Kasumikage'nin tepkileri ve kıvranışı...Normal anlarda Haze'nin utanacağı bir haz veriyordu ona.Sıfatların değiştiğini hissediyordu,dosttan rakibe geçiş.Kasumikage'nin aksine,Haze bu durumu cümlelerle değiştirebilirdi.Tüm kontrol ondaydı.Karşısındakinin noksanı o kadar açıktı ki tek sözü onu patlamaya hazır bir bomba haline getiriyordu.Temel olarak,shinobilerin her konuda ortalama üstü olması gerektiğini düşünmüştü bu yaşına dek.Psikolojik yoksunluklar bunu baltalıyordu,dostunun sinir küpüne dönüşmesi buna en büyük örnekti.Yinede vaaz veremezdi.Ne bu yetiye sahip bir shinobiydi ne de kendini tamamlayabilmiş bir insan.Doğru kelimeler ve eylemlerde Haze'nin beynini rahatlıkla ele geçirebiliyordu.Her taşın altına bakma dürtüsü..Üstüne o taşların altından fırlayacak yılanlara dayalı bir tahmin mekanizması.Birkaç yıl öncesinde işini bilen biri Haze'yi kukla gibi yönetebilirdi bu etkenlerle.Ama olgunlaşıyordu.Eksiklerini insanlarla ve mantıklı sebeplerle yamayabiliyordu.En azından beni ele geçirmelerini önleyebiliyorum.Bu seviyedeyim. Kardeşleri.Sırtını her daim utanmadan dayayabileceği duvarlardı.Haze,bu rolü Kasumikage için üstlenebilirdi.Üstlenecekti..Kusa'ya kalpten bağlı olan biriyle herşeyi paylaşabilirdi.Maddi yahut manevi,bu konuda asla sınırlarla çevrili olmamıştı.Bugün kendine kattığı deneyimlerin Kasumikage için bir destek noktası olabilme ihtimali onu fazlasıyla heyecanlandırıyordu.Kusa shinobisi ve akademiden yakın bir dostu.Son zamanlarda aralarında büyük bir mesafe olsada dostluk kaybolabilecek birşey değildi.
İyi bir giriş yapmış olsada,Haze ilerleyişin nasıl olacağını bilmiyordu açıkçası.Kasumikage'yi sözleriyle tekrar sakinleştirebilirdi.Delirmiş gibi gözüksede,beni parçalamak istesede mantığının güçlü olduğunu biliyorum. Tüm bu isim problemini beraber yaptıkları kahvaltıda basit bir şekilde kavramıştı.Shikibanzo.Garip bir isim.Fakat bu ismi dostu için çarpıcı yapan sebep garipliğinde yatmıyordu.Takıntı.Belki daha ufak birşeydi.Yıllar önce Kasumikage'nin beynine kurulmuş bir tohumdan ibaret.Yıllar sonra bu tohumun sarmaşıklara dönüşmesini normal karşılıyordu.Zehirli dikenler salmasına ise izin vermeyecekti.Kendisi için rol model olan Undei Haze'nin sarmaşıklarını nasıl budadıysa,aynısını dostu için yapacaktı.Yıllar önce bu antreman alanında geçen her bir diyalog zihninde kazılıydı genç shinobinin.Herkesin özendiği bir kişilik olan Undei'nin sadece bu alanda pislik bir insana dönüşmesi.Karaktersiz,anlayıştan yoksun,nefret edilmeye fazlasıyla müsait hareketler.Haze aynı dostu gibi delirdiğini hatırlıyordu.Hıçkırarak ağladığı çalışmalarıysa utanarak anmıştı...Zaafları üzerine o kadar sert gelmişti ki Undei,Haze yeterli potansiyele sahip olsa zihinsel çöküntüleri sırasında onu rahatlıkla öldürebilirdi.Korkusu bu noktada tavana fırladı.Haze o potansiyelde değildi fakat Kasumikage'nin onu toprağa gömmesi fazlasıyla olası bir ihtimaldi.Çıkış yolunu biliyorum.Sakinleştirecek cümleleri biliyorum.Sadece...Yapmayacağım. Undei onun üzerine dalga dalga geldiyse Haze bugün bir tsunamiye dönüşebilirdi."Dövüş alanında iyilik yok Haze.Kan dökeceksen iyi olamazsın.Kan dökebilecek biri olmaya çalışacaksan iyi olamazsın." Kurallarını bir kenara koydu.Tüm anlayışını saf bir sinsiliğe dönüştü ama hiç birinden tamamen vazgeçmedi.Bir el atımlık mesafeye koymuştu karakterini..Tehlikeli olabilecek bir seviyede zevk alıyordu Haze.Undei emekli olduğundan beri bu ritüelleri gerçekleştirmemişti.Onun yerinde olmak,başka birisini böyle delirtebilme fırsatını eline geçirmiş olmak sırtına bir çift kanat geçirmişti açıkçası.
Sinsiliği Kasumikage'yi biraz daha sinirlendirecek gülümseme kattı yüzüne.Tüm bunları neden yaptığını söylemeyecekti.Sessizlik,bilinmezlik insanların sinirini güdeceğini biliyordu.Hatta bunu daha iyi bilen başka bir varlık olamazdı.Dudakları kenetlenirken kunaisine biraz daha sıkı sarıldı.Koşan,ardından zıplayan Kasumikage.Zihni düşüncelere o kadar odaklanmıştı ki,uyuştuğunu anca Kasumikage'nin haykırışlarıyla farketmişti.Ayaklarını biraz salarak Kasumikage'nin yere inişine tanık oldu.Hızlı iniş.Fazla hızlı.Yer koca bir göçükle süslenirken ortaya çıkan hava akımı beklenmedikti.Kollarını çapraz şekilde önüne siper etti ve geriye doğru takla atmaya çalıştı.Kollarına ve omzuna çöken sıcak kanı hissedene dek kurduğu dengeye fazlasıyla hakimdi.Ayakları arkasındaki ağacın gövdesine yapıştığında aldığı hasarı incelemedi bile.Hissettiği acı onu şimdilik engellemeyecek bir noktadaydı.Kasumikage'nin deliliği,Haze'nin heyecanı.İki shinobinin acı eşikleri muhtemelen birkaç tık yukarıda seyir halindeydi.
Kas gücü ve chakrası ayaklarına ulaştı.Kasumikage beklenmedik tekniğinin ardından wakizashisi ile hızla atağa geçmişti.Yakın dövüşü reddetmeyecekti."Cidden,Shikibanzo gibi bir isim Kusa'yı nasıl savunabilir ? Nasıl shinobi olabilir ? " Yapmacıklıktan uzak bir kahkaha süsledi sözlerini. Shinobi olabilir,köyü de savunabilir.Gerçeklikten uzaklaşmadı Haze.Ortadaki sorun dostunun isminde değil,bu ismi duyduğunda kendini kaybedişiydi. "Bir anlamı var mı ? Shikibanzo'nun ? " Ağaç gövdesine güç uygulayarak kendini ileri fırlattı.Havada uçuşu sırasında sağ elindeki kunaisini,Kasumikage'nin wakizashisine savurdu.Hafif bir savurma.İki metalin kenetlenmesine izin vermeden Haze kolundaki gücü keserek,havada atacağı ufak bir taklayla Kasumikage'nin arkasına iniş yapmayı planlıyordu.Yere ulaştığı anda Kasumikage'nin ense kısmından tutarak tüm gücüyle en yakınındaki ağaca fırlatacaktı.Ardından elindeki kunai dostuna doğru hızlı bir uçuşa geçecekti.