bir duyguda olduğumdan arkama yaslanıp derin bir nefes alıp verdim. Şimdi düşünelim... Görevde eşcinsel duygularım ayağa kalkmış ve biraz Ganta'ya yavşamış durumdayım. Daha önce de Kiyo ile böyle mal bir yakınlaşmamız oldu. Yani anlayacağınız cinsel kimlik bunalımı geçiriyorum. Ben ki kadınlarla falan da birlikte olmuş bir herif olarak Kiyo'nun bana tişörtümün dışından dokunmasının verdiği zevki kadınlarla sevişirken almıyorum. O KADAR YANİ DÜŞÜNÜN! Karar verdim ben Kokuryu'ya üstü kapalı bir şekilde anlatacam bunu. Zaten herifi yeni tanımamın artı bir daha zar zor göreceğimin verdiği bir huzur var içimde. Tamam koyuyorum götüne inşallah rahman gider.
Bu garson bana garip garip bakarak mezeli, sakeli siparişlerimizi aldıktan sonra gitti. Ben de Kokuryu'ya döndüm. "Bu aralar mal mal günler geçiriyorum Kokuryu-san. Biraz kafayı dağıtmak iyi gelecek diye düşünüyorum." diye başladım. Devamı da gelirdi herhalde.