1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

Artık Bir Şeyler Yapmalı Sanki?

MesajGönderilme zamanı: 20 Mar 2016, 12:42
gönderen Jin Ori
Masanın üzerinde duran saydam fincanın içindeki yeşil çay yapraklarının sudaki hareketini izliyordu. Biraz öne doğru eğilerek çaydan çıkan buharı ciğerlerine doldurdu. Seviyordu çayın kokusunu. Hatta aşık olduğunu söyleyebilirdi. Nane kadar olmasa da keskin bir kokusu vardı ve en azından tadına nazaran daha katlanılabilir bir şeydi.
Elinin tersiyle annesinin onun için hazırladığı çayı narin narin iterek "Sadece çorba içeceğim." dedi eş zamanlı olarak. Gözlerini fincandan ayırıp kızıl saçlı kadına diktiğinde annesinin, gözlüğünün üzerinden kendisini izlediğini fark etti. Ami, her zaman Ori'yi yemek ayrımı yapmayacak şekilde yetiştirmek istemişti çünkü dünya üzerindeki her şeyi, tanrının kendilerine bahşettiği bir nimet olarak gördüğü için yemek seçmenin bu nimetlere dolayısıyla tanrıya yapılan bir saygısızlık olduğunu düşünüyordu. Ancak bu konuda pek de kendisi gibi düşünen bir evlat yetiştiremediğinin canlı kanıtı bir kez daha karşısındaydı.
Annesiyle daha fazla ters düşmemek için çorba tabağının yanındaki tahta kaşığı eline alarak çorbayı hızlı hızlı içmeye başladı ancak çorbanın beklediğinden daha sıcak çıkmasıyla kaşığı ani bir hareketle bırakıp eline yarısı dolu su bardağını almak zorunda kalmıştı. Suyun diliyle buluşmasına izin verirken içtiği her yudumda hissettiği acı daha da azalıyordu. Elindeki bardağı içindeki bütün suyu içtikten sonra aniden masaya bırakarak yüzüne takındığı masum bir gülümseme ile "Doydum." dedi. Hemen ardından oturduğu sandalyenin arkasına asmış olduğu kapşonlu yağmurluğunu eline alarak "Bence ben artık gitmeliyim."dedi hiç beklenmedik bir anda. Annesinin bir şey diyeceğini anladığında ani bir hareketle aralarındaki mesafeyi kapatıp kadına konuşma fırsatı vermeden iki yanağına da birer öpücük kondurduktan sonra koşar adımlarla mutfaktan dışarıya attı kendini.

Merdivenleri birer ikişer inip oturdukları apartman dairesinin kapısını açtığında vücudunun açıkta kalan kısımlarıyla temas eden soğuk hava dalgası bir anlık titremesine sebep olmuştu ancak her gününü dışarıda geçiren genç chuunin için alışılması zor bir şey değildi bu durum.
Ame-chou binasına gittiğinden dolayı içeriye girebilmek için karşılaşacağı kişilerde iyi bir izlenim bırakması gerektiğini biliyordu. Bu yüzden bugün yağmurluğunun kapşonunu kapamayı tercih etmişti. Her ne kadar bunu yaparak yağmura ihanet ettiğini düşünüyor olsa da saçlarını kuru tutmak zorundaydı.
Genelde çıkacağı görevlere köy tarafından atanırdı ancak uzun zamandır kendisine görev verilmemiş olmasıyla hayatının sıkıcı bir hal aldığı gerçeğini inkar edemezdi. Hem adının tozlanmış rafların birinde unutulmamış olduğundan da emin olmalıydı. Bu yüzden kendisine uygun bir görev olup olmadığını öğrenebilmek için birileriyle konuşacaktı. Zaten üstlenilebilecek görevlerin asılı olduğu bir panonun varlığına dair bir şeyler duymuştu. En kötü ihtimalle buradan kendisine uygun bir şeyler bulabileceğini düşünüyordu.
Yine de kapşonunu kapamış olması yağmurun tadını çıkarmayacağı anlamına gelmiyordu. Elinden geldiğince temposunu yavaş tutarak çevresindeki apartmanların üzerinden bir gökdelen gibi yükselen Ame-chou binasına dikti gözlerini. İşte gideceği ilk durak orasıydı.

Re: Artık Bir Şeyler Yapmalı Sanki?

MesajGönderilme zamanı: 24 Mar 2016, 15:13
gönderen GM - Naruto
Ame-chou binası, shinobiler gibi sivillerin de bolca uğradığı bir yer. Amegakure'nin kendisi gibi kalabalık içerisi de. Bu kalabalığı yapanlar shinobiler değil, gene siviller. Bir şeyleri danışmaya gelmiş olabilirler, olan olayları ihbar etmeye gelmiş olabilirler... Ancak gene de oldukça yer kaplıyorlar. Shinobilerden neredeyse hepsini ismen tanıyorsun. Zaten sayılı shinobi var köyde. Tanımadığın varsa da yeni chuunin olmuş olduğunu anlayabilirsin. İnsanları geçip görev panosuna gidiyorsun. Oldukça çok görev olmasına rağmen neredeyse hepsi D-rank ve çok basit işler. Köpek gezdirmek, çöp toplamak, duvar boyamak gibi gereksiz işler. Koskoca chuuninin böyle ayak işleri yapmaması gerektiğini biliyorsun. Biraz panoyu inceledikten sonra iki tane görev kafana yatıyor. İçlerinden birini seçmelisin.

Yer: Sakae Kasabası
Rank: C-Rank
Görev: Kuramoto Kingo adındaki bir vatandaş, Sakae kasabasında kişisel bir görev için gizlilik ve yetenek isteyen bir shinobi istiyor. Görevea oldukça dolgun bir fiyat biçilmiş.

Bu görevin gizemli havası hoşuna gidiyor.

Yer: Ogawara Gölü yakınlarındaki Yuni köyü
Rank: B-Rank
Kişi sayısı: 2
Görev: Adını Yuni köyünün yanında bulunmasından almış Yuni ormanı 5-6 aydır bir grup kadın tarafından işgal edilmiş durumda. Hepsi savaşçı olan bu kadın grubunun lideri ile konuşulması ve isteklerinin öğrenilmesi gerekiyor. Göreve katılan shinobilerin ikna kabiliyetlerinin olması gerekiyor.

Bu görevin altında "Kagome Kouki" yazıyor. Büyük ihtimal ile önce başvurmuş bir shinobi ve ikinci kişinin başvurmasını bekliyor.

Re: Artık Bir Şeyler Yapmalı Sanki?

MesajGönderilme zamanı: 27 Mar 2016, 11:53
gönderen Jin Ori
Tenha sokaklardan ayrılıp daha işlek caddelere adımını attığında yağan yağmura aldırmadan hayatını sürdüren insanlara temposunu uydurmaya çalışarak biraz hızlandı. Kısa sürede Ame-chou binasına varmıştı ki bu pek de istediği bir şey değildi. Her ne kadar aklından şehrin içinde birkaç tur daha attıktan sonra buraya yeniden gelmek gibi bir fikir oluşmuş olsa da bunu kendisine bir görev bulduktan sonra da yapabileceği için daha fazla zaman kaybetmeden içeriye girmeyi tercih etmişti. Fakat beklediğinin aksine içeriye girerken hiç bir zorlukla karşılaşmamıştı. Çünkü bildiği -hatırladığı- kadarıyla Ame-chou binasına sıradan insanların giremeyeceğine dair katı kurallar vardı. Ori gibi düşük rütbeli chuuninlerin ise içeriye girebilmek için bir hayli çaba sarf etmesi gerekiyordu.
Binanın içine adımını attıktan sonra kapının önünde durup saçlarını kapattığı kapşonunu açtı ve etrafında olup bitenleri incelemeye başladı. İçeride onlarca hatta yüzlerce insan olduğunu söyleyebilirdi ki bu az önce aklından geçen yasakla ilgili hatırladıklarının tamamen yanlış olduğunun bir göstergesiydi. Gerçi kendinden o kadar emindi ki kendini böyle bir şeyin hiç olmadığına inandırmak yerine buraya gelmediği süre zarfı içinde değişmiş olabileceğine inandırmaya çalıştı.

İçerideki onlarca kişinin arasında elbette kendisi gibi shinobi olanlar da vardı. Kendisiyle aynı rütbedeki chuuninler, üstleri jouninler... Her rütbeden birkaç kişi gözüne takılmıştı ve o an hepsini tanıdığını fark etmişti. Çok sosyal birisi olduğundan dolayı mı? Hayır tabi ki de. Bunun tek nedeni köyde çok az shinobi olmasından kaynaklanıyordu. Büyük ihtimalle diğerleri de kendisini tanıyordu. En azından isminin Jin Ori olduğunu bilmiyorlarsa da bile tip olarak tanıyabileceklerini düşündü. Kapının önünden çekilip binaya girişi tıkamaması gerektiğini fark etmesi ise bir kadının kendisine oflana puflana omuz atarak yanından geçmesi ile olmuştu.

Ağır adımlarla, kimseyi rahatsız etmemeye özen göstererek binaya girer girmez fark edilebilecek bir konuma konulmuş görev panosunun önüne geldi. O kadar çok görev vardı ki bir an için kafasının epey karışacağını düşünmüştü ancak görevlerin bir kısmına göz gezdirdiğinde çoğunun gündelik, basit, bir chuuninin uğraşmayacağı basit işler olduğunu fark etti. Birkaç dakikalık incelemenin ardından koskoca panodaki onlarca görevin arasından sayıyı ikiye indirgemeyi başarmıştı.
Görevlerden bir tanesi bir adamın özel isteğiyle alakalıydı ve bu isteğin ne olduğuna dair herhangi bir bilgi verilmemişti. Sadece görevi tercih edecek olan shinobinin gizlilik konusunda yetenekli olması gerektiği belirtilmişti ki bu Ori de olmayan bir şeydi. Belki sıradan insanlardan kendini gizleyebilecek kadar yetenekliydi bu konuda fakat bir shinobinin algılarından kaçabilmesinin imkanı yoktu. Bu yüzden bu görevi de bir kenara bırakarak diğerine yöneldi.
Bu görev ise bir ormanı işgal eden bir grup savaşçı kadın ile ilgiliydi. Diğerine göre daha zor bir görev olduğu ve birden fazla kişi gerektiği açık açık belirtilmişti ki bu Ori'nin gözünün az da olsa korkmasına sebep olmuştu. Üstelik görevi başarıyla yerine getirmesinin ardından alacağı ücret de diğer göreve göre biraz daha düşük kalıyordu. Ancak yine de konuşmak, gizlenmekten çok daha basit bir şeydi Ori için. Bu yüzden bu görevi tercih etmek daha mantıklı duruyordu. Üstelik kendisiyle birlikte yanında bir kişinin daha gelecek olması yalnızlığına bir miktar çözüm getirebilirdi. "Sanırım bu daha mantıklı." diye konuştu kendi kendine.
Kagome Kouki ismi bir yerlerden tanıdık geliyordu aslında. Bu isme bir kulak aşinalığı olduğu ortadaydı ancak yine de Kouki ismini nereden hatırladığını anımsayamadı. Panonun yanına asılmış olan kalemi eline alıp hemen altındaki ikinci sıraya kendi adını yazdı. İşini bitirdiğinde arkasını dönüp aynı dikkatle kalabalığın arasından geçip dışarıya çıkacaktı. Daha önceden de planladığı gibi şehrin içinde birkaç tur attıktan sonra eve dönüp görevden önce biraz rahatlamayı düşünüyordu. Uzun zamandır bir göreve çıkmamış olmanın ardından önemli bir şeyler yapacak olmanın verdiği heyecanın varlığını inkar edemezdi.