[Ishi] Veba

Moderatör: Game Master

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 03 Şub 2015, 12:52

Bakalım... En son, en son birini arıyordum. Niye arıyordum sorusuna cevabım bayağı açıktı. Hatta çok açıktı. Doktor bul demişti birini. Geldiğimi haber ver mi, öyle bir şey demişti. Ben de ne yaptım, elbette birilerini aramaya koyuldum. Sonra buldum da! Evet, yanlış duymadınız buldum. Bulduğum kişi yerden bitme biriydi. Ufaktı, küçüktü. Yaşı da küçüktü. Yani bir çocuktu. Belki de ileri de benden büyük olabilirdi. Büyüklükten kastım, uzun yani. Benim gibi birinden daha büyük olmasına imkan yoktu. Yani öyleydi, ama bu önemli değildi. Önemli mevzular farklı konular. Önemli denilince insan farklı şeyler düşünür. Tabii ben görevdeydim, görev daha önemliydi. O yüzden görev önemliydi. Ama şu da var ki, her insan için çok önemli olan bir şey veya bir şeyler vardır. Benim için annemdi o kişi. Tamam, onunla birlikte ben vardım birde. Kendimi severim, çünkü ben kendimim. O derece de saçma bir cümle oldu. Ama ne demişler haticeye bakma, neticeye bak.

O değil de, şu sıralar abazalığı az biraz bırakmış gibiyim. Hayır, memnun olmadığından değil. Belki bu durumdan memnunumdur da, ama değişmek iyi değil. Olgunlaşıyor muyum ne? Tabii bu düşünce, kız bulsam ona sorgusuz sualsiz atlayacağım gerçeğini de değiştirmiyor. Sanırım yaşadığım olaylar, biraz kendi düşüncelerimi örttü. Kalbim dakikada, normal sayısından 2 ya da 3 tane daha fazla atıyor gibi. Bu biraz da heyecan yaptığımın göstergesi. Niye heyecan yapıyordum? Çünkü hafif bir korkum vardı. Neyden korktuğumu biliyorsunuz, vebadan. Ya bana da bulaşırsa? Ulan o zaman yarağı yedim demektir. Ölmek istemiyorum ben amını sikim. Hem de böyle ücra ve de önemsiz bir yerde. Benim hayallerim var. Hayallerim büyük. Cidden büyük. Kafaya da koydum. Hay amını sikem, yarrağana sokam ya. Neye, yersiz heyecan iyi değildir. Aynı şekil de yersiz korku da öyle. O yüzden nefesimi çektim derince, artık doktorun evine gidebilirim.

Kafamda ikibin türlü şey dönse de, adımlarım normal ve de sağlamdı. Bu adımlarımın beni götürdüğü iskamet olan doktorun eve de varıyordum zaten. Önce kapıyı çalıyordum. Kapıyı açmıyordı. Hani bir an açsana orospu çocuğu diye düşünmedim de değil yani. Birader, işimiz gücümüz var. Neden açmıyorsun kapıyı? Söyler misin? He, bunu bana açıklar mısın? Neyse ki, Kanaye açıyordu. Kanaye, iyi çocuk gibi. Ama suskun. Belki de iyi rolü yapıyordur piç. Benim öyle numaralara karnım bayağı tok. Gerçi iyi rolü yapıp da, kötü çıkan da görmedim. Hep arkadaşlarım niyetlerini belli etmiştir ta ilk baştan. Bir sürü örneği de var yani. Ama onların adını anmaya gerek yok. O değil de, bizim Tatsuya malı köye varmış mıdır? Ne yapıyor acaba? Aptaldı, salaktı falan da seviyorduk be! Kötü çocuktu, ama zihinsel engelliydi ya. Kozmos onu öyle yaratmış, çocuk ne yapsın. Bence akıllı biri olsa, böyle biri de olmazdı. Bu çocuğu döve döve akıllı yapabilir miyim acaba? Gerçi ona vuramam da, pezevenk çok hızlı. Deli hızı var mına koduğumda. Deli gücü de olabilir, ama deli hızı kesinlikle var. Gücünü kullandığını pek görmedim. Ama sürekli koşar. Aptalca bir şekilde koşar. Delidir, ne yapsa yeridir tarzında da koşar. Sanırım aptal ve de deli olduğundan böyle. Neyse ya, siktir ediyorum Tatsuya'yı. Kendime bakayım ben. Başkaları için düşünecek zamanım yok! Sikmişim kozmosu. Kozmosa küfretmek de hoşuma gidiyor. Fırsatını bulunca yapıştırıyorum küfrü. Umarım kozmos bunların öcünü hayli hayli benden çıkarmaz. Çıkarırsa yarrağı yedim demektir. Yarrağı yediğim tescillenmiştir. Hatta belgesi bile hazırdır. Şu şu tarihte, Natsume Kouichi adlı insan, kozmosun yarrağını yiyecektir. Hmm, düşüncesi bile iğrenç. Hatta aklımdan geçirirken, bir anda tüm tüylerim diken diken oldu. Üstüne birde titredim olduğum yerde. Piç kozmos, hain seni.

Neyse, içeri gireyim de kafa dinleyeyim az. O bu değil de, bu doktor niye toparlanıyor ki? Hastayla işi bitti mi piçin? Bence bitmedi. Daha bir sürü kişi var burada doktor. Nereye amın oğlu? Nereye lan? Bu tepkileri içimden geçirdim. Senaryoları hazırladım. Söyleyeceği şeye bağlı yapıştıracaktım herhangi bir senaryoyu. Bir sürü senaryo oluşturup, kafamda onlarla oynamak güzel bir şey. Severim yani. Ama gereğinden fazla yapmaya da gerek yok. Niye gereğinden fazla senaryo yaratayım ki. Her neyse, konuyu kapatayım. Doktor zihnimi okudu galiba. Vay orospu çocuğu! Lan bakma bana öyle. Yani öyle bakıyorsa, tek bir sebebi vardır. İçimden geçenleri duydu. Lan bakma! Heh, gözlüğünü çıkardı. Ama çok ciddi. Fakat ben bu ciddiliğe götümle gülerim. Gülmek bir yana, öksürmeye başladı piç. Hasta mı edeceksin lan bizi? Diablo, sikerim belanı. Adam ol, otur oturduğun yerde. Ben kendimi seviyorum ya. Yapma bunu doktor. Oh, durdu öksürük. Ciğer falan da yok yerde. İyiye işaret bu. Ölmedim, bugün de ölmedim anne. Şimdi bakalım, ne diyecek bu bize. Yavaştan giriyordu, usulca. Sonra duruyordu. Tamamlasana lan şu cümleyi, demeye kalmadan konuşmaya devam ediyordu. Ve konuşmasının bitmesiyle tüylerim diken diken oluyordu. BOM! Kafamda bomba patlıyordu. Üzerime sıcak sular akıyordu. Ne demek lan beni öldürür müsünüz? Lan yarrak kafa bunu yapamayacağımı biliyorsun. Bir açıklama yapmak zorunda bana. Doktor'a: "Ne demek oluyor lan bu? Bak zaten bir şeyler sakladığınız her halinizden belliydi. Bir açıklama bekliyorum. Ben sıradan bir insanım. Ve canımı seviyorum. Çabuk ol, çabuk ol. Yoksa isteklerine hiçbir zaman ulaşamazsın." diyecektim. Sonrasında ağzımdaki nefesi vererek: "Eğer beni açıklamaların ile tatmin edersen, dileğini gerçekleştireceğiz." diyecek ve Kanaye'ye dönüp: "Öyle değil mi?" diyerek bitirecektim.

Şu an var ya... Elim ayağıma girdi. Kalbim dakikada, normal sayısından 20 tane daha fazla atıyor sanırım. O kadar heyecanlandım yani. Biraz da korktum. Evet, ben de korkarım. İnsanım sonuçta. O kadar da mükemmel değiliz ki amına koyayım!
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Shiranui Kanaye tarih 03 Şub 2015, 13:55

Ben bir kuşum, kafesinin içinde ölümünü bekleyen, belki de boş bir kafesimdir, kuşunu bekleyen. Kafes, kafese hoş geldiniz dostlarım. Burada sizin paylaşamadığınız, acınası duygu ve düşüncelerinizi dökebileceğiniz bir sürü vaktiniz olacak. Simsiyah bir duvar düşünün, sizin sıkıntılarınızla örülmüş yıkılamayan bir duvar. İşte beynim, bunlarla kaplı. Kalbim ise, eh. Henüz onu kurcalayacak noktaya gelemedim. Malum, bu duvarlar kolay kolay açılmıyor.

Sıkıntılar demişken, şu an benden başkalarının da başka başka dertleri varmış gibi hissediyorum. Doktordan olsa gerek, suratı epey ciddi gibi. Normalden çok daha ciddi. Kapı da çalıyor. İnsana bir sigarayı çok mu görüyorsunuz, cidden mi? Ne yani o surat ne, ben mi açayım? Senin evinde kapıyı ben mi açacağım? Huh, tırstım da gibi ama. Neyse tamam açıyorum.

Kapıya doğru aheste aheste ve bir o kadar da uyuşuk biçimde yürürken, doktorun büyük bir sorunu olduğuna dair olan düşüncelerim de netletmiş oldu. Kapıyı açtığımda ise karşımda görmüş olduğum Kouichi biraz yorulmuş gibiydi. Gelişinin ardından kapıyı hızlıca kapatıp doktorun yanına doğru gelmiştik. Doktor, hastayı kurtarmış olmalıydı ki toplanıyordu. Fakat bir şeyler var gibiydi, doktoru biraz inceleyip analitik zekamdan faydalanarak az çok bir şeyleri çözmeye çalışacağım.

Doktor da ayaklandı, ağlamış mı lan o? Hiç de ağlamış gibi görünmüyor ama, daha çok yavrusunun yumurtasının üstüne otururken fazla basınç uygulamış ve onun ölümüne sebep olmuş bir penguen gibi, ah be Bay Paytak. Lan, ölümüne sebep olmuş? Ameliyat başarısız geçmiş olabilir mi acaba, ya da ne bileyim ters giden bir şeyler vardır, bunların hepsinin sorumlusu o falandır gibi gibi. Neyse sır perdesi aralanıyor, konuşacak gibi. Lan, adam öksürüyor. Benden bile fena öksürdü cidden. Tam belimdeki matarayı ona uzatacakken, kendi matarasını çıkarıp suyunu içiyor bile. Hayret, benden hızlı çıktı.

Ha! Matarayı niye fırlattı lan! Aha tamam sıçtık, seri katil çıktı bu. Elimi hızlıca sırtımdaki wakizashime doğru götürmüş ve olası bir tehditkar hamleye karşı hazırlıklı bir şekilde bekleyecekken, çoktan söze girmişti. Bizden yapmamızı istemediği ne olabilir ki? Kendimizi mi feda edeceğiz? Eğer masum bir insanın yaşaması gerekiyorsa kendimden bir şeyler vermeye hazırım şu an. Nasıl bir gaza geldiysem artık.

Dibimize kadar da sokulacak galiba, evet yaklaşıyor. Sözüne devam mı etsen artık bak yarıda kaldı, yarıda kalan şeylerden hiç hoşlanmam. Bir şeyi yapıyorsan, adam gibi yapacaksın doktor efendi. Öyle bir şeyler deyip sonra karizmatik bir şekilde yürüyüp de konuş-beni öldürün demek ha. Ne kadar da çaresiz. Bu hissi biliyorum, kafesteki bir kuş gibi, yapacak hiçbir şeyi kalmamış ve sessizce ölümünü bekliyor.

Kouichi çoktan söze girmiş bile. Yanımda bu kadar ayak işi yapmaya meyilli biri varken benim hiçbir şey yapma gereği duymamam, neden yanlış anlaşılsın ki? Dediklerine şöyle bir kulak verecek ve bu sırada hastayı da gözleyecektim. Burada neler olup bittiğine dair hiçbir fikrim yoktu, fakat adamı öldürmek gibi bir niyetim de yoktu. Acaba genjutsu olabilir miydi? Ya da şu anki durumu nasıl fark edebilirdim? Yolda yürürken adamın hastalanmasını fark ettiğimi hatırlar gibiyim. Aynı şeyi yapacağım

''Kai.''

Kai yaptıktan sonra durum ne olursa olsun Kouichi'ye dönüp oldukça ciddi ve tereddütsüz bir ses tonuyla ''Bu adamı öldürmek yapacağın son şey olur.'' diyeceğim ve birden doktora sarılacağım. Aynı hissi yaşadığım insanlardan genelde uzak dururum, fakat bu sefer işler farklı. O cümleyi, o cümleyi daha önce ben de kurdum. Hem de gururumu onurumu bir kenara bırakıp defalarca, tokatlar yumruklar yememe rağmen defalarca kurdum, defalarca ve defalarca. Ağlıyor muyum? Sol gözümden akan o şey, umarım göz yaşı değildir.
Keji : Aslında en büyük hata, hatayı algıladığında geri dönmektir. Öyle ki, farkına vardığında, o hata artık senin doğrun olmuştur.
Resim
Künye : İsim: Shiranui Kanaye
Yaş[/colorm]: 18
[color=#0000BF]Cinsiyet
: E
Element: Fuuton
Seviye: C Rank
Rütbe:Chuunin
Alım Gücü: 1.Seviye 0/10
Puanlar : Güç:5
Çeviklik:8
Kondisyon:4
Potansiyel:4
Varlık:4
Zeka:5
Ninjutsu : Fuuton

Fuujin no Jutsu - B Rank
Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından ağzından seri bir hava fırlatmaya başlar. Bu havada toz parçaları bulunur ve bu, havaya kesici özellik verir. Hava ile karşılaşan her şey kesici hasar alır ve geriye doğru fırlar. Kullanıcı istediği kadar tekniği açık tutabilir ve kafasını oynatarak tekniğin yönünü değiştirebilir. Teknik açık kaldığı sürece çakra yer ve efektif menzili 30 metredir.
Ninpou

Ayatsuito no Jutsu - D Rank
Kullanıcı elinde bulunan misinaya chakra yükleyerek, onu istediği gibi hareket ettirme yetisi kazanır. Aniden onunla rakipleri yakalayabilir ve bağlayabilir veya daha kompleks hamleler uygulayabilir. Misina sadece 10 saniyeliğine kontrol edilebilir ve kullanıcıdan 10 metre uzaklaşabilir.
Shunshin no Jutsu - D Rank
Kullanıcı bir elinin işaret ve orta parmağını dışarı açar ve vücudundaki chakraya odaklanır. Ardından, kullanıcı aşırı hızla hareket etme kabiliyetini kazanır. Genelde kullanıcıya bakan kişiler onun birden yok olduğunu görür, ancak teknik sadece aşırı hızdan oluşmaktadır. Kullanıcı çevresel etmenleri kullanarak hareketini gizler ve birden yerinde varolduğu izlenimini verir. Kullanıcı teknik ile chakrası yettiği sürece istediği mesafeyi katedebilir, ancak teknik süresince başka teknikleri kullanamaz ve saldırı yapamaz, bütün odağı tekniği açık tutmak üzerine olmalıdır. Teknik havada hareket etmek için kullanılamaz. Teknik kullanılarak rakibe hızlıca yaklaşılabilir ve uzaklaşılabilir, ancak avantajlı bir pozisyona geçmek aşırı derecede zordur, zira bir çok kişi Shunshin ile yapılan hareketi görebilir ve farkedebilir.
Sanzengarasu no Jutsu - C Rank
Kullanıcı, kısa bir el mührü dizisinin ardından hedefine 50 tane karga gönderir. Bu kargalar kullanıcının bir çok yerini ısırır ve gagalarlar. Çıkardığı sesler ile kafasını karıştırıp görüş mesafesini düşürürler. Bu, kullanıcının kullanması için bir açıklık yaratır. Kullanıcı eğer isterse kargaları hedeften uzaklaştırabilir veya tekrar saldırtabilir. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer.


Taijutsu :  Stiller

Shinshouki Stili C Rank
Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur.
Musatsu Stili C Rank
Kullanıcı bu seviyede, pratik becerisini teorik bilgi ile birleştirir ve rakiplerinin zayıf yerlerini analiz etmeye başlar. Kullanıcının bir kasa veya damarı kesip hasar verecek şekilde hamleler yapabilir hale gelir ve bu tür hamlelerdeki isabet oranı artar.
Teknikler
Kage Buyou, C Rank
Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Genjutsu : Yok, şimdilik.
Beceriler : Gizlenme-3
Wakizashi Kullanımı-3
Sakin kalma-2
Analiz etme-2

Eşyalar : Wakizashi(Kanlı)
Karasu
Normalden daha uzun, buna karşın hareket kabiliyetini kısıtlamayacak şekilde yapılmış, dışarıdan dikkatli bakılmadığında üzerinde ufak ufak, beyaz haç motifleri olan bir şemsiye gibi görünse de, aslında şemsiyeye benzeyen bir wakizashidir. Yani kınını şemsiye oluşturmaktadır. Şemsiye yukarıya doğru açılarak kendi görevini görürken, sapı çekilerek içerisinden tıpkı kını ve kabzası gibi mat siyah bir kılıç çıkar. Bununla birlikte, şemsiyelerin uç kısmında bulunan 5-6 cmlik, baston niyetine kullanılmasını sağlayan kapak çıkar ve orada da 4-5 cm'lik bir sivri uç vardır. İlaveten, paslanmaz.
Matara

Cynic'ten Özel Zippo
Mat gümüş rengi, üzerinde bir kafes ve kenarında ''Keji'' yazısı bulunan özel mi özel kazık mı kazık bir zippo. Benzini de tamamen dolu ayrıca.
Kullanıcı avatarı
Shiranui Kanaye
 
Mesajlar: 102
Kayıt: 09 Eyl 2014, 09:01

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen GM - Naruto tarih 03 Şub 2015, 14:32

Kouichi'nin sözlerinden sonra doktor gururlu bir duruş takınmaya çalışsa da bunu pek becerebildiği söylenemez. Yine de her şeyi açıklayacağına ilişkin bir tavrı ortaya çıktığı esnada, bunu engelleyen Kanaye oluyor. Herhangi bir genjutsunun altında olmadığına kendince emin olduktan sonra Kouichi'ye laflarını sıralıyor ve doktora sarılıveriyor! Kanaye'nin akan gözlerindeki yaş doktoru da etkisi altına alırken, doktor da ağlamaya başlıyor. Fakat yüzündeki ciddiyet hala devam ediyor, en azından etmeye çalışıyor.

Yarım dakika kadar bu pozisyonda duran doktor, sonra birden Kanaye'yi ittiriyor ve yüzü asılırken "Ben bunları hak eden biri değilim." diyor büyük bir pişmanlık ile. Hemen ardında da "Bu köy, bu hastalık, bu ölümler... Hepsi benim eserim." diyor büyük bir pişmanlık ile. Bu itirafı ile beraber gözleri tekrar dolan doktor "Hastalık ilk ortaya çıktığında onu tedavi etmeye çalıştım. Ama yeterli miktarda ilaç üretemiyordum. Ürettiğim ilaçların da işe yarayıp yaramadığını bilmiyordum. Günler geçtikçe hastalığın kaynağını bulmaya çalıştım ama bu hastalık hiçbir şeye benzemiyordu. Ancak bir gün olayı çözmeyi başardım. Ürettiğim bir vitamindi bunların sebebi. Vitamin o kadar etkiliydi ki, hastalık denen şey artık buraya uğramayacaktı. Testlerimin hepsi de başarılı sonuçlandı. Ancak başarı sarhoşluğu ile işin sonunu görememiştim. Vitaminler tüm hastalıkları yok edebiliyordu, fakat aynı zamanda vücudu da ağır ağır çökertiyordu. Bunu fark ettiğimde hemen müdahale edebilmek için birçok şey denedim. Hiçbir şey sonuç vermiyordu ve bu yüzden diğer ülkelerden tıbbi destek almaya karar verdim. Sonunda aradığım bilgilere ulaştım, ancak ilaç sadece hastalığın ilerlemesini engelliyordu. İşte bu çaresizliğin içinde o kadınla tanıştım. O şeytanla demek daha doğru olur..." diyor ve yüzü iyice gerilirken kıpkırmızı oluyor. Doktor dişlerini iyice sıkarak "Misato Anno!" diyor. İkinizin birden gözleri açılırken, bu ismi daha önce gördüğünüzü anımsıyorsunuz. Hemen hafızanıza kısa bir yoklama çekerken, birden Anno'nun Bingo Kitabı'nde yer alan bir missing-nin olduğunu hatırlıyorsunuz. Doktor "O kadın gerekli ilaçları bana temin edeceğini söyledi ve etti de. Ona o kadar güvendim ki, tüm ilacı köye verdim. Diğer yerlerde de hastalığıma maruz kalmış kişileri bulmaya çalıştım. Fakat gördüğüm tablo beni beynimden vurulmuşa döndü. Anno'nun ilacı hastalığı geçiriyordu, ancak insanları da insan olmaktan çıkarıyordu. Bu köy yakın zamanda insanlıktan çıkacak. Burada yatan adamı öldürmek zorunda kaldım, kanına zehir zerk ettim. Ancak bunu tüm köye yapamam, buna vaktim olduğunu sanmıyorum. Bu yüzden beni öldürün!" diyor.

Tüm bu konuşmanın ardından doktor çantasına yöneliyor ve çantadan bir tüp kan çıkarıyor. Bu kanın yolda hasta adamdan alınan kan olduğunu Kanaye hemen fark ediyor. Doktor tüpü size uzatırken "Bunu alın ve inceletin. Köyünüzün shinobileri belki bu konuda bir şeyler yapabilir. Bu hastalık ne veba ne de başka bir şey. Herkesi yok edecek iğrenç bir hastalık! Beni öldürün ve bu kanı köyünüze götürün. Başka seçeneğiniz yok! Eğer ben de insanlığımdan çıkarsam, burası size cehennem olabilir. Acele edin ve işinizi yapın! Elimde son kalan umut sizlersiniz." diyor ve göğsünü dışarı çıkarıp kararlı gözlerle size bakıyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Kullanıcı avatarı
GM - Naruto
Game Master
Game Master
 
Mesajlar: 2208
Kayıt: 09 Tem 2014, 22:21

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 03 Şub 2015, 15:39

Ne demek lan o şimdi? Abi adam ölmek istiyorsa ne yapalım ki biz? Hani bir insan bir şeyi kafasına koyduysa, siksen fikrinden vazgeçiremezsin ki. Öyle değil mi birader? Bence öyle, başkalarının fikirlerini bilmem ama. Sizde öyle düşünün yani. Adam aklına koymuş. Bunu diyecek cesareti bulmuş. Bizim de yapacağımız bir şey kalmaz bu durumda. Onu öldürmekten başka tabii. Ama şu an öldürme konusu önemli değil. Niye bunu istediği önemli. Sizce bir insan neden ölmek ister? Aklıma kötü bir seçenek geliyor. Ama doktorda bu durum geçerli değildir bence. Çünkü şişko ve de yaşlı... Iyğk. İğrendim düşünürken. Bu seçenek gitti o zaman. Diğer seçeneklere bakarsak, hmm... Bu da o şeyle alakalı. Ama sanmıyorum, çükü bile kalkmaz bunun. O zaman bu seçenekte gitti. En iyisi açıklamayı beklemek.

Ama, Kanaye ne yapıyor lan öyle? Harbiden ne yapıyorsun birader sen? Sarıldı lan doktora. Birde ağlamaya başladı. Amına koyim! Hahahahaha! Lan çok komik duruyorlar yeminle. Vallahi billahi, nasıl bir manzara lan bu. Kaç yaşındaki doktor ile havalı havalı duran Kanaye ağlıyor. Bütün yolculuk boyunca verdikler o imaj bozuldu lan. Komik yahu. İyi güldüm yalnız. Kahkahalarım biraz dışarı taştı, ama olsun. Gülmek iyidir. Az önceki kalp atışlarımın hızındaki artış, düştü gibi. İyi oldu bu, iyi. Neyse, doktorun ne diyeceği hala büyük bir merak konusu benim için. Ne diyeceksin lan doktor? Artık konuşsan diyorum. Ooo, doktor reis konuşacak galiba. Kanaye'yi itti. Vay piç. Adam senin için kendini feda etti lan resmen! Senden hastalık bulaşabilirdi ona. Ama o seni korumayı seçti. Bu mu lan teşekkür. Neyse, konuşsun bakalım doktor efendi. Yavaş yavaş dökülmeye başlıyordu en sonunda. Hala ciddiyetini sürdürmeye de devam ediyor.

Bu arada doktor derinden giriyordu biraz. Her şeyi bir bir döküyordu etrafa. O konuşurken, ben iyice korkuya kapılıyordum. Tırsıyordum, vücudum durmaksızın adrenalin pompalıyordu. Heyecanlanmıştım. Hem de öyle böyle değil. Bir şeyler yapmam lazımdı. Burada anlatılan şeyler, gerçekten inanılası şeyler değil. Yoksa, yoksa cidden ölecek miyim burada? Hayır, saçmalama! Tabii ki de yaşayacağım! Evet, ben yaşamayı seviyorum. Yaşamak istiyorum. Bu görevi bir kenara atmak demek olsa bile. Zaten görevlik bir şey de kalmadı amına koyayım! Ulan bu görevin nesini yapacağım. Her türlü pisliğe bulaşmış amın oğlu doktor. Ulan bir insan daha ne kadar böyle bir kötü duruma bulaşır ki? Ulan daha ne kadar kötü bir durumda olabiliriz. Zombili köy. Zombi ne lan. Zombi nedir yav? Öleceğiz mi, kalacağız mı hiçbir şey belli değil. Birde Misato Anno var. Lan kaşarzade, senin ne işin var burada? Niye böyle bir köye bulaşıyorsun? Bu köyden ne istedin be?

İnsanı sorular bir yere götürmez. Bundan eminim. O yüzden sorular sormayı bırakıyorum. Şimdi hızlı ve doğru kararlar verip, doğru yola bulmam lazım. Doğru yol ne ama? Doğru nedir? Bak hala soru soruyorum ya. Artık şu saatten sonra tamamen doğaçlama davranacağım. Sikmişim köyünü, sikmişim doktoru. Ben bu saatten sonra burada durmam. Ayrıca Misato Anno buraya gelirse çok kötü olur. Tek dolaşmadığını duymuştum. Ulan tek olsa bile ona karşı koyacağımız şüpheliyken, yanında iki kişi daha varmış. Sikeyim ya, sikeyim! Niye bunlar benim başıma geldi diye sormak istiyorum. Evet, bunu canı gönülden sormak istiyorum. Ama kime soracağım ve kimden cevabını alacağım? Bu soruların cevapları bile yok. Her şey cevapsız! Ve bu da canımı bir hayli sıkmak için fazlasıyla yeterli! Sinirliyim, kızgınım, heyecanlıyım ve en önemlisi korku içindeyim. Şimdi karar verme sırası. Bir an önce karar vermeliyim. Yoksa yavaş davranırsam, ölürüm. Evet, büyük ihtimalle ölürüm. Tabii söz konusu ben olunca, o büyük ihtimal az daha düşebilir. Neyse, saçmalamak için vaktim yok. Hiç yok hem de! O yüzden şimdi yapmam gerekeni yapacağım.

"Kanaye, bu adamın ölmesini istemiyordun. Bu adam ile ne yapacağını sana bırakıyorum. Biliyorum, onu öldürmeye çalışırsam ikimizden birinin canı yanacak. O yüzden kenara çekiliyorum." diyeceğim Kanaye'ye. Hemen ardından kapıya doğru yönelecek ve ardından da: " Az önce konuştuğum bir çocuk vardı. Bana gayet sağlıklı geldi. Eğer köyde sağlıklı insanlar varsa, bence o hastalıklı olmayanlardan biri. Eğer ki böyle durum söz konusuysa, onu yanımda götüreceğim. En azından olası bir durum için bir kişiyi kurtarayım." diyerek tamamlayacaktım. Eğer doktor sağlıklı insanların varlığı konusunda pozitif bir konuşma yaparsa, dışarı çıkıp çocuğu aramaya koyulacaktım. Eğer ki olumsuz bir cevap alırsam kapıyı kilitleyip, Kanaye'nin kararını bekleyecektim. Yapacaklarım, seçeneklerim bunlardı. Bakalım hangisi gerçek olacak, hangisi yalan olacak. Benim açımdan çok az bir fark var ikisi arasında. Ama çocuğu cidden kurtarmak isterim. Aramızda bir konuşma geçti. Ve o artık benim tanıdığım biri. Tanıdığım insanların ölmesi beni üzer.
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Shiranui Kanaye tarih 03 Şub 2015, 16:03

Ölmek istemek ve buna rağmen hiçbir şey yapamamak. O cesareti şu an ben bile kendimde buluyorum, evet birini öldürecek cesareti. Kendimi ya da bir başkasını. Belki de daha çok kendimi! Su içmem gerekiyor, çünkü su yoksa hayat yok. Hayat yoksa ne var? Ölüm var! Hayat yoksa, ölüm var, hakikat var. Peki şimdi ne yapacağım, Kouichi bu adamı öldüremez, yapacağı en ufak bir hamlede onu engelleyeceğim. Hala sarılıyoruz, bunu olumlu mu karşılamam gerekiyor acep? Tam bu sırada konuşmaya başlayacaktım ki, doktor civanım beni bir güzel itti. İttiği anda cebimden çıkarıp bir sigara yaktım, nedense mutluyum.

Doktor, konuşmaya başlamış ve her şeyi bir bir anlatmıştı. Evet, tahmin ettiklerim arasında olması biraz daha yüksek olan pis işler çevirmece doğru çıkmıştı. Demek bunların hepsi onun eseri. İlgi çekici ve nefret uyandırıcı. Fakat bunları gerçekten iyi bir şeyler başarmak için yapmış olması onu affetmeme yetiyor.

Ha? Anno mu?! Bir şeytanla anlaşmak. Eh, adam da haklı. Bazen iyi bir şeyler yapmak için kötülerden daha kötü şeyler yapmak gerekir. Fakat benim kafam şu dönüşme mevzusuna takıldı nedense. Acaba şu dönüşüm dediği tam olarak nasıl oluyor ? Belki hala Anno'nun himayesi altındadır ve belki de şu virüs öldükten sonra ortaya çıkıyordur. Hrrh. Şu şeytanı bulasım ve o güzel gözlerini oyasım var. Öte yandan, şayet köydeki herkes dönüşmüşse şu anda çoktan topuklamamız gerekir.

Evet bizim köle hala çalışıyor, bu arada o köle sarılırken bizi izlemiş ve kahkaha da patlatmıştı onu hatırladım. Dibime kadar girmiş olan orospu çocuğu göz yaşımın akışını izlemek amacıyla, girişmiş de girişmişti. Bildiğin ağzımın içine kadar girmiş, doktorun da benim de ağladığımı fark etmişti. Üstüne üstlük bir de yetmezmiş gibi ben adamı teselli etmeye ve çaresiz hali konusunda yalnız olmadığını belirtmeye çalışırken gelmiş, kahkaha basmıştı. Yetim piç. Ahlak, terbiye, insanlık nedir görmemiş yaban domuzu gibi yetişmiş gerizekalı. Neyse, sinirimi ondan çıkarmayayım.

Doktora ne yapacağımız konusunu da bana bırakmıştı. Yapacağım şey belliydi, vakti zamanında Taoreta denen ginger yavşağın bana yaptığını yapacaktım. O tokatla yapmıştı gerçi, ben kılıçla yapabilirim. Gerçekten adamda bu cesaret var mı yok mu, öğrenmek istiyorum. Bende olmayan cesaret. Göğsünü gere gere bize bakan adamın elinden tüpü aldıktan sonra, yeleğimin cebine koyacak ve elinin içine sağ omzumdaki standart wakizashiyi koyarak kapatacağım. Bu sırada ''Ya yaralarını yalamak için kaç, ya da bunun için gerekli cesareti içinde hisset. Bu arada'' diyerek lafımı kesecek, sigaramdan bi duman alıp üflerken ''Bitiremeyeceğin işe, başlama.'' diye devam ettireceğim.

Hemen ardından, arkama bile bakmadan kapıya doğru yola çıkacaktım. Buradan uzaklaşıp köye geri dönmem gerekiyor. Doktorun da dediği üzre, buranın dönüşü yok ve yanımdaki eleman kendini epey yormuş gibi. Tek başıma üç kişiye karşı gelecek potansiyele sahip değilim.

''Elveda.'' deyip, Kouichi'yi de kolundan çekerek buradan gideceğim, evet hala arkama bir daha bakmadan. Sanırım sesler, adamın nihai kararını öğrenmek konusunda bize yardımcı olacaktır.
Keji : Aslında en büyük hata, hatayı algıladığında geri dönmektir. Öyle ki, farkına vardığında, o hata artık senin doğrun olmuştur.
Resim
Künye : İsim: Shiranui Kanaye
Yaş[/colorm]: 18
[color=#0000BF]Cinsiyet
: E
Element: Fuuton
Seviye: C Rank
Rütbe:Chuunin
Alım Gücü: 1.Seviye 0/10
Puanlar : Güç:5
Çeviklik:8
Kondisyon:4
Potansiyel:4
Varlık:4
Zeka:5
Ninjutsu : Fuuton

Fuujin no Jutsu - B Rank
Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından ağzından seri bir hava fırlatmaya başlar. Bu havada toz parçaları bulunur ve bu, havaya kesici özellik verir. Hava ile karşılaşan her şey kesici hasar alır ve geriye doğru fırlar. Kullanıcı istediği kadar tekniği açık tutabilir ve kafasını oynatarak tekniğin yönünü değiştirebilir. Teknik açık kaldığı sürece çakra yer ve efektif menzili 30 metredir.
Ninpou

Ayatsuito no Jutsu - D Rank
Kullanıcı elinde bulunan misinaya chakra yükleyerek, onu istediği gibi hareket ettirme yetisi kazanır. Aniden onunla rakipleri yakalayabilir ve bağlayabilir veya daha kompleks hamleler uygulayabilir. Misina sadece 10 saniyeliğine kontrol edilebilir ve kullanıcıdan 10 metre uzaklaşabilir.
Shunshin no Jutsu - D Rank
Kullanıcı bir elinin işaret ve orta parmağını dışarı açar ve vücudundaki chakraya odaklanır. Ardından, kullanıcı aşırı hızla hareket etme kabiliyetini kazanır. Genelde kullanıcıya bakan kişiler onun birden yok olduğunu görür, ancak teknik sadece aşırı hızdan oluşmaktadır. Kullanıcı çevresel etmenleri kullanarak hareketini gizler ve birden yerinde varolduğu izlenimini verir. Kullanıcı teknik ile chakrası yettiği sürece istediği mesafeyi katedebilir, ancak teknik süresince başka teknikleri kullanamaz ve saldırı yapamaz, bütün odağı tekniği açık tutmak üzerine olmalıdır. Teknik havada hareket etmek için kullanılamaz. Teknik kullanılarak rakibe hızlıca yaklaşılabilir ve uzaklaşılabilir, ancak avantajlı bir pozisyona geçmek aşırı derecede zordur, zira bir çok kişi Shunshin ile yapılan hareketi görebilir ve farkedebilir.
Sanzengarasu no Jutsu - C Rank
Kullanıcı, kısa bir el mührü dizisinin ardından hedefine 50 tane karga gönderir. Bu kargalar kullanıcının bir çok yerini ısırır ve gagalarlar. Çıkardığı sesler ile kafasını karıştırıp görüş mesafesini düşürürler. Bu, kullanıcının kullanması için bir açıklık yaratır. Kullanıcı eğer isterse kargaları hedeften uzaklaştırabilir veya tekrar saldırtabilir. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer.


Taijutsu :  Stiller

Shinshouki Stili C Rank
Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur.
Musatsu Stili C Rank
Kullanıcı bu seviyede, pratik becerisini teorik bilgi ile birleştirir ve rakiplerinin zayıf yerlerini analiz etmeye başlar. Kullanıcının bir kasa veya damarı kesip hasar verecek şekilde hamleler yapabilir hale gelir ve bu tür hamlelerdeki isabet oranı artar.
Teknikler
Kage Buyou, C Rank
Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Genjutsu : Yok, şimdilik.
Beceriler : Gizlenme-3
Wakizashi Kullanımı-3
Sakin kalma-2
Analiz etme-2

Eşyalar : Wakizashi(Kanlı)
Karasu
Normalden daha uzun, buna karşın hareket kabiliyetini kısıtlamayacak şekilde yapılmış, dışarıdan dikkatli bakılmadığında üzerinde ufak ufak, beyaz haç motifleri olan bir şemsiye gibi görünse de, aslında şemsiyeye benzeyen bir wakizashidir. Yani kınını şemsiye oluşturmaktadır. Şemsiye yukarıya doğru açılarak kendi görevini görürken, sapı çekilerek içerisinden tıpkı kını ve kabzası gibi mat siyah bir kılıç çıkar. Bununla birlikte, şemsiyelerin uç kısmında bulunan 5-6 cmlik, baston niyetine kullanılmasını sağlayan kapak çıkar ve orada da 4-5 cm'lik bir sivri uç vardır. İlaveten, paslanmaz.
Matara

Cynic'ten Özel Zippo
Mat gümüş rengi, üzerinde bir kafes ve kenarında ''Keji'' yazısı bulunan özel mi özel kazık mı kazık bir zippo. Benzini de tamamen dolu ayrıca.
Kullanıcı avatarı
Shiranui Kanaye
 
Mesajlar: 102
Kayıt: 09 Eyl 2014, 09:01

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen GM - Naruto tarih 03 Şub 2015, 16:26

Kouichi'nin çocukla ilgili sorusu üzerine doktor "Buradaki herkes bitmiş durumda... En yaşlısından bebeğine kadar, herkes! Ve hepsi benim suçum!" diyor büyük bir azabın içinde olduğunu hissettirircesine. Kouichi'nin umudunu kıran bu cümlenin ardından Kanaye devreye giriyor ve wakizashisini adama verirken cümleleri dökülüyor ağzından. Ancak adam şaşkın bir şekilde ilk olarak wakizashiye sonra da Kanaye'ye bakıyor. Yüzünde olanlara anlam veremiyor gibi bir ifade bulunuyor ve Kanaye bunu iyiye yormuyor doğrusu. Fakat doktor "Ben kendi kendimi öldürecek kadar onurlu biri değilim. Bu yüzden sizden beni bir düşmanınızı öldürür gibi öldürmenizi istemiştim. Ancak anlıyorum... Benim kanımla elinizi kirletmek bile istemiyorsunuz. Haklısınız." diyor ve wakizashiyi doğruca karnına saplıyor! Adam birden dizleri üstüne çökerken "Umarım cehennemde yanarım." diyebiliyor sadece ve ardından yığılıp kalıyor.

Kanaye tüm bunları görmüyor elbette, ancak tüm olan biteni duyabiliyor. Kouichi ise gözleri önünde yaşanan olayları kendince yorumluyor sadece. Artık gitmekte özgürsünüz, ancak geriye bıraktıklarınıza bakılırsa içinizden de bir şeyler kopmamış değil. Bu yüzden dönüş yolunun daha uzun olacağına eminsiniz.

Kapalı konu
Son kararınız köye dönmek ise RPler'inizi yazmanızdan sonra konuyu sonlandıracağım.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Kullanıcı avatarı
GM - Naruto
Game Master
Game Master
 
Mesajlar: 2208
Kayıt: 09 Tem 2014, 22:21

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 03 Şub 2015, 17:30

Trajikomik olaylar ile çepe çevrelenmiş bir vaziyetteydim. Dram kısmı ağır basan bir filmi izlermiş gibi, sadece olayları izliyordum. Etkisiz eleman gibiydim. Soğuk bir edayla bakınıyordum olaylara. Korkumdan değildi bu davranışlarım. Hayır kesinlikle değildi. Ben böyle yaratılmıştım. Benim düşüncelerim bunlardı. Evet, kesinlikle öyleydi! Sanki ölümün bu kadar basit olduğu fikrini yeni anlamışım gibi. Doğuştan böyleydim. Korkuyordum, bu bir gerçekti. Ama tek korkum, kendi hayatımdı. Ölmekten korkuyordum. Endişe duyuyordum bu durumdan. Ama sadece tek endişem kendimdi. Başkaları değil, hiç kimse değil. Tek kendim. Tabii ailemi bu duruma katmıyorum bile. Onlar her zaman bir istisnaydı. Öyle olmaya devam edecekler. Her zaman öyle olacaklar.

Neyse deyip, kestirip de atmak istemiyorum. Kanaye seçimini yapmıştı. Tahmin ettiğim gibi, doktoru öldüremeyecekti. Ona kendi kılıçlarından birini veriyordu. Seçim şansı veriyordu. Eğer ölmeyi cidden bu kadar istiyorsan, kendin yap diyordu. Bu Kanaye'nin doktora açtığı bir savaştı. Kazançlı taraf, o kadar da mutlu olmayacaktı ama. Sadece acı şeyler olacaktı. Bense bu durumu meraklı bakışlarım ile izleyecektim. Yaşanan şeyler benim için merak uyandırıcıydı. Evet, biraz da gerilim yok değildi. Ama başka bir şey yoktu. Üzüntü, acı, nefret, intikam. Bom boş duygular. Hepsi boş. Sadece anlamsız şeyler vardı. Pek anlam ifade etmeyen, şeyler. Az önceki kahkaham neydi benim? O da onlardan biriydi. O duruma rağmen gülmüştüm. Şimdi bakınca, ben böyle bir şey yapmazdım. Neden böyle oldu diye kendime soru mu yöneltmeliyim yoksa? Sorular sorup, cevaplar mı vermeliyim bu durumda? Ne yapmalıyım? Her şeyi siktir edip, köye mi sığınmalıyım? Bu sorular şu anki kafam yapımla meçhul şeylerdi. Cevapları gelmeyecek, ardı arkası kesilmeyen anlamsız sorulardı. Başka hiçbir şey değildi. Muhtemelen şimdi onların cevapları olmayacaktı. Cevap... O kadar önemli bir şey miydi? Ya cevaplara ihtiyaç duymuyorsam.

Evet, şu an aradığım şey cevaplar değil. Şu an aradığım şey, bu durumda ne yapacağımdı. Tabii ki de kafama ne eserse onu yapacaktım. Her zaman ki gibi, doğaçlama davran. Buydu benim hareketlerim, yaptığım şey. Evet, gerçekten buydu. Az öncede öyle davranmıştım. Hatta doktoru öldürmeyi bile düşünmüştüm. Eğer Kanaye izin verseydi, muhtemelen doktoru ben öldürmüş olurdum. Kesinlikle ben öldürmüş olurdum. Ama bunu dün sorsa bana, muhtemelen cevabım hayır olurdu. Şartlar, ortam ve atmosfer. Bunlar beni bu duruma getirmişti. Ben farklılaşmıştım. Ama sorsalar bana, kötü hissediyor musun? diye. Hayır cevabını verirdim. Şu an kötü hissetmek bir yana, hatta daha iyi hissediyor gibiyim. Bu farklı hisler, içimi karıncalandırıyor. Bir değişik oluyorum. Bayağı ilginç hisler... Bunları yaşamakta ayrı bir hoş. Evet, cidden hoş.

Bu sırada savaş da bitmişti. Savaşın kazananı, kendini öldüren, kendi fişini çeken doktor olmuştu. Ölmüş, ama savaşın galibi olmuştu. Bu savaşta kaybeden taraf ise Kanaye olmuştu. Fakat önemli değildi bu. Ölüm gelmiş, kazananın önemi kalmamıştı bu durumda. Doktorun o pis ve virüslü kanı her yere yayılmıştı. Ölmüştü. O ölürken Kanaye manzarayı izlememişti. İzlememeyi seçmişti daha doğrusu. Sanırım o böyle biri. Fakat onun aksine ben, bakmış, olayları birebir görmüştüm.
Doktor da ölmüş ve artık gitme zamanımız gelmiş gibiydi. Fakat bu yeterli miydi? Doktorun ölmesi, zombilerden kurtulmak için yeterli miydi? Bence kesinlikle değildi. Yakın zamanda burası da zombi olacaktı. Her insan kırıntısı, her insan parçası. Sonrasında da ne mi olacaktı? Yayılacaklardı etrafa. Her şeye ve de herkese virüsü bulaştıracaklardı. Sonucunda çok kişi ölecekti. Bu işe burada bir son vermeliyim. Bu ilacın çözümü olduğunu sanmıyorum. Kritik kararlar için uygun an şimdi gibi gözüküyor. Ya hep ya hiç diyeceğim tekrardan. Bu köy... artık kurtarılamaz! Ne kadar insaniyet namına ters düşen bir hareket olsa da, buradaki herkes çoktan ölmüştü. Sadece son darbe vurulmamıştı. Onlar çoktan terk edilmişti!

Evet, hepsi ölmeliydi. Başkalarının iyiliği için. Kendileri burada ölmeliydi. Lanetlenmiş köy burası. İnsanları lanetli. Her şeyi lanetli. Buraya biz kurtarıcı olarak gönderilmiş bile olabiliriz kozmos tarafından. Bu köyü kurtarmalı, laneti yok etmeliyiz. Bu bizim sorumluluğumuz olmasa bile, bunu yapmalıyız.
Kanaye'ye: "Hey Kanaye! Bu köy artık kurtarılamaz. Herkes çoktan ölmüş bir vaziyette. Evet, acı biliyorum. Ama bu ölmüş insanları kurtarmak için yapmamız gereken tek şey onlar öbür tarafa yolculuklarına giderken, elveda demek! Bu köyü yakalım! Ve herkesi kurtaralım! Ne diyorsun!?" diyecektim kendimden emin, net ve tok bir sesle.
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Shiranui Kanaye tarih 03 Şub 2015, 17:32

Buradaki herkes virüsten etkilenmiş durumda, peki bu salgın köyden başka yerlere de yayılırsa ne yapacağımıza dair bir şeyler de söyleseydi keşke. Hepsi senin suçun değil ihtiyar, senin saflığın. Titrek sesinin arasındaki acı notaları tadabiliyorum, aynı kaderi yaşıyoruz, belki de yaşadık. Kararını merak ediyorum, gerçekten benden daha cesur olabilecek misin merak ediyorum ihtiyar. Kendisini sevmeyen, aynaya bakamayan birinden intihara bir adım daha yakın olmak gerçekten fazlasıyla korkusuzca.

Demek kendi kendini öldürecek kadar onurlu değilsin ha? Hayır, onurlusun, cesaret ve onur kavramlarını birbirine karıştırmaman gerekiyor. Düşmanımız falan değilsin ayrıca, benim düşmanım, senin daha demin düşman bellediğin kişi. O kadını bulup peşine düşmek de bana düşüyor, tabii şimdi değil. Gelişince, güçlenince ve gerçekten cesur biri olunca, tekrar geleceğim.

Geleceğim, yapacağım, edeceğim. Bu kadar gereksiz ve hiçbir şeye yaramayan bir insan olduğumu kendime ne zaman kanıtlayacağım bilemiyorum. Yediremiyorum, kabullenemiyorum. Bu kadar basit bir görevi bile belaya sürükledim ve belki de bu benim aylak tavrımdan kaynaklanıyor. Kimi kendime yakın hissetsem başına bir bela geliyor, nereye adım atsam orada bir bela oluyor fakat bu yanlış. Bugün farkına vardım ki, bela benim, ben belanın ta kendisiyim.

Hayır, elimi senin kanınla kutsamayacağım onurlu ihtiyar. Ben ki, şu ana kadar sadece suikast görevleri başarılı olmuş bu adam, göz göre göre bağlılık hissettiğim birisini öldüremem. Üzgünüm, bu kadar korkak bir hanım evladı olduğum için çok üzgünüm. Babamı, Takashi'yi ve belki de Yontulmaz Kaya'yı hayal kırıklığına uğratacak kadar başarısız bir shinobi olduğum için üzgünüm.

Hayır! Zamanı durdurmak istiyorum! Nefes alış verişimi durdurmak, rüzgarı ve kirpiklerimin oynamasını kesmek istiyorum. O arkamdaki adam düşündüğü şeyi yapmasın istiyorum. Fakat bazı şeyleri başarmak için çok geç.

İnsan, bir şeyi gerçekten isterse yapar değil mi, Tibet Rahipleri? İstiyorum! Bu adam ölmesin istiyorum! Hadi, bunu gerçekten canı gönülden istiyorum, başaramıyorum! Birazdan akacak olan kanların hiç akmamasını istiyorum, fakat buna ben yapamam. Yapamayacak kadar ödlek biriyim, ruhumun sigaramın ucundaki yanan közden çok daha alev alev, bir o kadar da kızgın olduğunun farkındayım.

Yaptı. Hayır, cehennemde yanmayacaksın. Son sözlerin keşke bu olmasa ve zamanı durdurmak yerine, keşke geriye alsam. Bunları yapamayacağım değil mi? Hiçbir zaman, ölümü geri alamayacağım. Öldü ve bir kertenkele olarak geri mi gelecek Tibet Rahipleri? SİZİN İNANCINIZI SİKEYİM! Öldü ve ölen geri gelmiyor anlıyor musunuz?! Annem de gelmedi, o da gelmeyecek! Kimse gelmeyecek! Ben, yalnız kalmaya mahkumum değil mi? Ben hep, çaresiz kalmaya mecburum değil mi?! Öyleyse öldürün, beni de öldürün. Ben niye yaşıyorum ki, hep kaybedeceksem şu siktiğimin yaşamından zevk almayacaksam ben neden yaşıyorum ha?! Birileri beni öldürsün, ben arkamdaki adam kadar cesur değilim!

Adamla birlikte, dizlerimin üstüne düştüm. Dizlerimin üstünde yaşamaktansa ayakta ölmek iyidir, değil mi? Şu an bunu yapmayı gerçekten çok istiyorum. Kendimi hazır hissediyorum, fakat sözlerime bağlıyım. Ben bir söz verdim, benim için bu bir söz, bir diğeri içinse intikam yemini. Evet, yeminliyim, nefretimi güce çevirecek ve kötülüğün karşısında dikileceğim. Karanlığa kapılmayacağım. Yavaşça ayağa kalkıyorum. Gözümü saf nefret bürümüş gibi, bu kişilere ve bunların mahsüllerine karşı. Bu şehirdeki tüm virüslü insanların Ishigakure için bir tehdit oluşturmasından korkuyorum. Buralardan geriye hiçbir şey kalmasın istiyorum, buraya dair anılarım burayla birlikte kaybolsun istiyorum. Şu an sadece, buranın cayır cayır tutuşmasını istiyorum.

Derken, Kouichi de bana katılıyor gibi görünüyor. Doktorla aramdaki maçın tek izleyicisi olan Kouichi de burayı yakmayı düşünüyor. ''Demek sonunda aynı şeyi düşünebiliyoruz, yoldaş.'' diyeceğim o titreyen sesimle, boynum bükük ve yere bakarken. Başlıyoruz o zaman zebaniliğe, fakat hiç mecalim yok mahşer gününü beklemeye. Çakmağımı çıkarıp, dışarıya doğru çıkacağım. Kouchi'nin de bunu anladığını düşünüyorum, başlayalım fakat nedensizce, ben fazlasıyla, üşüyorum...

Yan!

Bırakalım yansın gitsin yaşananlar
Silinsin buralarla birlikte.
Kapımda hüzün yağmurları ve içimde buruk bir his
Ölüm kokuyor bu karanlık dehliz.
Başı aynı, sonu farklı biten bu hikaye
Yanacak gözlerimizin önünde
Nefret kusarken bendeniz Kanaye.
Keji : Aslında en büyük hata, hatayı algıladığında geri dönmektir. Öyle ki, farkına vardığında, o hata artık senin doğrun olmuştur.
Resim
Künye : İsim: Shiranui Kanaye
Yaş[/colorm]: 18
[color=#0000BF]Cinsiyet
: E
Element: Fuuton
Seviye: C Rank
Rütbe:Chuunin
Alım Gücü: 1.Seviye 0/10
Puanlar : Güç:5
Çeviklik:8
Kondisyon:4
Potansiyel:4
Varlık:4
Zeka:5
Ninjutsu : Fuuton

Fuujin no Jutsu - B Rank
Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından ağzından seri bir hava fırlatmaya başlar. Bu havada toz parçaları bulunur ve bu, havaya kesici özellik verir. Hava ile karşılaşan her şey kesici hasar alır ve geriye doğru fırlar. Kullanıcı istediği kadar tekniği açık tutabilir ve kafasını oynatarak tekniğin yönünü değiştirebilir. Teknik açık kaldığı sürece çakra yer ve efektif menzili 30 metredir.
Ninpou

Ayatsuito no Jutsu - D Rank
Kullanıcı elinde bulunan misinaya chakra yükleyerek, onu istediği gibi hareket ettirme yetisi kazanır. Aniden onunla rakipleri yakalayabilir ve bağlayabilir veya daha kompleks hamleler uygulayabilir. Misina sadece 10 saniyeliğine kontrol edilebilir ve kullanıcıdan 10 metre uzaklaşabilir.
Shunshin no Jutsu - D Rank
Kullanıcı bir elinin işaret ve orta parmağını dışarı açar ve vücudundaki chakraya odaklanır. Ardından, kullanıcı aşırı hızla hareket etme kabiliyetini kazanır. Genelde kullanıcıya bakan kişiler onun birden yok olduğunu görür, ancak teknik sadece aşırı hızdan oluşmaktadır. Kullanıcı çevresel etmenleri kullanarak hareketini gizler ve birden yerinde varolduğu izlenimini verir. Kullanıcı teknik ile chakrası yettiği sürece istediği mesafeyi katedebilir, ancak teknik süresince başka teknikleri kullanamaz ve saldırı yapamaz, bütün odağı tekniği açık tutmak üzerine olmalıdır. Teknik havada hareket etmek için kullanılamaz. Teknik kullanılarak rakibe hızlıca yaklaşılabilir ve uzaklaşılabilir, ancak avantajlı bir pozisyona geçmek aşırı derecede zordur, zira bir çok kişi Shunshin ile yapılan hareketi görebilir ve farkedebilir.
Sanzengarasu no Jutsu - C Rank
Kullanıcı, kısa bir el mührü dizisinin ardından hedefine 50 tane karga gönderir. Bu kargalar kullanıcının bir çok yerini ısırır ve gagalarlar. Çıkardığı sesler ile kafasını karıştırıp görüş mesafesini düşürürler. Bu, kullanıcının kullanması için bir açıklık yaratır. Kullanıcı eğer isterse kargaları hedeften uzaklaştırabilir veya tekrar saldırtabilir. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer.


Taijutsu :  Stiller

Shinshouki Stili C Rank
Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur.
Musatsu Stili C Rank
Kullanıcı bu seviyede, pratik becerisini teorik bilgi ile birleştirir ve rakiplerinin zayıf yerlerini analiz etmeye başlar. Kullanıcının bir kasa veya damarı kesip hasar verecek şekilde hamleler yapabilir hale gelir ve bu tür hamlelerdeki isabet oranı artar.
Teknikler
Kage Buyou, C Rank
Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Genjutsu : Yok, şimdilik.
Beceriler : Gizlenme-3
Wakizashi Kullanımı-3
Sakin kalma-2
Analiz etme-2

Eşyalar : Wakizashi(Kanlı)
Karasu
Normalden daha uzun, buna karşın hareket kabiliyetini kısıtlamayacak şekilde yapılmış, dışarıdan dikkatli bakılmadığında üzerinde ufak ufak, beyaz haç motifleri olan bir şemsiye gibi görünse de, aslında şemsiyeye benzeyen bir wakizashidir. Yani kınını şemsiye oluşturmaktadır. Şemsiye yukarıya doğru açılarak kendi görevini görürken, sapı çekilerek içerisinden tıpkı kını ve kabzası gibi mat siyah bir kılıç çıkar. Bununla birlikte, şemsiyelerin uç kısmında bulunan 5-6 cmlik, baston niyetine kullanılmasını sağlayan kapak çıkar ve orada da 4-5 cm'lik bir sivri uç vardır. İlaveten, paslanmaz.
Matara

Cynic'ten Özel Zippo
Mat gümüş rengi, üzerinde bir kafes ve kenarında ''Keji'' yazısı bulunan özel mi özel kazık mı kazık bir zippo. Benzini de tamamen dolu ayrıca.
Kullanıcı avatarı
Shiranui Kanaye
 
Mesajlar: 102
Kayıt: 09 Eyl 2014, 09:01

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen GM - Naruto tarih 03 Şub 2015, 20:09

Verdiğiniz kararla birlikte evden dışarıya ilk adımınızı atıyorsunuz. Dışarıya çıktığınızda artık bu köyün havasını bile koklamak niyetinde değilsiniz. Burada yaşayan kaç kişi var? Bakıyorsunuz etrafınıza... Yaklaşık 50 ev görüyorsunuz. Her bir hanede 4 kişi olacağı düşünülürse... 200 can... Ya da sizin deyiminizle 200 ölmesi gereken insan. Evler her ne kadar tuğlavari bir madde olsa da şu an için sizin için en az sorun teşkil eden şey bu oluyor. Kafaya koyduğunuz fikirleri uygulamaya koymaya karar veriyorsunuz.

Hemen hemen bir daireyi andıran yapılanma mevcut köyde. Dışarıda tek tük insanlar, kimi öksürmekte kimi de çaresizce ölmeyi beklemekte. Ömürleri ne kadar peki? Bu sizin elinizi ne kadar çabuk tutacağınıza bağlı...
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Kullanıcı avatarı
GM - Naruto
Game Master
Game Master
 
Mesajlar: 2208
Kayıt: 09 Tem 2014, 22:21

Re: [Ishi] Veba

Mesajgönderen Kouichi Natsume tarih 03 Şub 2015, 21:20

Ortaya çıkmış, değişik olayların mabedinde bazı şeylere tanık olduk. Daha doğrusu oldum. Şimdi pek iç açıcı olmayan düşünceler ile bir sonuca vardım. Buradaki herkes ölmeli! Herkes ölmeli, ölecek de. Bunu yapacağız birlikte. Kanaye ile. Bu yaptığımız hareket vahşice ve de canice. Bunu biliyorum. Hem de gayet iyi biliyorum. Ama yaptığım şey insanların iyiliği için. Herkesin iyiliği için. Toplumun iyiliği için. Sizin için kurtuluş şansı yok. İnsan olarak ölmeniz, hepiniz için daha iyi olmaz mı? Bana bunun cevabını verin. Bir yaratık gibi ölmeyin. Ruhunuzu özgür kılın. Biz sadece ruhunuzu özgür kılmaya yardımcı olacak kişileriz. Başka bir amaç gütmüyorum. Sadece sizi öldürme yükümlülüğünü ben üstleneceğim. Sizi öldüren kişiler olarak bilineceğiz. Sadece olay bundan ibaret.

Köyde pek fazla ev yoktu. Öyle aman aman bir şey söz konusu değil. Aşağı yukarı 200 kişi kalıyor gibi. Hepsi de hasta. Yürüyecek halleri olmayan insanlar. Bazılarının duyguları bile körelmeye başlamıştır. Bunu az çok tahmin edebiliyorum. Az sonra ölecekler. ama hepsi bundan habersiz. Haberleri olsa bile, karşı koyacak gibi de durmuyorlar. Neden böyle olduklarını ya da neden ölmek zorunda olduklarını bile bilmiyorlar. Üzücü bir durum. İç karartıcı bir manzara. Ama bunu yapmak zorundayız. Herkesin iyiliği için! Ama o kadın bunu ödeyecek, kesinlikle ödeyecek. Onun ölümü benim elimden olacak. Başkasına da bırakmayacağım. Misato Anno... Sen artık ölü birisin. Bundan emin olabilirsin. 200 kişinin canını aldın. Kim bilir kaç masum insan senin tarafından öldürülmüştür. Bu sayı binleri buluyor mu? Yoksa daha büyük? Ama merak etme. Öldürdüğün bütün insanların toplamından daha fazla acı çekmeni sağlayacağım. Seni orospu! Kaltak kadın! Siktiğimin soytarısı.

Elimin, vücudumun titremesi geçmiyordu. Heyecanbı beni böyle titreten şey. Vücuduma durmaksızın basılan adrenalin hormonu. Kendimi frenlememe izin vermiyor, beni daha da ateşliyordu. Sanki her an patlayabilecekmiş gibi hissediyorum. Hiç tükenmeyecek bir enerjim var gibi. Ama gerçekte öyle değil, bunun farkındayım. Sadece bu bir yanılsama. Vüdumun içindeki hormonların çeşitleri etkileşim kurarak, beynime yarattığı bir etki. Bu yüzden gücümü doğru ve düzgün bir şekilde kullanmalıyım. Buna ihtiyacım var.

Şimdi... Ne yapmam gerektiğini biliyorum. Daha doğrusu biliyoruz. Bu köy yanacak, kızıl ve de sarı alevlerin ahenk içinde yaptığı dans ile. İnsanlar yanacak, hayatlar sönecek. Ve iki günahkar doğacaktı. Olması gereken buydu. Doğacak günahkarlar hazırdı. Sadece fitili ateşlemek kalıyordu geriye. Onu da şimdi yapacaktı bu iki günahkar. Kanaye'ye: "Şimdi yapmamız gereken sadece yangını nereden başlatacağımıza karar vermek..." diyecektim.

Ardından birkaç adım atıp atarken, çenemle oynayıp: "Doktorun evinden başlatmak en akıllıcası. Ayrıca yangını körüklemek için de, 'Fuujin no Jutsu' kullanırız. Nasıl fikir? Olur mu?" diyecektim. Eğer olumlu cevap alırsam, direkt doktorun evine girip, yakıcı bir maddeyle halıyı tutuştaracaktım. Sonrasında da alevin durumuna göre, Fuujin no Jutsu kullanp, körükleyecektim. Eğer ki Kanaye fikri beğenmezse, onun fikrini uygulamaya koyulacaktım...
Resim
Künye
İsim: Natsume Kouichi
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Fuuton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Alım Gücü:
2- 5/10 / Düşük Gelirli.
Kullanılabilir GP:
5

Profil
Güç: 6
Çeviklik: 6
Kondisyon: 5
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 5

Eksiklikler/Özürler
-

Ninjutsu
Kouha: Reppuken - A-Rank
Fuujin no Jutsu - B-Rank
Zanshuu no Jutsu - B-Rank
Atsugai - B-Rank
Shunshin no Jutsu - D-Rank
Jinteki Mayu no Jutsu - D-Rank
Otonaku Ashi Jutsu - D-Rank


Taijutsu
Suiseki - Kaidan - C-Rank
Taijutsu Stili
Suiseiki - D-Rank
Suiseiki - C-Rank

Genjutsu
Mugen Onsa - B-Rank

Beceri Listesi
-

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
Kullanıcı avatarı
Kouichi Natsume
 
Mesajlar: 80
Kayıt: 08 Eyl 2014, 18:48

ÖncekiSonraki

Dön Role Play Arşivleri

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir

cron