
Büyük savaşın patlak vermesinden on yıl kadar önce doğan Takahashi, o zamanları sadece birer hayal olarak görmektedir. Kendisine ciddi bir eğitim imkanı bulamaması sebebiyle sahip olduğu potansiyeli henüz daha ortaya çıkaramadığı bir gerçektir. Fakat onu Kusagakure'nin lideri yapan bambaşka bir gerçektir.
Köyün diğer köy shinobileri tarafından yakılıp yıkıldığı dönemde, ailesi ile beraber kaldığı eve bir saldırı olmuştur. Babası ve annesi bu saldırıya karşı koymaya çalışırken Takahashi en küçük çocuk olmasına rağmen annesi ve babası ile mücadeleye girişmiştir. Uzun süren bir mücadelenin ardından ise annesi ve babasını ne denli koruduğu ortaya çıkmıştır. Vücudunda onlarca yara olmasına rağmen hala nefes alması bir mucize olarak görülmüştür. Öte yandan cesareti sayesinde de kendisine bir isim edinmiştir. Savaşın sonlanması ile sağlığına kavuştuğunda kendisine Kusagakure'nin yeni lideri olma teklifi götürülmüş ve bunu da kabul etmiştir. Kusagakure'nin geleneklerine göre de kendisine "Yaş Çimen" lakabı verilmiştir.
Jouninler & Chuuninler
Jounin Kaeda Wakahisa

Wakahisa bir çobanın çocuğudur. Bu durumda ister istemez onun içine işlemiştir. Çünkü küçüklüğünden beri babası ile onlarca hayvanı otlatmayı tercih etmiş biri olarak hayatında başka bir şeyin olabileceğini bile düşünmemiştir. Ne var ki hayvanları korumak için bir köpek yerine kendisini kullanmaya başlayınca, aslında daha başka şeylere de yetenekleri olduğunu anlamıştır. Bu sayede de shinobiliğe başlamaya karar vermiş ve hızla rütbeler atlayarak Jounin olmayı başarmıştır.
Genellikle iyi huylu biri olsa da Wakahisa kötü kokusu ile de nam salmış biridir. Üzerinden çıkarmadığı kalın kıyafetleri, sürekli yapak gibi olan kirli saçları ve kendine has kokusu ile sahip olduğu tüm karizmayı yerle bir edebilmesi de ayrı bir yetenek olarak kendini göstermektedir. Yine de bu durum onun Kusagakure için gereksiz biri olduğu anlamına gelmemektedir.
Jounin Daichi Yamada

Yeni neslin yetiştirdiği en iyi Jouninlerden biri olan Yamada'yı köyde bilinir kılan onun acıya olan düşkünlüğüdür. Sert bakışlarının altında aslında kendisine çektirdiği onca acı yatmaktadır. Gerek mental gerekse de fiziksel acı çekmekten hoşlanan Yamada, bir kişiye bu acıları yaşatmaktan ise daha fazla zevk almaktadır. Bu durumun sebebi elbette geçirdiği zorlu çocukluk dönemi olsa da bunun bir hastalık düzeyinde olduğunu söylemek güçtür. Çünkü Yamada kendi bedeni hariç, diğerlerinin bedeni konusunda verilen emirlere uyarak hareket etmektedir.
Yapısı itibari ile köyde her zaman korkulan bir tip olan Yamada bu sayede aradığı yalnızlığı da keşfetmeyi başarmıştır. Tek başına yaşamanın insana daha acı verici olduğuna inandığı için tüm aile bireyleri ile olan ilişkisini koparmıştır. Aynı şekilde bugüne kadar aynı takım ile birden fazla göreve çıktığı da görülmemiştir. Aksi halde performansının alt üst olacağı akademideki derslerde defalara görülmüştür. O yalnız bir kurttur ve yalnızlık onun en büyük acısı ve gücüdür.
Jounin Yusuke Saeki

Saeki'nin bugünkü bulunduğu pozisyona gelebilmesinin tek sebebi güzelliğinden ibarettir. Bu köydeki genel kanıdır aslında. Kızlara tahammülü olmayan ama erkeklere düşkünlüğü neredeyse dillere destan olan Saeki elbette bu özelliğinden ibaret değildir. Güzelliğine eklediği berrak sesi ile Kusa'daki şarkıları en güzel söyleyen de yine kendisidir. Shinobilikten fırsat buldukça hanlarda şarkı söyleyen Saeki'nin bu sayede büyük bir hayran kitlesi olmuştur. İşte bu yüzden de halk onun güzelliği ve sesi sayesinde Jounin olduğuna inanmaktadır.
Saeki'nin en büyük hayali ise ünlü olmaktan ibarettir. İşte bu yüzden sadece güzelliği ve sesi ile tarihte bir iz bırakamayacağını anladığı için shinobi olmuştur. Köydeki kanının aksine yaşıtları tarafından shinobilik konusunda yetenekli olduğu görülen Saeki, yine de hakkında söylenenlere pek takılmamaktadır. Sonuçta reklamın iyisi veya kötüsü yoktur, bu yüzden de hakkında söylenen her şey Saeki'nin kabulüdür.
Chuunin Ayako Fukui

Fukui yaşıtlarına nazaran biraz farklı bir kızdır. Zaman zaman ürkek zaman zaman ise cesur, bazen hüzünlü bazen neşeli, bazen düşünceleri ile kafası dolu bazen ise bir odundan farksız. Bunun sebebi onun çift kişilikli olması gibi ergen bir sebep değil elbette. Fukui sadece nerede nasıl davranası gerektiğini bilmeyen bir kızdan ibarettir. Çünkü kafasında bazen durumlar algınlandığı şekilde olmayabilmektedir. Bu durumda da onun ruh hastası bir kız olduğu düşünülmesi gayet normal.
Kırmızı parlak gözleri isminden daha ön plana çıkan Fukui shinobiliği tamamen isteyerek seçmiştir. Genel hali göz önüne alındığında kendisinden beklenmeyecek bir tercih olsa da özellikle babasının verdiği gaz ile shinobiliği seçmiştir. Bu konudaki başarısı tartışmaya açık olsa da bunun sebebinin kendi davranışları olduğu düşünüldüğünde, gerekli yerde gerekli hareketleri yapabilen bir Fukui oldukça yararlı bir shinobi olarak görülmektedir.
Chuunin Juro Nishimura

Efeminen bir görüntüye sahip olan Nishimura tam bir fırsatçıdır. Bu fırsatçılığının temelinde yatan faktör işe aşırı şanslı olmasıdır. Savaşın ardından dünyaya gelen Nishimura ilk olarak zengin bir ailenin yanına verilerek rahat bir çocukluk geçirmiştir. Zengin ailesi sayesinde insanlara "hükmetmeyi" öğrenen Nishimura har vurup harman savurmanın da dibine vurmuştur. Daha sonra ise shinobilere olan merakı sayesinde akademiye giriş yapmıştır. Burada da biraz da ailesinin faktörü ile yaşıtlarından sıyrılmıştır. Çıktığı birkaç küçük görevde arkadaşlarının ölmesi sonucu başarıların ödülü ona verilmiştir. Bu sayede de Chuunin olmayı başarmış bir shinobidir.
Nishimura'nın bir diğer şansı ise, doğuştan iki elemente tam anlamıyla hükmedebiliyor olmasıdır. Çoğu shinobi için uzun uğraşlar sonucu elde edilebilen bu yetenek ona Tanrı tarafından doğduğu anda verilmiştir. Bu sayede de yaşıtları arasında fark yaratmayı başarmıştır. Ancak tüm bu durumlar onda ağır bir rehavet havası yaratmaktadır. Bu sebeple de shinobilikten arda kalan büyük zaman diliminde süsü püsü ile uğraşmayı tercih etmektedir.
Sasabushi Keşişi Shimpei Uchiyama

Sagano Bambu Ormanı'nın içinde yer alan Sasabushi Tapınağı'nın en yeni keşişidir. Genç yaşına rağmen keşiş olmayı başarması onun içindeki saflığın bir izi olarak yorumlanabilir. Hayvanlara karşı aşırı sevgi dolu olması ve bambu ağaçlarına duyduğu farklı hayranlık ile kültürel mirası birleştirmesi sayesinde keşiş olabilen Uchiyama Kusagakure'nin en çok yüzleştiği keşişlerden biri de olma özelliği göstermektedir. Ormanın içinde beklenmedik anlarda beklenmedik bir şekilde kendini belli etmeye çalışan Uchiyama'nın henüz bir kişiye saldırdığına dair bir kayıt bulunmamaktadır.