1. sayfa (Toplam 2 sayfa)

[Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 06 Haz 2015, 16:23
gönderen GM - Naruto
Çölde, geldiğin doğrultunun tersine olduğuna inandığın bir yönde ilerlemeye başlıyorsunuz. Ryobe önünde yürüyorken, sen de onun arkasından ilerlemeni sürdürüyorsun. Havadaki karanlık kendini belli etmeyi yavaştan sürdürüyor ve aslında bu da, en azından bir süre daha sorunsuz bir şekilde ilerleyebileceğiniz anlamına geliyor. Ancak senin kafan hala yerin değil. Tanımadığın bir adamla ilerliyorsun ve bu adam iki parmağını hiç çekinmeden koparan bir adam! Bir shinobi olarak jutsu yapman imkansız, katanayı ise sadece tek elinle kullanabilecek durumdasın. Çaresizlik...

"Ne zaman başlayacaksın anlatmaya?" diyen Ryobe'nin sesi ile irkildiğin anda birkaç saniye önce Ryobe'nin "Bugünlere nasıl geldiğini anlat bakalım! Diyelim ki Ishigakure'ye geri döndün, ne yapacaksın?" demiş olduğunu anımsıyorsun. Aslında Ryobe'nin bu cümleleri laf olsun diye sormuş olduğu düşüncesindesin. Çünkü onun genjutsusu altında olduğun süreçte, sanki tüm geçmişini gözler önüne sermişti ve hatta geleceğini bile açıklamıştı sana. Dolayısıyla Ryobe'nin sessizlik yerine, muhabbet etmeyi tercih ettiğini düşünmektesin.

Kapalı konu
Bil bakalım pasiflik süresi ne kadar! Tabiki 48 saat!

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 07 Haz 2015, 17:58
gönderen Hayabusa Akihito
Ryobe'nin muhabbet etmek istediğini anlaması, Akihito için biraz şok edici özellik yaratmıştı. Şu anda, karşısında sanki gün içindeki o cani bunak yoktu. Onun yerine, sevecen bir bunak gelmiş gibiydi. Yine de bu tavırları, ona güvenmeyi daha da zorlaştırıyordu. Nitekim, bu adama karşı en ufak bir hareketin sonuçlarını bile ilk elden görmüştü. İlk el derken, gerçekten elden görmüştü. Sağ elinin iki parmağının kopması, Akihito'yu bir shinobi olarak çaresizliğe itmişti. Her zaman sağ elini kullanması, Akihito için büyük bir dezavantajdı şimdi. Katanasını sol eliyle ne kadar etkili kullanabileceğini bile bilmiyordu. Belki de hiç kullanamayacaktı. Böyle bir durumda, hiçbir işe yaramaz bir kadersiz olacaktı.

"Benim üstümde uyguladığın genjutsudan anladığım kadarıyla benim hakkımda yeterince bilgiye sahipsin zaten. Ama yinede anlatabilirim. Annem, ikizimle beni doğururken öldü. Babamın sürekli görevde olması ise beni, daha doğrusu bizi yalnız büyümeye itti. Chuunin olduktan sonra kardeşimle bir sürü göreve çıktım. Son çıktığımız görev bir baskın göreviydi. Kardeşimle birlikte, bir tür ayin yapan bir gruba saldırdık. Saldırmaktan çok öldürdük de denilebilir. Kushina Vadi Ormanı'nda Fuuton ve Katon kombosu yaptık. Daha sonra Ishi-chou bizi cezalandırma işlemi için odasına davet ettiğinde kardeşim, Daichou'nun hakaretlerini kaldıramayıp saldırdı. O saldırınca haliyle bende saldırdım. Kardeşim o sırada öldü. Bende nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde yaktığımız ormanda uyandım. Şimdide buradayım."

Sonrasında sustu. Ishigakure'ye döndüğü vakit yapacağı tek şey Ishi-Chou'yu öldürmekti. Devamını hiç düşünmemişti. Kardeşi, bu hiyerarşi yüzünden ölmüştü. Peki, Ishi-Chou'yu öldürdükten sonra ne olacaktı? Bunu gerçekten bilemiyordu. Aklından geçen tek düşünce intikamdı. Her şey tamam, peki bu adama aklındaki gerçek düşünceleri söylemeli miydi? Söylemezse zaten bir genjutsuya öğrenebilirdi, bu yüzden herhangi bir şey saklamanın manası olmayacağını düşünerek sözlerine devam etti.

"Ishigakure'ye dönünce yapacağım ilk iş Oshiro'yu öldürmek olacak. Kardeşimin intikamını almalıyım. Oshiro'dan sonra sıra Tsubame'ye gelecek. O orospunun cayır cayır yandığını göreceğim. Tabi ki bunu halkta görecek. Ve yanlarında duran muhafız. Onun adını bilmiyorum fakat, yüzünü aklıma kazıdım. O piçi de kendi ellerimle öldürdükten sonra ise ne yapacağımı bilmiyorum. Kalanını zaman gösterecek."

Son sözlerinden sonra Ryobe'nin yüzünde herhangi bir değişme olup olmadığını gözlemleyecekti. İyi bir değişme mi? Yoksa kötü mü? Ya da bir değişme olacak mı?

"Yanacaksın Yanki!"

Kapalı konu
Abi öğrenciyiz be, yap bi güzellik. Gel şunu 49 yapalım.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 07 Haz 2015, 18:52
gönderen GM - Naruto
Anlattıkların Ryobe'yi fazlasıyla keyiflendirmiş gibi görünüyor. Bunun konuşmandan dolayı mı yoksa konuşmanın içeriğinden dolayı mı olduğu konusunda pek bir fikrin bulunmuyor. Ancak yine de yüzündeki ifadenin iyiye işaret etmesi senin için hayra yorulabilir. En azından Ryobe'yi hoşnutsuz bir duruma sokup, onun sana karşı cephe almasının önüne geçmiş olduğun söylenebilir.

Hikayeni kısaca özetleyip bitirdikten sonra, Ryobe iki eli belinde bağlı şekilde yürümeye devam ederken "O gardiyan hakkında endişelenmene gerek yok. Biz onun icabına baktık." diyor sanki alelade bir işi başarmış gibi. Hemen ardından ise "Bu yüzden de ismini bilmene gerek yok. Hatta zihnine kazıdığın simasını bile silebilirsin." diyor. Tabi bu cümlelerin içinde en çok gardiyanın Ryobe ve biz diye nitelendirdiği grubu dikkatini çekiyor. Yaşadığın olayı düşündüğünde, gardiyanın Ishi-Chou'ya epey yakın biri olduğunu anlayabiliyor. Hal böyle olunca da, Ryobe ve ekibinin bu adamı ortadan kaldırmış olması daha büyük anlamları içinde barındırıyor.

Sen bu düşünceler içerisinde yoluna devam ederken Ryobe "Hedeflerin bizimkiler ile benzeştiği için seni yanıma aldım. Ancak bu demek değil ki bizden birisin. Her ne kadar buna karar verecek kişi ben olsam da, seni esas adamla görüştürmem gerekiyor. Belki onun da sana söylemek isteyeceği şeyler vardır." diyor ve ardından gülmesini tutmaya çalışıyor. Ancak arada çıkardığı hava ile gülmesine mani olamadığı belli olan Ryobe, kendini kasmayarak gülmeye başlıyor ve "Sana kesin söyleyeceği şeyler çıkacak! Hala nefes almana olanak sağlayan adam da sana bir şey söylemeyecekse, başka kim söyler ki! Haksız mıyım hergele?" diyor kahkahaları arasında.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 08 Haz 2015, 00:57
gönderen Hayabusa Akihito
Ryobe, söyleyeceği bütün her şeyi söyledikten sonra Akihito bir an duraksadı. Duyduğu her şeyi kafasında tekrar oynatarak, her birine farklı bir cevap verme gereksinimi duydu. Öncelikle gardiyandan başlamıştı. Gardiyan artık yoktu. Buda demekti ki listeden bir kişi eksilmişti. Hal böyle olunca, listedeki diğer ikili için daha çok vakit vardı.

Peki "Biz" kimdi? Bingo kitabına bir ara göz gezdirirken Oshiro'nun da isminin geçtiği bir kaçak görmüştü lakin kim olduğunu hatırlayamamıştı. Ve büyük ihtimalle şu anda onun yanına doğru gidiyorlardı. Bunu, gidince öğrenebileceği için şimdilik çok üstüne düşmemişti. Ardından ikinci cümleye geçti. Aynı hedefler, esas adam, söylenecek şeyler. Bunları birleştirince Oshiro'nun isminin geçtiği kaçak olduğundan artık emindi. Fakat aklına yeni sorular takılmıştı. Aklına takılan soruları çok geçmeden sormak için cümleleri kafasında belirledikten sonra konuşmaya başladı.

"Hedeflerimiz ile aranızdaki sorunları sana mı sormalıyım? Yoksa bahsettiğin esas adama mı? Tabi bide şu esas adam olayı var. Esas adam kim? Eğer size katılmak için beni bu yola koyduysan benden tam olarak ne istiyorsunuz? Ve en önemli sorum. Ne kadar kaldı?"

Bunları sorduktan sonra peşine kurduğu cümleye yöneldi. Nefes almasını sağlayan adam. Bunun manası neydi? Ne ima etmeye çalışıyordu. İşte bu soru, en önemli soru koltuğunu kapmıştı. Lakin bunu bu adama değil, esas adama sorması gerektiğini anlamıştı. En azından içinden bir ses öyle diyordu.

Ne olursa olsun. Oshiro benim elimden ölecek!

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 13 Haz 2015, 14:30
gönderen GM - Naruto
Ryobe'nin arkasında sürdürdüğün ilerleyiş devam ederken, kafana takılan Oshiro ismine dair düşüncelerin büyümeye başlıyor. Elbette bu düşüncelerin tek kaynağı Bingo Kitabı'nda ismini görmenden fazlası değil. Bu sebeple de düşüncelerinin de bir limiti oluyor. Zaten sonunda da Ryobe'ye sorularını sıralamaya başlıyorsun. Ryobe ise sana cevap olarak adımlarını yavaşlatıyor ve sana bir gülümseme ile bakarken, birden sol elinin tersiyle suratına tokadı basıyor! Yüzündeki o kinayeli gülümsemeyi hiç bozmayan Ryobe "Eğer kim olduğunu unutuyorsan, parmaklarını say hergele! Sana konuşma izni vermem soru sorabileceğin anlamına gelmiyor." diyor. Bu açıklamasının ardından ise tekrar önüne dönerek eski hızında yürümeye devam ediyor.

Kısa bir sessizliğin ardından Ryobe "Oshiro'yu nasıl öldürmek istersin? Yani diyelim ki onun odasına kadar girdin ve artık öldürebilecek durumdasın. Ne yapardın?" diye soruyor sana. Tabi sen bu soruyu dinlerken yüzünde hala az önce yediğin tokadın acısı duruyor.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 14 Haz 2015, 00:50
gönderen Hayabusa Akihito
Ryobe, adımlarını yavaşlattığı sırada, Akihito da aynı şekilde yavaşlamıştı. Ryobe'nin yüzündeki gülümsemeyi gördüğü sırada bu ihtiyarın bir şeyler yapacağını anlamıştı, lakin tepki vermek için yeterli süreyi bulamadan yüzüne yediği tokatla birlikte, içindeki Ryobe öfkesi de bir parça daha büyümüştü. Bir an için, Ryobe arkasını döndüğü sırada eline bir kunai alıp boynuna geçirmeyi düşünse de, hemen fikrinden vaz geçti. Kendisine güveniyordu, bu ihtiyarı öldürebilirdi, lakin esas adama gidebilmesi için halen daha bu adamın peşinden gitmeliydi. Hem yavaş yavaş Rtobe'nin bu piç tavırlarına da alışmaya başlamıştı. Kim bilir, belki zamanı geldiğinde bu adamı öldürebilirdi. Ama o zaman, bu zaman değildi. Bir genjutsu ile yaşadığı olayları hatırlayınca, buna karar vermişti. Aklındaki bu düşünceler, Ryobe'nin hızlanmasıyla bir kenara çekildi ve yerini yediği tokadın acısına bıraktı.

Ryobe'nin sorduğu soru karşısında ne diyeceğini bilemeyen Akihito, bir an için duraksadı. Bunu, daha önce hiç düşünmemişti. Çünkü daha o fırsatın eline geçeceğinden bile şüpheliydi. Biraz düşündükten sonra Oshiro'ya yakışacak en güzel ölüm geldi aklına. Bir an bile duraksamadan, tereddüt etmeden aklına gelen fikri paylaştı Ryobe ile.

"Onu, kardeşimi öldürdüğü biçimde, beyninden içeri bir boşluk yaratarak, o aklındaki bütün onursuz ve şerefsiz düşüncelerini dışarı dökerek öldürürdüm."

Verdiği cevaptan çok memnun kalmıştı. Lakin asıl soru, Ryobe'nin memnun kalıp kalmadığıydı. Kendisini gelecek bir tokat için daha hazırladı. Gelecek olan tokada bir şey yapamazdı lakin, o tokadın geleceğini bilmesinin, acısını hafifleteceğini düşünüyordu. Her ne olursa olsun, Oshiro'nun ölüm şekli belli olmuştu. Bundan kaçamayacaktı. Beynindeki bütün düşüncelerle birlikte ölecekti.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 14 Haz 2015, 11:53
gönderen GM - Naruto
Verdiğin cevabın Ryobe'nin yüzünü görememen sebebi ile nasıl bir etki doğurduğunu bilemiyorsun. Ancak Ryobe konuşmayı tercih etmeyerek, sessiz bir şekilde ilerlemeye devam ediyor. Adımlarınız hızlanırken, siz de yavaş yavaş çölden çıkmaya başlıyorsunuz artık.

Birkaç gün sonra...

Ryobe ile birlikte tekrar Kaya Ülkesi sınırları içerisine giriyorsunuz. Bunu etraftaki yer şekillerinden anlayabiliyorsun. Ancak Kaya Ülkesi'nin neresinde olduğunuz konusunda bir fikrin bulunmuyor. Yol boyunca ne Ryobe konuşuyor seninle ne de sen ona bir şey sorabiliyorsun. Böyle geçen bir yolculuğun sonunda ise, derme çatma bir hana varıyorsunuz.

Hanın içi dökülmek üzere duruyor ve içeride tek tük sarhoşlar dışında hiç kimse bulunmuyor. Ryobe bu sarhoşların arasından geçerken, elindeki kunaisi ile her birini soğuk kanlı bir şekilde öldürüveriyor! Toplamda 7 kadar kişinin kanı hanın zemininde yayılmaya başlarken Ryobe bir masaya oturuyor ve "Buluşma noktasına geldik. Şimdi onları bekleyeceğiz. Sen kapıyı aç ve arkasında dur. Kapıdan gördüğün kadarı ile etrafı kontrol et. Handan dışarıya bir adım bile atarsan, o ayağını keserim! Hadi iş başına!" diyerek sana belki de ilk görevini veriyor. Kendisi ise oturduğu sandalyede biraz yayılıyor ve diğer bir sandalyeye bacaklarını uzatarak uyuklama pozisyonuna geçiyor.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 14 Haz 2015, 13:07
gönderen Hayabusa Akihito
Kaya ülkesi sınırları içine girdiklerini anladığı gibi, içindeki tedirginlik birden yükselmeye başlamıştı. Hangi seviyeyle arandığını bilmiyordu lakin, eğer Suna yolundaki tüccarların da Akihito tarafından öldürüldüğünü kabul ediyorlarsa, aranma seviyesinin biraz fazla olacağını tahmin ediyordu. Hal durum böyle olunca, içindeki tedirginlik bir kademe daha yükseldi.

Hanın içine girdiklerinde Ryobe'nin yaptığı hareket, bir seri katilin yapacağı hareketten tamamen farksızdı. Adamları tereddüt etmeden öldürmesi ve peşine gidip sanki hiçbir şey olmamış gibi bir masaya oturması, bu adam gerçekten bir seri katilden farksızdı. Önündeki seri katil yüzünden ne hale geldiğini düşünürken, birden Ryobe'nin konuşmaya başlaması Akihito'yu yerinden sıçratmaya yetmişti. Hemen peşine, bunu dışarıya yansıtmadığı için mutlu olmuştu. Ryobe'nin sözlerini pür dikkat dinledikten sonra bir baş hamlesiyle selam verdi ve kapıya doğru olan yolculuğuna başladı.

Kapıya olan yolculuğunu kısa sürede bitirdikten sonra kapıyı açtı ve arkasına geçip etrafı gözetlemeye başladı. Aradan bir süre geçtikten sonra, kimi beklediklerini bilmediğini fark etti. Arkasını dönüp Ryobe'ye sormak için hamlesini yaptığı sırada, ihtiyarın uyku pozisyonuna geçtiğini gördü. Uykusunu bölmesi durumunda ne kadar uğursuz olacağını tahmin etmesi çok zor olmayacaktı. Bu yüzden önüne geri dönüp başka bir yöntem düşünmeye başladı. Düşünmeye başladığı gibi başka bir yöntem gelmişti aklına. Hemen cebinden bingo kitabını çıkartıp içinde Oshiro'nun ismini aramaya başladı. Bu sırada, bir gözü sürekli dışarısını gözetliyordu. Bingo kitabında, Oshiro'nun isminin geçtiği kaçağı bulana kadar arayacaktı. Tabi, aramasını yaparken her sayfayı tek tek inceleyemeyeceği için, kendisine bir eleme yöntemi bulmuştu. Aranma seviyesi, Ishigakure'de en fazla olanlara bakacaktı. Sonuçta aradığı kaçak bir Ishigakure shinobisiydi ve bu yüzden aranma seviyesi en fazla burada olacaktı. Gözleriyle bir sayfayı taradıktan sonra yaklaşık on saniye dışarısını gözetleyip bingo kitabında bir diğer sayfaya bakıyordu. Bu şekilde aradığı kaçağı bulana kadar devam edecekti. Aradığı kaçağı bulduktan sonra ise, esas adam gelene kadar kapıdaki nöbetine devam edecekti. Nöbeti sırasında oluşabilecek her türlü tehlike için tetikte bekliyordu. Lakin gerçek bir tehlike olmadığı sürece hamle yapmayacaktı. Aranma seviyesini boşuna arttırmanın bir manasının olmadığının farkındaydı.

Uyuya kalmasak iyi bari.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 17 Haz 2015, 18:48
gönderen GM - Naruto
Ryobe'nin sana söylediği noktaya geçtiğinde, etrafına ilk olarak şöyle bir bakınıyorsun. Herhangi bir tehlike hissetmediğin anda da Bingo Kitabı'nı çıkarıyor ve kaçakları taramaya başlıyorsun. Kısa bir sürenin ardından ise Oshiro Amari isimli A-Rank kaçağı buluyor ve onunla ilgili açıklamaları okuyorsun.

Bu açıklamaları okuduktan sonra kafandaki Oshiro ile ilgili soru işaretleri çoğalıyor elbette. Ancak şu an asli görevinin ne olduğu düşündüğünde, bu soru işaretlerinin dikkat dağınıklığına yol açacağını fark ediyorsun. Öte yandan, ufukta bir insan silueti görmüş olman da düşüncelerini bir kenara bırakmana neden oluyor. Gelen kişinin kadın mı erkek mi olduğu bile henüz net bir şekilde seçilemiyor. Aynı şekilde iyi birinin mi yoksa kötü birinin mi geldiği konusunda da bir bilgin mevcut değil. Ancak durumunu düşündüğünde, şu anda kapalı alanda olan kişilerin sizler olduğunu göz önüne alırsak, bir tehlikeye karşın dezavantajlı olduğunu söylemek mümkün.

Re: [Akihito] Kum Deryası

MesajGönderilme zamanı: 18 Haz 2015, 00:00
gönderen Hayabusa Akihito
Oshiro Amari, demek esas adam sensin.

Akihito, Amari'nin sayfasını okuduğu zaman kafasındaki soru işaretleri de artmıştı. Esas adamın Amari olmama ihtimali de vardı tabi ki ama, Ryobe'nin kurduğu cümleler ve Amari'nin amcasıyla olan kavgası dikkate alındığında, Amari'nin esas adam olma ihtimali hayli yükseliyordu. Her halükarda, şu anda kafasında oluşan asıl soru işaretlerini esas adamın giderebileceğinin farkındaydı. Bu adam Amari olsa da olmasa da.

Oshiro'nun sayfasını bitirip bingo kitabını kapattığı sırada ufukta gördüğü insan silueti, kafasındaki bütün düşüncelerin bir kenara çekilmesini sağlamıştı. Şu anda aklındaki tek düşünce, çıkabilecek bir dövüşten sağ çıkmaktı. Bu yüzden iyice içeriye çekilip kendisini siluetten gizlemeye çalıştı. Bunu yaparken gözlerini siluetten bir saniye bile olsun ayırmadan izlemeye devam etti. Olası bir dövüşte dezavantajlı olabileceğinin farkında olduğundan, kendisine bir avantaj sağlayabilmesi açısından ilk saldırıyı yapması gerekecekti. Ama ilk saldırıyı yapabilmesi için, gelen kişinin düşman olduğundan emin olmak zorunda olacaktı. Tam da bu sırada, sensör yeteneğinin devreye gireceğini biliyordu. Herhangi bir ani chakra akışında, sensör yetenekleriyle bunu fark edebileceği için karşısındaki kişinin düşman mı dost mu olduğunu saniyeler öncesinden bilecekti. Bu saniyeler ise Akihito'nun hayatta kalmasını sağlayacaktı.

Siluet seçilebilir olana kadar silueti izlemekten başka hiçbir şey yapmayacaktı. Gelen kişi Amari'den başkası olursa, içine derin bir nefes alıp, kendisini Fuuton: Renkuudan tekniğini uygulamak için hazırlayacaktı. Gelen kişinin yapacağı ani bir harekette, tekniğini aktif edecekti. Bu sırada, handan dışarıya çıkması yasak olduğu için, tekniğin oluşturacağı gürültüye Ryobe'nin uyanacağını düşünüyordu. Böylelikle en azından Akihito'ya dışarı çıkması için izin verebilirdi. Veyahut saldırdığı için bir tokat daha yerdi. Bir tokat, ani bir saldırıda ağır yaralanmaktan daha iyidir.

Gel bakalım yabancı, ölümüne gel.