İçmeyi sizden öğrenecek değiliz.

Moderatör: Game Master

Re: İçmeyi sizden öğrenecek değiliz.

Mesajgönderen Shiomiya Kiyo tarih 17 Oca 2015, 01:00

ayutandim.com
Alev almaktan, yanmaktan bahsedince sırıtmaya başladım. Ne yazık ki, ikizlerin bu durumuna rağmen kendisini dizginleyebileceğini söylerek, fazla uzun sürmemesine sebep oldu bu sırıtışımın. İkizleri bahane mi ediyor, yoksa cidden rahatsız bir durum mu bilemedim ama bana kalırsa tam da oynaşabileceğimiz, hatta biraz da heyecanlı bir ortamdı. Belki de zaman zaman yaptığım gibi gene üzerine düşüyorumdur ve kendini geri çekmek zorunda hissediyordur.

Neyse ki, bana “Aman çocuğa hallendim rahatsız ettim, aman istenmiyorum!” diye düşüne düşüne depresyona girme payı bırakmadan konuşmaya devam etti. “İstersen…” didi, “Gel bana gidelim!” didi. Hala kolunda dayalı olan çenemi pıt diye çekiverdim. Şaşkın gözlerle ve hafif açık kalmış bir ağızla baktım birkaç saniye. Nishi’ye geçmek mi? Bu istenmediğimi değil, aksine aynı isteğe sahip olduğunu ve de çözüm bulmaya çabaladığını gösteriyor. Üstelik… Miha ve Naka hadi neyse de sevişirken Kyou’nun takım taklavatımı görmesini istemem. Gözlemlerime dayanarak söylüyorum ki, Kyou sadece burada, benim evimde belirmeyi tercih ediyor.

Tam “Evet geçelim, orada aşk yap bana!” diyecektim ki, konuşma niyetiyle biraz daha açılmış ağzım, dövmeli işaret parmağı tarafından kapatıldı. Sonra da koltuk altlarımdan kollarını geçirdiği gibi sarılarak ayağa kaldırdı beni. Bu sarılmayla da kalbim gümbür gümbür etmeye başladı. Ayaklarım yere değip değmemek arasında, Nishi’nin evine giden kısa yolda beni sürüklemesine izin verirken kafamdan binbir türlü şey geçti bu gümbürtüye ek olarak. Çocukları(?) yatırmak, yere dökülen çikolatayı neyin çıkaracağı, az biraz sonra yaşayacaklarım, teyzenin kedisinin apartmanda gezip gezmediği, vesaire, vesaire.

Kapısından girerken, terliğimin teki apartman koridoruna düştü ve orada terk edilmiş kedi yavrusu gibi kaldı. İçeri girer girmez, belime daha da sarılması, ayaklarımı hem mecazi hem de fiziksel anlamda yerden kesti ve diğer terliğin de düşmesini sağladı. Kollarımı boynuna doladım saçlarımı okşaması ile ve öpücüklerine karşılık verdim. Elmanın bıraktığı tatlı tadı alabiliyorum. Demin alabildiğine aydınlık evimde çikolatayı devirmeden kalkamamış olan biz, şansa bakın ki Nishi’nin kazulet sehpasına çarpıp götümüze cam sokmadan koltuğa varmayı başardık bu karanlıkta.

Neyse efenim düştük biz koltuğa. Nefes almak için ara vermeye niyetsiz bir şekilde öpüşmeye devam ettik uzunca bir süre. En son ne zaman öpüşmüştük? Bir kaç gün önce öpmeye yeltenmiştim ama boyum yetmediği için dudağının kenarına kondurabilmiştim en fazla. Ondan önce? Hatırlayamadım nedense. Hatırlamak da istemiyorum, kendimi bu ana vermeyi tercih ediyorum. Onun beni ellediği gibi, ben de onun tenine temas etmek istiyorum! Yapamıyorum! Tulum giymişti bu hıyar doğru ya. O yüzden pek istemeden de olsa, ittirmek zorunda kaldım ben bunu. Öyle “Kalk lan istemiyorum!” ittirmesi değil. Oldukça nazik ve öpmeyi birden kesmek yerine azaltan bir ittirme bu. Hem nefes almak için, hem de karanlıkta bu karmaşada yakalayamadığım fermuarını indirmek için. Doğruldum ve de doğrulmasını sağladım dediğim gibi. Zaten boynuma kadar sıyırılmış olan tişörtü çıkardım yavaşça, sağ elini avuçlarıma alıp, kalbimin üzerine koydum, nasıl hızlı attığını hissetmesi için. Bıraktığım ellerimle yanaklarını okşadım ve yavaşça boynundan kaydırarak fermuarına ilettim bu elleri. Sonuna kadar, sanırım göbeğinin biraz altına geliyor bu mesafe, açtıktan sonra, yavaşça omuzlarından indirerek üst vücudunun tamamen çıplak kalmasını sağladım. Ardından da, göbeğinden yukarı doğru, ufak ufak öpücüklerle, yukarı boynuna ilerledim. Kalbinden geçerken onun da nasıl hızlı attığını hissedebilmiştim.

Boynuna, saçlarına gömdüm kafamı. Ani bir utanç, azıcık da korku dalgası geldi de bana, hehe! Utancı açıklayayım; birbirimize hallendiğimiz, yiyiştiğimiz anlar doğal olarak çok oluyor. Ama bahtsız bedeviler olduğumuz için hepsinde bir boklar çıktı. Bir yere varamadan, yarıda bıraktık hepsini. “Ay sabun yere düştü!” diyorum, kapı çalıyor. Kasığımdaki yara izini gösteriyorum, abisi eve dalıyor. Boş evde yer yatağında sarhoş tavşanlar gibi sevişmeye niyetleniyoruz, Kyou’nun hayaleti bizi elliyor derken en son gitmişiz biz bir buçuk ay önce sevişmişiz ya la? Hem de resmi olarak sevgili bile değilken! Bu kadar süre sonra en sonunda bir şeyler olacak ve iki taraf tamamen ayık. Korku kısmı da burada başlıyor işte… Ellerimi sırtında dolaştırmaya başladım, düşünüyorum hala boynuna gömük vaziyette. Ciddi ciddi bir buçuk ay olmuş köşkte sevişmemizden beri ve Nishi bunda sarhoştu! Sarhoş, çok istekli ve ertesi gün hatırlamayacak bir vaziyetteydi. Ben de en az onun kadar istekliydim fakat… Başta hissettiğim acı… Değinmek istemiyorum. Benim tarafımı geçtim, Nishi'nin açısından bakıyorum bir de; Nishi hala o gün olanları hatırlayamıyor. Ertesi gün bu konuyu konuştuğumuzda da bu duruma çok kolay alışamayacağını söyledi. Evinde kaldığım dönem takındığı tavrı ile ön yargısını iyice belli etmesi de cabası tabii ki. Ya bu gece... Olacaklardan sonra düşünce ve tavırları geri döndürülemez şekilde değişirse?

Belki korkum yersizdir? Yani düşününce, ilk “sevişmemiz” tanımadığımız bir yerde, gürültü patırtı içinde yakalanma riski ile, rahatsız bir şekilde gerçekleşmişti. En azından benim eski evime gidene kadar. LAN BEN O AĞRI İLE O YOLU NASIL ÇEKMİŞİM, ERTESİ GÜN HASTA NISHI’YE NASIL BAKMIŞIM HİÇ BİR FİKRİM YOK! Şu an ise Nishi’nin evinde, kalmayı ve vakit geçirmeyi sevdiğim bir yerdeyiz, ikimizin de rahat hissettiği bir yer. İkimizin de kalbi aynı hızla atıyor, ayık bir şekilde. Yani ben biraz alkol almış olabilirim ama keyfim yerinde olduğu sürece, alkol beni sarhoş etmiyor. Karanlık ve uslu bir sessizlik var, bu sessizliği bozan tek şey de nefes alış-verişlerimiz. Şu kadar vakit geçmesine rağmen donum hala kıçımda olduğuna göre, köşkteki gibi çata küte girişme durumu da yok. O an ile tamamen zıt şartlar altındayız yani.

Sırtındaki ellerimi nazik bir şekilde önüne, göbeğine çektim. Hızlarını epey bir azaltıp aşağı kaydırmaya başladım. Fermuarın başlangıç noktasına, elimi daldırabileceğim bölgeye geldiğimde durdum ve kafam hala boynuna gömük vaziyette, boğuk bir sesle “Şu camdan ANBU dalmadığı sürece durmayacağım bu sefer Nishi!” dedim. Sonra da elimin tekini daldırdım elimi içeri, hohoh! Sıcak, ve de sert. Bu yakınlaşmaya girmiş sağlıklı her genç erkekte olması gerektiği gibi. Boşta kalan elimi tekrar boynuna götürdüm hızla ve kafamı kaldırıp daha da istekli bir şekilde öpmeye başladım. Bu sırada da boynuna attığım elim, ikimizi az önceki yatar pozisyonumuza geri getirmekle meşguldü…
Resim
Lejant
Kütüphane
Künye
İsim Shiomiya Kiyo
Yaş 16
Cinsiyet Erkek
Element Suiton
Seviye C-Rank
Rütbe Chuunin
Alım Gücü 2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2
Kullanılabilir GP 32

Eksiklikler/Özürler Yok

Ekipman
Matara, "Gama" (蜍)
İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az.
Geyikotu Özü, 50gr.
Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir.
Koku Bombası (屁), İkili paket
Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.

Beceri Chakra Kontrolü 2

Profil
Güç: 8
Çeviklik: 7
Kondisyon: 5
Potansiyel: 4
Varlık: 3
Zeka:3


Ninjutsu

Suiton
Jousui
Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir.
Suiben
Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir.
Kizame no Jutsu
Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır.
Niji no Jutsu
Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz.
Suijinheki
Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir.
Takonagi no Jutsu
Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur.
Bousen no Jutsu
Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer.
Ninpou
Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil.
Jinteki Mayu no Jutsu
Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar.
Doubutsuhen no Jutsu
Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.


Taijutsu

Shinshouki Stili, C-Rank
Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur.
Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank
Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Kullanıcı avatarı
Shiomiya Kiyo
 
Mesajlar: 224
Kayıt: 09 Eyl 2014, 00:00

Re: İçmeyi sizden öğrenecek değiliz.

Mesajgönderen Shiki Nishiyama tarih 18 Oca 2015, 16:54

Göğüsten ittirilme tekniği ile Kiyo'nun üstünden kaldırıldım. Tabi bu sırada kendimden geçmiş olduğumdan eğlencemin kesilmesi üzerine "Hmm??" diye bir ses çıkardım. İttirilmek değil, daha çok sarılmak istiyordum aslında. Bu arada nefes nefese kalmışım... Biraz soluklanmış oldum. Kiyo da önümdeki fermuarı açtı. Lan doğru, tulum giymiştim ben. Çok da rahat bir şey işte. Kiyo tek fermuarda soyabilir beni. Ki soydu da. Göğsümden başlayan fermuar kasıkların az üstünde bitiyor. Karşımda üstünü çıkaran Kiyo'ya dudağımı bükerek baktım. Neden sen çıkarıyorsun oğlum? Ben hallederdim onu. Belki ben öyle sevajdsaajdklajda... Elimi tutup kalbinin üstüne koydu ve tüm düşüncelerim uçtu gitti benim. Göğüs kafesinde hızlı hızlı atan kalbi onun da benimle aynı duygular içinde olduğuna işaret midir? Şunun tatlılığına bak. Soruyorum sana Nishi, şuana kadar seviştiğin hangi kızdan bu kadar zevk aldın? Hangisinin teni seni bu kadar heyecanlandırdı?

Ben onun gibi ayı olmadığım için, beni soyma zevkini ona bağışladım ve tulumun kollarını dirseklerime indirene kadar fazla bir hareket yapmadım. Ondan sonrasını da iki hareketle çıkardım zaten. Bu sırada da gözlerim karanlığa alıştığı için Kiyo'nun gözlerine bakıyordum. Kiyo'nun da gözleri bendeydi ilk, sonra ise aşağı doğru indi. Of o sırada bende bir heyecan ki ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Benim hatırladığım, kafamın güzel olmadığı hiç bir anda Kiyo'nun hiç bir şekilde benim çavuşla teması olmamıştır. Aşağı inen bir Kiyo kafası da saksodur bana göre ama değilmiş. Olsun, hayali bile güzeldi Kiyo. Heyecanı bile güzeldi hadi görüşürüz. Lan Kiyo neden bu kadar yavaşlattın bizi? Kiyo böyle karnımdan başlayıp yukarı doğru öperken biraz arkama yaslandım da zorluk çıkarmayayım çocuğa. Dudakları da tenime değiyor, hafif ıslak. Yavaş yavaş yukarı çıkıyor. Tabi ben yavaş yavaş aşağı inmesini isterdim.

Abi sonra Kiyo bana bir sarıldı... Böyle onun üstü çıplak, benim üstüm çıplak. Bu temas, teninin yumuşaklığı, sırtımda gezinen elleri... Tekrar uyuşturucu moduna geçtim doğal olarak. Ellerimi belinden başlayıp yukarıya doğru ilerlettim hafifçe bastırarak. Sonra da bir elim ile Kiyo'nun saçlarını okşamaya başladım. Kafamı eğip yanağına da bir öpücük kondurdum. Kiyo'nun sırtımdan yavaşça karnıma oradan da kasıklarıma hareket eden elleri herhalde vücudumdaki tüm kanı beynime doğru "Seks!" diye harekete geçirmiş olacak ki feci sıcak bastı. Bu hareketlerini analiz ederken dudağımı ısırıyormuşum, Kiyo öpüşmek için kafasını kaldırdığında dudaklarımı ıslatmak zorunda kaldım. Sonra da boynumdan kendisine çekmesine izin verdim vücudumu. Camdan ANBU zıplamalı lafına da "Tövbe de." diye cevap verdim öpüşme aralarında. Aq şu anda hatırlatma şunları. Bitsin işimiz sonra ANBU'ları kafama takarım.

Benim eller kendi başlarına düşünüp Kiyo'nun en çok dokunmak istediğim bölgelerine (anladınız) ilerlerken ben de elimden geldiğince vücuduna temas etmeye çalıştım bir süre. Sonra da doğrulup Kiyo'nun altındakini çıkardım. Tamam hani sürekli ellerim donunun içinde olabilir ama biraz keyfi çıksın diye onu çıkarmadım. Kendi tulumumla uğraşasım da yok şahsen. Kiyo'yu iyice soymuş olduğum için istediğim gibi okşayabilirim vücudunu. Bacaklarını, karnını, göğüslerini, kalçalarını falan derken herhalde baya bir kafayı bulmuşum beynimdeki kandan. Tekrar üstüne abanıp dudaklarına yapıştığım andan, nasıl göğüs uçlarına indiğimi hatırlamıyorum mesela. SONRAKİ OLAYLARI DA ŞÖYLE BİR ANLATAYIM ÇÜNKÜ AYIP VE YATAĞA GEÇECEĞİMİZ İÇİN AYIP YATAKTA OLUR DİYEMİYORUM! Şuana kadar koltukta olduğumuz için ayıp değildi yani.

İşte Kiyo'nun vücudunda öpülmedik yer bırakmama görevi, o sırada baş ve orta parmağımı Kiyo'nun ağzına sokmam, bundan feci tahrik olup onu o şekilde izlemek için her şeyi bırakmam, ardından eğilip saksaskldjassafon şapmam... Öhöhöm, ardından sikerim burada çok rahatsızız gel yatağa deyip Kiyo'yu kucakladığım gibi sevişe sevişe yatağa götürmem. Orada da yatağın içine girmeye çabalamadan koltuktaki gibi devam etmem. Beynime kan gitmiyor derler ama sanki benim beynim kan havuzu gibi olduğundan beynim yüzüyor herhalde. Çalışmamış pek. Bu aralarda Kiyo'dan ve bu andan başka bir şey düşünmediğim için betimlenecek bir şey yok. Yaptım oldu. Son olarak da Kiyo'nun canını nasıl yakmayacağımı düşündüm ama yandı galiba. Napalım o da o kadar sevimli olmayacaktı.

LAN NASIL O KADAR UZUN SEKS RPSİ YAPABİLİYON? BEN Mİ ÇOK ÖKÜZÜM BU KONUDA?
YOĞUN İSTEK ÜZERİNE DURUMA TIME SKIP ATAYIM DEDİM AMA PEK ATAMADIM GALİBA. BYE.
Resim
Lejant
Kütüphane
Resim
İsim:
Shiki Nishiyama
Yaş:
20
Cinsiyet:
Erkek
Element:
Raiton
Seviye:
C-Rank
Rütbe:
Chuunin
Alım Gücü:
4 - Orta-Düşük Gelirli/2

Profil
Güç: 2
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 6
Varlık: 7
Zeka: 7

Eksiklikler/Özürler
Paranoyak
Eşcinsel

Ninjutsu
Non-elemental
D-Rank
Shunshin
Otonaku Ashi Jutsu
Jinteki Mayu no Jutsu
C-Rank
Keishuu no Jutsu


Raiton
D-rank:
Yusubi no Jutsu
Rai no Te
Dendou no Jutsu
C-Rank
Ikadzuchi no Kiba
Kangehika


Genjutsu

D-Rank
Kininaru Kimochi
Rakumei no Jutsu
Kuroshiki
Magen: Henge
Miminari no Jutsu
C-Rank
Raigen
Teishi no Jutsu
B-Rank
Magen: Bunshin
A-Rank
Omotsuki


Genjutsu stilleri:

Houkibo/C-Rank
Taroubo /D-Rank
Beceri Listesi
x
Kullanıcı avatarı
Shiki Nishiyama
 
Mesajlar: 173
Kayıt: 09 Eyl 2014, 00:58

Re: İçmeyi sizden öğrenecek değiliz.

Mesajgönderen Shiomiya Kiyo tarih 18 Oca 2015, 22:45

Çünkü ben romantik bir aşığım sen ise öküz. Tatlı bir öküz.


Nishi tekrar bir her yerimi elleme seansı gerçekleştirdikten sonra, azıcık geri çekildi ve altımdaki eşofmanı, içindeki boxerla beraber tek hamlede çıkardı. O bunu yaparken, ben de tamamen çıplak kalmış olmanın verdiği utançla işaret parmağımı ısırarak onu izledim. Ardından, tekrar üstüme yattı ve daha da bir abanarak Allah ne verdiyse elledi. Popomu ve bacak aramı mıncıklaması güzel olsa da kulaklarımla ne işi vardı çözemedim. Öpüşmeyi bırakmamıştık. Dudaklarımızdan çıkan ses, vücudumda gezinen ellerinin dokunduğu her yerde tatlı bir sıcaklık bırakması falan derken başım iyice dönmeye başladı benim. Bir mal oldum. Öyle ki, öpmeyi bırakıp göğüslerime indiğimde, kafasından bastırıp göğsüme ileri çıkararak daha çok temas etmesini sağladım. Tekrar suratını suratıma yaklaştırıp, baş parmağını ağzıma soktuğunda da, aptal bir fahişe gibi davranıp zar zor görebildiğim gözlerinin içine bakarak, arsız arsız emdim o parmağı. Gürültülü bir “Şlop” sesi ile ağzımdan parmağı çıkardıktan sonra, üçyüz elli altıncı kez öpüşmek için yeltenmiştim ki kafası yukarı kaymak yerine, aşağılara, epey aşağıma ilerledi göğsümden kayarak.

Malum noktada sıcak bir ıslaklık hissetmemle irkildim. Neler olduğunu anlamak için de kafamı kaldırarak baktım. Bu malum olay olmalıydı, abimin bahsettiği, DERGİLERDE GÖZÜME GÖZÜME SOKTUĞU, MUHTEŞEM DEDİĞİ OLAY! BU SAKSASKLDJASSAFON OLMALIYDI! Ve cidden muhteşemdi. Ulaşabildiğim kadar elimi uzatıp Nishi’nin kafasını malum noktadan uzaklaştırmaya çalışıp, benden çıktığına inanamadığım incelikte ve de titreyen bir sesle, bu münasebetine daha fazla devam etmemesini, yoksa ortalığı şenlendireceğimi söyledim. Amına koyayım ben on altı yaşında sağlıklı bir erkek ergeniyim bana böyle işlerle gelme, zaten ortam sessiz, zaten etrafımızda dedikoduya aç ve de homoseksüel olduğumuzu bilmeyen komşular var. Ben burada bir gaza gelirsem hiç hoş olmaz. Neyse ki geri çekilerek burada rahat olmadığımızı söyledi. Cidden rahatsız bir durumdu koltukta aşk yapmak. Fantezi amaçlı olmadığı sürece uzak durmanızı tavsiye ederim. Üstelik, artık adam gibi bir yerde sevişmek istiyorum amına koyayım, köşkte hatırlamıyorum ama sanırsam çamaşır yığınının üzerinde sevişmiştik.

Korkutucu bir hızla kucakladı beni tekrardan ve yatağa götürdü. Ardından, bildiğiniz attı beni yatağa. Yatağa atma fantezisi var sanırım, en son abisi tarafından basıldığımızda da böyle yapmıştı ama o daha çok sinirdendi herhalde. Bilemedim şimdi. Çıkardığı seslere, hevesine, bana dokunma biçimine bakılırsa, sekse karşı olan ön yargısı hakkında daha fazla endişelenmeme gerek yok. Fakat acı konusunda endişelenmeliyim! Acıyor amına koyayım! Yavaş olmasını söylemeye çalışıyorum ama dudaklarından fırsat bulamıyorum. Bir parmak, iki parmak, üç parmak. “Hayır… Hayır…” Saksaskldjassafon daha iyiydi amına koyayım, bu ne böyle! Ama konuşma hakkım yok, ben kaşındım. Yavşamayacaktım adama. İkizleri bugdan çıkaracak, hep beraber sıkıcı bir şekilde çikolata içip kestane yiyecektik. Sonra ben çocukları yatırıp, Nishi’yi yolcu edecek, belki bir iki ay daha böyle atraksiyonlara girmeyecektik.

Tabi ki de ne demeye çalıştığımı öğrenme zahmetine katlanmadan verdi küsküyü bana Nishi. Gecenin bu saatinde milleti kapıya toplamamak adına, bağırmak yerine dudağını ısırdım ben de. Sırtını falan tırmalıyorum dursun da bana bir alışma fırsatı versin diye ama zevkten mi tırmalıyorum sanıyor noluyor, daha da coşku veriyor. Sanırım seksten başka bir şey düşünmüyor şu an. Şu sevişmeyi bir kitaba benzetmem gerekirse, iki alternatif sonu olan bir kitap olabilir bu. Ve Nishi mutlu sonla biten versiyonunu okuyor. Neyse ki artık poposunu tekmelediğimde sakinleşme lütfunu gösterdi de, trajedi ile biten versiyonu ben okumak zorunda kalmadım. Adam olup uslu bir şekilde, bana sakinleşme ve gevşeme fırsatını verdi, kezbanlaşıp bir daha sevişmeme planlarımı da yavaşça aklımdan sildi.

Sonuç olarak yatakta kedi gibi kıvrılmış yatıyorum şu an amına koyayım. Nishi’nin yatağında. Kalkayım bir sigara içeyim diye doğrulmak istedim, belden aşağım komutları algılayamadı. Işığı açayım da Nishi uyuyor mu bakayım istedim, sırtımdan garip bir ses geldi vazgeçtim. Herhalde felç falan oldum artık yürüyemem falan derken böyle hareketsiz yatmaya karar verdim. Nishi uyuyor mu? Sanırım uyumuyor, vücudumdaki ağrı izin verse, şu an yorgana yaptığım koalalığı ona yapmak istiyorum ama, elimle yatağın içinde tembel bir şekilde, onun elini aramakla yetiniyorum. Şu an saat kaç bilmiyorum ama bardan eve dönerken on bir falandı, ben bu vücutla değil sabah beşte koşmayı, “Kalk git evinde uyu!” diye kovulsam kendi evime bile yürüyemem. Biraz aranma sonrası elim eliyle buluştu. Eli hep yatakta mıydı, yoksa aradığımı anlayıp kendisi mi uzattı bilmiyorum ama, kendisinin uzattığını hayal etmek daha çok hoşuma gitti. Gözlerimi sımsıkı kapattım ve “Haydi bissmmm..” efekti ile kendimi ona doğru yuvarladım. Herhalde ivmeyi hesaplayamadım zira yanında bitmek yerine hafiften üstüne çıktım. “Ahah..aha..aouch.” diye sesler eşliğinde kafamı göğsüne koyup, bozuntuya vermedim. Nishi’nin göğsü de uyumak için güzel bir alanmış, bunu da şimdi fark ettim.

Ulan Nishi, hem kendin harap oldun, hem beni benden ettin!
Resim
Lejant
Kütüphane
Künye
İsim Shiomiya Kiyo
Yaş 16
Cinsiyet Erkek
Element Suiton
Seviye C-Rank
Rütbe Chuunin
Alım Gücü 2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2
Kullanılabilir GP 32

Eksiklikler/Özürler Yok

Ekipman
Matara, "Gama" (蜍)
İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az.
Geyikotu Özü, 50gr.
Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir.
Koku Bombası (屁), İkili paket
Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.

Beceri Chakra Kontrolü 2

Profil
Güç: 8
Çeviklik: 7
Kondisyon: 5
Potansiyel: 4
Varlık: 3
Zeka:3


Ninjutsu

Suiton
Jousui
Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir.
Suiben
Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir.
Kizame no Jutsu
Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır.
Niji no Jutsu
Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz.
Suijinheki
Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir.
Takonagi no Jutsu
Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur.
Bousen no Jutsu
Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer.
Ninpou
Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil.
Jinteki Mayu no Jutsu
Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar.
Doubutsuhen no Jutsu
Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.


Taijutsu

Shinshouki Stili, C-Rank
Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur.
Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank
Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Kullanıcı avatarı
Shiomiya Kiyo
 
Mesajlar: 224
Kayıt: 09 Eyl 2014, 00:00

Re: İçmeyi sizden öğrenecek değiliz.

Mesajgönderen Shiki Nishiyama tarih 19 Oca 2015, 06:52

Dişlerimin arasından nefes alıp beynimde şimşekler patlarken yavaşça Kiyo'nun içinden çıkıp kendimi yatağa attım. İki elimle de gözlerimi kapatıp tüm vücudumda patlayan bu zevk balonlarını rahat rahat hissetmeye başladım. Ulan 20 yaşındayım, kasımda 21 olacağım... Şu yaşıma kadar böyle heyecanlanıp bu kadar zevk almadım lan bir ilişkiden. Tüm bu güzel hisler alkolün etkisi ile boşa gitmiş amına koyayım diyecektim, beynime oksijen gitmediği için böyle mal bir cümle kurduğumu fark edip sustum. Ortamın içine etmeye hiç gerek yok. Boşaldıktan sonra spastik laflar etmek hobimdir çünkü. Kızın tekine "Ne uğraştım amına koyayım, bir de boşalamasaydım bari." diye atarlandığımı hatırlıyorum. O zamanlar eşcinselliğimi reddediyordum ve suçu kıza atmıştım. O da mal gibi bir şeydi amına koyayım, ölü gibi yatmıştı önümde. Şu işe bak, demin bir sik düşünemiyordum şimdi ilk seks anılarımı falan düşünüyorum. İlk seferim çok fenaydı aslında, anlatayım mı? Hayır diyorsanız sonraki paragrafı geçin, evet diyenler okuyabilir.

15 yaşındaydım. Başıboş mal gibi takılan bir chuunindim işte. 1 sene önce ailesinden ayrılmış psikolojisi bozuk bir çocuktum. Hep olur ya, böyle durumlarda çocuklar kötü yola düşer. İşte aynen onun gibi bir durumdu. Zengin bir kadının evine girip bir şeyler aşıracaktım güya. Aslında o kadar gözetlemiştim, klasik bir zanaatkar olduğunu sanıyordum ama eski bir shinobi imiş. Oldukça da... Garip bir kadındı. Eski shinobi dediğime göre yaşı baya bir büyüktü, pek dert etmemiştim aslında. Evine girdiğimde beni içeride bekliyordu. Aslında tüm bu takibimi fark ettiğini falan söylemişti. Tüm düşüncelerimi, yaptığım teknikleri, planımın ayrıntılarını açığa çıkardığında şok olmuştum. Tabi ki böyle bir durumda geri çekilmeden yaptığım şeyi kabullenmem gerekiyordu. Öyle de yapmıştım. O zamandan önce bir çok kere yakalandığım olmuştu zaten. Fakat kadın beni şikayet etmedi. Sanırım biraz hastalıklı biriydi ve oldukça sıkılmıştı. Şikayet etmediği için ona borçlu olduğumu söyleyip benimle birlikte olmuştu. Peh, zaten kadınlara antipatim var bu da üstüne tüy dikmiş değil mi? Aslında baya bir güzeldi o gün hatırlıyorum da. Sadece iş bitince çöp gibi dışarı atılmak hoş olmamıştı. Şimdi olsa asla böyle bir şey yapmam, kadına saldırıp öldürmeye çalışırım herhalde. Lan ya aids olsaydı? Ne düşüncesiz hareketler bunlar eski Nishi.

Yanımda yatan Kiyo her zamanki gibi kıpır kıpır bir şeyler yapıp düşüncelerimden ayırdı beni. Ulan bir sakin ol amına koyayım. Götünde kurt var galiba. Elini sanki bir şey arıyormuş gibi getirdi böyle arkaya doğru. Belimi biraz kaldırıp benimkini mi versem eline diye düşündüm ama yok ilişkiye girmemiş olsaydık yapardım yavşak gibi. Şimdi düzgün bir adam olup elimi uzatayım madem. Uzattığım an tuttu bu elimi. Gülümsemeden edemedim. Öf, galiba ben bayağı bir seviyorum bu çocuğu. Teninin verdiği his mükemmel, kokusu da çok güzel ki yani baya baya seks kokuyor oda, topaç gibi yuvarlanıp üstüme çıkması da tatlı. Ne deniyor buna? Ten uyumu mu? Çünkü bence gayet de öyle. Bu tatlı şey göğsüme kapanınca ben de saçını okşamaya başladım. Bir okşadım, iki okşadım, üç okşadım derken... Lan neden hareket etmiyor lan bu deminki gibi? Hassiktir siktim öldü mü acaba? Böyle mal bir düşünce ile panik yaptım ama sonra nefesini hissettiğimi fark edip derin bir oh çektim. İki saniyede nasıl korkutulur bir insan? Helal sana Kiyo. Uyudun mu ne yaptın?

SEKS yüzünden vücudumuz ısı salgılıyor olsa da içim el vermedi örttüm üstümüzü. Kucağımda Kiyo ile uyumuşum. Zaten sırt üstü yatarım, fazla da hareket etmem uyurken. Kiyo bir yanımdan bir yanıma geçmiş ama gece nasıl yaptıysa. Uyandığımda bizimki uyuyordu. Rüya falan da görmemişim. Kendime gelip ayaklanana kadar Kiyo'nun sırtını, gözünü, alnını falan ovaladım masaj yaparcasına. İyice mayıştı bu tabi. Mırlıyor resmen. Tabi bu durumun tatlılığı keyiflendirdi beni, mutlu mutlu kalktım yataktan. Bir de ayı diyor saat 5'te kalkıp koşuyormuş. Saat neredeyse 9'a geliyor götünde kelebekler uçuşuyor amına koyduğum. Ki koydum ama konumuz bu değil.

Yataktan kalkıp Kiyo'yu oracıkta bıraktım. Tulumun güzel yanı, donu geçirdikten sonra götüme, hemen giyilebiliyor. OF NE ACIKMIŞIM LAN! Böyle acıkmam ben uyanırken, seks mi acıktırdı acaba? Direkt uyumasa derdim Kiyo kalk sandviç yap bana diye. Neyse o da aç uyanır herhalde ben kahvaltılık bir şeyler yapayım ama ilk elimi yüzümü yıkayayım dedim. Gittim yüzümü yıkıyorum, elimden geldikçe musluktan uzakta duruyorum. Üstüme ahtapot kolu atlar diye tetikteyim... Birden konuşma sesleri duymaya başladım. Sesleri duyduğum an zaten musluğu kapattım. Tövbe yarabbim ben cidden kaçırdım keçileri galiba.
Kafamın içinde iki ses konuşuyor. Birinin sesi daha baskın. İki erkek sesi, zaten deliler çoğunlukla erkek sesi duyarlarmış. OF DELİRDİM KOMŞULAR! "LAN NEREDE BU! BİZİ SİK GİBİ BIRAKIP NEREYE GİTTİ? ANAMBABAMA ŞİKAYET EDELİM!" diyor anıracak bir şekilde. Kendi kendime diyorum kim bıraktı lan sizi, valla ben birini bırakmadım. Yani anne babamı bıraktım da onlar neden anambabama şikayet etsin ki beni? "Belki de o bir süper kahramandır ve şuan dünyayı kurtarması gerekiyordur. ÜSTELİK SÜPER TAYTLI BİR ELBİSE İLE!" dedi daha kısık olan ses. Diğeri de "OHA! PELERİNİ DE VAR MIDIR PEKİ GANTA?" Ganta mı? Şu görevdeki yakışıklı Ganta mı? "Hayır pelerin sağa sola takılıyormuş Akira'cım, öyle dedi bana." Ganta Akira yani, cidden o görevdeki bebe? Kafamdaki sesler birbirlerini gay ilgi duyduğum adamın ismi olarak mı adlandırmışlar yani? "GÖTÜNE DE TAKILIR BENCE!" gibi iğrenç bir espriden sonra iki ses de gülmeye başladı. "Hadi diş fırçasını tuvalete sokalım. Kurbağalı diş fırçası mı olur?"
"Gay."
"Çok gay."
İşte bu sırada beynimde orgazm sonucu olmayan farklı şimşekler çaktı. ULAN BU SESLER NAKA VE MIHA'DAN GELİYOR! Nasıl yani ya? Yoksa ben burdan Kiyo'nun banyosunu duyabiliyor muyum? Biraz daha yaklaştım duvara.
"BOKUM GELDİ!"
"Yatağına sıç?"
"Güzel fikir."

Ne oluyo lan yan dairede?! İyice dedikodu için kapı dinleyen yaşlı teyze gibi oldum, yapıştım duvara. Sıçmayın lan yatağa diye bağıracaktım ki kıkırdamaya başladılar. Benim de yüreğime su serpildi. Espri yapıyorlarmış neyse ki.
"Ya dur çıkayım öyle sıç!"
"OF NE GEREK VAR?"
"Akiraaaağğ~~~!"
Miha'nın sondaki sesi Naka'nın direkt pantalonunu indirip klozete giriştiğinin göstergesiydi. Klozet olmaya da bilir. Pantalonu olmaya da bilir. Bir şeyler bir şeyler...


Lan yazık Kiyo'ya. Banyodan çıkmadan önce ne olur ne olmaz diye aldığım siyah-mor diş fırçasını aldım yanıma. Paketinden açılmamış, gıcır gıcır. Sonra da sandviç hazırladım iki tane. Kendiminkine bir bok koymadım. Peynir sadece ama Kiyo'nunkine geçende evde gerekebilir diye aldığım salamları doldurdum. Etleri ben yemediğim için Kiyo'ya bol bol koymam gerekiyor. Bozulup gider yoksa. Aslında yatağa götürürdüm ama şimdi bu döker falan, sonra ben yatacağım orada ne biçim rahatsız olurum. Bu yüzden Kiyo'yu uyandırıp yemeğe götürdüm. Yavaş ve sevimli bir öpücük kondurdum yanağına ilk önce. Yanağını falan sevdim gülümseyerek. Sonra da ayağa kalkıp tüm bu yumuşaklığı üstümden atıp "Kiyo!" diye emir verdim kaşlarımı çatarak. "Saat 9 oldu, seni bekleyen işler, iki yaramaz kardeş, bir dağ -" biraz fısıltı ile ekledim "Ve hazırladığım sandviç var." Dairesine geçerken veririm artık diş fırçasını.
Resim
Lejant
Kütüphane
Resim
İsim:
Shiki Nishiyama
Yaş:
20
Cinsiyet:
Erkek
Element:
Raiton
Seviye:
C-Rank
Rütbe:
Chuunin
Alım Gücü:
4 - Orta-Düşük Gelirli/2

Profil
Güç: 2
Çeviklik: 4
Kondisyon: 4
Potansiyel: 6
Varlık: 7
Zeka: 7

Eksiklikler/Özürler
Paranoyak
Eşcinsel

Ninjutsu
Non-elemental
D-Rank
Shunshin
Otonaku Ashi Jutsu
Jinteki Mayu no Jutsu
C-Rank
Keishuu no Jutsu


Raiton
D-rank:
Yusubi no Jutsu
Rai no Te
Dendou no Jutsu
C-Rank
Ikadzuchi no Kiba
Kangehika


Genjutsu

D-Rank
Kininaru Kimochi
Rakumei no Jutsu
Kuroshiki
Magen: Henge
Miminari no Jutsu
C-Rank
Raigen
Teishi no Jutsu
B-Rank
Magen: Bunshin
A-Rank
Omotsuki


Genjutsu stilleri:

Houkibo/C-Rank
Taroubo /D-Rank
Beceri Listesi
x
Kullanıcı avatarı
Shiki Nishiyama
 
Mesajlar: 173
Kayıt: 09 Eyl 2014, 00:58

Re: İçmeyi sizden öğrenecek değiliz.

Mesajgönderen Shiomiya Kiyo tarih 20 Oca 2015, 23:48

A PENIS IN KIYO'S ASS!


Rüyamda çok tatlı şeyler gördüm sayın okuyucular.

Nishi ile ilk çıktığım, aynı zamanda Megumi ile tanışmama vesile olmuş görevden kesitlerle başladı rüyam. Aslında, başkası için oldukça rahatsız edici davranışları olmuştu Nishi’nin. Ben ise siklememiştim pek, bana ve dediklerime garip gözlerle bakan takım arkadaşlarımdan ayrı olarak, resmen özgürmüşüm gibi çıktığım ilk görevin tadını çıkarmaya odaklanmıştım. Nishi’nin o dediğim garip davranışları ise, o zamanlar düşündüğüm haliyle güvenlik amaçlı olan şeylerdi. Kesinlikle beni ve kurduğum cümleleri, düşünce biçimimi yadırgayan davranışlar değillerdi. Ah, o zamanlar Nishi, görüntü olarak ne farklıydı. Boyu şimdikine yakındı, hep benden uzun oldu ibne herif. Saçları çok uzun değildi, ne gözlerinde, ne de vücudunda dövmeleri vardı. Bu "normalliğe" rağmen, diğer yaşıtlardan ayrılan bir görüntüsü, mizacı vardı bana göre.

Çok süre geçmeden chuunin olmuştu Nishi değil mi? Ardından benim chuunin oluşum, buna rağmen görevlere hala birlikte çıkıyor, gönderiliyor olmamız, Megumi’nin mektuplarıma aynı içtenlikle cevaplar veriyor olması, anneannemle geçirdiğim, Kyou sapıtmadan önce onunla geçirdiğim güzel vakitler falan derken, rüyam başka boyutlara ulaştı. Benim için yemek yemekten sonra en güzel şey, rüyamda yemek görmektir; nitekim öyle de oldu.

Bol salamlı kaşarlı sandviçler beni kovalıyordu. Hadi ben kıkırdıyorum neyse de, sandviçler neden kıkırdıyor çözemedim ilk başta. Sonra silkemedim. Sonra gene çözemediğim şekilde kaçmaya devam ettim. LAN KAŞARLI SALAMLI SANVİÇTEN KAÇILIR MI? GERİ DÖNSENE KİYO! Yok, illa kaçacağım, rüya periler öyle istiyor zira. Kapılar çıktı ilk başta karşıma. Çikolatalı krem şantiden inşa edilmiş bir sürü kapı. Yakın olduğum ilk kapıya iyice yardırdıktan sonra hayvan gibi açtım kapıyı. Sosis çıktı. Evet, sosis. Tepesinden dörte ayrılmış, ahtapot şekli verilrek kızartılmış dev sevimli bir sosis. Kahkaha atmaya başladım ama kaçmaya da devam ediyorum. SOSİSTEN KAÇILIR MI KİYO! İkinci kapıyı, dev ıhlamur bardağı açtı. Nemli, buharı tüteni kokusundan ayvalı olduğunu anladığım ıhlamur çayı… Mutluluktan ağlıyorum. Üçüncü kapı; patlıcan salatası. Dört; şekerli börek. Beş; Quarter Pounder…

Altı; Yaramaz Kardeşler.

“K- K-Ka-Kardeşlerime n-Nolmş-Ne? Ne oluyo?” diye söylenip iç çeke çeke gözlerimi açtım. Beni karşılayan bir tavan, ardından görüş açıma giren Nishi’m oldu. Tepeden bakıyordu bana. Gece tepemden baktığı yetmemiş gibi. Kalk diyordu, işin var sikerim belanı diyordu, sandviç yaptım diyordu nur yüzlüm. Battaniyeyi göğsüme kadar çekerek oturdum yatakta, gece sevişmenin başında beni sarmış olan utanç duygusu geri geldi. LAN BİZ SEVİŞTİK BUNLA. Ok. Sakin. “Sandviç… Sandviç mi yaptın bana?...” Battaniyeyi omuzlarıma çekiştirdim. “Sandviç… Sekxs…” Demek seviştikten sonra sandviç yapmak gerekiyor. Tabi benim bilmemem normal, Nishi deneyimli bu konularda. “Sandviç… Kıyafetlerim…” Kıyafetlerim salonda kaldı lan doğru. Ben buradan sikseniz dal daşak çıkıp salona kıyafetlerimi almaya gitmem. Battaniyeyi belime sarsam, beline battaniye sarılı pıtı pıtı dolanan 150’lik boyuyla Kiyo görüntüsü benim bile komiğime gidiyor ama hiç hoş değil. Sonuç olarak, omuzları da geçip battaniyeyle kafasını kapatmış bir Kiyo ve o Kiyo’nun kafasına içerden getirdiği kıyafetleri atan sinir olmuş bir Nishi.

Nishi odadan çıkınca fırlayıp, vücudumun el verdiği hızla üstümü giyindim ve yatağı toparlamadan banyoya yöneldim. Güzelce elimi yüzümü yıkadım, saçım başım dağılmış. Saçlarım bir de öyle inatçı ki, yatışmıyorlar. Akemi evden ablamın saç kremini çalmıştı yumuşatsın da adam etsin diye ama, saçımı güzel kokutmaktan başka işe yaradığı söylenemez onun da. Epey bir saçımla uğraştım o yüzden, bir de iyice uzamışlar, enseyi geçiyorlar bildiğin. Kestirsem mi?

“GUUUNAYDIEEEN NISHIEE-ahassiktrgötüm-IIEEE-Oooo çay koymuşun!” Cıvıldamasıyla banyodan fırlayıp, Nishi’min pek sevdiğim, geçen kırayazdığım yemek masasına çöktüm. Suratına fazla bakmamaya, bakıp da utanıp saçmalamamaya çalışıp sandviçe odaklandım. “Saçlarımı kestirsem mi?” Lokma arasında sordum ama cevap vermesine de fırsat bırakmadan devam ettim; “Kestirmicem sanırım. Uzasınlar.” Ne kadar bakmamaya çalışsam da, göz göze geldim sonra.. Hay amk. Gece gözlerimin içine dik dik baka-TÖVBE TÖVBE YEMEK SIRASINDA! Boğazıma kaçtı lokma. Sıcak çaydan koca bir yudum alarak bir de ağzımı yaktım. İyice awkward dakikalara yol açıyorum çok hoş bir şekilde. Neyse ki öksürüp pıskırdım da sandviçlerin kalanını sessiz sakin bir şekilde yedik.

“Ben.. Benim akşam devriye mesaim var.. Gene.” Dedim son yudumu da içip masadan kalkızlarken. “Gidip biraz daha uyuyacağım o yüzden… Gideyim yani… Gidiyom… Teşekkür ederim her şey için.” Bişi unuttum mu acaba? Yok, direkt pijamayla geldim. Anahtar da almadım sap gibi. Kapıyı çalsam, ikizler açar mı ki? Evdelerdir umarım hala. Bu sırtla binanın dışına çık, binanın etrafında dolan, balkonumu bul ohooo bi de oraya sıçra, hiç çekemem valla. Kapıyı açıp pijamalı pijamalı süper bir şekilde apartmana dalayazdım ki Nishi durdurdu? Yoksa “Gitme” mi diyecek? Lan öyle bir şey dese sanırım ben ömür boyu bu evde bu adamla yaşarım. O nasıl bir romantiklik? Ama tabii ki de Nishi romantiklik peşinde değil gariplik peşinde gene. Bana diş fırçası hediye ediyor. Siyah-mor, paketinden açılmamış, gıcır gıcır. Gece ağzım mı koktu acaba? Yok lan gayet düzgün bir şekilde fırçalıyorum dişlerimi, çürüğüm de yok. Ne demek ki bu şimdi? Hem ben kurbağalı diş fırçamı seviyorum. Fakat… Sevdiceğimin gönlünden kopup gelen bir hediye sonuçta. Konu Nishi’m ise en sevimli kurbağa bile tırt kalır biliyorsunuz ki. “Teşekkür ederim… Gerek yoktu ama?... Görüşürüz sonra!” Rahatsız birkaç kıpırdanmadan sonra bir iki adım atıp evime ilerlemiştim ki aniden yerimde geri döndüm. “Dur iki dakika, patlatma götümde raitonu gene.” Dercesine işaret parmağımla “Dur.” İşareti yaptım. Sonra pıtı pıtı kendisine yürüyüp, yanaklarından tutup uzanarak burnundan öptüm. Öyle gittim evime.

Kapıyı epey yumruklamam gerekti. Aslında on altıncı yumruktan sonra pes edip balkona sıçrama işlemini gerçekleştirmeliydim ama üşendim ve kaderimden kaçtım. Nitekim, yirminci yumruğa doğru açtılar kapıyı kardeşlerim. Donları haricinde çıplak bir adet Naka ve Miha. Hadi Naka neyse de... "Miha bu kılık ne?" Balkonu falan açmamış salaklar, sıcaktan soyunmuşlar. Ev bok kokuyor bildiğin. "Kami cezanızı vermesin, naptınız lan evime? AÇIN CAMI!" diye azar çektim yatak odama giderken. Yatağa atmadan kendimi, tişörtümü çıkarıp fırlattım odaya bir yerlere. "Kahvaltı yaptınız mı? Yapmadıysanız cüzdanımdan para alın. SADECE KAHVALTI İÇİN AMA! Uğraştırmayın beni, yatacağım akşam devriyem var." diye konuşmaya devam ettim yatağıma yerleşmeye, yastıklarımdan birini bacaklarımın arasında sıkıştırmaya çalışırken. Sonra yapacaklarını, benimle uyumak istediklerini söyleyerek hayvan gibi üstüme atlayıp canımı daha da çok acıttılar. Nerede olduğumla alakalı sorularını da "YA... UYUCAM YA!" diye atarlanarak savuşturdum. Sağıma döndüm, arkadan Naka sarılma bahanesiyle dayıyor, hiç rahat edemedim. Soluma döndüm, bu sefer Miha sarılıyor, bu cidden sarılıyor ama gene rahat değil. Neyse aralarında sırt üstü yatayım dedim götüm acıyor falan derken çareyi yüz üstü yatmakta buldum. Şu işe bakın, dün geceye başlarken amacım kardeşlerim ve Nishi'nin kardeşiyle birlikte hep birlikte güzel vakit geçirip, ikizlere içmeyi öğretmekti. Yerdeki boş bira şişelerine bakılırsa, adam gibi içmeyi öğretemediğim yetmiyormuş gibi, bir de hunharca sikildim! Tamam hunharca değildi belki ama...

Demek ki neymiş, sevdicekle aşk yaptıktan sonra, yemek hazırlayıp, gereksiz ev aleti hediye etmek lazımmış. Neyse, bir daha ki sefere ben de ona tavuklu krep yapıp, sürahi hediye ederim.
Resim
Lejant
Kütüphane
Künye
İsim Shiomiya Kiyo
Yaş 16
Cinsiyet Erkek
Element Suiton
Seviye C-Rank
Rütbe Chuunin
Alım Gücü 2 -FAKİİİİİİİİEEERRRR!!/2
Kullanılabilir GP 32

Eksiklikler/Özürler Yok

Ekipman
Matara, "Gama" (蜍)
İçerisinde 3 suiton tekniğine yetecek su barındıran, sağlam sızdımaz matara. Ağırmış az.
Geyikotu Özü, 50gr.
Ufak çiziklere ve yanıklara iyi gelir.
Koku Bombası (屁), İkili paket
Bazı genjutsu tekniklerinden kurtulmak için özel olarak üretilen bu bombalar, haliyle ileri seviye teknikleri kıramazlar.

Beceri Chakra Kontrolü 2

Profil
Güç: 8
Çeviklik: 7
Kondisyon: 5
Potansiyel: 4
Varlık: 3
Zeka:3


Ninjutsu

Suiton
Jousui
Ninja gerekli el mühürlerini yaptıktan sonra ellerini kirli bir su birikintisine değdirir. Elini kaldırdığı anda, su birikintisinden arıtılmış ve tamamen içilebilir bir su kütlesi, iki el ile tutulabilecek bir küre şeklinde kullanıcının elinde oluşur. Daha sonra teknik bozulmadan bu su bir matara veya kaba aktarılır. Bilinen tüm hastalık ve zehirler sudan bu yöntem ile ayrılabilir.
Suiben
Ninja oldukça kısa olan el mühürleri serisini Ushi mühründe bitirir. Mühürleri tamamlamasının ardından kullanıcı elini bir su kütlesinin içine sokar ve ardından suyun içinde avucunu yumruk haline getirecek şekilde sıkarak çeker. Bu sayede kullanıcı suyun içinden uzunluğu, kalınlığı, sağlamlığı chakrası ile oranlı olan bir kırbaç çıkarır. Bu kırbaç her ne kadar sudan oluşmuş olsa da hemen hemen katı bir cisim özelliği gösterir. Bu sayede hedefe fiziksel zarar verebileceği gibi onları bağlama gibi işlerde de bu kırbacı kullanabilir.
Kizame no Jutsu
Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra bir su kütlesine odaklanır. Odaklandığı su kütlesinden kabaca bir köpekbalığının başına benzer bir şey çıkar ve rakibi yakalamaya çalışır. Bir şekilde rakibi herhangi bir yerinden yakalarsa bırakmaz ve o su kütlesinin olduğu yerde tutar. Teknikten kurtulmak için aktif olarak köpekbalığı kütlesine zarar verip somutluğunu bozmak gerekir.Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur. Köpekbalığının ısırdığı yerler hasar alır.
Niji no Jutsu
Ninja el mühürlerini tamamladıktan sonra yere büyük miktarlarda su kusmaya başlar. Bu su, toprak tarafından zor emilir ve ninja tarafından diğer suiton teknikleri için kullanılmaya uygundur. Kullanıcı istediği kadar su kusabilir, ancak ne kadar çok su çıkarmaya çalışırsa o kadar çok süre geçer. Ortalama bir shinobi, 5 saniyede, bir kaç suiton tekniği için gerekli suyu ortama boşaltmış olur. Tekniğin bir diğer formu olarak da, kullanıcı ağzından hemen hemen bir gülle boyutunda bir su kütlesi fırlatır. Bu su kütlesi çarptığı duvar benzeri dikey yüzeylerde kalır ve kullanıcının diğer teknikleri için zemin oluşturur. Rakibe fırlatılırsa herhangi bir etki yaratmaz.
Suijinheki
Ninja kısa olan el mühürleri serisini Tora mühründe sonlandırır ve derin bir nefes alır. Bu aldığı nefesi hızla dışarıya veren kullanıcı yüksekliğini ve genişliğini harcadığı chakra ile oranlı olacak şekilde su kütlesi püskürtür. Bu su kütlesi özellikle defansif anlamda kullanıcı birçok ataktan koruyabilecek bir yapıya sahiptir. Kullanıcı etrafında su kütlesi olması halinde, bu su kütlesini kullanarak da adeta bir bariyer oluşturabilir. Bariyerin şekli tamamen kullanıcının kullanacağı chakra miktarı ve suyun yapısının el verdiği ölçüde her halde olabilecek niteliktedir.
Takonagi no Jutsu
Ninja ortalama bir el mührü dizisinin ardından ortamdaki suyu vücuduna çekmeye başlar. Su, kullanıcının sırtında 4 tane ahtapot kolu oluşturacak şekilde birikir. Bu kollar sert ve hızlıdır, kullanıcıya yakın dövüşte yardımcı olurlar. Çeşitli silahları tutabilir ve fırlatabilirler. Kullanıcı etrafında bir kalkan görevi görebilirler ve gelen saldırılara karşı tepki verebilirler. Eğer bir kol ağır hasar alırsa suya geri dönüşür, kolu tekrar yaratmak için ekstra chakra harcamak gerekir. Açık kaldığı sürece chakra yer. Tekniğin ardından kullanılan su kütlesi kaybolur.
Bousen no Jutsu
Kullanıcı kısa sayılabilecek bir el mühürü dizisinin ardından ağzından çok ince bir su kütlesi püskürtür. Bu kütle, aşırı derecede delici ve kesicidir. Kullanıcı tekniği istediği kadar açık tutabilir. Teknik 15 metreye kadar delici ve kesici özelliğini korur, daha uzak mesafelerde ise etkisini yavaş yavaş kaybeder. Teknik açık kaldığı sürece chakra yer.
Ninpou
Kuchiyose no Jutsu - Henüz hazır değil.
Jinteki Mayu no Jutsu
Kullanıcı kısa bir el mührü dizisinin ardından yatar pozisyona geçer ve tekniği aktifleştirir. Teknik, kişiyi siyah bir ipeksi doku ile sarar. Tamamen sarılan kullanıcı, içeriden dışarıyı görebilir, ancak dışarıdan içerisi görünmez. Kullanıcı dinlenmek veya uyumak için bu tekniği kullanabilir. Doku, yağmur suyunu geçirmez. Kullanıcı istediği zaman Kai mührü ile tekniği bozabilir, bu dokunun yokolmasına ve kullanıcının içinden çıkmasını sağlar.
Doubutsuhen no Jutsu
Kullanıcı ortalama bir el mührü dizisinin ardından yakındaki bir hayvan ile göz teması sağlar, ardından o hayvan ile konuşabilir hale gelir. Her bir hayvanın kendi kişiliği vardır ve kullanıcıya itaat etmek veya sordukları sorulara cevap vermek zorunda değildirler. Teknik 5 dakika kadar aktif kalır, ardından kullanıcıya uyguladığı stres yüzünden 15 dakika kadar tekrar kullanılamaz. Göz teması kurulan dışındaki başka bir hayvan ile konuşulamaz.


Taijutsu

Shinshouki Stili, C-Rank
Bu seviyede kullanıcı temel akrobasi bilgilerini öğrenir ve akrobatik hamleler yapabilmeye başlar. Bu hamleleri momentum kontrolü ile birleştirdiğinde çok büyük efor gerektiren akrobatik hamleleri çok az bir kayıpla uygular. Kullanıcının zıplayarak veya çevresel yükseklik farkını kullanarak yaptığı hamleler daha etkili ve daha az yorucu olur.
Shinshouki Tekniği, Kage Buyou, C-Rank
Kullanıcı, rakibi havaya fırlatmak için akrobatik bir tekme hamlesi kullanır. Bu özel hamle ile rakip 3 veya 4 metreye kadar havaya gönderilebilir. Ardından rakip kendi akrobatik yeteneğini kullanarak havaya zıplar ve havada rakibin hemen altında konuşlanır. Teknik burada son bulur, ancak kullanıcı bu noktadan sonra diğer Shinshouki Taijutsu tekniklerini kullanabilir veya havadaki korumasız rakibine beklemediği bir yerden saldırı yapabilir.
Kullanıcı avatarı
Shiomiya Kiyo
 
Mesajlar: 224
Kayıt: 09 Eyl 2014, 00:00

Önceki

Dön Role Play Arşivleri

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron