İsim: Rinjuu Shinji
Yaş: 16
Cinsiyet: Erkek
Boy: 175 cm.
Kilo: 59 kg.
Köy: Amegakure
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Portre
Görünüm
Önleri uzun, arka kısmı ise kısa olan, gümüşe çalan beyaz saçları, ışıkta maviye dönen mor gözleri vardır. Beyaz ve gergin teni kendisinde oldukça soğuk bir görüntü yaratsa da, zaman zaman çıkardığı sinsi gülümsemesi neredeyse tüm karakterinde farklı bir hava yaratmaktadır. Genellikle shinobi kıyafetlerini giyer, ancak zaman zaman bu kıyafetinin üzerine yüksek yakalı, uzun ve siyah bir pardösü giymektedir. Ayrıca belirtmek gerekir ki, bu pardösü ile kendisini çok havalı hissetmektedir. Bu yüzden ne zaman artistlik bir durum olsa Shinji pardösüsü ile ortaya çıkar. Alın bandı ise genellikle sol kolunun dirsek ile omuz arasında kalan kısma takar.
Kişilik
Derler ki; Shinji'nin shinobi olmasının tek kanıtı alın bandıdır. Onun dışında shinobilik ile bağdaşan biri olduğunu söylemek güçtür. Kafasına eseni yapan, esmeyeni de yapabileceğini düşünen, kendisine verilen emirlere uysa da, emirlere uyana kadar problem yaratabilecek olan bir yapısı vardır. Bu sebeple de, yetişme şeklinin de etkisi ile şımarık, vurdumduymaz biri olarak görülebilir. Oysa bu durum Shinji'nin pek umurunda bile değildir. İnsanların ne düşündüğünü pek takmayan tavırlarına rağmen, insanlara karşı sevgi duymaktadır. Kolay kolay nefret hissini bünyesinde barındırmayan Shinji, kendine has bir espri anlayışına sahiptir.
Özgeçmiş
"... Sonunda Saigo heyecanın ve merakın verdiği his ile büyüyen gözleri ve salyalı ağzı ile Baka'ya dönerek "Baka-chan, direk taşaklarını ellesem ne olur ki?" demişti!..."
Evet, kitabı kapatmanın zamanı geldi! Adamın ettiği lafa bakar mısınız? Ho! Özgeçmiş kısmına mı geldik? Bu kadar çabuk mu? Neyse tamam, başlayayım!
Adım Rinjuu Shinji... Ne sıradan bir isim değil mi? Olsun, zararı yok. İsmimi severim, yani sanırım. Şimdi olayı şu şekilde anlatayım. Az önce kapattığım kitap babam olduğu iddia edilen, daha doğrusu öz babam olduğu iddia edilen Rinjuu Saigo'nun anılarını içeriyor. Birkaç kez kitabı okumaya başlasam da hiç sonunu getiremedim, getirmeye de çalışmadım açıkçası. Malesef kendini sadece bu kitaptan tanıyorum, zira annem ile beni Amegakure'ye bıraktıktan sonra ölmüş. Rivayete göre kendisi Shunshin no Saigo diye bilinirmiş, yani baya hızlı bir shinobiymiş. Bana sorarsanız karı-kız konusunda da epey hızlı biri! Annemin de bu yönde düşündüğüne eminim! Öz babam bilmediğim ve muhtemelen katakullili işlere girdiği için hunharca katledilmiş. Açıkçası bu konu içimde pek boşluk doğurmuyor, yine de insan merak etmeden de edemiyor...
Dediğim gibi, babam bizi Amegakure'ye terk ettikten sonra, annemin dediğine göre beni ve kendisini gizlemek için evlenmesini istemiş. Annem de artık nasıl bir mideye sahipse, Amegakure'deki zengin bir tüccarı kapaması yapmış. Hakkını yemek gibi olmasın ama üvey babam da iyi insandır. Hani bugüne kadar bana ne lagaluga yapmışlığı vardır ne de kışt demişliği. Götlü göbekli biri olması nedeniyle anneme pek yakıştıramasam da, buna da kafa yormam gerektiğini hiç düşünmedim. Üvey babam beni iyi okullara gönderip beni eğitimli bir birey yapmaya çalışsa da, benim kafa bu tür şeylere çok basmadığı için shinobi olmaya karar verdim. Annem başta tırsaklık yapıp "Vah yavrım şöyle olur, yok yiğidim böyle olur!" dese de, en sonunda o da durumu kabullendi. "Ana!" dedim "Ben shinobi çocuğuyum, kanımda shinobilik var yea!" diyince tabi, kadın ne yapsın boyun eğdi.
Akademi yılları kakara kikiri yapa yapa geçti gibi. Açıkçası ne ders çalışmışlığım vardı ne de jutsu mutsu! Zeki olduğumdan değil belki ama hayatı umursamadığımdan geçip gittim akademi sıralarından. Sonra Genin olduk tabi. Ancak zaman geçtikçe, shinobiliğin zevkini tatmaya başladım. Öz babamın yolundan gittiğimi bilmek başlarda aklımdan dahi geçmezken, gel zaman git zaman kendimi ona yakın hissetmeye başladım. Bu durumu anneme açıkladığımda, yazık kadın, "Dışın ben, için baban! Kaderin bize benzemesin." demişti. Ben de merak ediyorum, acaba kaderimde ne var?
Genin yıllarım da umursamazlık ve takım kaptanımın beni adam edebilme çabalarıyla geçerken, takım kaptanım bana sorumluluk verilmesi halinde daha iyi bir shinobi olabileceğim görüşünü ileterek rütbemin yükselmesini sağlamış. Tabi ben şok, ben iptal! Hocaya gidip "Kahrolası rütbeye neden geldiğimi bana anlatacak mısın yoksa lanet olası lanete lanet mi edeyim?" diye sorduğumda, takım kaptanımız "Sen ki nice pehlivanları dize getirebilecek adamsın, sen ki bizim liderimiz olabilecek kapasitede birisisin!" falan diyecek diye düşündüm. Ama adam bana sadece "Seni başımdan atmak için!" deyince ve ardından da yanından köpek kovalar gibi kovalayınca, ben de sorgulamayı bıraktım. O gündür bugündür Chuunin'im. Yani sanırım, umarım biri yemiyordur beni!
Özetle bu kadar gibi bir şey. Daha abuk subuk şeyler var ama gerek yok bahsetmeye. Ben şu babamın kitabına bir daha başlayayım. Adam taşak seviyor ya, hem de goril taşağı! Nasıl baba bu?
Amaç
Amaçsızlığı amaç edinmiş gibi görünse de, içinde gizli kalan baba aşkı ile babası gibi bir shinobi olmak istemektedir. Ancak bu amacı o kadar bastırılmış bir haldedir ki, Shinji böyle bir amacı olduğundan haberdar bile değildir.
Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 6
Potansiyel: 8
Varlık: 2
Zeka: 6
