Yabuko ve tecavüzcü amcanın muhabbetini bölmeden arkaya geçip katanamı incelemeye başladıktan sonra, konuşmalarını dinlemeye devam ettim. Ki zaten duyuluyordu benim olduğum bölgeden. Böyle saçma konuşmaları duyduktan sonra artık o amcaya pedo-san demeye karar verdim. Onun için oldukça güzel bir takma ad olduğunu düşünüyorum. Gerçek adı bile olabilir. Bu günden sonra anladım ki illa bir görevin saçma olması için aksiyon olması gerekmiyor. Ensest, seks, travestilik gibi değerler de bir görevi normal rotasından çıkarıp saçma bir yöne sokabilirmiş. Daha ne diyeyim bilemiyorum. Herhalde şu sırada yapabileceğim en zekice hareket sandviçimi yemek ve dışarıyı seyretmek. Evet evet, böyle güzel. O sırada, Yabuko'nun benimle ilgili birşey söylediğini duyunca içim sızladı.
"Yuudai sen çaktın mı birine koç?"
Donmuş kalmıştım. Klan öğretilerime göre şunu sorması bile saygısızca bir hareketten başka bir şey olmadığı için ne diyeceğimi bilemedim. Geriye kalan tek şey açıklamaktı. "Şey.. Benim klanımın öğretileri; alkol, uyuşturucu ve serbest ilişkiyi yasakladığından böyle bir şeye kalkışamam açıkçası. Ve klanıma olan saygımdan dolayı da bu kuralları bozamam. Yani hayır." Lanet olsun, yine fazla konuşmuştum. Birileriyle iletişim kurmaktan nefret ediyorum. O öldükten sonra zaten bir anlamı yok, lanet olsun. Hala onun ölümünü hatırladıkça sinirlerim bozuluyor, ben de ölmek istiyorum. Ama ben ölürsem, onun intikamı da alınamaz. O herifi bulup öldüreceğim, zamanı gelince yapacağım bunu.
Neyse ki benim oturduğum kervan arabasındaki adam yeterince sessiz ve sakindi. Bunun sayesinde rahatça oturup rahatlayabiliyordum. Aynı zamanda Kikaku adlı ihtiyarın kızı da bana ve Yabuko'ya dangalak demişti. Bunu duyduğumda zerre gıcık olmasam da, insanın içinde bir nefret duygusu oluşuyor. Neyse, şu Asai ile de tam tanışamadığım için, benim açımdan bir sorun yok. Her ne olursa olsun, kimse ile tanışmaya da niyetim yoktu. Ama şu Yabuko'nun gücünü merak ediyorum. Güçlü ise, gözüme çarpar ise, onunla iletişim kurmaya devam ederim. Ama gücü yoksa gözümde hiç değeri yok. Zamanla göreceğiz. Belki de bu görevde, ha ?