Güne nasıl başlarsanız gününüz öyle geçiyor. En azından ben öyle duydum. Aslında düşünce sözün haklılığı anlaşılıyor. Güne b.k gibi başlamıştım ve günümde aynen öyle geçiyordu. Ne şanssız bir insanım. Adama karşı tekniğimi uygulamamış ve yayından atılan ok gibi fırlamıştım. Sessizde hareket ediyordum tabi şu elektriğin yaydığı cızırtımsı garip ve kulak tırmalayan sesi saymazsak. Tabi hepsi bu değildi. Şu bizim mankafadan beklemediğim şekilde adamları ikna edip uzaklaştırmıştı. Bu durumda sanırım mankafa ben oluyorum. Çocuk iken de pek zeki değildim zaten. 2 yaşına kadar pek konuşmamışım. Neyse işte benim bu cızırtılar ve kalabalığın azalan sesi birleşince ortaya benim için pek hoş olmayan bir sonuç ortaya çıkmıştı. Adam benim yaklaştığımı anlamış ve beni istemediğini çok açık bir dille belirtmişti.
Adamın sesini duyduktan sonra aceleyle olduğum yerden soluma doğru yavaş adım yürümeye başlamıştım. Ellerimi de teslim oluyormuş gibi havada tutuyordum. Etrafa bakındığımda bizim mankafa ile kızılı görmüştüm. Sonrada adama dikkatlice bakacaktım. Hepsinden en kötüsü şu suratsızın ağzına laf vermekti. Şu heriften de laf yiyorum ya yazık bana. Şu iş bittikten sonra gidip bir iki tek atıyım anca öyle unuturum bu günkü rezilliği.
Sakin ve yavaşça soluma doğru yürüyecek ve binaların olduğu yerlere vardığımda jutsumu bozup olayı izleyebileceğim en rahat yere çıkacaktım.